Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/572 E. 2021/912 K. 30.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/572 Esas
KARAR NO : 2021/912 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/05/2013
KARAR TARİHİ : 30/11/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı yan arasında, davalı şirketin yürütmekte olduğu projeler kapsamında veri akışı ve web yayın altyapısı için gerekli hosting hizmeti ile gerekli sunucu veya sunucuların müvekkili şirketten kiralanması amacı ile 23.09.2012 tarihli Sunucu Kiralama ve Hizmet Sözleşmesi imzalandığını, müvekkili tarafından sözleşme gereğince hizmet verilmeye başlandığını, verilen hizmet bedeline karşılık düzenlenen aylık faturalara binaen, davalı yanca 24.10.2012 tarihinde 7.782,10 TL, 27.11.2012 tarihinde 7.959,10 TL ve 25.12.2012 tarihinde 7.959,10 TL ödeme yapıldığını, ancak davalı tarafından Ocak ayı hizmet bedelinin ödenmemesi üzerine … Noterliğinin 28.01.2013 tarih ve … sayılı ihtarnamenin keşide edilerek Ocak ayı hizmet bedelinin ödenmesi gerektiğinin ihtar edildiğini, davalı tarafça … Noterliğinden 08.02.2013 tarihli ihtarname ile fatura bedelinin ödenmeyeceğini ve sözde haklı nedenlerle müvekkili şirket ile yapılan sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiğini, müvekkili şirketçe ihtarname cevabi yazıda, sözleşmenin haklı nedenlerle feshedildiği yönündeki bildirimin haksız ve mesnetsiz olduğunu, müvekkilince ihtarname keşide edildiği tarihe kadar herhangi bir fesih beyanı bulunmadığı gibi davalı yanca hizmet sebebiyle aksama olduğu yönünde her hangi bir bildirimin de söz konusu olmadığını, davalı yanca soyut gerekçeler ileri sürülerek fatura tutarının ödenmemesinin izahtan vareste olduğunu, borçlu aleyhine asıl alacak tutarı 7.782,01 TL ve işlemiş faizleri toplamı 7.864,09 TL’nin tahsili amacıyla 26.02.2013 tarihinde, … İcra Müdürlüğü’nün 2013/… E. sayılı dosyası ile takip başlatıldığını ve takibe ilişkin ödeme emrinin davalıya tebliğ edilmiş olduğunu, borçlunun 07.03.2013 tarihinde ödeme emrine itiraz ederek takibi durdurduğunu, taraflar arasında akdedilmiş 23.09.2012 tarihli hizmet sözleşmesinde sözleşmenin geçerlilik süresinin 1 yıl olduğunun belirtilmiş olduğunu, anılan sözleşmenin F bendi 3.maddesinde; “… sözleşmeyi haklı bir sebep göstermeden fesih etmek istemesi halinde, sözleşmenin kalan süresine ait toplam bedelinin % 50 ücretini ödeyerek fesih talebini yazılı olarak … ‘ya bildirmek koşulu ile sözleşmeyi feshe edebilir.” denildiğini, icra takibine konu alacağın 23.09.2012 tarihli Sunucu Kiralama ve Hizmet sözleşmesinin Ocak ayı hizmet bedeli olduğunu, sözleşme geçerlilik süresi, fesih şekil ve şartlarının sözleşmede yazılı olduğunu, davalının, müvekkilin sözleşme gereği yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmediği iddiasıyla ödeme emrine itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu, haksız itiraz üzerine durdurulan icra takibinin devam edebilmesi için İİK’nun 67.maddesi gereğince tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile iş bu davanın açılması zorunluluğu doğduğu beyanla; fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla; Davalının haksız itirazının iptali ile alacağa icra takip tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiz ile birlikte takibin devamı yönünde davanın kabulüne, haksız ve kötü niyetli davalı aleyhine, alacağın %20’den az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesi” talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davalı vekilinin davaya cevap dilekçesi talimat dosyasında yer almamasına rağmen … Sulh Hukuk Mahkemesi 2013/ … E. sayılı dosyasında verilmiş olan 08.10.2013 tarih ve 2013/… K. sayılı kararda davalı savunmasının; “taraflar arasında akdedilen davaya ve icra takibine konu sözleşme uyarınca müvekkilinin yürütmekte olduğu projeler kapsamında veri akışı ve web yayın ait yapısı için gerekli hosting hizmeti ile gerekli sunucu veya sunucuların müvekkil şirketten kiralanması amaçlandığını ancak her ne kadar sözleşme imzalandıktan sonra davacı tarafın yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmediği için sunucu kapanması sorunu yaşanmış ve sözleşme akdedildiğini tarihten itibaren verilen hizmete ilişkin internet sitesi istenilen hızda çalışmadığını, bu durumun davacı tarafa bildirildiğini ancak herhangi bir düzeltme yapılmadığını ve bu nedenle sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiğini, bütün bunlara rağmen davacı tarafından kötü niyetli olarak müvekkili şirkete Ankara Noterliği tarafından ihtarname keşide edildiğini var olmayan bir borç talep edilmekte haksız ve hukuka aykırı davranışın devam ettiğini, belirterek davacının davasının reddine yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, davacı tarafın HMK’nın ilgili hükümleri gereği kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep” ettiği şeklinde olduğu tespit edilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflar arasında sunucu kiralama ve hosting hizmet sözleşmesi imzalandığına dair hususunda ihtilafın bulunmadığı, davada; sunucu kiralama ve hosting hizmet sözleşmesi uyarınca alacak hakkının doğup doğmadığı sözleşme fesih şartlarının oluşup oluşmadığı, ayıplı hizmetin verilip verilmediği, alacak hakkı varsa miktarınn ne kadar olduğu, noktalarında görülmüştür.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, …. İcra Müdürlüğünün 2013/… Esas sayılı dosya aslı, bilirkişi raporları ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir. Dosyamıza getirtilen … İcra Müdürlüğünün 2013/… E. sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı borçlu aleyhine 7.864,09 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, Mahkememizin 2013/… Esas sayılı dosyasından itirazın iptali davası açıldığı, Mahkememizin 21/03/2013 tarih ve 2013/… Esas 2013/… Karar sayılı ilamında davanın görevsizlik nedeniyle reddinei … Sulh Hukuk Mahkemeleri’nin görevli olduğundan dosyanın … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/… Esas sayılı dosyasına kaydının yapıldığı, … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2013/… Esas 2013/… Karar sayılı 08/10/2013 tarihli ilamında, davacının davasının kabulü ile ….İcra Müdürlüğü’nün 2013/… esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden devamına kararının verildiği, davalı … Tic. Ltd.Şti. vekili tarafından kararın bozulması talepli temyiz dilekçesi sunulduğu, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 2015/ Esas 2018/2383 Karar sayılı ilamında, ”Uyuşmazlık tacirler arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. TTK’nun 4. maddesi uyarınca her iki tarafın tacir olup ticari işletmelerinden kaynaklanan davalar ticari davalardır. Taraflar arasında imzalanan sözleşme kira sözleşmesi olmayıp, sunucuların kiralanması ibaresinin geçmesi sözleşmenin kira sözleşmesi olduğu anlamına gelmemektedir. Bu nedenle davaya, yukarıda belirtildiği şekilde ticaret mahkemesinde bakılması gerekir. Mahkemece görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı düşünce ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir” hükmü gereğince; hükmün resen BOZULMASINA, kararın verildiği ve … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/… Esas 2018/… Karar sayılı ilamında Yargıtay bozma ilamına uyularak davanın görev yönünden reddine karar verildiği, mahkememize tevzi edilerek 2018/572 esas sayılı dosyasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın nihai rapor için … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/ … Talimat sayılı dosyasından bilirkişi Mali Müşavir bilirkişi tarafından verilen 07/02/2020 tarihli bilirkişi kök raporda özetle; davacı ticari defterlerine göre davalının 7.782,01 TL borçlu gözüktüğü, bu nedenle davalı şirketin takibe itirazın 7.782,01 TL yönünden iptali ile takibin bu tutar üzerinden devamına karar verilmesi gerekeceği, davacının davalıyı takip tarihinden önce temerrüde düşürdüğüne ilişkin tarih tespit edilemediğinden, davacı alacağına takip tarihine kadar tahakkuk edecek faiz tutarının hesaplanamadığı, tarafların tacir yapmış oldukları işin de ticari işletmeleri ile ilgili olması nedeniyle, davacı alacağına avans faiz oranları üzerinden faiz tahakkuk ettirilmesi gerekeceği ile davacı icra inkar tazminatı taleplerinin Mahkemenin takdirlerinde olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/… Talimat sayılı dosyasından alınan rapor ayrı ayrı taraf vekillerine tebliğ edilmiştir.
Mahkememizden verilen ara karar gereği davalı şirketin defterleri yönüyle mali müşavir ve davalı tarafın sistemleri üzerinde inceleme yapılabilmesi için bilişim uzmanı bilirkişi tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup bilirkişi SMMM … ve Bilgisayar Mühendisi … tarafından sunulan 11/09/2020 tarihli raporda sonuç ve özet olarak; davacı ve davalı arasında düzenlenen Sunucu Kiralama ve Hosting Sözleşmesi’ne istinaden düzenlenen fatura gereği davacının 7.782,01 TL alacağı olduğu, takip ile talep edilen avans faiz oranının mevzuata uygun olduğu, takibe yapılan itirazın bu sebeple haksız olup, itirazın iptaline karar verilmesi gerektiği, davacının davalıdan dava dilekçesi ile talep ettiği %20 den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminat talebinin ise Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, tespit ve sonucuna ulaşılmıştır. Davacı taraf vekilleri ile birçok kez iletişim kuruldu ve kendileri tarafımızca davacı taraf sisteminde inceleme yapılabilmesi için herhangi bir açıklayıcı bilgi temini sağlamadıkları gibi İsbul.net sitesinin hosting hizmeti aldığı döneme ait kayıtlar arasında inceleme yapılabilmesi için tarafımızla işbirliği göstermemişlerdir. Davacı … sayfalarında adres, telefon gibi herhangi bir iletişim bilgisi yer almamaktadır. İnternet sitesinin hosting hizmetini veren site araştırılmış ise de kesin bilgi olmadığı ve vekilleri ile doğrulama şansımız olamadığı için bahse konu sitelerle iletişim kurulmadığı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir. Davacı vekili 10/11/2020 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesi ibraz etmiştir.
Mahkememizce verilen duruşma ara kararı gereği dosyanın eksiklikler tamamlandıktan sonra, dosyaya kök rapor sunan Mali Müşavir …’nın vefat etmesi nedeni ile resen seçilecek bir mali müşavir bilirkişi eklenerek ek rapor aldırılmasına karar verildiğinden dosyanın bilirkişi heyetine tevdi edildiği anlaşılmıştır.
Bilirkişiler tarafından sunulan 13/08/2021 tarihli ek raporda sonuç ve özet olarak; davacının, davalıya hitaben düzenlediği 31.01.2013 tarihli … nolu fatura ile 7.182,01 TL tutarındaki faturanın ödenmediği için davalının borçlu olarak göründüğü, davalının kök rapora karşı beyanlarını sunduğu dilekçesinin ödemelerini gösteren dekont ve makbuzları kasa defteri kayıtlarına işlendiği, davalının, davacının düzenlediği faturaları “nakit işlem olarak” kayıt ettiği ve kasa işlemi yaparak ödemeleri gerçekleştirdiği için cari hesap muavin dökümü yerine kasa defteri defteri kebir sayfası verildiği, davalı, davacının düzenlediği son faturayı kayıtlarına almadığı içi davalıya borcu görünmediğini, internet sitesinin hosting hizmetini veren site araştırılmış ise de kesin bilgi olmadığı vekilleri ile doğrulama şansımız olamadığı için bahse konu sitelerle iletişim kurulamadığı sonuç ve kanaatini bildirilmiştir.
Bilirkişi ek raporu taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir. Mahkememizin 28/09/2021 tarihli duruşma ara kararı gereği Tarafların beyan ve itirazları doğrultusunda mevcut bilirkişiye dosya tevdi edilerek 2. ek rapor aldırılmasına, rapordaki muğlak taraf karşılıklığına sebep veren cümlelerin açıklanarak ve 2013 yılı ticari defter kayıtları da dikkate alınarak sonuç kısmı itibari ile net belirlemelerin yapılarak rapor aldırılmasına karar verilmiş olmakla dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından sunulan 03/11/2021 tarihli ek raporda sonuç ve özet olarak; davacının cari hesap kayıtlarına göre davalının borçlu olarak göründüğü, davalının ek rapora karşı beyanlarını sunduğu dilekçesinde belirttiği gibi eksik inceleme olduğunu iddia ettiği 2013 defterlerinin bir daha incelenmesi sonucu; davalı ticari defterlerinde davacı ile herhangi bir kayıta ulaşılamadığını, davalının ek rapora karşı beyanlarını sunduğu dilekçesinde belirttiği gibi “bilirkişi raporunda müvekkil şirketin yaptığı ödemeleri ticari kayıtlarına işlediği açıkça tespit edilmiştir” ve davalının davacıya 31.795.01 TL olan 5 adet ödeme yaptığı görüldüğü, (ancak davalı kayıtlarında 23.700,21 TL toplamı 3 adet ödeme kaydının olduğunu) yukarıda yapılan inceleme ve tespitle göre, tüm talep ve cevaplar ile delillerin takdir ve değerlendirme Mahkemeye ait olmak üzere; ek raporda herhangi bir görüş değişikliği olmadığını ve ek rapora sadık kalarak ve ek raporun sonuç kısmında belirttiğimiz gibi “davacının hizmet dönemine ilişkin düzenlediğini iddia ettiği fatura karşılığı alacağın davalıdan talep etmesi hususu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi 2.ek raporu taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir. Davalı vekili 22/11/2021 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi ibraz etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde, ticari defterlerin kanıt olması, bu defterlerin Ticaret Kanunu’nun öngördüğü şartlar içinde tacirin lehinde veya aleyhinde olarak kullanılması ve ticari bir uyuşmazlığında hükme esas teşkil etmesidir. Böylelikle ticari bir uyuşmazlıkta ticari defter kaydı, uyuşmazlığın çözümünde yazılı bir kanıt aracıdır. Tacirin tuttuğu bütün defterlerdeki kayıtların birbirine uygun olması, birbirini tutması ve doğrulaması şarttır. Ayrıca ticari defterlerin kanuna uygun olarak tutulmuş olması yanında tasdike tabi olan ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin de Ticaret Kanununda belirtilen sürelerde ve şekillerde yapılmış olması gerekmektedir. Aksi takdirde defterler, sahipleri lehine kanıt olma niteliklerini kaybederler. Bir ticari ilişki ve bu ilişkiden kaynaklı alacağın olduğunu iddia eden taraf yazılı belgeler ile ispat etmesi gereklidir. İspatın konusu, ispat yükünün kimde olduğu ve ispat vasıtalarının neler olduğu HMK 187,190 ve 200. Maddeleri ayrıca HMK Madde 222 de Ticari defterlerinin ibrazı ve delil olması açısından ilgili düzenlemeler mevcuttur. Somut olayda; davalının defter kayıtlarında 5 adet ödeme toplamı 31.795,01 TL Defteri Kebir kasa hesabında gösterildiği, davacının cari hesabında 4 fatura 3 tahsilat olarak gösterildiği ve davacının davalıdan cari hesap bakiyesi alacak verdiği, davalının kayıtlarında 23.700,21 TL toplamı 3 adet ödeme kaydının bulunduğu, 02.11.2012 tarihinde 312,70 TL davalının davacıya ödeme yaptığı ve cari hesap defter kayıtlarına göre 7.782,01 TL davacının bakiye alacağı olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Davacı vekili, … San. Tic. Ltd. Şti.’ne … Noterliği aracılığı ile keşide ettiği 26.01.2013 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamede; “taraflar arasında 23.09.2012 tarihli Sunucu Kiralama ve Hosting Sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmenin E. bendinin 3. maddesinde, kira bedeli ve hosting hizmeti karşılığı olarak her ay KDV dâhil 7.782.-TL bedelin sözleşmede belirtilen hesap numarasına yatırılmasının muhatabın yükümlülükler arasında olduğunu, sözleme tarihinden bu güne kadar 7.782.-TL hizmet bedelinin hesaplarına yatırılmadığını, ihtarnamenin taraflarına tebliğinden itibaren 7 işgünü içerisinde toplam 7.782.-TL’lık borcun … Şb. … Iban numaralı hesabına yatırılmasını, aksi takdirde icra takibi başlatılacağını, Sunucu Kiralama ve Hosting Hizmet Sözleşmesinin durdurulacağını, ayrıca F bendinin3. maddesi gereği sözleşmenin haklı olarak fesh edileceğini ve sözleşmenin kalan süresine ait toplam bedelin %50’sinin talep edileceğini” ihtaren bildirilmiş olduğu tespit edilmiştir.
Davalı vekili, … Ltd. Şti.’ne … Noterliği aracılığı ile keşide ettiği 08.02.2013 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamede; “taraflar arasında 23.09.2012 tarihli Sunucu Kiralama ve Hosting Sözleşmesi imzalandığını, işbu sözleşmenin D bendi gereğince yükümlülüklerin tam olarak yerine getirilmediğini, sunucu kapanması sorunu yaşandığını, sözleşme akdedildiği ve hizmet alınmaya başladıktan itibaren, verilen hizmete ilişkin internet sitesinin istenilen hızda çalışmadığını, sürekli olarak ağır ve yavaş çalıştığını, durumun taraflarına bildirildiğini, her hangi bir düzeltme yapılmadığını, 24.01.2013 tarihinde sözleşmenin feshedildiğinin sözlü olarak bildirildiğini ve durumun taraflarınca kabul edilmediğini, iş bu ihtarname ile taraflarına akdedilen 23.09.2012 tarihli Sunucu Kiralama ve Hosting Sözleşmesi’ni izah edilen haklı nedenlerden dolayı müvekkili keşideci tarafından feshedildiğinin bu defa da yazılı olarak bildirildiğini, taraflarına sözlü olarak bildirilen 24.01.2013 tarihinden sonra hizmet alınmadığını, bu tarihe kadar doğan tüm maddi yükümlülükler müvekkili keşideci tarafından eksiksiz olarak ödendiğini, müvekkilinin her hangi bir borcunun olmadığını, 23.09.2012 tarihli Sunucu Kiralama ve Hosting Sözleşmesi’nin haklı nedenlerle müvekkili keşideci tarafından feshedildiğini, taraflarınca keşide edilen … Noterliğinin 28.01.2013 tarihli ihtarname içeriğinin kabul etmediğini, diğer tüm dava, tazmin ve talep haklarının saklı tutulduğunu” ihtaren bildirilmiş olduğu tespit edilmiştir. Taraflar arasında 23.09.2012 tarihinde imzalanmış SUNUCU KİRALAMA VE HOSTİNG HİZMET SÖZLEŞMESİ’nin dava konusu ile ilgili maddelerinin; Anılan sözleşmede … San. Tic. Ltd. Şti., … Ltd. Şti. ise … olarak tanımlanmış olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu göz önüne alındığında davacının davalı şirketten takip tarihi itibariyle 7.782,01 -TL alacaklı olduğu, davalının davacı tarafından verilen hizmetin aksadığına yönelik savunmaları karşısında dosya kapsamında sözleşmenin yürürlükte olduğu dönem bu yönde tutanak, ihtar vs. olmadığı itirazların somut delillerle desteklenemediği bu nedenle yapılan icra takibine konu alacak miktarı Mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiği yerinde görülmekle …. İcra Müdürlüğünün 2013/… E. Sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 7.782,01 TL asıl alacak ile davacının ödeme ihtarı uyarınca verdiği 7 iş günü mehilin bitimi akabinde 15.02.2013 tarihinde temerrütün oluştuğu ve takip tarihine kadar 32,25 TL işlemiş faizin hesaplandığı toplam 7.814,26 TL ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek avans faizi üzerinden devamına, davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Tarafların ticari şirket olması ve ticari işletmeleri ile ilgili alacak taleplerinde 3095 sayılı kanunun 2/II maddesi uyarınca avans faiz talep edebilecekleri tespit edilmiştir. İcra ve İflas Kanunu’ nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Somut olay bakımından da alacağın likit ve borçlu tarafından belirlenebilir olması nedeniyle icra inkar tazminatına da hükmetmek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda belirtilen gerekçeler uyarınca;
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
… İcra Müdürlüğünün 2013/… E. Sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 7.782,01 TL asıl alacak ile 32,25 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.814,26 TL ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek avans faizi üzerinden DEVAMINA,
Asıl alacağın % 20’si oranında 1.556,42 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/1 maddesine göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2 maddesine göre hesaplanan 49,83 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Alınması gereken 533,79 TL harcın peşin alınan 134,30 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 399,49 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 134,30 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekili tarafından yapılan posta-tebligat gideri toplamı 316,75 TL ile 3 Adet bilirkişi ücreti 1.464,00-TL, 24,30 -TL başvuru harcı, 3,75-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.808,80-TL yargılama giderinin davacının haklı çıktığı oran itibari ile hesap edilen 1.797,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı vekili tarafından yapılan 1.050,00 TL bilirkişi ücreti, 43,50 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.093,50 yargılama giderinden davalının haklı çıktığı oran itibari ile hesap edilen 6,88 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır