Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/57 E. 2019/423 K. 23.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/57 Esas
KARAR NO : 2019/423

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 17/12/2018
KARAR TARİHİ : 23/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkiline ait …plakalı aracın davalı … tarafından 1 yıl süreyle genişletilmiş kasko poliçesi ile sigortalandığını, müvekkili şirketin sigortalı çalışanı olan …’in …plakalı araç ile seyir halindeyken aracın kontrolünü kaybederek yol kenarında bulunan duvara çarptığını, çarpma sonucunda kaporta da ve aracın alt kısmında hasar meydana geldiğini, kazanın derhal sigorta şirketine bildirildiğini, davalı … tarafından hasar dosyası oluşturulduğunu ve aracın yetkili… servisi…’a çekildiğini, sigorta şirketi tarafından müvekkiline 01/11/2018 tarihinde verilen cevap ile ‘araçta oluşan hasar ile beyan edilen hasarın uyumsuz olduğu’ belirtilerek tazminat ödemesi yapılamayacağını bildirdiğini, ardından 16/11/2018 tarihli ihbarname ile poliçenin iptal edildiğinin bildirildiğini beyanla; 58.233,00 TL kasko bedelinin fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla hasarın meydana geldiği ve tazminat borcunun muaccel olduğu tarihten itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalı sigortacıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu hasarın teminat dışı olduğunu, hasar dosya araştırmasında alınan raporda sigortalının beyanları ile hasar arasında uyumsuzluk olduğunun tespit edilmiş olduğunu, sigortalının bu kazayı teminat dahilinde gösterme ve dolayısıyla suistimal olasılığının gündeme geldiğini, davacının dava konusu aracın teminat dahilinde olduğunu ispat etmesi gerektiğini beyanla; davanın esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Araç ruhsatı sureti, kasko poliçesi sureti,… 09/2018 Bordrosu sureti, … Sigorta Poliçe İptal Bildirimi sureti, …Sigorta Ret Bildirimi sureti, kaza tespit tutanağı sureti, …’in sağlık raporu sureti, kaza yeri fotoğrafları sureti,… plakalı araca ilişkin trafik kaydının dosya arasında olduğu görülmüştür.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince kazaya karışan araç üzerinde …Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılarak aracın pert-total olarak kabul edilip edilmeyeceğinin makine mühendisi bir bilirkişi ile tespiti istenmiştir.
… Asliye Hukuk Mahkemesinin… Talimat sayılı dosyasından alınan 11/07/2019 tarihli raporda bilirkişi sonuç ve özet olarak;
Dava konusu aracın fiziki durumunun incelenmesi neticesinde kazanın gerçekleşme şeklinin davacı ve şoförün anlatımlarıyla uyumlu olduğunu, aracın hasar durumuyla bu hasarın onarım bedelinin aracın ikinci el değerinin bile üstünde olduğunu ve bu derece ağır hasar alan aracın onarılarak tekrar trafiğe çıkması sakıncalı olacağından kazalı aracın pert-total olarak kabul edilmesi yönünde takdir mahkemenin olmak üzere rapor düzenlenmiştir.
GEREKÇE:
Dava; kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Görev, kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınmalıdır.
Ticaret Mahkemelerinin görev alanı 6102 sayılı TTK’nın 4. Ve 5. Maddelerinde düzenlenmiştir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. Maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.
6502 sayılı yasanın 73. Maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Somut olayda taraflar arasında akdi bir ilişki olup davalının sorumluluğunun kaynağı davacıyla yaptığı kasko sigorta sözleşmesine aykırılıktır. Bu haliyle dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3/I maddesi uyarınca taraflar arasında yapılan sözleşmenin tüketici işlemi niteliğinde bulunduğu, 6502 sayılı yasanın 3/I, 73/1 ve 83/2 maddesi hükümleri uyarınca uyuşmazlıkta Tüketici Mahkemesi görevli bulunduğundan, (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 13/11/2017 tarih ve 2016/19222 Esas 2017/10435 Karar sayılı ilamı) mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın 6100 Sayılı H.M.K’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİ ile Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevli Mahkemenin İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesi olduğuna,
3- 6100 sayılı HMK’nun 20. Maddesi gereğince taraflardan birinin, bu karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren Mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli Mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
4-Bu süre içerisinde başvuru yapılmadığı takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
5-HMK’nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin yetkili ve görevli Mahkemece hüküm altına alınmasına, açılmamış sayılmasına karar verildiği takdirde bu kararda değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/10/2019

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza