Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/490 E. 2021/235 K. 03.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2018/490 Esas
KARAR NO: 2021/235

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:23/12/2018
KARAR TARİHİ:03/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın işleteni olduğu … plakalı aracın müvekkili nezdinde Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası kapsamında sigortalı olduğunu, davaya konu trafik kazasının 10/10/2017 tarihinde … İli … İlçesinde meydana geldiğini, söz konusu maddi hasarlı trafik kazası, davalı tarafın işleteni olduğu … plakalı aracın sürücüsü…’ın sevk ve idaresinde iken … plakalı araca arkadan çarpması sonucu meydana geldiğini, söz konusu kaza neticesinde zarar gören için … plakalı araç için davalı sigortalı ile müvekkili sigorta şirketi arasındaki ZMMS poliçesi kapsamında 14/03/2018 tarihinde 3.304,00 TL tutarında hasar tazminatı ödemesi yapıldığını, davalı tarafın işleteni olduğu … plakalı aracın sürücüsü…’ın ehliyetsiz olması nedeniyle hak sahibi 3. Kişiye ödenmiş olan tazminat bakımından poliçe tarafı davalı sigortalıya karşı rücu hakkı doğduğunu, halefiyet ilkesi uyarınca müvekkili şirket tarafından sigortalısına ödenmiş olan hasar tazminatının sorumlu davalıdan rücuen tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, fakat borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla; itirazın iptaline takibin devamına, davalılar aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra takibinin yetkisiz mahkemede açıldığını, … İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, kazanın nasıl gerçekleştiğine dair gerekli araştırma ve incelemeler yapılmadan kötü niyetli olarak işbu davanın açıldığını, ispatlanan bir zararın söz konusu olmadığını, alacağın likit olmadığını beyanla; davanın reddini, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davalı şirkete ait … kaydı, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası, ZMMS Poliçe örneği, araç kayıtları, davalı şirkete gönderilen 16/04/2018 tarihli rücu mektup örneği, ekspertiz raporu örneği, fatura örnekleri, 14/03/2018 tarihli dekont örneği, kaza tespit tutanağı örneği, hasar dosyası örneğinin, …’ın 2017 tarihinde … sınır kapısından girdiğine dair pasaport damga örneği, davalı … İl Göç İdaresi müzekkere cevabı, … İl Göç İdaresi müzekkere cevabı, … … Kara … Kapısı Mülki Amirliğine yazılan müzekkere cevabının mahkememiz dosyası arasında olduğu görüldü.
… İl Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılarak…’ın dava konusu kaza tarihi olan 10/10/2017 tarihinde … Cargo … Tip aracı kullanmaya izin veren ehliyet belgesinin bulunup bulunmadığı hususunda bilgi istendiği, verilen cevap ile istenilen bilgi ve belgelerin İl Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Müdürlüğünden talep edilmesi gerektiğinin bildirildiği, İl Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Müdürlüğüne müzekkere yazılmış verilen cevap ile; kişiye ait sürücü belgesine rastlanılmadığını, sürücü belgesi işlemlerine dair talimatın 20/2. Maddesinin c bendinde ‘Yabancılara verilen ülkemiz sürücü belgeleri üzerine kod tablosundan Ticaret Araç Kullanamaz kodu işlenecektir.’ hükmü olduğunu, bu bağlamda yabancılara verilen T.C. Sürücü belgelerine 102 kodunun işlendiği, mavi kart sahipleri hariç yabancı kişilerin ticari araç kullanma yetkileri bulunmadığını bildirdiği görüldü.
… İl Göç İdaresi Müdürlüğüne yazılan müzekkereye cevap verildiği, …’a ilişkin kimlik kaydına rastlanılmadığının bildirildiği görüldü.
Mahkememizin 02/10/2019 tarihli celsesinin 4 nolu ara kararı gereğince ATK Trafik İhtisas Dairesine gönderildiği, kusur raporunda sonuç ve özet olarak;
A) Sürücü…, sevk ve idaresindeki çekici ve çekici ile irtibatlı yarı römork ile seyir halinde iken yola gereken dikkatini vermesi, ön tarafında seyir halinde olan araçları yeterli ve güvenli takip mesafesi ile takip etmesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği, sol tarafa dönüş yapmak için yavaşlayan kamyonete arkadan çarpması sonucu meydana gelen kazada asli kusurlu olduğu,
B) Sürücü …, sevk ve idaresindeki kamyonetle olay mahallinde sol tarafa dönüş yapmak için yavaşladığı sırada meydana gelen kazada atfı kabil kusuru bulunmadığı,
Sonuç olarak;
A) Sürücü…’ın %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu,
B) Sürücü …’ın kusursuz olduğu yönünde kanaat bildirdikleri görüldü.
Kusur raporunun taraf vekillerine 26/02/2020 tarihli celsede elden tebliğ edildiği görüldü.
Mahkememizin 02/10/2019 tarihli celsesinin 5 nolu ara kararı gereğince dosyanın Sigorta alanında uzman bilirkişiye tevdine karar verilmiş olup, bilirkişi 27/11/2019 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
1-02.10.2019 tarihli celsede dosyanın öncelikle ATK’ya kusur durumunun tespiti için gönderilmesi akabinde sigortacı bilirkişiye tevdii edilmesi yönünde ara karar oluşturulmuşsa da; dosya ATK’na gönderilmeden ve kusur durumu tespit ettirilmeden bilirkişiliğimize tevdii edildiğinden; rücu hakkının buna ilişkin şartının tam anlamıyla yerine getirilip getirilmediği tespit edilemediğinden nihai görüş verilemediği,
2-Dava dışı sürücü…’ın riziko tarihinde Türk Makamlarından edindiği bir ehliyetnamesinin bulunmadığı,
3-Dosyada dava dışı sürücü …’ın ikamet başlangıç tarihin gösterir belge bulunmadığından, ikametin başlamasından itibaren 6 ay içerisinde rizikonun gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespit edilemediği,
4-Hasar miktarının tespiti bakımından uzmanlığımız bulunmadığından görüş verilemediği şeklinde rapor düzenlendiği görüldü.
Bilirkişi raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görüldü.
Davalı vekilinin 16/12/2019 tarihli bilirkişi raporuna beyan ve itiraz dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Mahkememizin 26/02/2020 tarihli celsesinin 3 nolu ara kararı gereğince sigortacı bilirkişinin yanına hasar bilirkişisi de dahil edilmek suretiyle rapor düzenlenmesine karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti 10/10/2020 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
1.Dosyadaki Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporuna göre davalı şirkete ait aracın sürücüsü … olayda % 100 oranında tamamen kusurlu olduğu,
2.Davalı şirkete ait aracın sürücüsü dava dışı … riziko tarihinde Türk makamlarından edindiği bir ehliyetnamesinin olmadığı,
3. … Valiliği … … Kapısı Mülki İdare Amirliği tarafından dosyaya sunulan 07.07.2020 tarihli yazıda, bahse konu şahıs hakkında … sisteminde 30.06.2020 tarihinde … Valiliği İl Göç İdaresi tarafından yapılan sorgulama sonucunda herhangi bir kayıt bulunmadığına ilişkin yazı gönderildiğinin belirtildiği, dolayısıyla davalı şirkete ait aracın sürücüsü dava dışı … ikamet başlangıç tarihini gösterir belge bulunmadığından, ikametin başlamasından itibaren 6 ay içinde rizikonun gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespit edilemediği, bu kapsamda rücu hakkının varlığı hususunda takdirin Yüce Mahkeme’ye ait olduğu,
4.Davacı şirketin talep edebileceği toplam maddi zararının faizsiz ana para olarak KDV dahil 3.304,00 TL olduğu,
5… İcra Müdürlüğünün … – Esas sayılı takip dosyasından davacının talep edebileceği işlemiş avans faizi miktarının 348,62 TL olarak hesaplanabildiği,
6. İcra-inkar tazminatı hususunda takdirin Yüce Mahkeme’ye ait olduğu hususunda görüş ve kanaat bildirildiği görüldü.
Bilirkişi raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görüldü.
Mahkememizin 02/12/2020 tarihli celsesinde davalı vekilinin alınan beyanında; … olması gerekirken… olarak müzekkerelerin gönderildiği yeniden İl emniyete müzekkere yazılmasını talep ettiği görüldü.
Davalı vekilinin 28/10/2020 tarihli bilirkişi heyet raporuna karşı beyan dilekçesinin dosyada olduğu, dilekçesi ile …’ın 01/03/2022 tarihine kadar geçerli D2 sınıfı ehliyeti bulunduğunu, …’ın ülkeye giriş tarihinin öğrenilmesi için … Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılmasını talep ettiği görüldü.
… İl Emniyet Müdürlüğü, … İl Göç İdaresi ve … İl Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazıldığı, … İl Emniyet Müdürlüğü, … İl Göç İdaresine yazılan müzekkerelerin bila ikmal döndüğü görüldü.
… İl Emniyet Müdürlüğüne yazılan müzekkereye cevap verildiği, … İl Emniyet Müdürlüğünün 13/11/2020 tarihli cevabı ile …’ın 13/11/2020 tarihinde … kapıları projesinden isimden ve pasaport numarasından yapılan sorgulamada yurda giriş – çıkış kaydına rastlanılmadığının bildirildiği görüldü.
Davalı vekilinin 19/06/2020 tarihli dilekçesi ekinde …’ın 2017 tarihinde … sınır kapısından girildiğine dair pasaport damga örneklerini sunduğu, bunun üzerine mahkememizce … İl Emniyet Müdürlüğüne damga örnekleri de eklenmek suretiyle …’ın ülkeye giriş tarihi hakkında bilgi istendiği, ad, soyad ve pasaport numarası ile yapılan sorgulama neticesinde …’ın ülkeye giriş -çıkış kaydına rastlanılmadığı, pasaport damgalarının Şube müdürlüklerince 20/02/2017 tarihinde kullanılan pasaport damgalarıyla eşlemediği, kullandıkları damga örneklerinin müzekkere ekinde gönderildiği görülmüştür.
GEREKÇE:
Dava; trafik kazasından kaynaklanan hasar bedelinin sigorta şirketi tarafından zarar görene ödenmesi nedeniyle kusurlu olan aracın işletini olan davalıdan rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
Mahkememizin 08/05/2019 tarihli celsesinin 5 nolu ara kararı gereğince icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın reddine dair karar verildiği görülmüştür.
Celp edilen …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının tetkikinden; alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine 3.3404,00 TL asıl alacak + 348,62 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.652,62 TL üzerinden takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 05/12/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 11/12/2018 tarihli itiraz dilekçesinin dosyada olduğu, itirazın süresinde olduğu ve takibin durdurulmuş olduğu görülmüştür.
Kazanın 10.10.2017 günü saat 09:15 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı çekici ve çekici ile irtibatlı … plakalı yarı römork ile … Caddesi üzerinde seyir halinde iken olay mahalline geldiğinde çekicinin ön kısımları ile aynı istikamette ön tarafında seyir halinde olan ve sol tarafındaki şantiye alanına dönüş yapmak için yavaşlayan sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonetin arka kısımlarına çarpması sonucu, … plakalı kamyonetin hasarlanmasına sebebiyet vererek gerçekleştiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; dosyada bulunan hasar dosyası ve kaza tespit tutanağı örneğinden davalıya ait ve davacı şirkete ZMMS poliçesi ile sigortalı … Plakalı aracın sürücüsü dava dışı yabancı …’in sevk ve idaresi altında iken … plakalı araca çarpması neticesinde hasarlanmasına sebebiyet verdiği, davacı … şirketinin dava dışı zarar görene … plakalı araç için davalı sigortalı ile davacı arasında ZMMM Sigorta Poliçesi kapsamında 3.304,00 TL tutarında hasar tazminatı ödemesi yaptığı, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden alınan kusur raporunda; ‘Sürücü…’ın %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, sürücü …’ın kusursuz olduğu’ yönünde kanaat bildirdikleri, dosya üzerinden kusur ve hasar ile sigorta bilirkişisine yaptırılan inceleme sonucunda aldırılan raporda; Davalı şirkete ait aracın sürücüsü dava dışı … riziko tarihinde Türk makamlarından edindiği bir ehliyetnamesinin olmadığı, … Valiliği … … Kapısı Mülki İdare Amirliği tarafından dosyaya sunulan 07.07.2020 tarihli yazıda, bahse konu şahıs hakkında … sisteminde 30.06.2020 tarihinde … Valiliği İl Göç İdaresi tarafından yapılan sorgulama sonucunda herhangi bir kayıt bulunmadığına ilişkin yazı gönderildiğinin belirtildiği, dolayısıyla davalı şirkete ait aracın sürücüsü dava dışı … ikamet başlangıç tarihini gösterir belge bulunmadığından, ikametin başlamasından itibaren 6 ay içinde rizikonun gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespit edilemediği, dolayısıyla davacı şirketin 3. Şahsa ödediği zararını kendi sigortalısı davalıya rücu hakkının doğduğu, davacı şirketin talep edebileceği toplam maddi zararının faizsiz ana para olarak KDV dahil 3.304,00 TL olduğu işlemiş faizin ise 348.62 TL olduğu’ yönünde rapor tanzim edildiği, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları B.4. Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı başlıklı b) (Değişik:RG-2/2/2016-29612) Tazminatı gerektiren olay, aracın ilgili mevzuat hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan veya geçerliliğini yitirmiş sürücü sertifikasına sahip ya da ehliyetine geçici/sürekli el konulmuş kimseler tarafından sevk edilmesi veya trafik kurallarının ağır kusur ile ihlali sonucunda meydana gelmiş ise,” sigortalıya rücu edilebileceği hükmü doğrultusunda ve Yabancıların dış ülkelerden aldıkları sürücü belgeleri ile ülkemizde araç kullanmalarına ilişkin düzenlenen hükümlere göre; Dış ülkelerden alınan sürücü belgeleri ile ülkemize giriş yapıldığı tarihten itibaren en fazla altı ay süreyle araç kullanılabileceği ve Altı ayın sonunda ülkemizde araç kullanılabilmesi için dış ülkelerden alınan sürücü belgelerinin ülkemiz sürücü belgesi ile değiştirilmesinin zorunlu olduğu hükmü doğrultusunda; somut olayda dosya içerisinde dava dışı yabancı …’ın … Cumhuriyeti İç İşleri Bakanlığı Trafik İdaresi Ağır Vasıta Sürücü Belgesi D2 sınıfı ehliyetinin bulunduğu ve 02.03.2014 den 01.03.2022 tarihine kadar geçerli olduğu anlaşılmış olup; davalının işleteni olduğu … plakalı aracın sürücüsü olan …’ın Türk makamlarınca verilmiş ehliyetinin bulunmadığı, ve Türkiye’ye giriş tarihide tespit edilemediğinden ikametinin başlamasından itibaren 6 ay içerisinde kazanın gerçekleşip gerçekleşmediği tespit edilemediğinden, buna göre; rücu şartlarının oluştuğu kaldı ki aksinin davalı tarafından ispat edilemediği anlaşılmakla; hüküm kurmaya elverişli 10/10/2020 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itiazın iptali ile takibin aynen devamına, asıl alacak likit olmayıp asıl alacağın tespiti yargılama yapılmasını gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
DAVANIN KABULÜ ile,
1-Davalının …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itiazın iptali ile takibin aynen devamına,
2-Asıl alacak likit olmayıp asıl alacağın tespiti yargılama yapılmasını gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 249,51-TL Karar ve İlam Harcından, peşin yatırılan 44,12-TL’nin mahsup edilerek eksik kalan 205,39-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından bu dava sebebi ile aşağıda dökümü yapılan 1.501,57-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte olan AAÜT gereğince 3.652,62-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı miktar itibariyle istinaf sınırı altında kaldığından kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/03/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza