Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/442 E. 2019/324 K. 17.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/442 Esas
KARAR NO : 2019/324 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/12/2018
KARAR TARİHİ : 17/09/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı … ile davalı … arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi gereği davalı şirket kredi kartı kredileri açılıp kullandırıldığını, bakiye borcun ödenmemesi üzerine 19.02.2018 tarihi itibari ile hesap kat edildiğini, davalı borçluya 19.02.2018 tarihli borcun ödenmesi ihtarını ve kullanılan krediye ilişkin hesap özetini içeren ihtarname iadesi taahhütlü posta yoluyla keşide edilerek gönderildiğini, talep edilen muaccel borcun ihtara rağmen ödenmemesi üzerine ise borçlu aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğü …E. sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını ödeme emrini tebliğ alan borçlunun borcun tamamına faize ve takibin tüm ferilerine itiraz ettiğini, borçlunun icra takibine yaptığı itirazı haklı kılacak hiçbir sebebinin olmadığını davalının İstanbul…İcra Müdürlüğü… Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalının davaya karşı cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Mahkememizde açılan dava; İİK.nun 67/2 maddesi gereğince itirazın iptali davasıdır.
Genel kredi sözleşmesi uyarınca kullandırılan kredi kartlarına dair borcun olup olmadığı varsa miktarının ne kadar olduğu, noktalarında toplandığı görülmüştür.
Dava dilekçesi,İstanbul…İcra Müdürlüğünün….Esas sayılı dosyası ile dosyanın tümü incelenmiştir.
Dosyamıza getirtilen İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davalı aleyhine toplam 3.173,56 TL asıl alacak üzerinden icra takibi yapıldığı, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67/2 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacının tüm delillerinin ikamesine müteakip bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve iddia ve savunmaların değerlendirilmesi, taraf ticari defter ve kayıtları da incelenerek takip tarihi itibariyle varsa alacak ve ferilerinin belirlenmesi bilirkişi olarak için Mali Müşavir seçilmiş ve sunulan raporda özetle; davacı…A.ş’nin davalı …’dan takip 06.04.2018 tarihi itibariyle 3.292,81 TL toplam alacaklı olduğu takip talep 06.04.2018 tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye kadar kredi kartları 3.173,56 TL asıl alacak ve 109,27 TL işlemiş temerrüt faizi,4,52 TL İhtar Gideri, 0,52 TL işlemiş faizin 5 BSMV ile (matrah)üzerinden (5464 sayılı kanunu uyarınca) değişen oranlarda yıllık %30,24 ve değişen oranlarda temerrüt faizi ile %5 BSMV uygulanmasını talep edileceğini, yönünde görüş ve kanaat bildirmişlerdir.
İİK’nun 68/b maddesi “Borçlu cari hesap veya kısa, orta ve uzun vadeli kredi şeklinde işleyen kredilerde krediyi kullandıran taraf, krediyi kullanan tarafın kredi sözleşmesinde belirttiği adresine, borçlu cari hesap sözleşmesinde belirtilen dönemleri veya kısa, orta, uzun vadeli kredi sözleşmelerinde yazılı faiz tahakkuk dönemlerini takip eden onbeş gün içinde bir hesap özetini noter aracılığı ile göndermek zorundadır. Sözleşmede gösterilen adresin değiştirilmesi, yurt içinde bir adresin noter aracılığıyla krediyi kullandıran tarafa bildirilmesi halinde sonuç doğurur; yeni adresin bu şekilde bildirilmemesi halinde hesap özetinin eski adrese ulaştığı tarih tebliğ tarihi sayılır.” hükmünü içermektedir. Taraflar arasında imzalanan 08/06/2013 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin 28. Maddesine göre de davacı alacaklı banka borçlu davalının sözleşmede belirtilen adresine usulüne uygun 22.02.2018 tarihinde ulaştığı iade tanınmıyor adresi ile iade edildiği ancak davalının yeni adresini usulüne uygun bildirmediği ve hesap kat ihtarının söz konusu adrese ulaştığı 22.02.2018 tarihinde tebliğ olmuş sayılacağı sabittir. Tebliğ tarihinden itibaren verilen 24 saatlik mehil süresinden sonra 24.02.2018 tarihi itibarıyla temerrüt oluştuğu kanaatine varılmıştır. Hesap Kat İhtarına davalı tarafça herhangi bir itirazda yapılmamıştır.
6102 sayılı TTK’unun 8/1 maddesinde ticari işlerde faizin serbestçe düzenleneceğinin belirtilmiştir. 6098 sayılı TBK’ nun 88. ve 120 . maddelerinin uygulama olanağı yoktur. 35.000,00 TL limitli kredi tahsis edildiği, bankalarca uygulanmakta olan kredi ve mevduat faiz oranları Merkez Bankasınca serbest bırakılmış olup( 2206/1 sayılı Merkez Bankası Tebliği, RG., 09/12/2006, S.26371.), kredi faiz oranları bankalarca serbestçe belirlenmekte ancak azami faiz oranları Merkez Bankasına bildirildiği görülmüştür. 5464 sayılı kanunun 26. Maddesi uyarınca azami aylık gecikme oranının takip tarihi 06.04.2018 itibarıyla yürürlükte olan temerrüt faiz oranının yıllık %30,24 olduğu tespit edilmiş ve bu oran üzerinden faiz alacağı belirlenmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’ nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Somut uyuşmazlıkta; davalı borçlu icra takibine itiraz dilekçesinde tüm borca, faize ve fer’ilerine itiraz etmiş ve davacı alacaklı bankanın yapılandırma ve taksitlendirme imkanı tanımadan icra takibi başlattığını, ödeme gücünün bulunmadığını ifade ederek itiraz etmiştir. Böylelikle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumdadır. İcra inkar tazminatı şartları oluşmuştur. Bu nedenlerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KISMEN KABULÜNE;
1-)Davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin;
3.173,56 TL asıl alacak, 109,27 TL işlemiş %30,24 temerrüt faizi, 0,52 TL bu faizin %5 BSMV’si ile 4,52 TL ihtar gideri olmak üzere toplam 3.292,81 TL üzerinden DEVAMINA,
2-)Takip tarihinden itibaren 3.173,56 TL Asıl alacağa, yıllık %30,24 değişen oranlarda temerrüt faizi ve faizin %5’i oranında BSMV UYGULANMASINA,
3-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-) Hükmolunan meblağın %20 si oranında (634,71 TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
5-) Alınması gerekli 226,60-TL harcın, 56,65 -TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 169,95-TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
6-) Davacı tarafından yapılan 56,65-TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 92,55-TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-) Davacı tarafından harç dışında harcanan 437,00-TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına göre hesaplanan (% 99,27 Kabul, % 0,73 Red) 433,81-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-) Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-) Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı.
17/09/2019

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza