Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/426 E. 2022/26 K. 17.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/426 Esas
KARAR NO : 2022/26
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 21/12/2018
KARAR TARİHİ : 17/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 24.05.2018 tarihinde … Kavşağında yaya geçidinin olduğu yerde karşıdan karşıya geçerken davalı sürücü … ‘ın kullandığı motosikletin davacıya çarpmış olduğunu, bu çarpma nedeniyle davacının ağır derecede yaralandığını, davacının yaya geçidinden karşıdan karşıya geçerken bu olayın meydana geldiğini, yoldan geçmeden önce yaya geçidinin olduğu bölgeye geldiğini, trafiği kontrol ettiğini, herhangi bir aracın gelmediğini görünce karşıdan karşıya geçmeye başladığını, davacının karşı tarafa varmak üzereyken davalı sürücünün müvekkiline çarptığını, trafik kaza tutanağına bakıldığında havanın açık, yolun kuru ve düz olduğunun belirtildiğini, ayrıca yolda yaya geçidi ve 30 km hız limiti tabelasının da olduğunun belirtildiğini, davacının kazadan sonra gelen ambulans ile en yakını hastane olan … Hastanesi acil servisine kaldırıldığını, tedavi edildiğini, davalı sürücünün, davacıyı ya da davacının ailesini arayıp sormadığını, müvekkilinin 66 yaşında davalı sürücünün ise 23 yaşında olduğunu, davacının ancak başkalarının yardımıyla ihtiyaçlarını karşılayabildiğini, halen tedavisinin devam ettiğini, defalarca operasyon geçirdiğini, çok sayıda ilaç aldığını, tedavi giderlerini karşılamayacak durumda olduğunu, maddi kayıpları dışında da ruh sağlığının derinden etkilendiğini beyanla 100,00.-TL maddi tazminatın, 40.000,00.-TL manevi tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davalının motosikleti üzerine tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ vekili vermiş olduğu süresinde olmayan cevap dilekçesinde özetle; dosyanın kusur incelemesi için Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi’ne gönderilmesini talep ettiklerini, davacının kaza nedeni ile malul kalıp kalmadığı ve maluliyet oranın tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi’ne gönderilerek Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre rapor alınması gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte, davacının tazminat alacağının bulunup bulunmadığına ilişkin aktüer hesaplama TRH-2010 yaşam tablosuna göre yapılması gerektiğini, davacının geçici iş göremezlik taleplerinin sigorta teminatı dışında olup reddi gerektiğini, davacının tedavi giderlerine ilişkin taleplerinin Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğunda olup davanın Sosyal Güvenlik Kurumu’na ihbar edilerek, kurumun yasal hasım olarak davaya dahil edilmesini talep ettiklerini, tazminata hükmedilmesi halinde, faiz başlangıç tarihi olarak dava tarihinin esas alınması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça maddi ve manevi tazminat isteğiyle açılan tazminat davasının haksız olduğunu, davanın adalet ve hakkaniyetten uzak olduğunu, açılan davayı kabul etmediğini, davanın reddini talep ettiğini, 24.05.2018 tarihinde … plakalı araçla … istikametinde giderken … … isimli şahsın aniden önüne atlaması sebebiyle çarptığını, dava konusu kazanın meydana geldiği yerde hiçbir şekilde yaya geçidi veya yaya uyarı tabelası olmadığını, hız uyarısının daha ileride, yaya geçidi ise hız tabelasından sonra olduğunu, yayanın geldiği yerde kaza tutanağında da görüleceği üzere park edilmiş araçların bulunduğunu, davacının park halindeki araçların arasından geçtiğini, bu nedenle motoru görmediğini, yolu kontrol etmeden yola atladığını, park halindeki büyük araçtan da yolu görmesinin mümkün olmadığını, hızının 50-60 km olduğunu, yola atladığını gördüğünde daha da yavaşladığını fakat aradaki mesafenin çok kısa olduğu için duramadığını, kazadan sonra hastaneyi ziyaret ettiğinde yaralı hali ile üzerine yürüdüklerini, uzlaşmak istemesine rağmen karşı tarafın uzlaşmak istemeyip olayı tazminata çevirmek istediğini, kazadan sonra her türlü yardımı etmek istediğini ancak karşı tarafın baskı kurduğunu, davacının dava dilekçesindeki tüm beyanları hatalı olduğunu, tedbir talebinin de hatalı olduğunu beyanla açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dosya kapsamındaki dava dilekçesi ve ekleri, bilirkişi raporu, ATK raporları, ceza dosyası, tarafların SED araştırmaları, hasar dosyası ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizce 03/01/2019 tarihli ara karar ile davacının davalının motosikleti üzerine tedbir konulması talebinin reddine karar verilmiştir.
SGK’ya yazılan yazıya cevap verildiği, davacıya rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılmadığının bildirildiği görülmüştür.
… Sigorta Anonim Şirketi tarafından dava konusu olaya ilişkin hasar dosyası dosya içerisine ibraz edilmiştir.
Tarafların ilgili Emniyet Müdürlüklerince sosyo-ekonomik durum araştırmasının yapıldığı görülmüştür.
… Hastanesi tarafından davacıya ait tedavi avrakları gönderilmiştir.
Mahkememizce Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan davacının kusur ve maluliyetine ilişkin raporların alındığı, yine dosyanın Aktüer hesaplaması yapılmak üzere bilirkişiye tevdi edildiği, Aktüer bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Davacı vekili 10/01/2022 tarihli dilekçesi ile, davadan feragat ettiklerini, davalılarıdan herhangi bir talebinin olmadığını beyan etmiştir. Davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekili de 17/0/2022 tarihli dilekçesi ile davacı taraf ile sulh olunduğunu, karşı tarafın feragat etmesi sonucunda davacı taraftan herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Davacı vekilinin dosyada mevcut vekaletnamesinin yapılan incelemesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
HMK’nun 311/1.maddesi “Feragat ve Kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.”
Davadan feragat, kesin hükmün yasal sonuçlarını doğuran ve davayı sonuçlandıran taraf işlemi olup, davalının kabulüne dâhi bağlı değildir. Bu durumlar karşısında davacının davasından feragat etmesi nedeniyle davanın reddine ilişkin aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-DAVANIN FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70.-TL karar harcının, peşin yatırılan 35,90.-TL harçtan mahsubu ile eksik yatırılan 44,80.-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Taraf vekillerince vekalet ücreti talep edilmediğinden davacı vekili ve davalı vekili lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
4-Davacı ve davalı tarafından bu dava sebebi ile yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
5-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu ( … Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/01/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır