Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/420 E. 2020/321 K. 14.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/453 Esas
KARAR NO : 2020/342 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/12/2018
KARAR TARİHİ : 17/07/2020
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı alacaklı …Ltd.Şti. ile davalı şirket aralarında İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmet sözleşmesi yaptıkları, sözleşme gereği gerekti hizmetin davalı şirkete verildiği, davalı şirketin ödemelerini yapmadığı, bunun üzerine icra takibine başlanıldığı, ancak davalı borçlu şirketin takibe yersiz ve kötü niyetli olarak itiraz ettiği ve icra takibinin durduğu, davalının dava sürecinde mallarını kaçırarak alacağın tahsilini imkânsız hale getirme durumu olduğu, dava sürecinde karar kesinleşinceye kadar davalının araç ve gayrimenkullerine ihtiyati haciz konulması gerektiği belirtilerek; Davanın kabulüne, takibin devamına yasal gerekçeye dayanmayan itirazın iptaline, icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraftan tahsil edilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
CEVAP:
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap vermediği gibi delilde bildirmemiş yargılama yokluğunda yapılarak karara bağlanmıştır.
GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlık; cari hesap ve fatura alacaklarına ilişkin itirazın iptali ile icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplandığı görülmüştür.
Dava dilekçesi, Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosya sureti, bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Dosyamıza getirtilen Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasının suretinin incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 36.161,50.-TL toplam alacak, üzerinden icra takibi yapıldığı, davalıların itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67/2 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın nihai rapor için bilirkişi S.M. Mali Müşavir … tarafından verilen 30/12/2019 tarihli bilirkişi kök raporunda, Davacı alacaklının sözleşme gereği düzenlediği satış faturaları ile alacaklı hale geldiği, satış faturalarının ve çek tahsilat makbuzunun davacı alacaklı tarafın yevmiye defterinde kayıtlı olduğu, Dava dosyasındaki bilgi ve belgeler ile takip konusu faturaya ait 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ mm 21. Maddesine göre itiraz edildiği yönünde herhangi bir bilgi, belge ve kayıt bulunmadığı, Davacı alacaklının yevmiye defterinde kayıtlı “120.01.0168 … Ltd. Şiicari hesabında davalı borçludan 31.12.2018 tarihinde 40.681,50 TL alacaklı olduğu, sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce yapılan tüm yargılamalar neticesinde, Somut uyuşmazlıkta; davalı borçlu icra takibine itiraz dilekçesinde tüm borca, faize ve fer’ilerine itiraz etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde, ticari defterlerin kanıt olması, bu defterlerin Ticaret Kanunu’nun öngördüğü şartlar içinde tacirin lehinde veya aleyhinde olarak kullanılması ve ticari bir uyuşmazlığında hükme esas teşkil etmesidir. Böylelikle, ticari bir uyuşmazlıkta ticari defter kaydı, uyuşmazlığın çözümünde yazılı bir kanıt aracıdır. Tacirin tuttuğu bütün defterlerdeki kayıtların birbirine uygun olması; birbirini tutması ve doğrulaması şarttır Ayrıca ticari defterlerin kanuna uygun olarak tutulmuş olması yanında tasdike tabi olan ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin de Ticaret Kanununda belirtilen sürelerde ve şekillerde yapılmış olması gerekmektedir. Aksi takdirde defterler, sahipleri lehine kanıt olma niteliklerini kaybederler. Bir ticari ilişki ve bu ilişkiden kaynaklı alacağın olduğunu iddia eden taraf yazılı belgeler ile ispat etmesi gereklidir. İspatın konusu, ispat yükünün kimde olduğu ve ispat vasıtalarının neler olduğu HMK 187,190 ve 200. Maddeleri ayrıca HMK Madde 222 de Ticari defterlerinin ibrazı ve delil olması açısından ilgili düzenlemeler mevcuttur.
Bilirkişi raporu göz önüne alındığında davacının davalı şirketten takip tarihi itibariyle 36.161,50.-TL alacaklı olduğu bu nedenle yapılan icra takibine konu alacak miktarı Mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiği yerinde görülmekle taleple bağlı kalınarak açılan davanın kabulüne karar verilerek aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’ nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur.
Davalının HMK:128 maddesi uyarınca dava konusu iddia olunun hususları inkar etmiş sayıldığı, dosyadaki mevcut delil ve değerlendirme sonucuna göre inkar ettiği durumlara itibar edilmemiştir. Aşağıdaki şekilde hüküm vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen gerekçeler uyarınca;
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan DAVANIN KABULÜ ile,
Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …Esas Sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin aynen DEVAMINA,
Asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 5.424,23-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2.470,19-TL harcın peşin alınan 436,74 -TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 2.033,45.-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 436,74 -TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekili tarafından yapılan 9 adet posta-tebligat gideri toplamı 116,70 -TL ile1 adet bilirkişi ücreti 800,00-TL, 35,90.-TL başvuru harcı, 5,20.-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 957,80.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
17/07/2020
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır