Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/416 E. 2020/485 K. 28.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/416 Esas
KARAR NO : 2020/485
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/12/2018
KARAR TARİHİ : 28/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında ticari ilişki olduğunu, sözleşme konusu malları teslim ettiği ve hizmetleri ifa ederek davacının kendisine düşen yükümlülüğü yerine getirdiğini, davalı tarafın 19.724,16.-TL tutarındaki faturaların vade tarihi geçtiği halde bedelini ödemediği, bu nedenle icra takibine başlanıldığını, icra takibine davalı tarafın itirazı üzerine alacak davası açıldığı, davalı tarafın kötü niyetli olarak gönderdiği faturaların kabul edilmeyerek itiraz ve iade edildiğini, bunun üzerine davalı tarafın iade edilen faturaları … A.Ş. Adına … Noterliğinin 04/10/2017 tarihli … yevmiye nolu ihtarname ile keşide ederek davacı tarafa ikinci kez gönderdiğini, davacı tarafın … Noterliğinin 09/11/2017 tarih … yevmiye numarası ile ile ihtarname gönderilerek faturalara ve vade farkına itiraz edildiğini, faturaların iade edildiğini, davalının vade farkı faturası kesmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, kötü niyetten kaynaklandığını, 11/12/2017 tarihinde tebliğ edilen ödeme emri tarihinin aynı zamanda temerrüt tarihi olduğunu, bu tarihten itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiğini belirterek davanın kabulüne, 19.724,16.-TL tutarlı muaccel hale gelen alacağın işlmeiş en yüksek banka avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki davacı taleplerinin tamamının zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerinin geçmiş olması sebebiyle reddine karar verilmesini, davacı tarafça … İcra Dairesinde başlatılan icra takibine, davalı tarafça itiraz edildiğini, yetkiye yapılan itiraz üzerine … İcra Dairesi’ne dosyanın sevk edildiğini, davalı tarafça başlatılan icra takibine “yetkiye, takibe, borca,işlemiş ve işletilecek faize, faiz oranlarına ve borcun tüm ferilerine” şeklinde davalı tarafça itiraz edildiğini, itiraz üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, fakat yetkiye itirazın … İcra Dairesi tarafından dikkate alınmadığı, davacı tarafça bir yıllık süre içerisinde itirazın iptali davasının açılabileceği, huzurdaki ticari nitelikteki hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacak davanın öncelikle bu durum gözetilerek reddine karar verilmesi gerektiğini, mükerrer tahsil amacıyla açılmış olan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, dava dilekçesinin içeriğinden iki adet ek sunulduğunu, fakat davalı tarafa bu eklerin tebliğ edilmediği, dava dilekçesinde belirtilmediği ve dava dilekçesinin eki olması ve davalı tarafa tebliğ edilmesi halinde ilave beyan ve itiraz dilekçesi sunma hakkının saklı tutulduğunu, … hastanesi , … Hastanesi, … Hastanesi ve … Hospital Hastanesinin; … üyesi olduğu, … üyesi olduğunu, … üyesi hastaneler ile davacı şirket arasında bila tarihli imzalanan protokoller gereği davacı ve davalı taraflar arasında ticari ilişkinin gerçekleştiğini, davacı şirketin protokoller gereği … üyesi şirketlere tıbbi gaz sattığını, daha önceki yıllarda fiyat değişikliklerinin karşılıklı varılan mutabakatla yapıldığı, 2017 yılı başında aniden herhangi bir anlaşma yapılmadan ürün birim fiyatlarında fahiş miktarlarda artışlar yapıldığı ve faturaların düzenlendiğini, davacı tarafın 12/01/2017 tarihi yazısında gaz fiyatlarında artış uygulandığı bilgisinin verildiği fakat gaz birim fiyatlarının verilmediği, karşılıklı mutabakata varılmadan emrivaki yapılarak keyfi olarak belirlenen fiyatlar üzerinden davacı tarafça faturaların düzenlediğini, … üyesi adına görüşme yapılarak fazla fiyatlandırma yapılan kısım için fark faturaları tanzim edilmesi konusunda sözlü mutabakata varıldığı, davalı tarafça düzenlenen fiyat farkı faturalarının kargo ile iade edildiği, TTK 21/2 md göre faturaların iadesi için sekiz günlük yasal sürenin aşıldığı, davalının davacıya hiçbir borcu olmadığı, davacının dava dilekçesindeki 11/12/2017 tarihinden itibaren işletilecek en yüksek banka faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkile ödenmesine şeklinde talebe itiraz etildiğini, dava dilekçesinde faiz başlangıç tarihi ve oranı talebinin hiçbir haklı hukuki dayanağının bulunmadığını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlık; cari hesap ve faturadan kaynaklı alacak davasında, faturaya konu hizmetin yerine getirilip getirilmediği, davacının fatura alacağının bulunup bulunmadığınun belirlenmesi hususlarında toplandığı görülmüştür.
Dosya kapsamındaki dava dilekçesi, … Noterliğince gönderilen fatura içerikli ihtarnameler, … İcra Müdürlüğünün 2015/990 Esas sayılı takip dosyası, bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Alacak, faturaya dayanmakta olup, taraflar tacir olduğundan ticari defterleri üzerinde inceleme yapılarak rapor alınması cihetine gidilmiştir.
Mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda özetle; davacı ile davalı taraflar arasında ticari bir ilişkinin bulunduğunu, davacı alacaklarının davalı borçluya tıbbi gaz satışı ve servis hizmeti verdiğini, taraflar arasında sözleşme bulunmamakla birlikte taraflarca karşılıklı olarak imzalanmış protokollerin mevcut olduğunu davacı ve davalı şirketlerden sözleşme istenmiş olup aralarında yapılmış bir sözleşmenin bulunmadığının taraflarca sözlü olarak kendisine beyan edildiğini, dava dosyasında da sözleşmenin bulunmadığını, tarafların karşılıklı olarak imzaladıkları protokollerde; protokolün yapıldığı tarih bilgisi protokolün kapsadığı dönem bilgisi, hizmet karşılığında ödenecek bedel bilgisi, tıbbi gazların birim satış fiyatları bilgisi , fiyat artışlarının neye göre yapılacağının bilgisinin bulunmadığının tespit edildiği, davacı alacaklı … San. Ve Tic. Ltd. Şti tarafından davalı borçlu … A.Ş. ‘ye 2017 yılında düzenlenen faturalar hakkında detaylı bilgilerin tablo halinde mahkemeye sunulduğunu, tüm yapılan incelemeler neticesinde davacı alacaklının ödenmemiş 19.724,17.-TL davalı borçludan alacağının bulunduğu, her bir fatura için ayrı ayrı en yüksek banka avans faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek ödenmesine ilişkin görüş ve kanaat bildirmiştir.
Mahkememizce yapılan tüm yargılamalar neticesinde, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya içeriğine göre, davacı … Tic. Ltd. Şti’nin davalı borçlu … A.Ş.’ye tıbbi gazlar ve servis hizmetleri satışı yaptığı, dava konusu ve dosya kapsamında mevcut faturalardaki tıbbi gazların, davalı şirkete teslim edildiğinin sevk irsaliyelerinden görüldüğü, VUK 231/5 md uygun olarak faturaların, malın teslim edildiği tarihten itibaren yedi günlük süre içinde düzenlendiğinin tespit edildiği, dosya kapsamında bulunan 151.929,71.-TL 24 adet faturanın davacı alacaklı ve davalı borçlu şirketlerin yevmiye defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının kestiği faturaların … San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin sattığı tıbbi gazlar ve servis için kestiği faturalar olduğu ve böylelikle alacağın ticari bir ilişki sonucunda doğduğu, dava dosyasındaki bilgi ve belgelerin davalı ve davacı taraflarca sunulan defterler ve belgeler ile davalı tarafın beyanlarında dosya kapsamındaki faturalara 6102 sayılı TTK’nın 21/2 md göre itiraz edildiği yönünde dosyada herhangi bir belgenin bulunmadığı, davacı ve davalı tarafın kayıt zamanı başlıklı VUK 219 md uygun olarak satış faturalarını, fatura tarihinden itibaren on günlük yasal süresi içinde yevmiye defterlerine kaydettikleri, taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2017 yılı öncesine kadar dayandığı, 01/01/2017-28/05/2017 tarihleri arasında düzenlenen yirmi dört adet faturanın toplam 151.929,71.-TL olduğu,davacının 01/01/2017-11/07/2017 tarihleri arasında davalı borçludan 191.818,00.-TL tutarında tahsilat yaptığı ve 11/07/2017 tarihi itibariyle de 19.724,17.-TL alacağının bulunduğu hususu dosya kapsamıyla sabit olup, kaldı ki aksinin davalı tarafından ispatlanamadığı anlaşılmakla ve bu haliyle hüküm kurmaya elverişli nitelikte bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın KABULÜ ile ,
-19.724,16.-TL alacağın 11/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-1.347,35-TL harcın peşin alınan 336,84-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.010,51.-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 336,84-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat gideri 306,00-TL , bir bilirkişi ücreti 600,00-TL , 35,90.-TL başvuru harcı, 6,40.-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 948,30-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı ve vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır