Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/303 E. 2020/423 K. 15.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/303 Esas
KARAR NO : 2020/423 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/12/2018
KARAR TARİHİ : 15/09/2020

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili firmanın seyahat acentesi faaliyetleri uğraştığı, müşterilerine konaklama ve diğer konularda danışmanlık hizmetini sağladığını, müşterilerinin istekleri doğrultusunda konaklama yapılacak oteller ile görüşme, rezervasyon yapma ve ücret ödeme gibi faaliyetlerini yaptığını Müvekkili firmanın müşterisinin davalı şirkete ait … isimli otelde konaklama istediğini, 12/07/2018 tarihinde davalı şirket ile telefon ve mail görüşmeleri gerçekleştirdiğini, 13-18 Temmuz tarihleri arasında geceliği 2.550 EURO olarak belirlenen süit oda için davalı şirket yetkilisinden konfirme talep ettiğini, Davalı firmanın aynı tarihte … numarası ile müvekkili şirket müşterisi adına rezervasyon kaydının yapıldığı ve konaklama için gerekli olan ödeme ile ilgili olarak hesap bilgilerinin paylaşıldığını, 12/07/2018 tarihinde müvekkili şirket tarafından istenilen konfirmasyon belgesi süresi içerisinde müvekkile gönderilmemiş ise de müvekkil söz konusu işlemlerin hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesi, müşteri memnuniyeti ve zaman kaybı yaşanmaması adına 13.07.2018 tarih Saat:15.25’te üç günlük konaklama bedeli olan 43.308,25 TL yi davalı şirkete göndermek durumunda kaldığını, aynı tarihte saat 16.42’de bahse konu konfirmasyon belgesi gönderildiğini, Müvekkili şirketin müşterisinin 13/07/2018 tarihinde davalı şirkete ait otele geldiğini ancak otelin istediği özellikleri barındırmaması sebebi ile otelde konaklama yapmayacağını müvekkiline ve davalı şirkete ilettiğini, müvekkili şirketin rezervasyonu iptal etmek için davalıya bildirdiğini, Davalının rezervasyon iptal ve iade şartlarına uymadığını gerekçesi ile müvekkiline olumsuz cevap verdiğini, davalının müşterisi adına üç günlük konaklama bedelini peşinen alarak haksız kazanç sağladığını, konfirmasyon belgesinin rezervasyon teyit belgesi olup söz konusu belgede rezervasyon şartlarının yanı sıra iptal ve iade konuşlarının özellikle gösterilmesi gerektiğini, Davalı borçlunun itirazının iptaline ve takibin devamına karar verilmesini, Davalı borçlunun asgari % 20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesini, Mahkeme masrafları ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesin talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle, Müvekkili şirket’e ait … Otelin 10 odalı bir butik otel olarak faaliyet gösterdiğini, oteldeki odaların her birinden farklı olarak inşa edildiğini ve ayrı ayrı isimlendirildiğini, Davacı turizm acente şirketi olduğunu 12/07/2018 tarihinde saat:07.37’de e-mail göndermek sureti ile geceliği 2.550 EURO’dan 5 gece 6 gün 13/07/2018/-18/07/2018 tarihleri için 1 yetişkin 3 çocuk için oda+kahvaltı olarak 2+1 oda … süitini rezerve ettirdiğini, oda ödemesinin acenteye ait olduğunu bizzat davacı tarafça teyit edildiğini, Müvekkili şirketin aynı gün Saat:07.57’de rezervasyonun alındığını ve numarasının misafire iletilmesini teyit ettiğini, ödemenin yapılması için hesap bilgilerini e-mail ile yanıtladıklarını, Davacının 13/07/2018 tarihinde üç günlük rezervasyonun ödemesinin yaptığını, kalan ödemenin de 16/07/2018 tarihinde yapılacağını, üç günlük ödeminin dekontunu da mail ekinde ilettiğini, müvekkilinin ödemenin gelmesi akabinde gönderdiği 13/07/2018 tarih ve 04:43’deki e-mail ile otele gösterilen ilgiye teşekkür ettiğini, konfırmasyon (teyit) belgesini e-mail ekinde göndermek sureti ile teyit edildiğini, Davacıya yapılan bildirimde 7 günden az kala yapılan iptallerde toplam rezervasyon ücretinin tahsil edileceğini yazdığını, Müvekkili şirketin davacının müşterisi adına ayrılan odanın 13/07/2018-14/07/2018-15/07/2018 tarihleri de boş kaldığını, 16/07/2018 tarihinde müşterinin 1 gün rezerve edildiğini ve kullanıldığını, Davanın haksız ve hukuka aykırı olarak ikame edildiğinden reddini, müvekkil lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflar arasındaki ihtilafın; Seyahat acentesinin müşterilerinin konaklaması için otelde rezervasyon yaptıktan sonra rezervasyon iptali neticesinde herhangi bir alacak hakkının doğup doğmadığı, rezervasyon oluşturma ve iptal etme şartlarının oluşup oluşmadığı, noktalarında toplandığı görülmüştür.
Dava dilekçesi, …. İcra Müdürlüğünün 2018/… E. sayılı dosya aslı, bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Dosyamıza getirtilen …. İcra Müdürlüğünün 2018/… E. sayılı dosyasının aslının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 44.120,52 TL toplam alacak, üzerinden icra takibi yapıldığı, davalı borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın İİK.67/1 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın nihai rapor için bilirkişi Mali Müşavir … tarafından verilen bilirkişi kök raporunda; Davalı tarafından incelemeye sunulan dökümü yapılan 2018 mali dönemlerine ilişkin ticari defterinin, ait olduğu yılda yürürlükte olan T.T.K. ve V.U.K. hükümlerine göre tutulduğu, ticari defterinin yasal süreleri içerisinde açılış ve kapanış tasdiklerini yaptırmış oldukları, delile dayanan taraf lehine delil niteliğinde olup olmadığının takdiri hususunda değerlendirme Sayın Mahkemede olduğu, Davalı taraf ticari defter kayıtlarında 3 gecelik ücret karşılığı (2.550 Euro x3 gece 7.650 Euro) 43.018,25 TL fatura düzenlenip karşılığı bedel tahsil edilerek hesabının kapatılmış olduğu, Davalı tarafın Rezervasyon Onay Belgesinin İptal Şartlan Başlıklı bölümde iptal koşullarının açıkça belirtilmiş olduğu, davacı tarafın rezervasyon iptalini konaklamanın başladığı gün yani 13.07.2019 tarihinde yapmış olduğu görülmüş olmakla, hukuki takdir ve değerlendirme Sayın Mahkemede olmak üzere, davacı tarafından Ödenen rezervasyon bedelinin iade talebinde kanaatine varıldığı, görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın nihai rapor için Turizm bilirkişisi … (Ekonomist/Turizm Uzmanı) tarafından verilen bilirkişi raporunda; Dava dosyası ,ekli dosya ve belgeler, önceki bilirkişi kök raporu bulgu ve sonuçları ve mer-i turizm mevzuatı çerçevesinde incelendiğinde, gerek davacının sunmuş olduğu bilgi ve belgeler, gerekse de davalı şirketin sunduğu resmi defterler ve ödeme kayıtlarında görülen gecelik 2.550 Euro karşılığı 3 gece 7.650 Euro’nun fatura düzenlenmek suretiyle tahsil edilip hesabın kapatılmış olduğu, Davalı tarafın Rezervasyon onay belgesini ve iptal şartlarını güncellemeleri yapmadan Davacıya göndermiş olduğu; Buna karşılık davacı ve müşterisinin ödeme öncesi otel hizmet imkanları ile kamuya açık internet sitesi ve konfirmasyonla bilgilendirildiği sabit olup buna rağmen ödemeyi kabul edip gerçekleştirmesi ,Bu Ödeme süresinde bir gün mezkur rezerve odanın (2+1 … Süiti) nin bir gece satılıp ücretinin alındığının sabit olduğu; Yerleşik turizm uygulamalarında genel uygulama İptal rezervasyonlarda süresinde yapılmayan iptaller için ücret iade edilmeyeceğinin yanı sıra makul miktarda hizmet ücreti uygulaması bulunduğu göz önüne alınarak bir karar tesis edilmesi hususları sonuç ve kanaatleri bildirilmiştir. Gene Turizm bilirkişisi … (Ekonomist/Turizm Uzmanı) tarafından verilen bilirkişi ek raporunda; davalı şirketin iptal şartlarını ilk rezervasyon konfirmasyon belgesinde içinde bulunulan cari şartlara göre güncellememesi; ancak kredi açması vb. Nedenleriyle davacı şirketin rezervasyon yaptırdığı halde neden belirtmeden geceleme yapmadan iptal etmesi ve tesisin boş kalmasına sebep olunması dolayısıyla zararın takdiri mahkemenize ait olmak üzere davalı tarafın %20 oranında davacı tarafın %80 oranında kusurlu olarak paylaştırılmasının hakkaniyetli olduğu kanaatine varıldığını belirtmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde, ticari defterlerin kanıt olması, bu defterlerin Ticaret Kanunu’nun öngördüğü şartlar içinde tacirin lehinde veya aleyhinde olarak kullanılması ve ticari bir uyuşmazlığında hükme esas teşkil etmesidir. Böylelikle, ticari bir uyuşmazlıkta ticari defter kaydı, uyuşmazlığın çözümünde yazılı bir kanıt aracıdır. Tacirin tuttuğu bütün defterlerdeki kayıtların birbirine uygun olması; birbirini tutması ve doğrulaması şarttır. Ayrıca ticari defterlerin kanuna uygun olarak tutulmuş olması yanında tasdike tabi olan ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin de Ticaret Kanununda belirtilen sürelerde ve şekillerde yapılmış olması gerekmektedir. Aksi takdirde defterler, sahipleri lehine kanıt olma niteliklerini kaybederler. Bir ticari ilişki ve bu ilişkiden kaynaklı alacağın olduğunu iddia eden taraf yazılı belgeler ile ispat etmesi gereklidir. İspatın konusu, ispat yükünün kimde olduğu ve ispat vasıtalarının neler olduğu HMK 187,190 ve 200. Maddeleri ayrıca HMK Madde 222 de Ticari defterlerinin ibrazı ve delil olması açısından ilgili düzenlemeler mevcuttur.
Rezervasyon bilgilerinde; müşteri bilgileri, oda tipi, tarih aralığı, fiyat bilgilerinin tam olarak yer aldığı, iptal şartlarında; giriş gününe 15 gün kalana kadar yapılacak iptallerin ücretsiz olacağı, 15 günden az kalan günlerde 1 gecelik, 7 günden az kalan günlerde yapılacak iptallerde toplam rezervasyon bedelinin tahsil edileceğinin yazdığı, ayrıca iadesiz rezervasyon iptal veya değişikliklerinde de toplam rezervasyon ücretinin tahsil edileceğinin belirtildiği, somut olayda rezervasyon yapılırken 7 günden az bir gün olduğu her iki tarafça bilindiği, mevcut ilk rezervasyon konfirmasyon belgesinin yeni şartlara güncellenmeden ve herhangi bir ihtirazı kayıt koymadan ilk 3 günlük rezervasyon ücretinin davacı tarafından ödendiği, rezervasyon iptalinin de aynı gün içerisinde 24 saatten az kalan sürede yapıldığı, rezervasyon yapılan tarihlerin turizmin yoğun olduğu döneme denk geldiği, Turizm İşletmelerinin Bakanlıkla, Birbirleriyle ve Müşterileriyle İlişkileri Hakkında Yönetmelik 26. ve 28/1-a Maddeleri uyarınca tazminat hakkının doğduğu, davacı şirket, müşterisinin talep ve isteklerini karşılar nitelikte araştırma yapma imkanına sahip olduğu, davalı otelin yeterli düzeyde tanıtımına ilişkin web sitesine sahip olduğu, rezervasyon iptal gerekçesi olarak davalı şirket müşterisinin otelin istediği özellikleri barındırmaması sebebi ile otelde konaklama yapmayacağı şeklinde bildirildiği ancak davacı şirket tarafından bu yönde somut belge ve bilgiyi dosyaya ibraz etmediği, davalı şirket tarafından ücreti alınıp konaklama yapılmayan tarihlere karşılık no-show olarak adlandırılan 30.12.2018 tarihine kadar açık oda kredisi verdiği ancak davacı tarafından bu yönde bir değerlendirme yapılmadığı, kırmızı sezon olarak tabir edilen bir dönemde rezervasyon iptalinin 24 saat dolmadan yapılması sonucu tekrardan boş kalan odalar için yeni müşteri bulunup konaklama yapılmasının kısa zaman içerisinde mümkün olamayacağı, davacının müşterisi adına ayrılan odanın 13/07/2018-14/07/2018-15/07/2018 tarihleri de boş kaldığı, 16/07/2018 tarihinde müşterinin 1 gün rezerve edildiği ve kullanıldığı sonuç itibarıyla davalı otelin yeni cari şartlara göre konfirmasyon belgesini güncellememesinde kusuru olduğu bunun yanında davacı şirketin; kendi müşterisinin talep ve isteklerini karşılayacak yeterli araştırmayı yapmamasında, ihtirazı kayıt düşmeden konfirmasyon belgesini beklemeden ödemeyi gerçekleştirmesinde, turizmin yoğun olduğu dönemde mevzuatta belirtilen iptal sürelerine riayet etmeden 24 saatten az kalan süre içerisinde rezervasyon iptal etmesinde ve davalı otelin no-show olarak 30.12.2018 tarihine kadar yıl sonuna kadar oda kredisi teklifini değerlendirmemesinde kusurlu bulunduğu böylelikle zararın davalının %20 kusur oranında davacının da %80 kusur oranında paylaştırılmasının hakkaniyetli olduğu kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi raporu göz önüne alındığında davacının %80 kusurlu olması dikkate alınarak davalı şirketten takip tarihi itibariyle talebinin %20 oranındaki 8.603,65 TL rezervasyon bedeli, 220,45 TL işlemiş faiz miktarı üzerinden Toplam 8.824,10 TL alacaklı olduğu bu nedenle yapılan icra takibine konu alacak miktarı mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiği yerinde görülmekle açılan davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’ nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Somut uyuşmazlık bakımından alacağın likit olmadığı borçlu tarafından belirlenebilir nitelikte olmadığından icra inkar tazminatı koşullarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır. Gene kötü niyet tazminatı şartlarının İİK:72/5 maddesi uyarınca oluşmadığına karar verilerek aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen gerekçeler uyarınca;
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE ile;
… İcra Müdürlüğünün 2018/… E. Sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 8.603,65 TL rezervasyon iade bedeli ile 220,45 TL işlemiş faiz alacağı yönünden ve takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık ticari temerrüt faizi üzerinden DEVAMINA,
İcra inkar tazminat talebinin reddine,
Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
İcra takibine vaki itirazın bu şekilde iptali ile icranın DEVAMINA,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.294,46 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Alınması gereken 602,77 -TL harcın peşin alınan 532,87 -TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 69,90 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 532,87 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekili tarafından yapılan posta-tebligat gideri toplamı 108,40 TL ile 2 Adet bilirkişi ücreti 1.200,00-TL, 35,90.-TL başvuru harcı, 5,20.-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.349,50TL yargılama giderinin davacının haklı çıktığı oran itibari ile hesap edilen 269,90 -TL yargılama giderinin davalından alınarak davacıya verilmesine,
Davalı vekili tarafından yapılan posta-tebligat gideri toplamı 20,50 TL yargılama giderinden davalının haklı çıktığı oran itibari ile hesap edilen 16,40 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/09/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza