Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/258 E. 2021/98 K. 27.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/258 Esas
KARAR NO : 2021/98
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 19/12/2018
KARAR TARİHİ : 27/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 29/04/2016 günü … …’ın ehliyetsiz olarak kullandığı … plakalı motorsiklet ile seyir halindeyken bir aracı solladığı esnada hakimiyetini kaybederek devrilmesi neticesinde motorsikletin arka kısmında oturan müvekkillerinin kızı … motorsikletten düşerek olay yerinde hayatını kaybettiğini, kazaya neden olan motosikletin sigortası bulunmadığından davanın … aleyhine açıldığını, olay günü polis memurlarının … …’ın ehliyetsiz olduğunu ve olay yerinden kaçtığını tutanak altına aldığını, bu kapsamda meydana gelen kazanın oluşumunda … plakalı motosiklet sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, bu kaza ile ilgili olarak … Ağır Ceza Mahkemesinin 11/05/2017 tarihli 2016/… Esas sayılı kararı ile motosiklet sürücüsü … …’ın %100 kusurlu bulunduğunu, müvekkillerinin kızlarının ölümü üzerine destekten yoksun kaldıklarını beyanla; belirsiz alacak davasının kabulü ile, müvekkillerinden … için 5.000,00 TL, … için 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile cenaze ve def’in masraları olarak 500,00 TL maddi tazminatın haksız fiilin meydana geldiği 29/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların dava açmakta hukuki yararlarının olmadığını, harcın eksik yatırıldığını, zamanaşımı itirazlarının olduğunu, talepte bulunanın dayandığı vakıaları ispata elverişli şekilde somutlaştırması gerektiğini, kusur raporu alınması gerektiğini, aktüer bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğini, faizle ilgili talepleri kabul etmediklerini, müvekkilinin dava konusu olay ile ilgili kolarak hiçbir sözleşmesel ilişki içerisinde olmayıp, sadece kanundan doğan sorumluluğunun söz konusu olduğunu beyanla; dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine, haksız ve mesnetsiz açılmış bulunan davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Polis tutanakları, … Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/… Esas sayılı dosyasının bir örneği, ifadeler, iddianame, otopsi raporu, aile nüfus tablosu, veraset ilamı, … plakalı araca ilişkin araç takyidat bilgisi, başvuru evrakı, …’na yapılan başvuruya ilişkin 20/12/2017 tarihli cevap, şüpheli ifade tutanağı, İstanbul SGK müzekkere cevabının dosyamız arasında olduğu görüldü.
Mahkememizin 17/04/2019 tarihli celsesinin 9 nolu ara kararı gereğince kusur raporu aldırılmak üzere dosyanın ATK Trafik İhtisas Dairesine gönderildiği, raporda sonuç ve özet olarak;
A)-Sürücü … … sevk ve idaresindeki motosiklet ile seyri esnasında yola gereken dikkatini vermesi, sağ şerit ortasında park halindeki aracın solundan geçmek için sola manevra yapmadan evvel gerisinden seyir halinde olan araçların hız ve mesafelerini dikkate alması, gerekli ve yeterli kontrolleri akabinde manevraya başlaması gerekirken bu hususlara riayet etmeyip dikkatsiz ve kontrolsüz şekilde sola manevra yapıp sol şeritte seyir halinde bulunan otobüse çarptığı, nizamlara aykırı şekilde aracında yolcu taşıdığı anlaşılmakla; asli kusurludur.
B)-Sürücü … yönetimindeki otobüs ile seyri esnasında, sağında seyir halinde iken dikkatsiz ve kontrolsüz şekilde sola yönelip otobüsün sağ yan ön kısmına kolunu çarparak kazanın oluşumuna sebebiyet veren motosiklet sürücüsüne karşı alabileceği bir önlem bulunmadığından atfı kabil bir kusuru bulunmamaktadır.
C)-Müteveffa yolcu … motosiklette yolculuğu esnasında takması gereken kaskı takmayarak kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü anlaşılmakla, kendi ölümü üzerinde alt düzey tali kusurludur.
SONUÇ :
Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda;
A)-Sürücü … …’ın %90 (yüzde doksan) oranında kusurlu,
B)-Sürücü …’ın kusursuz,
C)-Müteveffa yolcu …’nın %10 (yüzde on) oranında kusurlu olduğu yönünde kanaat bildirdiği görüldü.
Kusur raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görüldü.
Davalı vekilinin 02/10/2019 tarihli kusur raporuna karşı itiraz dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Davacılar vekilinin 01/10/2019 tarihli kusur raporuna karşı beyan dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Davanın … Sigorta A.Ş., … ve …’a ihbar edildiği, ihbar olunan … Sigorta A.Ş. vekilinin cevap ve bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesinin, diğer ihbar olunanlar vekilinin 22/05/2019 tarihli cevap dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Mahkememizin 24/01/2020 tarihli celsesinin 3 nolu ara kararı gereğince dosyanın aktüer bilirkişine tevdine karar verilmiş olup, bilirkişi 14/12/2020 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
1) Davacı …’ nın nihai ve gerçek maddi zararının 101.570,61 TL olduğu,
2) Davacı …’ nın nihai ve gerçek maddi zararının 79.734,15 TL olduğu,
3) Davacıların nihai ve gerçek cenaze-defin gideri maddi zararının 2.929,50 TL olduğu,
4) Temerrüt başlangıcının 26.06.2017 tarihi ve işleyecek faizin yasal faiz olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirdiği görülmüştür.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin 29/12/2020 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Davalı vekilinin 03/01/2021 tarihli bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Davacı vekilinin 03/11/2020 tarihli dilekçesi ile … için 101.570,61 TL destekten yoksun kalma, … için 79.734,15 TL destekten yoksun kalma, 2.929,50 TL cenaze ve defin masrafı olarak maddi tazminat olarak talebini arttırdığı, tamamlama harcının yatırıldığı görüldü.
Mahkememizin 04/11/2020 tarihli celsesinin 2 nolu ara kararı gereğine davalı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi doğrultusunda ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi 14/12/2020 tarihli ek raporunda sonuç ve özet olarak;
1) Davacı …’nın nihai ve gerçek maddi zararının 97.209,12 TL olduğu,
2) Davacı …’ nın nihai ve gerçek maddi zararının 85.851,25 TL hesaplandığı ancak talebin 79.734,15 TL’ na ıslah olunduğu,
3) Davacıların nihai ve gerçek cenaze-defin gideri maddi zararının 2.929,50 TL olduğu,
4) Temerrüt başlangıcının 26.06.2017 tarihi ve işleyecek faizin yasal faiz olduğu,
5) İşbu ek raporda hesaplanan maddi zarar tutarlarının kök raporda hesaplanan tutarlardan farklı olmasının 09.10.2020 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Anayasa Mahkemesinin E. 2019/40, K. 2020/40, T. 05.03.2020 sayılı kararı iptal kararı dikkate alınarak PMF-1931 tablosu ve progressive rant yönteminin hesaplamada kullanılmasında kaynaklandığı yönünde görüş ve kanaat bildirdiği görülmüştür.
Bilirkişi ek raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görüldü.
Davalı vekilinin 03/01/2021 tarihli bilirkişi ek raporuna karşı itiraz dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Davacılar vekilinin 29/12/2020 tarihli bilirkişi ek raporuna karşı itiraz ve beyanlarının dosyada olduğu görüldü.
GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminat istemine ilişkindir.
Toplanan delillerden de anlaşılacağı üzere, 29/04/2016 tarihinde sürücü … …’ın … plakalı motorsiklet ile seyir halinde iken bir aracı solladığı esnada hakimiyetini kaybederek devrilmesi neticesinde müvekkillerinin kızı …’nın motorsikletten düşerek olay yerinde hayatını kaybettiği, bu kaza nedeniyle Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 23/08/2019 tarihinde; ‘Sürücü … … sevk ve idaresindeki motosiklet ile seyri esnasında yola gereken dikkatini vermesi, sağ şerit ortasında park halindeki aracın solundan geçmek için sola manevra yapmadan evvel gerisinden seyir halinde olan araçların hız ve mesafelerini dikkate alması, gerekli ve yeterli kontrolleri akabinde manevraya başlaması gerekirken bu hususlara riayet etmeyip dikkatsiz ve kontrolsüz şekilde sola manevra yapıp sol şeritte seyir halinde bulunan otobüse çarptığı, nizamlara aykırı şekilde aracında yolcu taşıdığı anlaşılmakla; %90 oranında asli kusurlu olduğu, sürücü … yönetimindeki otobüs ile seyri esnasında, sağında seyir halinde iken dikkatsiz ve kontrolsüz şekilde sola yönelip otobüsün sağ yan ön kısmına kolunu çarparak kazanın oluşumuna sebebiyet veren motosiklet sürücüsüne karşı alabileceği bir önlem bulunmadığından atfı kabil bir kusuru bulunmadığı, müteveffa yolcu … motosiklette yolculuğu esnasında takması gereken kaskı takmayarak kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü anlaşılmakla, kendi ölümü üzerinde alt düzey %10 tali kusurlu olduğu’, şeklinde rapor düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Müteveffa yolcu …’nın ölümü ile geriye desteğinden yoksun kalan annesi … babası …’nın kaldığı nüfus ve veraset kayıtlarından anlaşılmaktadır.
Davacıların uğramış olduğu destekten yoksun kalma zararlarının tespiti için mahkememizce dosya aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş bilirkişi tarafından düzenlenen ve mahkememizce de benimsenen 14/12/2020 tarihli raporda da açıklandığı gibi davacı …’nın nihai ve gerçek maddi zararının 97.209,12 TL olduğu, diğer davacı …’ nın nihai ve gerçek maddi zararının 85.851,25 TL hesaplandığı, davacıların nihai ve gerçek cenaze-defin gideri maddi zararının 2.929,50 TL olduğu, temerrüt başlangıcının 20.06.2017 tarihi ve işleyecek faizin yasal faiz olduğu tespit edilmiş olup, 09.10.2020 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Anayasa Mahkemesinin E. 2019/40, K. 2020/40, T. 05.03.2020 sayılı kararı iptal kararı dikkate alınarak PMF-1931 tablosu ve progressive rant yöntemi kullanılarak bu hesaplamanın yapıldığı, bu hesaplama şeklinin mevcut kriterlere uygun olduğu, davaya konu aracın hususi motosiklet olduğu ve bu halde yasal faiz uygulanması gerektiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili tarafından sunulan 03.01.2021 tarihli dilekçesinde müteveffa …’nın sürücü sevgilisinin kullandığı motorsiklette yolcu konumunda olduğundan hatır taşıması sebebiyle ayrıca indirim yapılmasını talep ettiğini bildirdiği görülmekle;
Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle bu gibi taşımalarda TBK.52 Maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması gerek öğretide gerekse Yargıtay içtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hatır taşımasından ya da kullanmadan söz edebilmek için yaralanan ya da ölen karşılıksız taşınmış olmalıdır. Taşınan geleceğinden işletenin sorumluluğu genel hükümlere göre değerlendirilecek ve ödenceden indirim yapılacaktır. Bu bakımdan hatır taşıma ilişkisinin değerlendirmesinde taşıma yada kullanmanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Yarar ekonomik olabileceği gibi ortak toplumsal değerleri de ilgilendirebilir. Ancak taşıma ve kullanmada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir çıkarı veya yararının bulunması halinde hatır taşımasından söz edilemeyecektir.
Somut olayda gerek ceza dosyasındaki gerek mahkememiz dosyasındaki bilgi ve belgelere göre; sürücü … sevk ve idaresindeki motosiklette müteveffanın sürücünün arkadaşı olduğu anlaşılmakla; T.B.K.51 52 maddeleri uyarınca yerleşmiş yargıtay içtihatları uyarınca %20 oranında bir hakkaniyet indirimi yapılması uygun görülmüş, ve buna göre aktüer bilirkişi tarafından tespit edilen maddi zararlara mahkememizce %20 indirim uygulanarak neticede hükümde belirtilen miktarlar hesaplanmıştır. Yine hakkaniyet indirimine ilişkin olarak davalı yararına vekalet , yargı gideri bakımından bir indirim yapılmamış ve bu miktar içinde davalı yararına vekalet ücretine de hükmedilmemiştir. (T.C.YARGITAY 17. Hukuk Dairesi ESAS NO 2019/4346 KARAR NO 2020/4302)
Ayrıca ATK Trafik İhtisas Kurulunun 23/08/2019 tarihli raporunda müteveffa …’nın motosiklet yolculuğu esnasında kask takması gerekirken, kask takmadan yolculuk yaptığı ve yolcu …’NIN meydana gelen trafik kazasında %10 tali kusurlu olduğu kanaatine varılmakla, mahkememizce de belirlenen kusur oranı benimsenerek tekrardan müterafik kusur indirimi yapılmamış, hesaplamalarda bu husus gözetilmiş, yine davalıya dava öncesinde yapılan başvuruya ilişkin evrakın tebliğinin sunulmadığı ancak davalının davacıya 20.06.2017 tarihinde ödeme teklif yazısının bulunduğu anlaşılmakla davalı şirketin 20.06.2017 tarihinde( kısa kararda maddi hata yapılarak sehven 26.06.2017 yazılmış bu husus gerekçeli kararda düzeltilmiştir.) temerrüde düştüğü anlaşılmakla; mahkememizce alınan kusur ve aktüer bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli, bilimsel denetime açık olduğu dikkate alınarak ve az yukarıda açıklanan gerekçelerle; davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, davacılardan ANNE … için 77.767,30 TL ile davacılardan BABA … için 62.563,90 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 2.343,60 TL cenaze defin giderinin 20/06/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine şeklinde karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
1-Davacılardan ANNE … için 77.767,30 TL ile
Davacılardan BABA … için 62.563,90 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 2.343,60 TL cenaze defin giderinin 20/06/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 9.746,11-TL Karar ve İlam Harcından, peşin harç ve tamamlama harcının toplamı olan 629,90-TL’nin mahsup edilerek eksik kalan 9.116,21-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3- Davacı tarafından bu dava sebebi ile yapılan 2.109,00-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4- Davalı tarafından bu dava sebebi ile yapılan 86,73-TL yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına.
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 17.504,11-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine.
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 27/01/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza

YARGILAMA GİDERLERİ HARÇ BEYANI
35,90 TL BAŞVURMA HARCI 35,90 TL PEŞİN HARÇ
35,90 TL PEŞİN HARÇ 594,00 TL TAMAMLAMA HARCI
5,20 TL VEKALET HARCI + 9.116,21 TL EKSİK HARÇ
850,00 TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ 9.746,11 TL KARAR VE İLAM HARCI
270,00 TL TEBLİGAT ÜCRETİ 594,00 TL TAMAMLAMA HARCI
+ 318,00 TL ATK RAPOR ÜCRETİ
2.109,00 TL TOPLAM