Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/148 E. 2019/304 K. 04.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2018/148 Esas
KARAR NO: 2019/304

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/12/2018
KARAR TARİHİ: 04/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı tarafından müvekkili aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nde… Esas sayılı dosyası ile cari hesap alacağına istinaden ilamsız icra takibi başlatıldığını, tebligat muhtara yapıldığı için itiraz süresinin kaçırıldığını, bu nedenle icra işlemlerinin devam ettiğini, fakat müvekkilinin davalıya olan borcunu ödediğini, bu nedenle davacının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nde … Esas sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespiti ile davalının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın müvekkil şirkete faiz ve masraflar hariç 22.917,49-TL borcu olduğunu, bu borcun ödenmediğini, bu nedenle İstanbul … İcra Müdürlüğü’nde … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, yapılan itirazın haksız olduğunu, bu nedenle davanın reddini talep etmiştir.

DELİLLER:
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nde … Esas sayılı dosyasının tetkikinden icra dosyasının alacaklısının …Şti., borçlusunun … olduğu, takip miktarının 22.917,49-TL olduğu, 20/02/2017 faiz başlangıç tarihli 22.917,49-TL tutarındaki cari hesap ekstresine dayandırıldığı görülmüştür.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi 25/06/2019 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak davacının işletme defteri tuttuğu işletme defterinde borç/alacak, tahsil/tediye edilecek faturaların ilgili sütunları olmadığı ve 2015 yılında davalı tarafından davacıya kesilen ve icra takibine konu olan 33 adet faturanın davacının ticari defterlerinde işli olduğunun tespit edildiği, bu durumda dava konusu asıl alacağı doğuran faturaların tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, birbirini teyit ettiği, borçlu/alacaklı tarafça bilinebilir olduğundan borçlu davacının fatura bedellerini ödediğine dair MK. Madde 6 gereği ispat yükü altında olduğu, davalı şirketin ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede, davacı tarafından gönderilen tüm EFT’lerin BK.101. Maddesine göre göndermiş olduğu ve borcun hangi borca ilişkin olduğunu beyan ettiğinden ve EFT’lerin tamamında “…-…Cari Hesabına Mahsuben” açıklaması ile gönderdiklerinin tespit edildiğinden, İstanbul … İcra Müdürlüğü…Esas sayılı dosyası yönünden davacının, davalıya herhangi bir borcunun olmadığı yönünde rapor düzenlemiştir.

GEREKÇE:
Dava; icra takibine konu faturaya dayalı cari hesap alacağı nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, cari hesap ekstresi, ödemeye ilişkin makbuzlar, İstanbul … İcra Dairesi… Esas sayılı dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde, davacının borçlu olduğu iddia edilen faturalardan dolayı yaptığı ödemeleri ispatla yükümlü olduğu, somut olayda davacı tarafından yapmış olduğu ödemelere ilişkin banka dekontlarının dosyaya sunulduğu, sunulan dekontlar incelendiğinde, cari hesaba mahsuben Etibol Gıda – … açıklaması bulunduğu, bu şekilde davalı şirket hesabına bilirkişi raporunda belirtildiği üzere toplam 35.363,95-TL gönderildiği görülmüştür. Ancak davalı tarafından davacı tarafça yapılan ödemelerin … ile organik bağı olduğu iddia edilen dava dışı …Şti. Adına yapıldığı belirtilmiştir. Bu haliyle taraflar arasındaki uyuşmazlığın T.B.K.’nun 101. Maddesine göre çözümleneceği anlaşılmıştır. T.B.K.’nun 101. Maddesinde “Birden çok borcu bulunan borçlu, ödeme gününde bu borçlardan hangisini ödemek istediğini alacaklıya bildirebilir. Borçlu bildirimde bulunmazsa, yapılan ödeme, kendisi tarafından derhâl itiraz edilmiş olmadıkça, alacaklının makbuzda gösterdiği borç için yapılmış sayılır.” şeklinde düzenleme mevcuttur.
Somut olayda davacının sunmuş olduğu dekontlarda borcun kaynağına ilişkin açıklamada bulunduğu ve bu haliyle davasını ispatladığı anlaşılmakla hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu doğrultusunda; davanın kabulü ile davacının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında takibe konu alacaktan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine ancak davacının kötü niyetle icra takibi yaptığı ispat edilemediğinden kötü niyet tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;

DAVANIN KABULÜ ile,
1-Davacının İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı takip dosyasında takibe konu alacaktan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Şartları oluşmadığından davacının kötü niyet tazminat isteminin REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.565,50-TL Karar ve İlam Harcından, peşin olarak alınan 391,38-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 1.174,11-TL’nin davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
4-Davalı taraf davanın açılmasına sebebiyet verdiğinden ve davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari ücret tarifesine göre belirlenen 2.750,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 35,90 başvuru harcı, 391,38-TL peşin harç, 650,00-TL bilirkişi ücreti, 54,20-TL posta masrafı, 5,20-TL vekalet harcı, olmak üzere toplam 1.136,68-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı ve davalı tarafça sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı ve davalıya iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza