Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/14 E. 2021/254 K. 08.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/14 Esas
KARAR NO : 2021/254

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/12/2018
KARAR TARİHİ : 08/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davacının geçirmiş olduğu trafik kazası sonucu tedavi gördüğünü ve tedavi sonunda sakat kaldığını, müvekkilinin vekaleten taraflarıyca davalı sigorta şirketine K.T.K. Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesine göre mesul olduğu tazminat tutarını ödemesi için 27/11/2018 tarihli dilekçe ile posta yoluyla başvuruda bulunulduğunu, dilekçenin davalı şirkete 28/11/2018 tarihinde ulaştığını, davalı sigorta şirketine müracat tarihinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde taleplerinin karşılanmadığını, 03/08/2018 günü sürücü…’ın sevk ve idaresindeki … plakalı otomobili ile… parkı istikametine doğru seyir halinde iken kaza mahalli kavşağa geldiğinde karşı yönden sürücü … idaresindeki … plakalı araca çarpması neticesinde çift taraflı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, davacının … Araştırma Hastanesi’ne kaldırılarak ilk müdahalesinin bu hastanede yapıldığını, kazaya karışan … plakalı aracın… Sigorta A.Ş. Tarafından… poliçe numaralı Karayolları Motorlu Araçlar ZMSS Sigortası ile sigortalandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, trafik kazası nedeniyle müvekkili için belirlenecek maddi tazminat tutarının hüküm altına alınmasını, asgari 200,00.-TL maddi tazminatın 03/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dava konusu, değeri ve talep sonucunda dilekçenin unsurları bakımından çelişki ve eksiklik hallerinin söz konusu olduğunu, nitekim dava dilekçesinin talep kısmında delillerinde bir kısmının yer almasının hükme esas alınamayacağını, taraflarına tebliğ edilen dava dilekçesinde dava konusu, değeri ve talep sonucu dilekçenin unsurları bakımından çelişki ve eksiklik hallerinin giderilmesi gayesiyle davacıya bir haftalık kesin bir süre verilmesini talep ettiklerini, davacı asil tarafınca, hakkında kendi iradesi ve rızası dışında sigorta şirketine yazılı başvuruda bulunulduğu, kendisinin kusurlu ve alkollü olduğundan böyle bir talebi bulunmaması sebebiyle hasar dosyasının kapatılması istemi gereği söz konusu olmaması sebebiyle özel ve teknik işlemler sağlanmamış olup, yeniden bir başvuru da mevcut olmadığına göre davanın usulden reddi gerektiğini, davacı asil …’ün kendi el yazısı ile …A.Ş. Genel Müdürlüğü’ne hitaben dilekçe verdiğini, bu çerçevede, maddi hukuk hakkında inceleme yapılabilmesi ve karar yoluna gidilebilmesi için sigorta kuruluşuna yazılı başvuru ile taleplerin reddedilmesi veya 15 gün içinde cevap verilmeyerek reddedilmiş sayılması, dava şartı olarak hüküm altına alındığını, sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunulması ile sigorta kuruluşunun istemi reddetmesi veya reddetmiş sayılması ile oluşacağını, bu bağlamda uyuşmazlığın oluşması için de sigorta kuruluşuna başvurunun zorunlu olduğunu,somut olayda davacı tarafça değer kaybı yönünden müvekkili sigorta şirketine yazılı başvuru yapılmadan dava açıldığından davanın, hukuki yarar şartı, kanunun gerekçesi ve usul ekonomisi ilkesinin amacına uygun olarak davanın usulden reddedilmesi gerektiğini, somut olayda, başvurucu açısından yazılı başvuru şartı eksikliği giderilemeyecek bir dava şartı olduğu gibi, eksik evrak giderilmeksizin tahkim yoluna gitmek de yazılı başvuru şartının hiç yapılmamış olması anlamına geldiğinden ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun madde 115/2’de düzenlenen sonradan giderilebilecek dava şartlarından olmadığından, davanın reddinin gerektiğini, davacı tarafça kalıcı maluliyetin gerçekleştiğine, yani davacı asilin geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle maluliyet durumuna ilişkin tüzüğe uygun daimi iş göremezlik raporu alınması gerektiğini, kusur oranının tespit edilmesi gerektiğini, tüm bu izahatler ile, doktrin görüşleri ve örnek yargı kararları ışığında davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlığın; maddi hasarlı trafik kazası sonrası davacıda meydana gelen işgücü kaybı, kazadaki kusur oranı, davacının uğradığını iddia ettiği zararın oluşup oluşmadığı belirlenmesi noktasında toplandığı görülmüştür.
Dosya kapsamındaki dava dilekçesi ve ekleri, bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazılan yazıya cevap verildiği,… Cumhuriyet Başsavcılığımızın… Soruşturma sayılı dosyasının bir suretinin UYAP üzerinden gönderildiği görülmüştür.
… Güvenlik İl Müdürlüğü’ne yazılan yazının… Müdürlüğü’ne yönlendirildiği, davacıya işgöremezlik ödemesi yapılmadığı ve kazaya istinaden herhangi bir maaş bağlanmadığı belirtilmiştir.
… Müdürlüğü’nün 01/02/2019 tarihli yazısı ile davacı asilin sosyal ekonomik durumu araştırılmıştır.
… A.Ş ‘ye yazılan müzekkereye cevap verilerek, 03/08/2018 tarihinde meydana gelen kazaya karışan… plakalı araca ilişkin sigorta poliçesi ile hasar dosyasının gönderildiği görülmüştür.
…Hastanesi’ne yazılan müzekkereye cevap verildiği, davacıya ait hastane kayıtlarının CD içerisinde ve tedavi belgelerinin mahkememize gönderildiği anlaşılmıştır.
…Adli Tıp Başkanlığı’na davacının maluliyetine ilişkin yazılan müzekkereye cevap verildiği, “Dava dosyasının incelenmesi, yapılan muayene ve tetkiklerden; mağdur davacı …’ün 03/08/2018 tarihinde trafik kazası geçirdiği, kaza neticesinde sol tibia plato parçalı kırığı ve yumuşak doku yaralanması meydana geldiği, yaralanmaları nedeniyle konservatif tedavi edildiği, sol diz fleksiyonu 120 derece, ekstansiyonu tam olduğu, sol tibia plato kırığında kaynamanın tam olduğu, sağ bacak çevresi 38 cm, sol bacak çevresi 41.5 cm, sağ uyluk çevresi 45 cm, sol uyluk çevresi 47.5 cm olduğu, sol bacakta yaygın gode bırakan tarzda ödem olduğu, sol bacakta ısı farkı olmadığı, homans negatif olduğu, el doppleri ile alt ekstremitede periferik nabızların trafazik alındığı anlaşılan şahsın yaralanmasının;
1.30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre;Sol bacakta harekette ağrıya neden olan ödem için tablo 3.36’ya göre kişinin özür oranı %5 olduğu tespit edilmiş olmakla; Kişide meydana gelen arızaların %5 (yüzdebeş) oranında tüm vücut fonksiyon kaybına (sürekli iş göremezlik, kalıcı maluliyet) neden olduğunu,
2. Sol tibia plato kırığı arızasının emsallerine göre iyileşme süresinin 6 (altı) aya kadar uzayabileceğini, kişinin bu süre zarfında mesleğini icra edemeyeceğini, bu sürenin geçici iş göremeszlik süresi olarak değerlendirilebileceği” şeklinde rapor düzenlendiği görülmüştür.
01/07/2020 tarihli celsede, meydana gelen olayda taraflara ait kusur durumunun tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilmesine karar verilmiş, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi 31/01/2020 tarihli raporunda;
“Tüm dosya kapsamı, kaza tespit tutanağı, mevcut beyanlar ve dilekçeler incelendiğinde, kazanın yukarıda “OLAY” kısmında açıklandığı biçimde gerçekleştiği anlaşılmış olup, kaza tespit tutanağında belirtilen çarpma noktasının konumu ve … plaka sayılı kamyona ait karşı yön şeridi içerisinden kendi yön şeridine doğru sağa eğimli 4 metre fren izi dikkate alınarak aşağıdaki kanaate varılmıştır.
Mevcut verilere göre;
A)-Sürücü …sevk ve idaresindeki kamyon ile yola gereken dikkatini vererek, şeridi içerisinde kalacak şekilde seyrini sürdürmeye özen göstermesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği, kendi yön şeridini takiben seyrini sürdürmeyip, nizamlara aykırı bir biçimde karşı istikamet şeridine girmesi neticesi karşı yönden gelmekte olan diğer sürücü idaresindeki kamyonet ile çarpıştığı olayda asli kusurludur.
B)-Davacı sürücü … sevk ve idaresindeki kamyonet ile olay mahalli yolda şeridi içerisinde kalacak şekilde nizami olarak seyir ettiği sırada, şeridine giren diğer sürücü idaresindeki kamyon ile çarpışması neticesi meydana gelen olayda atfı kabil kusuru bulunmamaktadır.
Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda;
A)-Sürücü …’ın, %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu,
B)-Davacı sürücü…’ün, kusursuz olduğu kanaatini bildirir müşterek rapordur. ” denildiği görülmüştür.
ATK kusur raporu taraflara ayrı ayrı tebliğ edilmiştir.
Mahkememizce yapılan Aktüerya bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda özetle; “Davacının nihai ve gerçek maddi zararının; Davacının nihai ve gerçek sürekli işgöremezlik maddi zararı = 31.620,26.-TL’dır.
Poliçe Teminatı, Temerrüt Tarihi Ve Faiz ; Poliçe Teminatı a)… plakalı araç 25.05.2018-25.05.2019 vadeli ve sürekli sakatlık için 360.000,00 TL ve tedavi giderleri için 360.000,00 TL teminatlı ZMSS poliçesi ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanmıştır.b) Davacının sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi zararı 31.620,26 TL olup, 360.000,00 TL tutarındaki sakatlık teminat limitinin altında kalmaktadır.
Temerrüt Tarihi Ve Faizinin; a) Karayolları Trafik Kanunun 99.maddesinde; “….MADDE 99- Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren (8) iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar…” denmektedir.
b) Davalı dava öncesinde ihtar edildiği ve ihtarnamenin gerekli belgelerle birlikte 28.11.2018 tarihinde tebliğ edildiği dosyadaki teslim belgesinden anlaşılmıştır. Bu durumda; temerrüt başlangıcı 28.11.2018 tarihinin 8 iş günün sonrası olan 11.12.2018 tarihidir.
c) Sigortalı aracın tescil belgesinde kullanım tarzının hususi olduğu belirtildiğinden faiz nev’i yasal faizdir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık noktaları yönünden;
1) Davacının nihai ve gerçek sürekli işgöremezlik maddi zararının 31.620,26 TL olduğu, 2)Temerrüt başlangıcının 11.12.2018 tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu…” yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Aktüer bilirkişi raporu taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir. Davacı vekili, 27/07/2020 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna itirazlarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir. Davalı vekili ise, 29/07/2020 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna karşı beyanlarını dosyaya sunmuştur.
Taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda dosyanın ek rapor tanzimi için bilirkişiye tevdii edilmesine karar verilmiş, Aktüer bilirkişi tarafından 28/12/2020 tarihli ek raporun dosyaya ibraz edildiği görülmüş, bilirkişi ek raporu taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir.
Davacı vekilinin dava dilekçesini ıslah ettiği, harçlandırdığı, ıslah dilekçesinden bir suretin davalı yana tebliğ edildiği görülmüştür. Davalı vekili, 09/02/2021 tarihli dilekçesiyle ıslah dilekçesine karşı beyanlarını dosyaya sunmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; 03/08/2018 günü saat 21:10 sıralarında, davacı sürücü… sevk ve idaresindeki … plaka sayılı kamyonet ile Uğur Mumcu Caddesini takiben …l Parkı yönüne doğru seyir halinde iken olay mahalli Zübeyde Hanım Caddesi kesişimi kavşağını bir miktar geçtikten sonra aracının sol ön kısımlarıyla, karşı yönden gelerek istikamet şeridine giren sürücü … sevk ve idaresindeki… plaka sayılı kamyonun sol yan kısımlarının çarpışması neticesi dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir.
Dava konusu olayın meydana gelmesinde Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’den alınan rapora göre; sürücü…’ın, %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu, davacı sürücü…’ün kusursuz olduğu tespit edilmekle, … Üniversitesi Adli Tıp Başkanlığı’nca davacının maluliyetine ilişkin olarak alınan raporunda ise, davacının meydana gelen arızaların %5 (yüzdebeş) oranında tüm vücut fonksiyon kaybına (sürekli iş göremezlik, kalıcı maluliyet) neden olduğu, iyileşme süresinin 6 (altı) aya kadar uzayabileceği, kişinin bu süre zarfında mesleğini icra edemeyeceği, bu sürenin geçici iş göremezlik süresi olarak değerlendirilebileceği belirlenmiş, mahkememizce alınan raporlara itibar etmek gerekmiştir.
Mahkememizce yapılan tüm yargılamalar neticesinde, taraf iddia ve savunmaları, ATK kusur raporu, … Adli Tıp Başkanlığı’nca alınan maluliyet raporu ve alınan aktüer bilirkişi raporları ve tüm dosya içeriğine göre; … plakalı aracın 25.05.2018-25.05.2019 vadeli ve sürekli sakatlık için 360.000,00 TL ve tedavi giderleri için 360.000,00 TL teminatlı ZMSS poliçesi ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalandığı, davacının, dosya kapsamında alınan aktüer bilirkişi raporuyla sürekli işgöremezlik maddi zararının 29.761,19.-TL olduğu ve tüm dosya kapsamında toplanan deliller karşısında davacının, kazanın meydana gelmesindeki kusursuzluğu da dikkate alınarak maddi zararının 29.761,19.-TL olduğu yönünde mahkememize tam kanaat gelmiş, bu doğrultuda davanın kabulü ile; 29.761,19.-TL maddi tazminatın 11/12/2018 tarihinden itibaren (temerrüt başlangıç tarihi) işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-DAVANIN KABULÜ İLE ,
-29.761,19.-TL maddi tazminatın 11/12/2018 tarihinden itibaren (temerrüt başlangıç tarihi) işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-2.032,97.-TL harcın peşin ve ıslah harcı olarak alınan 137,65.-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.895,32-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından peşin ve ıslah harcı olarak yatırılan 137,65-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- 4.464,18 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat gideri 225,50,-TL , iki bilirkişi ücreti 750,00.-TL, 35,90.-TL başvuru harcı, 5,20.-TL vekalet harcı, 300,00.-TL ATK rapor ücreti, olmak üzere toplam 1.316,60.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/03/2021

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır