Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1383 E. 2020/557 K. 13.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1383 Esas
KARAR NO : 2020/557 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/12/2018
KARAR TARİHİ : 13/10/2020
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ile davalı/borçlu arasında mal alım- satımından kaynaklanan ticari iş ilişkisi neticesinde davalı tarafın müvekkil şirketten mal ve hizmet alımı gerçekleştirdiğini, müvekkilin davaya konu takip dayanağı olan elektronik faturaları düzenlediğini, ödenmemiş fatura cari borcu nedeniyle Müvekkilinin davalıdan alacağının tahsili ile İstanbul … İcra Müdürlüğü … E.Sayılı dosyası ile icra takibi açıldığını, Borçlu, icra takibinde borca, faize ve ferilerine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu beyan ederek davalı-borçlunun İstanbul … İcra Müdürlüğü … E.Sayılı dosyasına vaki itirazlarının iptalini ve takibin takip talebindeki şartlarla devamını, % 20’den az olmakak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı-borçlulara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı taraf davaya karşı süresinde cevap dilekçesi sunmamıştır. Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirerek duruşmaları takip etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlık; tarafların cari hesap ilişkisinden kaynaklı alacak haklarının oluşup oluşmadığı var ise miktarı,itirazın iptali ve icra inkar tazminatı şartlatının olup olmadığı hususlarında toplandığı görülmüştür.
Dava dilekçesi, İstanbul …İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosya aslı, bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Dosyamıza getirtilen. İstanbul …İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 8.559,08 TL toplam asıl alacak üzerinden icra takibi yapıldığı, davalıların itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67/1 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın nihai rapor için bilirkişi Mali Müşavir tarafından verilen 07/11/2019 tarihli bilirkişi kök raporunda; Davacı şirkete ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresinde TTK hükümlerine göre usulüne uygun yapıldığı, dolayısı ile sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, Davacı şirketin Ticari Defter kayıtlarına göre, Takip tarihi olan 15.08.2017 itibariyle Davalı yandan 8.559,08 TL alacaklı olduğu, Davalı şirket vekilinin beyanında; “müvekkil şirket arşivi dağınık olduğu için şu anda kanuni defter ve kayıtları (e-defterleri) Sayın Mahkemenize sunmamız ve yerlerini bildirmemiz mümkün değildir” beyanına istinaden Ticari Defter incelemesinin yapılamadığı, Sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın ek rapor için bilirkişi tarafından verilen 23/06/2020 tarihli bilirkişi ek raporunda; davacı şirketin ticari defter kayıtlarına göre takip tarihi olan 15.08.2017 itibariyle davalı yandan 8.559,08 TL alacaklı olduğu, davalı şirketin inceleme gün ve saatinde ticari defterlerini hazır etmemesi nedeniyle ticari defter incelemesi yapılamadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce yapılan tüm yargılamalar neticesinde, Somut uyuşmazlıkta; davalı borçlu icra takibine itiraz dilekçesinde yetkiye, borca ve tüm ferilerine itiraz etmiştir.
Davada, ilk itirazlar yetki itirazının bulunduğu ancak fatura alacağından kaynaklı TBK 89 uyarınca davacı şirket merkezininde Beyoğlu /İstanbul olması nedeniyle mahkememiz yetkili olduğundan yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Taraf iddia ve savunmaları, takip dosyası, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre; bir ticari ilişki ve bu ilişkiden kaynaklı alacağın olduğunu iddia eden taraf yazılı belgeler ile ispat etmesi gereklidir. İspatın konusu, ispat yükünün kimde olduğu ve ispat vasıtalarının neler olduğu HMK 187,190 ve 200. Maddeleri ayrıca HMK Madde 222 de Ticari defterlerinin ibrazı ve delil olması açısından ilgili düzenlemeler mevcuttur. Davalı taraf ticari defterlerini haklı bir mazereti olmaksızın ibrazdan kaçınması nedeniyle davacı tarafından usulüne uygun kaydedilmiş ticari defter kayıtları HMK:222/3 maddesi uyarınca davalı aleyhine delil teşkil etmiş sayılmıştır. Taraflar arasında e-fatura düzenlendiği ve fatura bedellerinin ödendiğine ilişkin davalı tarafça delil de ibraz etmediği anlaşılmıştır. Davacı şirket ile davalı arasında mal alım- satımından kaynaklanan ticari iş ilişkisi bulunduğu, faturaya konu mallarında kargo gönderi takip kayıtlarınca da davalı tarafa teslim edildiği sabit olup davalının takibe ve borca yapmış olduğu itirazının haksız olduğu kanaatine varıldığı, kaldı ki aksinin davalı tarafından ispatlanamadığı anlaşılmakla; bu haliyle hüküm kurmaya elverişli nitelikte bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Taraflar tacir olup, yapılan iş de ticari işletmesi ile ilgili ticari iş olduğundan talep edilen alacağa 3095 sayılı Yasa’nın 2/II. maddesi uyarınca ticari işlerde uygulanan avans faizi isteyebileceği ve davacı da takip talebinde ticari avans faizi talep ettiğinden, kabul edilen alacağa takip tarihinden sonra avans faiz uygulanması gerektiği anlaşılmıştır.
İcra ve İflas Kanunu’ nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Somut uyuşmazlık bakımında da davalı borçlunun takibe itirazında haksız olması ve alacağın belirlenebilir olduğu, fatura alacağının davacı şirket ticari defterlerine mevzuata uygun şekilde kaydedildiği tespit edildiğinden icra inkar tazminatına da hükmetmek gerekmiştir.

HÜKÜM : Yukarıda belirtilen gerekçeler uyarınca;
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın KABULÜNE,
İstanbul … İcra Müdürlüğünün…. E. Sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin aynen DEVAMINA,
Asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
İcra takibine vaki itirazın bu şekilde iptali ile icranın DEVAMINA,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 584,67 -TL harcın peşin alınan 103,37 -TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 481,30.-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 103,37 -TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekili tarafından yapılan posta-tebligat gideri toplamı 147,80-TL ile 1 adet bilirkişi ücreti 800,00 -TL, 35,90.-TL başvuru harcı, 5,20.-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 988,90-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/10/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır