Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1235 E. 2020/545 K. 12.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1235 Esas
KARAR NO:2020/545

DAVA:Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :28/12/2018
KARAR TARİHİ:12/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; 02/09/2018 tarihinde … karayolununun yan yolu üzerinde davalı tarafından zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile teminat altına alınmış , dava dışı … adına tescilli … plakalı aracın davadışı … adına tescilli … plakalı araca çarpmak suretiyle maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, davaya konu trafik kazasının meydana gelmesinde davalı tarafından teminat altına alınmış araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğunu, meydana gelen hasar neticesinde … plakalı araçta değer kaybının oluştuğunu, hasarın tespiti için ekspertiz bedelinin ödenmesinin zorunlu olduğunu, şimdilik 200,00.-TL hasar bedeli, 50,00.-TL değer kaybı ve 250,00.-TL ekspertiz bedelinin davalının temerrüt tarihi olan 16/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesinbi talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; sigortalısının davaya konu kazanın meydana gelmesinde kusurlu bulunup bulunmadığının varsa kusur oranının tespit edilmesi gerektiğini, huzurdaki davanın belirsiz alacak davası olmasının hukuki yararının olmadığını, 08/01/2019 tarihinde 1.632,35.-TL ödeme gerçekleştirildiğinden huzurdaki davanın reddinin gerektiğini, aksi taktirde hesaplanacak tutardan düşülmesi gerektiğini, araçta değer kaybının olup olmadığının tespitinin bağımsız ve tarafsız bir bilirkişi tarafından tespit edilmesi gerektiğini, müvekkilinin aleyhinde bir tazminata hükmedilecekse bile temerrüt tarihinden değil, dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği iddialarıyla davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlık;çift taraflı maddi hasarlı trafik kazası neticesinde oluşan hasardan kimin sorumlu olduğu, hasar miktarının tespiti, değer kaybının oluşup oluşmadığı, ekspertiz ücreti tespiti hususlarında toplandığı görülmüştür.
Davalı … şirketine başvuru dilekçesi, maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı, hasar tazmini ve alacağın temliki sözleşmesi, araç ruhsat ve ehliyet fotokopisi, tamir faturası, tamir ve hasar fotoğrafları, hasara ilişkin ekspertiz raporu ve faturası, hasar dosyasına ait fotokopi evrakları, … cevabi yazısı, trafik kayıtlarının dosya arasında olduğu görüldü.
Mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda özetle; kazaya yönelik hasara yönelik ve değer kaybına yönelik incelemenin yapıldığı, trafik kazasının meydana gelmesinde davalı tarafından zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile teminat altına alınan … plakalı araç sürücüsü …’un 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 57/b-7 maddesinin ihlali gereğince asli ve tam kusurlu olduğunu, … plakalı araç sürücüsü …’ın bahse konu kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığını, davacının davaya konu kaza sonucunda talep edebileceği hasar tazminatına yönelik ana paranın KDV dahil 1.408,99.-TL olduğunu, davaya konu aracın değer kaybı teminatı kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı ve davacının bu konuda talep edebileceği herhangi bir alacağının söz konusu olmayacağını, davaya konu araç üzerinde yapılan yapılan ekspertiz incelemesinin 250,00 TL bedel karşılığı 2018 yılı piyasa koşullarında makul ve kabul edilebilir bir tutar olduğuna ilişkin görüş ve kanaat bildirmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili 09/03/2020 tarihinde UYAP üzerinden göndermiş olduğu ıslah dilekçesi ile dava dilekçesini ıslah etmiş, harçlandırmış, ıslah dilekçesinden bir suret davalı yana tebliğ edilmiştir. Bu tarihli dilekçede davacı vekili, huzurdaki davanın 28/12/2018 tarihinde açıldığını, davalı tarafça dava açıldıktan sonra, dava dışı ruhsat sahibine 08/01/2019 tarihinde 1.632,35.TL ödeme yapıldığını beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; dosyada bulunan hasar dosyası, kaza tespit tutanağı örneğinden dava dışı … adına tescilli … plakalı davalı … şirketinde sigorta poliçesi kapsamında olan aracın, yine davadışı … adına tescilli … plakalı araca çarparak hasarlanmasına sebebiyet verdiği, dava dışı …’ın aracındaki hasar bedelini temlik sözleşmesi ile davacıya temlik etmiş olduğu görülmüştür. Alacağın temlikinde yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2002/7795E 2003/5255 K sayılı kararında “…borcun bizzat borçlu tarafından ifasında alacaklının menfaati olmadıkça borçlu borcunu şahsen ifaya mecbur değildir. Borç üçüncü bir şahıs tarafından borçlunun bilgisi dışında tediye edilebilir. BK md:162’ye göre alacaklı üçüncü şahıs ile yapacağı yazılı bir sözleşme ile bu maddedeki ayrıntılı durumlar dışında alacağını borçlunun rızasını aramaksızın üçüncü şahsa temlik edebilir” , Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2012/11-1602 E 2013/712 K sayılı kararında ” Alacağın temlikin söz konusu olabilmesi için, evvelemirde temlik edilecek bir alacağın mevcut olması gerekir. Kural olarak, bütün alacaklar temlik edilebilir. Böylece halen iktisap edilmiş (kazanılmış) bir alacak kadar ileride iktisap olunacak bir alacak da; keza muaccel bir alacak kadar bir vadeye veya şarta bağlanmış olan alacaklar da temlik olunabilir.” şeklinde belirtildiği üzere alacağın temlik ediliş şekli, içeriği karşısında yasaya ve içtihatlara aykırı bir durum bulunmamaktadır. Zira temlik esnasında henüz sigorta tazminatı kesin olmayan dava dışı şirketin yazılı şekil şartına uyarak yaptığı temlik geçerlidir. Davalı … şirketi hasar bedelinden sigortalısının/sürücünün kusuru oranında ve poliçe limitleri dahilinde sorumludur.
Mahkememizce yapılan tüm yargılamalar neticesinde, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre, davacı vekili 09/03/2020 tarihinde UYAP üzerinden göndermiş olduğu dilekçesiyle davanın 28/12/2018 tarihinde açıldığını, davalı tarafça dava açıldıktan sonra, dava dışı ruhsat sahibine 08/01/2019 tarihinde 1.632,35.TL ödeme yapıldığını beyan etmesi ve dosyada davalı vekili tarafından ödeme yapıldığına ilişkin sunulan dekont karşısında hasar bedeli ve ekspertiz ücreti yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, dava konusu araçta meydana gelen olası değer kaybının tespitinde kullanılacak hesaplama yöntemlerinin; Türkiye Sigorta Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği’nin yayınladığı, “Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları Taslağı, Ek-1 ” başlığı altında iki alternatifli olarak bellirlenmiş olduğu, aynı belgenin “Teminat Dışında Kalan Haller” başlığı altında sıralanan 9. Md incelendiğinde … plakalı davaya konu aracın, 3. Md uyarınca değer kaybı teminatı kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı hususunun dosyada alınan teknik bilirkişi raporu ile tespit edildiği ve böylelikle davacının değer kaybı konusunda talep edebileceği herhangi bir alacağının bulunmadığı, bu haliyle hüküm kurmaya elverişli nitelikte bilirkişi raporu doğrultusunda değer kaybına yönelik davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Hasar bedeli ve ekspertiz ücreti yönünden dava konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Değer kaybına yönelik davanın REDDİNE,
3-116,74.-TL alınması gereken harcın peşin+ıslah harcı olarak alınan 56,90 -TL harcın mahsubu ile bakiye 59,84-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 56,90-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- 1.658,99-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat gideri 71,90-TL , bir bilirkişi ücreti 600,00-TL , 35,90.-TL başvuru harcı, 5,20.-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 713,00.-TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre taktiren 691,00.-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 22,00.-TL yargılama giderinin davacının üzerinde bırakılmasına,
7-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzünde karşı, davalı ve vekilinin yokluğunda istinaf sınırı altında kaldığından kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/10/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır