Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/123 E. 2019/379 K. 08.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/123 Esas
KARAR NO : 2019/379 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/12/2018
KARAR TARİHİ : 08/10/2019

Davacı … tarafından Davalı … aleyhine açılan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasına ilişkin davanın mahkememizde yapılan açık duruşması sonunda verilen 08/10/2019 tarihli ara kararı gereğince;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin düğün sektöründe faaliyet gösteren işletmelere düğün.com internet portalı üzerinden reklamasyon ve tanıtım hizmeti verdiğini, alacağın tahsiline yönelik … 9. İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, Davalının icra takibinde borca itiraz ettiğini icra takibinin durdurulduğunu, Müvekkilin alacağının sözleşmeye ve cari hesaba dayandığını, Müvekkil ile davalı borçlu arasında 22/06/2018 tarih … sözleşme nolu sözleşme ile toplam 3.290 TL ödenmesinin kararlaştırıldığı, Bunun üzerine 25/06/2018 tarihinde 3.290 TL tutarında e-fatura davalı … adına müvekkil şirket tarafından tanzim edildiğini ve davalının sözleşmede belirttiği e posta adresine gönderildiğini ve muhataba iletildiğini, Faturanın herhangi bir itiraza uğramadığını, Ancak davalı borçlu tarafından herhangi bir ödeme gerçekleştirilmediğini, Davalı adına tanzim edilen faturanın müvekkil şirketin defterlerinde kayıtlı olduğunu, Müvekkil şirketin sözleşmeye ve sözleşme eki tasarım formuna uygun olarak sözleşme imzalandıktan sonra davalı şirketin işletmesi olan … reklamasyon ve tanıtım hizmeti vermeye başladığını, Sözleşme süresi 1 yıl olup sözleşmenin 22/06/2019 tarihinde sona ereceğini, Müvekkil şirket ile davalı arasında imzalanan sözleşmenin davalının ticari işletmesi ile alakalı olduğundan aradaki ilişkinin ticari bir iş olduğunu ve Talep edilen faizin de ticari işlerde uygulanan avans faizi olduğunu hiçbir şekilde yasaya ve usule aykırı olmadığını, itirazın haksız ve kötüy niyetli olduğunu Borçlunun …. 9. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı icra takibine itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine alacağın %20 si olmak üzere icra inkar tazmınatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Dava dilekçesi davalıya usulüne uygun olarak tebliğ olunmuş, davalı herhangi bir cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava ticari hizmet sözleşmesinden kaynaklanan cari hesap ve fatura alacağına dayalı icra takibine yapılan itirazın iptaline yöneliktir.
Dava dilekçesi,deliller, icra takip dosyası, faturalar, ticari defter ve kayıtlar, bilirkişi raporu ve rapora karşı beyan dilekçeleri ile tüm dosya kapsamı değerlendirilmiştir.
… 9.İcra Dairesi … E. Sayılı icra takip dosyasından 19.10.2018 tarihinde takip başlatılmış ve ödeme emri 30.10.2018 tarihinde borçluya tebliğ olmuş ve borçlu tarafından 05.11.2018 tarihinde borca, faize ve ferîlerine itiraz edilmiştir. Süresinde yapılan itiraz doğrultusunda takip durdurulmuş ve 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde 18.12.2018 tarihinde itirazın iptali davası açılmıştır.
Bilirkişi Kurulu raporunda; davacı şirketin kesilen e arşiv faturasını yevmiye defterine kaydettiğini,ticari defterlerini e-defter olarak tuttuğunu, envanter defterinin noter tasdiklerinin yapıldığını, defter beratlarının düzenli olarak gelir idaresine verildiğini, ticari defterlere yazımların ve diğer gerekli kayıtların eksiksiz, doğru, zamanında ve düzenli yapıldığını, davalının davacı şirketin kayıtlarında 3.290,00 TL borçlu gözüktüğünü, davacı tarafından delil olarak sunulan toplam 10 adet çifte ait yorumlardaki düğün tarihlerinin sözleşme tarihi olan 22.06.2018 tarihinden önce olduğunun görüldüğünü ancak sözleşme tarihinden sonra da hizmet verildiğine ilişkin …’ın arama sonuçlarında halen gözüken resim-2 deki sayfanın halen aktif olduğu ve ek olarak da resim-3 te 2019 yılına ait 3 adet yeni kampanya girişi olduğunu ve hali hazırda …’ın …üzerinden hizmet aldığını, web.archive.org adlı web sitesi üzerinden 17.12.2018 tarihli sitenin bir kopyasının elde edildiği ve yorumların aynen gözüktüğünü, Kampanya/İndirim bölümünde girilmiş olan kampanyalar 2018 Aralık ayında da sitenin aktif olduğu, hizmetin alındığını,2019 yılındada süresi biten kampanyaların yenilendiğini, yeni kampanya girişleri yapıldığını, kullanıcıların …’ tan sistem üzerinden fiyat teklifi alabildiğini, belirtmiştir.
Davacı şirket ticari defterlerinin TTK:67. Maddesi uyarınca usulüne uygun tutulduğu ve HKM:222 uyarınca lehine delil oluşturduğu anlaşılmaktadır.Takibe konu asıl alacak miktarı davacı ticari defterlerine usulüne göre işlendiği sabittir. 6762 Sayılı TTK’nın 23. maddesine göre fatura düzenlenmesi için öncelikle taraflar arasında akdi bir ilişkinin bulunması gereklidir. Bu doğrultuda faturanın bir alacağı mevcudiyetine delil teşkil etmesi, karşı tarafa tebliğinden itibaren sekiz gün içinde hiçbir itiraza uğramamış olması koşuluna bağlıdır. Faturaya tebliğ tarihinden itibaren sekiz gün içinde (mücerret) itiraz edilmemiş olması hâli, sadece o faturanın miktar ve fiyat yönünden içeriğini kabul anlamını taşır. Bu durumda faturanın dayandığı temel borç ilişkisinin bulunmadığının faturayı alan kişi tarafından ispat edilmesi gerekir. Somut uyuşmazlıkta; Davalının tebellüğ ettiği ve kayıtlarına aldığı e-faturalara süresi içerisinde itiraz ettiği yönünde bir beyan veya belge ibrazında bulunmadığı görülmektedir. Dolayısıyla davalı, faturanın miktar ve fiyat yönünden içeriğini kabul etmiş sayılmaktadır. Ayrıca hizmetin verildiğine ilişkin internet sitesinde müşteri yorumları, kampanya ve indirim ilanlarına ilişkin görüntülenme ve beğeni hareketleri mevcut olup kullanıcıların davacı şirketin sağladığı sistem üzerinden davalının işletme sayfasından sözleşme tarihi boyunca aktif olarak fiyat teklifi alabildiklerine ilişkin internet sayfası ekran görüntüleri ile de mevcut olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı ve davalı da vergi kayıtlarına göre tacir olup, yapılan iş de ticari işletmesi ile ilgili ticari iş olduğundan talep edilen alacağa 3095 sayılı Yasa’nın 2/II. maddesi uyarınca ticari işlerde uygulanan avans faizi isteyebileceği ve davacı da takip talebinde ticari faiz talep ettiğinden, kabul edilen alacağa takip tarihinden sonra ticari faiz uygulanması gerektiği anlaşılmıştır.
İcra ve İflas Kanunu’ nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Somut uyuşmazlıkta; davalı borçlu icra takibine itiraz dilekçesinde tüm borca itiraz etmiştir. Gene davacı şirket ticari defterlerine takibe konu alacak miktarını usulüne uygun kaydettiği, davalının ise ticari defterlerini bilirkişi incelenmesi için mahkememiz dosyasına ibraz etmekten kaçındığından kayıtların aleyhine delil teşkil ettiği anlaşılmaktadır. Hizmetin alındığı, hizmet fiyatının ne kadar olduğu karşılıklı imzalanmış sözleşme hükümleri ve internet sitesindeki aktif ilanlarla da bellidir. Böylelikle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumdadır. İcra inkar tazminatı şartları oluşmuştur.
Davalının HMK:128 maddesi uyarınca dava konusu iddia olunun hususları inkar etmiş sayıldığı , dosyadaki mevcut delil ve değerlendirme sonucuna göre inkar ettiği durumlara itibar edilmemiştir.
Kısa kararda sehven istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verilmiş olup dava değerinin 3.290,00 TL olduğu gözetildiğinde karar tarihi itibarıyla 2019 yılı istinaf kanun yoluna başvuru sınırı HMK. nun 341/2 maddesinde belirlenen (4.400,00 TL) kesinlik sınırının altında olduğu anlaşıldığından verilen karar miktarı itibariyle kesin niteliktedir.
Bu nedenle aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KABULÜNE,
1- … 9.İcra Dairesi … E. Sayılı icra takibine yapılan İtirazın iptali ile takibin 3.290,00 TL ASIL alacak üzerinden ve takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda yıllık %19,50 avans faizi üzerinden devamına,
2-Asıl alacak üzerinden %20 oranında ( 784,00 TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T tarifesi uyarınca 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 224,74 -TL harcın; 56,19-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 168,55-TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 56,19-TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı ve 5,20 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 97,29 -TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından harç dışında harcanan toplam 951,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Karar kesinleştiğinde tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar Davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/10/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸