Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/118 E. 2020/648 K. 04.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/118 Esas
KARAR NO : 2020/648
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 18/12/2018
KARAR TARİHİ : 04/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı şirket arasında ticari iş ilişkisi olduğunu, müvekkilinin davalı şirketin işlettiği restauranta ihtiyaçları nispetinde belirli aralıklarla çiğ balık sattığını, davalı şirketin de tanzim edilen faturalara istinaden parça parça ödemeler yaptığını, müvekkili şirketin 2018 yılında toplam 327.040,04 TL tutarında fatura kestiğini(balık sattığını); davalı şirketin ise müvekkiline 190.625,00 TL ödemeler yaptığını, bu hususun ticari defter ve muhasebe kayıtlarında da sabit olduğunu, bakiye 136.415,04 TL davalı tarafından ödenmemesi nedeniyle, … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas numaralı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalı şirket herhangi bir borcu olmadığından bahisle icra takibine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, takipten sonra, davalı tarafından 26.11.2018 tarihinde müvekkili hesabına 10.000 TL EFT yapıldığını, başkaca ödeme yapılmadığını bildirerek, itirazın iptalini, %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava sebebinin açık ve net olmadığını(örneğin ilamsız takipte hangi faturalardan dolayı bakiye alacak istendiğinin açıkça yazılı olmadığını), davacının dava dilekçesinde ilamsız takipte yazılı sebebin dışında açıklama getirmesini kabul etmediklerini, davacının davasının açıklattırılması gerektiğini, davacının müvekkilinden muaccel alacağı olmadığını, davacının alacak iddia ettiği faturalar ve faturalardaki malların müvekkiline teslim edilmediğini, son olarak taraflar arasında cari hesap ilişkisi olup davacının hile yaptığını, buna göre davacının sattığı malların cari hesap ilişkisinden dolayı rayiç bedelin üstünde sattığını, davacının verdiği malları cari hesap ilişkisini öne sürerek hem fahiş fiyatlardan satıp hem de doğrudan icra takibinde bulunduğunu, davacı tarafın sattığı malların fiyatının yüksek olmasını doğrudan aralarındaki cari hesap ilişkisinden kaynaklı olduğunu tanıklar huzurunda defalarca söylediğini, davacının dava dilekçesinde müvekkilden bazı çekler alındığı bu çeklerin ödendiğini, müvekkilin EFT yaptığını beyan ve kabul ettiğini, davacının, haksız ve kötü niyetli olması sözleşmenin sona erdiğine dair feshi ihbarda bulunmaması sebebi ile davanın reddini, tazminat ödenmesini, yargılama ve vekalet ücretinin davacıya tahmilini talep etmiştir.
DELİLLER:
Cari hesap ekstresi, fatura örnekleri, sevk irsaliyeleri, T.C. … Bankası A.Ş. … Şubesi, … Bankası A.Ş. … Şubesi, … Bankası A.Ş. … Şubesi’nden celp edilen davacının 2018 yılına ait hesap hareketlerinin dosya arasında olduğu görüldü.
Celp edilen … İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı dosyanın tetkikinden alacaklı … tarafından borçlu … Aleyhine 136.415,04 TL fatura alacağı nedeniyle 15/11/2018 tarihinde takip başlatıldığı, borçlu tarafından 27/11/2018 tarihinde , takibe itiraz ettiği, itirazın süresinde olduğu ve takibin durdurulduğu görüldü.
Mahkememizin 13/11/2019 tarihli celsesinin 4 nolu ara kararı gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi 22/09/2020 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
Dosya , iddia ve savunma , davacı tarafından sunulan ticari defter kayıtları fatura ve irsaliyeler incelenmiş olup, davacının usulüne uygun kayıtları ve dayanakları kapsamında takip tarihinde davalıdan takibe konu 136.415,04 TL alacaklı olduğu, takipten sonra davadan önce davalının 10,000 TL ödemesi sebebiyle 13.11.2019 tarihli celsede davacı beyanındaki taleple bağlı olarak dava tarihinde 126.415,04 TL kayıtlardaki tespit edilen alacağı mevcut olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirdiği görülmüştür.
GEREKÇE:
Dava; faturaya dayalı cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
İcra takibine konu alacak, taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayalı fatura ve cari hesap alacağından kaynaklanmakta olup taraflar tacir olduğundan ticari defterleri üzerinde inceleme yapılarak rapor alınması cihetine gidilmiştir.
Davacı vekili 13/11/2019 tarihli celsedeki beyanında; dava dilekçesinin 4. Maddesimde takipten sonra davalının 10.000,00 TL ödeme yaptığını belirttiğinden ötürü sehven dava değerini 136.415,04 TL olarak gösterdiği, asıl talebinin 126.415,04 TL olduğunu beyan ettiği görülmüştür.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporlarına göre; davacının ticari defter ve kayıtlarına göre 16/02/2018-24/10/2018 tarihleri arasında davalı şirkete tanzim ettiği 76 adet faturaya dayalı 327.040,04 TL davalıdan alacaklı olduğu, davalı tarafından takip tarihine kadar 190.615,00 TL ödeme yapıldığı, takip tarihinden sonra ise 10.000,00 TL havale ile ödeme yaptığı, 2018 yıl sonu itibariyle davalının davacıya 126.415,04 TL borçlu olduğunun tespit edildiği, ve bu alacağın davacı kayıtlarında işli olduğu, davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu ve lehine delil vasfı taşıdığı, ancak davalının usulüne uygun ihtarata rağmen defter ve belgelerini incelenmek üzere sunmadığı, taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu ve davaya konu faturalardaki malların davalı tarafından teslim alındığı dosyaya sunulan irsaliyelere göre anlaşılmış olup, taraflar arasında faturaya dayalı cari hesap benzeri bir ticari ilişkinin mevcut olduğu, TBK 102/1. Maddesinde ‘Kanunen geçerli bir açıklama yapılmadığı veya makbuzda bir açıklık bulunmadığı durumda ödeme, muaccel borç için yapılmış sayılır. Birden çok borç muaccel ise ödemenin, borçluya karşı ilk olarak takip edilen borç için yapılmış olduğu kabul edilir. Takip yapılmamış ise ödeme, vadesi ilk önce gelmiş olun borç için yapılmış olur. Birden çok borcun vadesi aynı zamanda gelmişse, mahsup orantılı olarak; borçlardan hiçbirinin vadesi gelmemişse ödeme, güvencesi en az olan borç için yapılmış sayılır’ şeklinde düzenleme mevcut olup, buna göre; somut olayda davaya konu faturalara ilişkin kısmi ödemeler yapıldığı, bu haliyle davalı tarafından davacıya yapılan ödemelerin en eski tarihli faturadan başlayarak en yeni tarihli fatura bedellerine istinaden yapılmış sayılması gerektiği, davalının takibe ve borca itirazının haksız olduğu kanaatine varıldığı, kaldı ki aksinin davalı tarafından ispatlanamadığı anlaşılmakla; alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulü ile davalının … İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın harca esas değer olan 126.415,04 TL üzerinden iptali ile takip tarihinden itibaren 126.415,04 TL alacağa işleyecek yıllık %19,50 avans faizi ile tahsili şeklinde takibin devamına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
DAVANIN KABULÜ İLE
1-Davalının … İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın harca esas değer olan 126.415,04 TL üzerinden iptali ile
Takip tarihinden itibaren 126.415,04 TL alacağa işleyecek yıllık %19,50 avans faizi ile tahsili şeklinde takibin devamına,
2-Hükmolunan meblağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 8.635,41 TL Karar ve İlam Harcından, peşin yatırılan 2.329,63 TL’nin mahsup edilerek eksik kalan 6.305,78 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından bu dava sebebi ile aşağıda dökümü yapılan 3.252,23-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte olan AAÜT gereğince 15.959,43-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara İADESİNE.
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/11/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza

YARGILAMA GİDERLERİ HARÇ BEYANI
35,90 TL BAŞVURMA HARCI 2.329,63 TL PEŞİN HARÇ
2.329,63 TL PEŞİN HARÇ + 6.305,78 TL EKSİK HARÇ
5,20 TL VEKALET HARCI 8.635,41TL KARAR VE İLAM HARCI
800,00 TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ + 81,50 TL TEBLİGAT ÜCRETİ
3.252,23 TL TOPLAM