Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1171 E. 2023/220 K. 28.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1171 Esas
KARAR NO : 2023/220
DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 28/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin tarım ve hayvancılık faaliyetlerinde bulunmakta olduğunu, bu faaliyetlerini daha kolay icra edebilmek için yıllar önce davalı kooperatife üye olduğunu, davalı kooperatifin çalışma şekli basitçe özetlenecek olursa, kooperatif üyelerine bir kısım teminatlar karşılığında yıllık kota belirlemek suretiyle en fazla bu kotalar kadar üyelerinin tarım ve hayvancılıkla ilgili olan yem, gübre, mazot, tohum, tarım aleti ve benzeri ihtiyaçlarını karşılamakta ve ödeme zamanında üyeler aldıkları ürünlerin bedelini ödemekte olduklarını, müvekkilinin yıllarca davalı kooperatif ile bu şekilde çalıştığını, kooperatiften aldığı malların bedellerini zamanında ödemediğini, yapılan ödemelere rağmen, teminat olarak kooperatife verilen senetlerin müvekkiline iade edilmediğini, müvekkilinin davalı kooperatife hiçbir borcu bulunmamasına rağmen kooperatifçe 89.181,91 TL borcun bulunduğunu ve ödemenin yapılmasını talep ettiğini, bu talebin haksız ve gerçek dışı olduğunu, müvekkilinin kooperatife böyle bir borcu olmadığını, bu haksız talep karşısında borcun ve kaynağını öğrenmek isteyen müvekkiline kooperatifçe bir hesap ekstresi verildiğini, bu hesap ekstresi incelendiğinde, almadığı malların borç olarak hesap ekstresinde yazılı olduğunu gördüğünü, müvekkili ile kooperatif arasındaki çalışma koşullarına göre alacağı mallar için öncesinde senet verilmekte, buna karşılık daha sonra mallar gönderilmediğini, hesap ekstresinde adı geçen senetlerin karşılığı olarak gösterilen malların hiçbirisinin müvekkiline gönderilmediğini ve müvekkilince de teslim alınmadığını, yani burada gerçek anlamda bir borcun doğmadığını, kooperatif hayali ve gerçeğe aykırı olarak senet bedelleri ve ferilerini müvekkilinden talep etmekte olduğunu, bu durumun hukuka ve gerçeğe aykırı olduğunu, kooperatifçe verilmiş gibi gösterilen mallara karşılık gelen, hesap ekstresinde belirtilen senetlerin şunlar olduğunu, … nolu 15/11/2017 tarihli 14.627,52 TL, … nolu 31/01/2018 tarihli 16.031,46 TL, … nolu 30/04/2018 tarihli 2.410,20 TL, … nolu 30/04/2018 tarihli 29.951,66 TL, 19047-1 nolu 04/05/2018 tarihli 2.140,62 TL, … nolu 03/07/2018 tarihli 12.280,54 TL, … nolu 03/07/2018 tarihli 1.213,02 TL, … nolu 06/07/2018 tarihli 11.387,38 TL ekstrede belirtildiği gibi bir mal teslimi söz konusu olmadığını, dolayısıyla bu borca dayanak olarak gösterilen senetlerin de borç olmadığından dolayı hukuki bir kıymetinin olmadığını, ekstrede belirtilen senetlerin karşılığı olan malların hiçbirisinin müvekkiline teslim edilmediği halde usulsüz bir şekilde mallar verilmiş gibi gösterilmek suretiyle haksız, hukuksuz ve gerçeğe aykırı olarak müvekkilinin borçlu olarak gösterildiğini bildirip, menfi tespit davasının kabulü ile, hesap ekstresinde belirtilen senetlerin iptali ile, senetlerin karşılığı olarak gösterilen borcun ve ferilere ilişkin borcun olmadığının tespitine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Davacı … müvekkili kooperatifin … numaralı ortağı olmakla, 2011 yılından bu yan düzenli alış veriş yaptığını, son olarak dava konusu edilen senetlerden… nolu senetler … sayılı 28/08/2014 tarihli Kredi Genel Sözleşmesine, … nolu senetler … sayılı 30/04/2018 tarihli Kredi Genel Sözleşmesine; … numaralı senetlerin ise 04/06/2018 tarihli ve … sayılı kredi sözleşmesine dayandığını, davacı tarafça 23/05/2018 tarihinde ve dava konusu kredilerinin tümünü kapsar nitelikte, İstanbul İli … İlçesi … Köyü … ada … Parselde kayıtlı taşınmazı, … Tapu Müdürlüğü’nün … yevmiye numaralı işlemi ile ipotek verdiğini dava menfi tespit davası olduğunu, dava konusu alacak senede dayandığını, senet miktarları 2.500,00 TL’yi aştığı için 6100 sayılı HMK Md. 200 gereğince aksinin senetle ispatı gerektiğini, davacı delilleri arasında tanık deliline dayanmış ise de tanık deliline muvafakatlerinin olmadığını, 1581 Sayılı tarım kredi kooperatifleri ve birlikleri kanunu madde 12 ile buna paralel olarak tanzim edilen Tarım Kredi Kooperatifleri Ana Sözleşmesi’nin 54. Maddesi uyarınca tek suretten ibaret tanzim edilen ortaklarımıza ait kredi borç senet asılları, ilam hükmünde olmaları nedeniyle Kooperatifler tarafından muhafaza edilmediğini, söz konusu senetlere ait alacakların tahsilinde ise ilgili kooperatiflerce ortaklara resmi, yazılı ve ıslak imzalı tahsilat makbuzu ibraz edildiğini, davacı taraf dava dilekçesinde de belirtmiş olduğu üzere 5 yılı aşkın süredir Kooperatif ortağı olduğunu basiretli her çiftçi gibi boş senede imza atmanın sonuçlarını bilmekte olduğu kanaatinde olduklarını, bu sebeple hiç satın almadığı bir zirai emtia mal ve/veya hizmet için boş senede imza atması hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacı, davaya konu senetlerin boşa imza alınarak sonradan doldurulduğu iddiasında bulunduğunu, bu sebeple de boş senede imza attığının ve boş senedin anlaşmaya aykırı doldurulduğunun da yazılı delil ile ispatı gerektiğini, beyan ve gerekçelerle Usulüne uygun cevap dilekçemiz ile sunmuş olduğumuz delillerimizin kabulü ile deliller kısmında yazılan bilgi ve belgelerin ilgili yerlere yazılacak müzekkere ile getirtilmesine, masrafın yatırmış olduğumuz gider avansından karşılanmasına, 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu Madde 72/6 uyarınca davanın ikamesinden önce veya sonrasında borçlu/davacı, menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, vaki davamızın ilgili yasa hükmü uyarınca istirdat davası olarak devamına, dava konusu Kooperatif alacağı ödenmemiş ise 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu 72/4 Maddesi gereğince alacaklı müvekkilin alacağını geç almasından doğmuş ve doğacak zararlara karşılık alacağın %20’si oranında tazminatın tahsiline, ispat varakalarının eksiksiz şekilde toplanmasının akabinde mahkemenizce oluşacak kanaat ve iddialarımız doğrultusunda vaki davanın reddine, yargılama giderlerinin ve avukat ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın mali müşavir bilirkişiye tevdi edilerek rapor düzenlenmesi istenilmiş, bilirkişi … ‘ın 22/04/2021 tarihli raporunda;”Davalı’ ya ait 2018 ve 2019 yılları yasal defterlerin sahibi lehine delil olma özelliğine sahi olduğu, davacı …’ ın davalı kooperatiften 2.400,00 TL kredinin Mısır Tohumu alımında kullanıldığını, kooperatiften 15.925,00 TL kredinin cari faizli hayvancılık olarak kullanıldığını, kooperatiften 29.825,00 TL kredinin İnorganik Katı Gübre alımında kullanıldığını, kooperatiften 12.250,00 TL kredinin 5 ton Sützo ve 5 Ton Besi bitirme alımında kullanıldığını, kooperatiften 1.210,00 TL kullanılan kredinin bir ton besi bitirme alımında kullanıldığını, kullanılan 11.360,00 TL kredinin mazot alımında kullanıldığının değerlendirilmesinin mahkemeye ait olduğunu, davacının borcunu ödeme tarihi olan 18.02.2019 itibariyle toplam 82.929,33 TL asıl alacak ve 9.263,48 TL faiz ve toplamda (82.929,33+9.263,48=92.192,78) 92.192,78 TL alacak hesaplandığını, davacı tarafından 108.863,98 TL ödeme yapıldığını, fazla tahsil edilen (108.863,98 – 92.192,78 = 16.671,20 )16.671,20 TL’nin değerlendirilmesinin mahkemeye ait olduğunu, dolayısıyla davacının davalı kooperatife borcunun tamamen kapandığının anlaşıldığını bildirmiştir.
Bilirkişi raporunun taraflara usulüne uygun tebliğ edildiği, tarafların bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarda bulunduğu görülmüştür.
Bilirkişiler … ‘ın 11/04/2022 tarihli raporunda:”Kök rapordaki görüşü değiştirecek yeni bir bilgi ve belgenin dava dosyasına sunulmadığı”
şeklinde görüşlerini bildirmişlerdir.
Bilirkişi heyet ek raporunun taraflara usulüne uygun tebliğ edildiği, tarafların bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarda bulunduğu, tarafların beyan ve itirazları doğrultusunda mevcut bilirkişi heyetinde ticari alanında nitelikli hesap uzmanı dahil edilerek ek rapor aldırılmasına karar verildiği görülmüştür.
Bilirkişiler Mali Müşavir … tarafından sunulan 13/11/2022 tarihli raporda;”Davalının tacir olup ticari defterlerinin incelenebildiği, davalının ticari defter tutma
zorunluluğunda bir tacir olduğuna ilişkin bilgi ve belge bulunmadığı,
Davalının ticari defter kayıtlarına göre alacağın bulunduğu ancak bu ticari defterlerin
dayanağını oluşturan belgelerde, kredi kullandırmaya konu tohum, gübre, akaryakıt gibi hususların teslim edildiğine ilişkin belge bulunmadığı, davalının sadece ticari defterleri ispata yeterli kabul edilirse, kök raporda yer alan
hesaplamanın doğru olduğu, buna göre davacı tarafından yapılan 108.863,98 TL’nin borca
mahsup edildiğinde, davacının 16.672,20 TL fazla ödemesinin bulunduğunu, davalının ticari defterlerinin yeterli olmayacağı, aynı zamanda defter kayıtlarının
dayanaklarının da bulunması gerektiği benimsenirse, emtiaların teslimine ilişkin belge ve
bilgi bulunmadığından davacının menfi tespit talebinin kabulü ile İİK md. 72, f. 6
Gereğince 108.863,98 TL’nin istirdadına karar verilebileceği” şeklinde görüşlerini bildirmişlerdir.
Bilirkişi raporunun taraflara usulüne uygun tebliğ edildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacı ile davalı arasında 04/06/2018, 30/04/2018 ve 28/08/2014 tarihli Tarım Kredi Kooperatifleri Kredi Genel Sözleşmeleri düzenlendiği, davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde davacının davalı kooperatifin üyesi olduğunun, davalı kooperatifin çalışma koşulunun ürün veya hizmet verilmeden önce teminat senedi alma şeklinde olduğunun, bu kapsamda davaya konu … numaralı 06/07/2018 düzenleme tarihli 01/10/2018 vade tarihli 11.360 TL bedelli, … numaralı 03/07/2018 düzenleme tarihli 01/10/2018 vade tarihli 1.210 TL bedelli, … numaralı 03/07/2018 düzenleme tarihli 01/10/2018 vade tarihli 12.250 TL bedelli, …numaralı 04/05/2018 düzenleme tarihli 01/10/2018 vade tarihli 2.131,80 TL bedelli, … numaralı 30/04/2018 düzenleme tarihli 01/10/2018 vade tarihli 29.825 TL bedelli, … numaralı 30/04/2018 düzenleme tarihli 01/10/2018 vade tarihli 2.400 TL bedelli, … numaralı 31/01/2018 düzenleme tarihli 01/10/2018 vade tarihli 15.925 TL bedelli, … numaralı 15/11/2017 düzenleme tarihli 01/10/2018 vade tarihli 14.500 TL bedelli senetlerin davacı tarafından imzalanarak davalıya verildiğinin ancak bu senetlerin karşılığı olan mal ve hizmetin verilmediğinin teslim edilmediğinin beyan edilerek bu davanın açıldığı, senetler incelendiğinde davaya konu senetlerden … numaralı 06/07/2018 düzenleme tarihli 01/10/2018 vade tarihli 11.360 TL bedelli, … numaralı 03/07/2018 düzenleme tarihli 01/10/2018 vade tarihli 1.210 TL bedelli, … numaralı 03/07/2018 düzenleme tarihli 01/10/2018 vade tarihli 12.250 TL bedelli senetlerde 04/06/2018 tarihli, … numaralı 04/05/2018 düzenleme tarihli 01/10/2018 vade tarihli 2.131,80 TL bedelli, … numaralı 30/04/2018 düzenleme tarihli 01/10/2018 vade tarihli 29.825 TL bedelli, … numaralı 30/04/2018 düzenleme tarihli 01/10/2018 vade tarihli 2.400 TL bedelli senetlerde 30/04/2018 tarihli, … numaralı 31/01/2018 düzenleme tarihli 01/10/2018 vade tarihli 15.925 TL bedelli, … numaralı 15/11/2017 düzenleme tarihli 01/10/2018 vade tarihli 14.500 TL bedelli senetlerde ise 28/08/2014 tarihli Kredi Genel Sözleşmesinin eki ve ayrılmaz parçası olduğunun belirtildiği, 04/06/2018 tarihli kredi sözleşmesinin 7.2 maddesinde borçluların teminatlarını kooperatife vermesinden ve/veya kooperatifçe kabule şayan bir şekilde tespit edilmesinden sonra kredinin kullandırılmasını kabul edeceğinin düzenlendiği, davalı vekilince cevap dilekçesinin ekinde davacıya ilişkin olarak sunulan ortağın aldığı mallar listesi başlıklı raporda davaya konu senetler karşılığı mal ve hizmet verildiğinin belirtildiği ancak senetlerde yazılı bedeller tutarında ödünç para alındığının yazılı olduğu bu nedenle senet karşılığında mal ve hizmet verildiğine ilişkin ispat yükünün davalıda olacağı bu hususlar ve dosyadaki diğer deliller birlikte değerlendirildiğinde davaya konu senetlerin davacı yan tarafından davalı kooperatiften çeşitli mal ve hizmetlerin siparişi amacılığıyla davacı tarafından imzalanarak davalı Kooperatife verildiği, söz konusu senetlerin “teminat senedi” vasfında olduğu, teminat senetlerinin genel kredi sözleşmesine dayanarak imzalandığı ve uyuşmazlığa konu mal ve hizmetlerin davacı tarafından sipariş edildiği, davalı tarafından mal ve hizmetlerin teslimine ilişkin herhangi bir teslim-tesellüm belgesinin dosyaya sunulmadığı, bu haliyle mal ve hizmetlerin teslimi hususunun ispat yükü üzerinde bulunan davalı tarafından ispat edilemediği, davacının davaya konu senetler nedeniyle davalıya borcunun bulunmadığı, davanın menfi tespit davası olarak açıldığı ancak bankadan gelen müzekkere cevabı doğrultusunda senetler nedeniyle davacı tarafından davalıya istirdat hakkı saklı kalmak kaydıyla açıklamasıyla dava tarihinden sonra 18/02/2019 tarihinde 108.863,98 TL ödeme yapıldığı ve bu nedenle davaya istirdat davası olarak devam edildiği anlaşıldığından davanın kabulü ile 108.863,98 TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın KABULÜ İLE,
-108.863,98 TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 7.436,50-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 1.868,01-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 5.568,49-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan; 35,90-TL Başvuru Harcı, 1.523,01-TL Peşin/nisbi Harcı, 345,00-TL Tamamlama Harcı, 3.000,00-TL Bilirkişi ücreti, 2.179,50-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 7.083,41TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden …Ü.T göre hesaplanan 17.329,60-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Artan Gider Avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (… Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/03/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸