Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1111 E. 2021/646 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1111 Esas
KARAR NO : 2021/646
DAVA : Cezai şart ve Tazminat (Bayilik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 16/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … A.Ş ile … A.Ş arasında 01/10/2014 tarihinde akdedilen kira sözleşmesi ve ruhsat devrine ilişkin sözleşme ile … A.Ş ‘nin finansal kiracı olarak hak sahibi olduğu İstanbul İli … İlçesi Merkez Mah. … palta … ada 4 parselde tapuya kayıtlı 2.717 m2 yüzölçümlü taşınmaz ve üzerinde mevcut olan akaryakıt LPG satış, yıkama ve yağlama İstasyonu sair bina ve eklentileri Gayrisıhhi Müessese Ruhsatına halel gelemeyecek şekilde 10 yıllığına kiraya verildiğini ve akaryakıt istasyonu işyeri açma ruhsatı ile ve bayilik lisansı devredildiğini, sözleşme sonrası o tarihteki sözleşmeye konu istasyonun işletme ruhsat sahibi müvekkili şirketin kontrolündeki grup şirketi … A.Ş, davalı … A.Ş nin göstermiş olduğu … San. Ve Tic.Ltd. şirketine 19.12.2014 tarihinde devrederek sözleşmedeki edimini yerine getirdiğini, davalı … Petrolcülük’ ün , anılan sözleşmenin 10/3 maddesi “ Kiracı iş bu kira başlangıcından itibaren 2 yıl süresince kira akdini feshetmeyecektir. 2 . yıldan sonra ise 6 ay önceden ihbarda bulunarak kira sözleşmesini fesih edebilir.” hükmüne dayanarak 10 yıllık kira döneminin 3. yılında … Noterliği’ nin 01.12.2017 tarih ve … yevmiye nolu ihtamamesi ile 01.06.2018 tarihinde hüküm ifade etmek üzere sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini, söz konusu sözleşmesinin 2. Sayfasında yer alan “ kiralanan şeyin ne şekilde kullanılacağı” başlıklı maddenin ikinci fıkrası “….Kira sözleşmesi sonunda veya her hangi bir nedenle iş bu kira sözleşmesinin sona ermesi halinde Kiracı, bu sözleşmeye konu gayrimenkulü teslim aldığı gibi kiraya verene çalışır vaziyette, her hangi bir ruhsat veya iznine halel gelmeksizin Gayrisihhi Müessese ruhsatının devri ile birlikte 15 gün içinde devir etmek için çaba sarf edeceğini, tüm girişimlere rağmen 3 ay boyunca devri sağlayamaz, teslim edemez veya her kimin adına kayıtlı olursa olsun — Güayrisihhi Müessese Tek şacının devrini sağlayamaz ise 1.000.000 USD maktu cezai şart ile gecikilecek her gün için 5.000 USD gecikme cezasını kiraya verene ödeyecektir” hükmüne istinaden … Noterliği’ nden 28.08.2018 tarih ve … Yevmiye Nolu ihtarname ile sözleşmenin 2.maddesinde kira sözleşmesinin sona erdiği durumda, taşınmazın kiraya verene çalışır vaziyette ve her hangi ruhsat ve iznine hale gelmeksizin, Gayrisihhi Müessese Ruhsatının 3 ay içinde devri de sağlanarak teslimine, aksi halde 1.000.000. USD cezai şart ödeneceğine, gecikme halinde her gün için 5000 USD ödeneceğine ilişkin hüküm bulunduğunu, 1.09.2018 ‘ e kadar istasyonun çalışır vaziyette ve ruhsatının da devredilmesini, eğer bu şekilde teslim ve devir edilmez ise diğer zarar tazmin hakları saklı tutularak cezai şartın ödenmesi yönünde talepte bulunulduğunu, davalının Gayrisıhhi Müessese Ruhsatının devir ve teslimini sözleşmede belirtilen 01.09.2018 tarihine kadar sağlamadığını, borcunu ifa etmediğini, dolayısıyla sözleşmede belirtilen 1.000.000 USD cezai şart ve gecikilecek her gün için 5000 USD gecikme cezasının muaccel hale geldiğini, sözleşme gereği 01.06.2018’ de sözleşmeye konu istasyonu müvekkiline teslim etmesi gereken davalının tapudaki şerhin ancak 20.06.2018 tarihinde ancak fek edebildiğini ayrıca sözleşmeye konu istasyonun usulüne uygun teslim edildiğine ilişkin teslim ve tesellüm tutanağı da bulunmadığını, bu hususların davalının taahütte bulunduğu işletme ruhsatının devri konusunda hiçbir çaba göstermediğinin açık delili olduğunu, müvekkili şirketin 02.9.2014 tarih ve … Nolu imzaladığı Finansal Kiralama sözleşmesi ile tasarrufunda bulunan taşınmazı her ay ödediği finansal kiralama bedelini karşılamak için kira sözleşmesi akdetmek zorunda kalması nedeniyle 20.07.2018 tarihli Kira sözleşmesi ile … A.Ş ye 7 yıllık peşin olmak üzere toplam 6.780.000 TL ye Gayrisıhhi Müessese Ruhsatının devredilmemesi nedeniyle emsal kira bedellerinin çok altında kiraya vermek zorunda kaldığını, sözleşmesinde işletme ruhsatın da devredildiğinin açık olarak belli olduğunu, … ile aktedilmiş 2014 tarihli sözleşmede kira bedeli aylık olarak 48.000 USD olarak belirlenmişken … ile aktedilmiş olan 2018 tarihli sözleşmede müvekkilinin sözleşme tarihinde elinde işletme ruhsatı bulunmadığı için aylık bedel 80.714 TL olarak belirlendiğini, bu bedelin o günün kuru üzerinden çevrildiğinde (4.46 TL) 17.937 USD karşılamakta olup, yaklaşık üçte bir değer farkını ifade ettiğini, bu değerin farkının sebebinin müvekkilinin kira sözleşme tarihinde işletme ruhsatına sahip olamaması olduğunu, dolayısıyla , müvekkili şirketin, 7 yıllık bir süre bakımından böyle bir kazançtan mahrum olduğunu ve telafisi imkansız zarara uğramış olduğunu belirterek açıklanan nedenler ile Ruhsat devri borcu ve bu bağlamda Üçüncü kişinin filini taahhüdü içeren karma sözleşme ile ruhsat devrinin eline gelmemesi halinde sözleşmenin ilgili maddesi ile kararlaştırıları maktu 1.000.000 USD cezai şart alacağının, sözleşme ile ruhsat devrinin yerine gelmemesi halinde yapılacak ödemenin gecikmesi hali için kararlaştırılmış olan cezai şart nedeniyle fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik ödemede gecikilen 01/09/2018 -28/12/2018(119) gün 595.000 USD’nin TBK ‘nın 180/2 maddesi gereği fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 100.000 USD’nin Devlet Bankalarının USD ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsiline yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 01.10.2014 tarihli kira sözleşmesi akdedildiği, akaryakıt istasyonu işyeri açma ruhsatı ile bayilik lisansının devredildiğini, taraflar arasındaki kira sözleşmesinin … A.Ş tarafından 01.06.2018 tarihinde hüküm etmek üzere feshedildiğini, istasyonun çalışır vaziyette ve GSM ruhsatı ile devredilmesinin talep edildiğini, GSM ruhsatının 01.09.2018 tarihine kadar devir ve teslim edilmediğini, bu nedenle sözleşmede belirtilen 1.000.000 USD cezai şart ve 01.09.2018-28.12.2018 tarihleri arası gecikilen her gün için 5.000 USD olmak üzere 595.000 USD gecikme cezasının muaccel hale geldiğini, tapudaki şerhin 20.06.2018 tarihinde fek edildiğini, sözleşmeye konu istasyonun usulüne uygun olarak teslim edilmediğini, işletme ruhsatının devri konusunda çaba sarfedilmediğini, … Petrol ile 20.07.2018 tarihli kira sözleşmesi akdedildiğini, GSM’nin devredilmemesi nedeniyle kira bedelinin düşük olarak belirlendiğini, bu sebeple uğradığı zararlara karşılık 100.000 USD talep ettiklerinin beyan edildiğini, davacı tarafın işbu davadan önce aynı talepler için … İcra Müdürlüğü’ nün 2018/ … E., … İcra Müdürlüğü’ nün 2018/… E., … İcra Müdürlüğü’ nün 2018/… E. Sayılı dosyaları üzerinden icra takip işlemlerine başladığını, anılan takiplere yasal süresi içerisinde itiraz edildiğini ve takiplerin durduğunu, davacı tarafça mahkemenin 2018/… E. Sayılı dosyası üzerinden toplam 1.695.000 USD istemli işbu alacak davası açıldığını, taraflar arasında davacının maliki bulunduğu İstanbul ili … ilçesi … Mahallesi, … Mevkii … ada 4 parsel sayılı taşınmaz üzerinde mevcut yapı ve binalar ile müştemilatları 01.10.2014 tarihli sözleşme ile müvekkili şirkete kiralandığını, müvekkili şirket tarafından, … Noterliği’ nin 01.12.2017 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi keşide edilerek, Mezkur kira sözleşmesinin 10. Maddesi ile ‘Kiracı işbu kira başlangıcından itibaren 2 yıl süresince kira akdini feshetmeyecektir. 2 yıldan sonra ise 6 ay önceden yazılı ihbarda bulunarak kira sözleşmesini her zaman feshedebilir’ hükmü gereğince, taraflar arasındaki kira sözleşmesi 01.06.2018 tarihinde hüküm ifade etmek üzere feshedildiğini, davacı yanca … Noterliğinin 28.12.2018 tarih … yevmiye sayılı ihtarname ile, 01.06.2018 tarihi itibariyle kira sözleşmesinin tek taraflı olarak feshedilmiş olmasına rağmen 28.08.2018 tarihi itibariyle akaryakıt istasyonu çalışır bir vaziyette davacıya teslim edilmediği gibi GSM ruhsatının da devri gerçekleşmediğinden 01.09.2018 tarihine kadar GSM ruhsatının devredilmesi, aksi halde sözleşmede belirtilen cezai şart ve gecikme cezasının tahsili için yasal yollara başvurulacağının’ ihtar edildiğini, müvekkili şirket tarafından … Noterliği’ nin 31.08.2018 tarihli … yevmiye sayı ile ihtarnameye cevap verilerek, kira konusu taşınmazın eksiksiz ve çalışır durumda teslim edildiğinin, GSM ruhsatının da muhatap şirketin rıza ve kabulü çerçevesinde başka bir marka bayisi olarak halen gayrimenkulde faaliyet göstermekte olan … Sanayi ve Tic Ltd Şti tarafından kullanıldığının, bu bağlamda kira sözleşmesi ile ilgili tüm yükümlülüklerin teslim şartı da dahil olmak üzere yerine getirildiğinin, talep edilen hususların haksız ve hukuka aykırı olduğunun bildirildiğini, huzurdaki davanın temel dayanağı olarak kullanılmak istenen Sözleşme hükmü şu şekilde kaleme alınmıştır:“KİRALANAN ŞEYİN NE ŞEKİLDE KULLANILACAĞI: Akaryakıt ve LPG satış, yıkama ve yağlama istasyonu olarak kullanılması, benzin motorin, madeni yağlar, gresler, … özel müstahzarları ve petrolden elde edilen her türlü kimyevi maddeler ile oto levazımatının satılması, motorlu araçlara servis çeşitli mal ve hizmet satışı ve Kiracı’nın arzu edeceği sair işlerin yapılması için kiralanmıştır. Kira sözleşmesi sonunda veya herhangi bir nedenle iş bu kira sözleşmesinin sona ermesi halinde Kiracı, iş bu sözleşmeye konu gayrimenkulü teslim aldığı gibi Kiraya Veren’e çalışır vaziyette herhangi bir ruhsat ve iznine halel gelmeksizin Gayrısıhhi Müessese ruhsatının devri ile birlikte 15 gün içinde devir etmek için çaba sarfedecektir. Tüm girişimlere rağmen 3 ay içerisinde devir sağlanamaz, teslim edilemez veya her kim adına kayıtlı olursa olsun Gayrisıhhi Müessese ruhsatının devri sağlanamaz ise 1.000.000 USD maktu cezai şartı ile gecikilecek her gün için 5.000 USD gecikme cezasını Kiraya Veren’e ödeyecektir.” taraflar arasında 10 yıl süreli olarak akdedilmiş bulunan Kira Sözleşmesi, müvekkili şirket tarafından ve kendisine sözleşme ile tanınmış bulunan yetki kullanılmak suretiyle 01.06.2018 tarihi itibariyle sona erdirildiğini, müvekkili şirketin bu yetkisini, kira Sözleşmesi’nin 10. maddesinde ifade edildiği gibi, sözleşmenin yürürlüğe girmesinin üzerinden 2 yıl geçtikten sonra ve 6 ay önceden yazılı ihbarda bulunmak suretiyle kullandığını, dolayısıyla Kira Sözleşmesi başlangıçta 10 yıl süreli olarak akdedilmesine rağmen, bu süre dolmadan sona erdirilmiş olmasında herhangi bir hukuka, kanuna veya sözleşmeye aykırılık iddiasında bulunulamayacağını ve müvekkili şirketin bu gerekçe ile sorumluluğundan söz edilemeyeceğini, nitekim bu hususun, bizzat davacı şirketin talebi ile ve Prof. Dr. … tarafından hazırlanan hukukî görüşte de açıkça kabul edildiğinin görüldüğünü, hukuki durum bu yönde olmasına rağmen davacının huzurdaki tazminat davasını açmak suretiyle, söz konusu hukukî gerçekliği geçersiz sayma gayreti içerisine girdiğinin anlaşıldığını, davacı tarafça talep ve dava konusu yapılan alacağın da söz konusu cezai şart alacağının doğduğu varsayımına dayalı olarak ikame edildiğini, oysa akaryakıt istasyonunun 01.06.2018 tarihi itibarıyla herhangi bir ruhsat ve izne halel gelmeksizin teslim edildiğini, kiralananın 14.10.2014 tarihli teslim zaptında ifade edildiği ve teslim alındığı gibi, çalışır şekilde, eksiksiz ve tam olarak teslim edildiğini, davacı tarafın taşınmazı … A.Ş’ye kiraya verebildiğini ve halen taşınmazın … Akaryakıt amblem ve logosu altında işletilebildiğini, bu durumun Ruhsat ve izinlere fesih/teslim tarihi itibarıyla halel gelmediğinin açık kanıtı olduğunu, ayrıca müvekkilinin adresinin; ‘… Mahallesi … Sokak No: … Ataşehir İstanbul olduğunu, bu bağlamda davanın İstanbul Anadolu Adliyesinde görülmesi gerektiğini, yetki itirazında bulunduklarını, dosyanın yetkili İstanbul Anadolu Mahkemesine gönderilmesini talep ettiklerini, dava konusu kira sözleşmesinden kaynaklandığını, Sulh hukuk mahkemelerinin görevi MADDE 4- (1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları, maddesi gereğince davaya bakmakla görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunu belirterek öncelikle yetki ve görev itirazlarlarının kabulüne, davanın ‘… Mahallesi … Caddesi No: … /İstanbul’ adresindeki … San ve Tic Ltd Şti’ye ihbar edilmesine, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine, haksız ve dayanaksız davanın esastan reddine, yargılama giderlerinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava; akaryakıt bayilik sözleşmesi uyarınca cezai şart ve tazminat alacağının tahsili istemine ilişkindir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2017/… E. Sayılı dosya sureti, … İcra Müdürlüğü’ nün 2018/… E. Sayılı dosyası, … Tapu Müdürlüğü’ nün, … Noterliği’nin , Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’ nun, … Belediye Başkanlığı’ nın, … Tapu Müdürlüğü’ nün, … Müdürlüğü’ nün cevabi yazıları davamızın delillerini oluşturmaktadır.
Mahkememizce aldırılan 16.09.2020 tarihli bilirkişi heyeti raporunda neticeten; davacının ibraz edilen ticari defterleri e. defter sistemine tabi olduğu defter beratlarının süresinde oluşturulduğu, E. Bilanço defterlerinin açılış tasdiklerinin yasal sürede yapıldığı, Defter ve belgelerin Tekdüze Muhasebe sistemi ilkeline göre işlendiği, sahibi lehine delil teşkil edip etmeme özelliğinin mahkemenin takdirinde olduğu, davacının dava dosyasına sunduğu 01.01.2018-20.09.2018 tarihli cari hesap ekstresinde borç ve alacak bakiyesi olmadığı, dava dosyasına sunulan 01.01.2019-07.06.2019 tarihli cari hesap ekstresinde … A.Ş.’nin 130.092,14TL bakiyesi olduğu, davacı ile davalı arasındaki kira sözleşmesinin sözleşmeye uygun biçimde olağan fesih yoluyla sona erdirildiği, davacı ile davalı arasındaki kira sözleşmesinin “kiralanan şeyin ne şekilde kullanılacağı” başlıklı hükmü gereğince kiralanan taşınmazın fiili hakimiyetinin iadesi bakımından davalının iade yükümlülüğüne uygun davrandığı ve dolayısıyla taşınmazın fiili hakimiyetinin iadesi bakımından ceza koşulu ödeme mesuliyeti bulunmadığı, davacı ile davalı arasındaki kira sözleşmesinin “kiralanan şeyin ne şekilde kullanılacağı” başlıklı hükmü gereğince kiralanan taşınmazın akaryakıt istasyonu olarak faaliyet göstermesine yarayan Gayrisıhhi Müessese Ruhsatı ile Bayilik Lisansı’nın en az birinin devrinin mümkün olması hâlinde, davalının “kiralanan şeyin ne şekilde kullanılacağı” hükmündeki üç aylık süreye aykırı davrandığı ve bu sebeple ceza koşulu bedellerini ödemekle yükümlü olabileceği, davacı ile davalı arasındaki kira sözleşmesinin “kiralanan şeyin ne şekilde kullanılacağı” başlıklı hükmü gereğince kiralanan taşınmazın akaryakıt istasyonu olarak faaliyet göstermesine yarayan Gayrisıhhi Müessese Ruhsatı ile Bayilik Lisansı’nın devrinin mümkün olmaması hâlinde, davalının “kiralanan şeyin ne şekilde kullanılacağı” hükmünde yer alan ruhsat devir borçlarının “hukuki imkansızlık” sebebiyle “kesin hükümsüz” olduğu, kesin hükümsüzlük sebebiyle davalının sözleşmede kararlaştırılmış herhangi bir geçerli ruhsat devri borcuna aykırı davranmadığı ve dolayısıyla davalının ceza koşulu bedellerini ödemekle yükümlü olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce aldırılan 17.05.2021 tarihli bilirkişi heyeti çoğunluk raporunda neticeten; davaya konu kira süzleşmesinin, sözleşmedeki bildirim usulü ve bildirim süresine uygun olarak olağan fesihle sonlandırıldığı, ancak fesih usulüne uyulmakla birlikte sözleşmede yer alan “ kiralanan taşınmazın teslimi” konusundaki şartlara riayet edilmediği ve teslim geciktirildiği, 01.06.2018 fesih tarihinden sonra istasyonda kalınarak kira ödemesi yapıldığının sabit olduğu ve davaya konu kira şerhinin fesihten 30 gün sonra tapuda terkin edilmiş olduğu, 30.06.2018 tarihinde 10715 fiş no ile …’ ın haziran 2018 kısa dönem kira bedelinin muavin defterlere işlendiği, Faturanın 30.06.2018 tarih ve … nolu 258.318.-TL KDV dahil ; (48.000 USD+8640USD KDV + 56.640.-USD) e-Fatura olduğu, faturanın, 1 aylık tam fatura kesilmesi nedeniyle … A.Ş.21.07.2018 tarih ve … nolu İADE e-fatura 27.200.-usd + 4.896.- usd kdv olmak üzere toplam 32.096.-USD kira farkı faturası kestiği; fesihten sonra ki 13 günün kirasını kabul edip ödediği; İş yeri açma ve çalışma ruhsatının devrine ilişkin yönetmelik 8.madde; Ruhsatta belirtilen faaliyet konusu ve adresin değişmemesi kaydıyla iş yerinin devredilmesi halinde, devralan kişinin başvurusu üzerine dosyadaki bilgi ve belgeler esas alınmak suretiyle yeni işletmeci adına tekrar ruhsat düzenleneceği, davacı ile davalı arasındaki kira sözleşmesinin “kiralanan şeyin ne şekilde kullanılacağı” başlıklı hükmü gereğince kiralanan taşınmazın akaryakıt istasyonu olarak faaliyet göstermesine yarayan Gayrisıhhi Müessese Ruhsatı ile Bayilik Lisansı’nın en az birinin devrinin mümkün olması hâlinde, davalının “kiralanan şeyin ne şekilde kullanılacağı” hükmündeki üç aylık süreye aykırı davrandığı ve bu sebeple ceza koşulu bedellerini ve gecikme tazminatı ödemekle yükümlü olduğu, gecikme tazminatının taraflar arasındaki sözleşmeye göre cezai şartın ödenmesi tarihine kadar talep edilebilir olduğu, dava tarihi 28.12.2018 itibariyle : maktu cezai şart 1.000.000,00 USD. X 5,3064 = 5.306.400,00 TL, gecikme cezası 595.000,00 USD. X5,3064= 3.157.308,00 TL., davacı şirketin uğradığı zararın kararlaştırılan cezai şarttan fazla olması sebebiyle aşağıda hesap edilen taşkın zarar miktarı da ; 10 yıl Süreli sözleşmenin erken feshi ile kalan süreye isabet eden 75 aylık kira farkı kaybı olup aylık 30.063,00 USD X 75 ay = 2.254.725,00 USD.; kira kaybı farkı ; 75 aylık fark kira kaybı x 28.12.2018 dava tarihi TCMB kur 2.254.725,00 USD. X 5.3064 = 11.964.472,74 TL., 10 yıl Süreli sözleşmenin erken feshi ile kalan süreye isabet eden 75 aylık kira farkı kaybı olup aylık 30.063,00 USD X 75 ay = 2.254.725,00 USD. olduğu bu durumda; cezai şartı aşan zarar 2.254.725 USD – 1.000.000.USD= 1.254.725 USD olacağı bu miktar kadar talep edilebileceği sonuç ve kanaatlerine ulaşıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişiler Prof. Dr. … ve sektör bilirkişi tarafından … tarafından sunulan 27.05.2021 tarihli bilirkişi raporunda neticeten, davacının sözleşmenin ilgili hükmünde öngörülmüş olan cezai şartların ödenmesini ve cezai şart ile karşılanamayan (cezai şart tutarını aşan) zararının tazminini talebe hak kazanamadığı bildirilmiştir.
Her ne kadar davalı vekilince yetki itirazında bulunulmuş ise de; taraflar arasındaki 01.10.2021 tarihli kira sözleşmesi başlıklı sözleşmenin 9.maddesinde: “Taraflar bu sözleşme hükümleri dolayısıyla doğabilecek anlaşmazlıklardan dolayı İstanbul Mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili olacaklarını kabul ederler.” hükmünün düzenlendiği anlaşılmakla davalı tarafın yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Dosyada yapılan inecelemede; davacı ile davalı … A.Ş. arasında İstanbul İli, … İlçesi, … Mahallesi, … Asfaltı, … pafta, … ada, … parsel No: … adresinde bulunan taşınmaz üzerinde mevcut olan akaryakıt ve LPG satış, yıkana ve yağlama istasyonu, oto giriş-çıkış yolları ile sair bina ve eklentileri, taşınmaz kullanım amacını değiştirmeyen ve ruhsatlarına halel getirmeyecek tadilat yapılması ve işletilmesi amacı ile 01.10.2014 tarihli sözleşmenin imzalandığının görüldüğü, taraflar arasında imzalanan 01.10.2014 tarihli sözleşme gereği İstanbul …, Merkez Mahallesi, … asfaltı, 126 pafta, … ada, … parsel … cilt, … sayfada kayıtlı 2,717m2 akaryakıt LPG istasyonu ve müştemilatı kiraya veren … San. Tic. A.Ş. tarafından kiracı … A.Ş’ ne anahtarları ile birlikte çalışır vaziyette eksiksiz ve tam olarak teslim edildiği, sözleşmesinin süresinin 10 yıl ve aylık kirasının 48,000,00USD+KDV olduğu, davalı … A.Ş’ nin 01.12.2017 tarihli … Noterliği’ nin ihtarnamesi ile 10.10.2014 tarihinde imzaladıkları sözleşmeyi, imzalanan sözleşmenin 10. maddesi ile tanınan fesih hakkının kullandıklarını, iş bu sözleşmenin 01.06.2018 tarihinde hüküm ifade etmek üzere feshettiklerini, bu tarihte mevcut tahliye ederek taraflarına boş bir halde teslim edeceklerini, anılan tarihte söz konusu adreste hazır bulunmalarını ihbaren ve ihtaren bildirim yaparak sözleşmeyi feshettiklerini, davacı tarafın da … Noterliği’ nin 28.08.2018 tarih ve … yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesi ile davacı vekili 01.06.2018 tarihli ihbarı ile kira sözleşmesinin karşı tarafça tek taraflı olarak feshedildiğini ancak 28.08.2018 tarihi itibarı ile akaryakıt istasyonunun çalışır bir şekilde müvekkiline teslim edilmediği gibi, Gayri Sıhhi Müessese Ruhsatının müvekkili şirkete devrinin sağlanamamış olup, kira sözleşmesinde belirtildiği üzere 01.09.2018 tarihine kadar akaryakıt istasyonunun Gayri sıhhi Müessese ruhsatının müvekkili şirkete devrinin sağlanmasını, aksi takdirde erken fesih sebebi ile uğradıkları ve uğrayacakları diğer zararlar dahil her türlü hakları saklı kalmak kaydı ile kira sözleşmesinde belirtilen cezai şart ve gecikme cezasının tahsili için yasal yollara başvuracaklarını ihtar ettikleri görülmüştür.
Öncelikle dava konusu uyuşmazlıkta taraflar arasındaki sözleşmenin hangi türde nitelendirileceği gerek usuli itirazların değerlendirilmesi gerekse de dosyanın esastan incelenmesi açısından elzemdir. Hâkim sözleşmenin niteliğine re’sen araştırıp karar verir. Sözleşmede kullanılan sözlerin veya ibarelerin dilbilgisi kurallarına göre yorumlanması her zaman tarafların gerçek iradelerinin ne olduğunu belirlemede yeterli olmayacaktır. Nitekim bu durum TBK m. 19’da şu şekilde ifade olunmaktadır: “Bir sözleşmenin türünün ve içeriğinin belirlenmesinde ve yorumlanmasında tarafların yanlışlıkla veya gerçek amaçlarını gizlemek için kullandıkları sözcüklere bakılmaksızın, gerçek ve ortak iradeleri esas alınır”. HMK’nın 33. maddesine göre; hakim, Türk hukukunu re’sen uygular. Diğer bir anlatımla, bir davada ileri sürülen maddi olayların ve sözleşmelerin hukuki nitelendirmesini yapmak, uygulanacak hukuk kaidelerini bulmak ve uygulamak hakimin doğrudan görevidir. Dosyadaki uyuşmazlık ile taraflar arasında düzenlenen sözleşmede tarafların hak ve borçları da göz önüne alınarak; uyuşmazlığın malik- akaryakıt dağıtım şirketi- bayi temellerine dayandığı, bu noktada sözleşmenin bayilik sözleşmesi ve kira sözleşmesine dayanan karma nitelik taşıdığı anlaşılmıştır. Bu görüşe bağlı kalarak mahkememizin uyuşmazlığın çözümünde görevli olduğu ve BK md 145- 146 hükümleri de göz önüne alınarak uyuşmazlığın 01.10.2014 tarihli sözleşmeden doğduğu, 28.08.2018 tarihi itibarı ile akaryakıt istasyonunun çalışır bir şekilde davacıya tesliminin talep olunduğu, dava açılış tarihinin 28/12/2018 tarihi olduğu, bu halde davanın zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı ve davalı tarafın zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan tüm deliller ile içeriği itibariyle birbirini destekleyip tamamlaması nedeniyle itibar edilen Bilirkişiler Prof. Dr. … ve sektör bilirkişi tarafından Adem Ünal tarafından sunulan 27.05.2021 tarihli bilirkişi raporu ile 16.09.2020 tarihli bilirkişi heyeti raporu birlikte incelenip değerlendirildiğinde;
Uyuşmazlığın çözümünde, gayrisıhhi müessese ruhsatının hukuki niteliği, akaryakıt istasyonu yapısından ayrı olarak tek başına ekonomik değere sahip olup olmadığı, yine tek olarak ve akaryakıt istasyonundan ayrı devrinin mümkün bulunup bulunmadığı hukuki sorularının çözümü etkilidir. Bu itibarla içeriği itibariyle birbirini destekleyip tamamlaması nedeniyle itibar edilen, içinde sektör bilirkişisinin de bulunduğu Bilirkişiler Prof. Dr. … ve … tarafından sunulan 27.05.2021 tarihli bilirkişi raporu ile 16.09.2020 tarihli bilirkişi heyeti raporu birlikte incelenip değerlendirildiğinde; sektör bilirkişisince, imar planında A+ LPG lejandı işlenmiş olan akaryakıt istasyonu gayrimenkullerde, İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatının (Gayri Sıhhi Müessese Ruhsatı), bir ticari işletme olan akaryakıt istasyonundan ayrı ve müstakil bir ekonomik değere sahip olmadığı gibi, tek başına devrinin de mümkün olmadığının ifade edildiği, nitekim … Bölge Adliye Mahkemesi’ nin 2019/… esas, 2020/… karar sayılı ilamında da sektör bilirkişisinin görüşünü destekler şekilde gayrisıhhi müessese ruhsatının işyeri açılabilmesi için şahsa verilmiş ruhsat olduğunun ve tek başına haczinin de mümkün olmadığının ifade edildiği, bu halde sektör bilirkişisinin görüşünün üst mahkeme kararıyla da uygunluk arz ettiği anlaşılmakla mahkememizce gayrisıhhi müessese ruhsatının akaryakıt istasyonundan ayrı ve müstakil bir ekonomik değere sahip olmadığı gibi, tek başına devrinin de mümkün olmadığı kanaatine varılmıştır.
Dava konusu olayda taraflar arasında, 01.10.2014 tarihli sözleşme akdedilerek, mülkiyeti davacıya ait olan ve üzerinde akaryakıt istasyonu bulunun taşınmaz, bizzat kendisi veya bayilik sözleşmesi akdedeceği üçüncü kişiler vasıtasıyla akaryakıt istasyonu olarak işletmek amacıyla davalı tarafından kiralandığı, 01.10.2014 tarihli sözleşme sonrası davacı adına kayıtlı olan işyeri açma ve çalışma ruhsatının dava dışı … San ve Ltd. Şirketi’ ne devredildiği, 18.12.2015 tarihinde de dava dışı … San. Tic. Ltd.’ ye devredildiği anlaşılmıştır. Kira Sözleşmesinin kiralanan şeyin ne şekilde kullanılacağı başlıklı maddesinde yer alan hükmünde ” söz konusu kira sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde, davalı/kiracı, sözleşme konusu taşınmazı (mecuru), davacı/kiraya verene, teslim aldığı gibi çalışır vaziyette, herhangi bir ruhsat ve iznine halel gelmeksizin, Gayrisıhhi Müessese Ruhsatı’nın devri ile birlikte 15 gün içinde devretmek için çaba sarf edecektir. Tüm girişimleri (çabalara) rağmen 3 ay içinde taşınmazın, her kim adına kayıtlı olarsa olsun Gayrisıihhİ Müessese Ruhsatı’nın (davacıya veya davacının göstereceği üçüncü kişiye) devri ile birlikte teslimini sağlayamaz ise, 1.000.000 USD maktu cezai şart ile gecikilecek her gün için 5.000 USD gecikme cezasını davacı/kiraya verene ödeyecektir.” hususlarının kararlaştırıldığı, yine kira sözleşmesinin özel hükümler başlıklı kısmından çıkan sonuca göre, sözleşmeden 2 yıl sonra kira sözleşmesinin 6 ay önceden yazılı bildirimde bulunmak suretiyle her zaman feshedilebileceğinin kararlaştırıldığı, davalının sözleşme hükmüne uygun olarak kira sözleşmesinin 2. yılından sonra, kira sözleşmesini, 01.12.2017 tarihli fesih bildirimiyle 6 ay önceden fesih bildiriminde bulunmak suretiyle 6 aylık fesih bildirimi süresinin sonu olan 01.06.2018 tarihinde hüküm ifade etmek üzere sözleşmeyi feshettiği, bu halde sözleşme hükmü uyarınca en geç 01.09.2018 tarihine kadar gayrisıhhi müessese ruhsatının devrinin ve de taşınmazın tesliminin davalı tarafça sağlanması gerekeceği, 01.09.2018 tarihinde, kira konusu taşınmazda bulunan akaryakıt istasyonuna ilişkin gayrisıihhi müessese ruhsatının, davalının en sona bayisi durumundaki davadışı …’ a ait olduğu, ancak davadışı … San. Tic. Ltd. ile davadışı … A.Ş. arasında 13.06.2018 tarihli ve 5 yıl süreli bayilik sözleşmesinin akdedildiği ve bu tarihten itibaren davadışı … San. Tic. Ltd. nin davacıya ait taşınmaz üzerinde, davadışı … A.Ş.’ nin bayisi olarak bayilik faaliyetini icra ettiği; davacı ile davadışı … A.Ş. arasında akdedilen 20.07.2018 tarihli ve 7 yıl süreli kira sözleşmesiyle de, söz konusu bayiliğin icra edildiği, neticeten davacının, davalının devir borcunun vadesinin dolmasını ve davalının ifada temerrüde düşmesini beklemeden, gayrisıhhı müessese ruhsatının sahibi olan davadışı … San. Tic. Ltd. ‘ nin bayilik vereni durumunda olanı davadışı … ile 7 yıl süreli kira sözleşmesi akdederek örtülü muvafakat gösterdiği ve davalıdan gayrisıhhi müessese ruhsatının devrini talep etme ile davalının sorumluluğu yoluna gitme hakkından vazgeçtiği anlaşılmakla davacının davasının reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1 -Davacının davasının REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin yatırılan 152.987,32 TL’nin mahsubu fazla yatırılan 152.928,02 TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı taraf vekil ile temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 178.209,14 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına.
5-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/09/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır