Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1084 E. 2019/592 K. 16.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1084
KARAR NO : 2019/592
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/12/2018
KARAR TARİHİ : 16/12/2019

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davanın yapılan açık yargılamaları neticesinde,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında Şubat 2015 tarihinde … Tesisi Projelerinin Geliştirilmesi Sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşme ile müvekkili güneş enerjisinden elektrik üretimi projesine uygun araziyi araştırarak bulma, proje geliştirme yükümlülüğü altına girerken davalı şirketin de her projede her 1 MWP 50.00..-Euro ödeme yapma taahhüdü altına girdiğini, geliştirilen Eskişehir Kıravdan Projesinde müvekkilinin yasal presedürler gereği firma başına 999 kW’e olmak üzere 5 şirket için 9 adet toplamda 8.991 kW’e kapasitesinde çağrı mektubu başvurusunda bulunduğunu, söz konusu 9 adet başvuru için de çağrı mektubu çıkartıldığını, davalının söz konusu şirketleri gerekli incelemeleri yaptıktan sonra müvekkilinden devraldığını, defalarca talep edilmesine rağmen taraflarına işlemlerin takibi için gerekli yetkiyi vermediğini, müvekkilinin buna rağmen şehir planlamacısı ile çok sayıda yazışma yaptığını fakat davalı tarafından kötü niyetli olarak hareket imkanı bırakıldığını, müvekkilinin sözleşmesel sorumlulğunu tamamladığını, davalı ile dava dışı 3.Şahıs firması arasında … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında davalının söz konusu işlemlerin tamamının müvekkili tarafından yapıldığına dair ikrarının da bulunduğunu, davalının müvekkilinin proje için ödenecek miktarın 50.000.-Euro olduğunu, bu tutarın ödenmesinin gerçekleşeceği aşamaların sözleşmenin 5.Maddesinde belirlendiğini, iş bu dava konusu … Tesisi Projelerinin Geliştirilmesi Sözleşmesinin her iki tarafa da tam borç yükleyen bir sözleşme olduğunu, müvekkilinin bu sözleşmenin kendisine yüklediği projenin üzerinde inşaa edilebileceğinin uygun arazinin belirlenmesi gerekli yetki ve izinlerin alınmasının, porjenin geliştirilmesi ve bununla alakalı idari makamlar ile bağlantı ve ilişiklerin yürütülmesi yükümlülüklerini tam ve eksiksiz ifa etmiş olmasına rağmen, davalı şirketin sözleşmede belirtilen ödeme yükümlülüklerini vaki muhtelif taleplerine rağmen yerine getirilmediğini, belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile BK’nun 99.Maddesi gereğince fiili ödeme tarihindeki rayiç üzerinden olmak üzere şimdilik 1.000,00.-TL Euro alacağın 3095 Sayılı Kanun un 4/A Maddesi gereğince Devlet Bankalarının Euro ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faizi ile birlikte davalı şirketten tahsil edilerek müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; TTK’nun 4.Maddesinin 2 fıkrasına göre 100.000,00.-TL’yi geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usülü uygulandığını, davacının talep etmesi gereken alacağı ne ise ona göre harç ikmal ettirilmesi gerektiğini, davadaki yargılama usulü de talep konusu alacak miktarına göre belirlenmesi gerektiğini, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında açılan dava ile bu davanın birleştirilmesi gerektiğini, ayrıca taraflar arasındaki sözleşmedeki para biriminin TL olarak belirlendiğini, davacının sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davacının basiretsiz davranış ve hataları ile müvekkilini zarara uğrattığını, davacının davalı müvekkilinden alacaklı olmadığı gibi aksine borçlu olduğunu, davacının haksız rekabet nedeni ile işine son verilen davalı müvekkilinin eski genel müdürü … ile aynı dönemde sözleşme yaptığını ve aynı anda ona da hizmet verdiğini de belirterek öncelikle bu davanın … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas ve … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyaları ile birleştirilmesine, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile müvekkilinin davacıdan olan alaaklarının takas ve mahsubunu, davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE ;
Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, her iki dosyanın taraflarının ve dava konusunun aynı olduğu, aralarında fiili ve hukuki irtibat bulunduğu anlaşılmıştır.
HMK nun davaların birleştirilmesi başlıklı 166. maddesi “(1)Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. (2)Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır. (3)Birleştirme kararı, derhâl ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir. (4)Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır. (5)İstinaf incelemesi ayrı dairelerde yapılması gereken davaların da bu madde hükmüne göre birleştirilmesine karar verilebilir. Bu hâlde istinaf incelemesi, birleştirilen davalarda uyuşmazlığı doğuran asıl hukuki ilişkiye ait kararı inceleyen bölge adliye mahkemesi dairesinde yapılır.” hükmünü amirdir.
HMK nun davaların ayrılması başlıklı 167. maddesi “(1)Mahkeme, yargılamanın iyi bir şekilde yürütülmesini sağlamak için, birlikte açılmış veya sonradan birleştirilmiş davaların ayrılmasına, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden karar verebilir. Bu durumda mahkeme, ayrılmasına karar verilen davalara bakmaya devam eder.” hükmünü amirdir.
HMK nun davaların birleştirilmesi ve ayrılmasında kanun yolları başlıklı 168. maddesi “(1)Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde görülmekte olan davalar yönünden verilen birleştirme ve ayırma hususundaki ilk derece mahkemesi kararlarına karşı istinaf yoluna; bölge adliye mahkemesi kararları hakkında ise temyiz yoluna, ancak hükümle birlikte gidilebilir. Şu kadar ki, bu husus tek başına, bölge adliye mahkemesinde hükmün kaldırılarak esastan incelenme; Yargıtayda ise bozma sebebi teşkil etmez.” hükmünü amirdir.
Taraflar arasında mahkememizin … Esas sayısı ile … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası arasında hukuki, fiili ve şahsi bağlantı bulunduğundan (davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması nedeniyle) usul ekonomisi gereğince işbu dava dosyamızın HMK nun 166. maddesi gereğince sözü geçen dava dosyası ile birleştirilmesine ilişkin aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda belirtilen gerekçeler uyarınca;
İşbu dosyamızın aralarındaki bağlantı nedeniyle mahkememiz 2018/1084 Esas sayısı ile … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasında BİRLEŞTİRİLMESİNE.
İşbu birleştirme kararının birleştirilen dosyaya bildirilmesine.
Yargılamaya birleştirilen dosya üzerinden devam olunmasına.
Mahkememizin esas defterinin bu dosya ile ilgili bölümünün bu şekilde kapatılmasına.
Yargılama giderleri ve sair hususların birleştirilen dosyada düşünülmesine.
Artan gider avansının dosyasına aktarılmasına.
Asıl kararla birlikte istinaf yolu açık olmak üzere evrak üzerinde yapılan inceleme sonunda karar verildi. 16/12/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır