Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1023 E. 2019/600 K. 17.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1023 Esas
KARAR NO : 2019/600 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/12/2018
KARAR TARİHİ : 17/12/2019

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket “…Projesi” işi kapsamında davalı şirket ile 25.09.2014 tarihli Danışmanlık Hizmetleri Sözleşmesi akdedildiğini ve müvekkili şirketin sözleşmeye göre üstlendiği tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, bahsi geçen sözleşme kapsamında verilen danışmanlık hizmeti karşılığında, davacı müvekkili şirket tarafından çeşitli tarihlerde faturalar düzenlendiğini ve davalı şirkete teslim edildiğini, davalı şirket tarafından da bu faturalar karşılığında çeşitli tarihlerde kısmi ödemeler yapıldığını, Ancak davalı şirket, davacı müvekkili şirkete cari hesaptan doğan 59.719,44 TL bakiye borcunu ödemediğini, Davalı şirketin cari hesaptan doğan toplam 59.719,44 TL borcunu ödemede temerrüde düştüğünü ve bu sebep ile davalı şirket aleyhine 23.11.2018 tarihinde, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalı şirkete ödeme emri gönderilerek, cari hesaptan doğan toplam 59.719,44 TL talep edildiğini, Ödeme emri, davalı şirkete 28.11.2018 tarihinde tebliğ edildiğini ve davalı şirket vekili aracılığıyla 03.12.2018 tarihinde, toplam 59.719,44 TL’lik borcun tamamına, faize ve tüm fer’ilerine hiçbir yasal gerekçe göstermeksizin itiraz ettiğini ve takip durduğunu, davalı şirketin borca ve fer’ilerine itirazı haksız, mesnetsiz, kötü niyetli ve zaman kazanmaya yönelik olduğunu davalı şirketin, işlemiş faize ve faiz oranına itirazları da, haksız ve mesnetsiz olduğunu, icra takibinde fahiş bir faiz oranı belirtilmediğini, asgari faiz oranı olan TC Merkez Bankası’nın avans işlemlerine uyguladığı yıllık % 19,50 faiz oranı
üzerinden faiz miktarı belirlendiğini, Bu itibarla borçlu şirketin faize ve faiz oranına ilişkin itirazları da haksız ve kötü niyetli olduğunu beyan ederek alacak tutarının likit ve muayyen olduğu da göz önüne alınarak davalı-borçlu şirket aleyhine % 20’dan aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmolunmasını, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı şirket üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP : Davalı şirket usulüne uygun süresinde cevap vermemiş, ön inceleme duruşmasına mazeret göstermeksizin katılmamış ve HMK:128 maddesi gereğince dava konusu iddia olunan hususları inkar edilmiş sayılmış ve inkar çerçevesinde sonraki beyan ve itirazları değerlendirilmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Davada ki uyuşmazlığın; Danışmanlık sözleşmesi kapsamında alacak hakkının doğup doğmadığı, düzenlenen faturaların alacak miktarını karşılayıp karşılamadığı, alacak hakkı var ise ne kadar miktarda olduğu noktalarında görülmüştür.
Dava dilekçesi, İstanbul …İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosya bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Dosyamıza getirtilen İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyasının suretinin incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 59.719,44.-TL toplam alacak, üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67/2 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın nihai rapor için bilirkişi Mali Müşavir tarafından verilen 19/07/2019 tarihli bilirkişi kök raporunda, Davalı …A.ş’ nin Davacı …A.Ş.’nin, davalı …A.ş.’ye 31/12/2018 tarihi itibariyle 59.719,44 TL Borcunun bulunduğu ancak dava tarihinden sonra; davalının borcuna karşılık davacının banka hesabına 18/04/2019 tarihinde ödeme yapması sonucunda; davalının davacıya olan güncel borcunun 28.719,44 TL olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davalı Firma Vekili, bilirkişi raporuna karşı yapmış olduğu itirazda, somut ve bilimsel dayanaklar gösterilmeden sadece miktar belirtilerek yapılan hesaplamayla rapor denetime elverişsiz hale geldiğini belirtmiş, Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın ek rapor için bilirkişi Mali Müşavir tarafından verilen 21/11/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda, Davacı …A.Ş.’nin, davalı …A.ş. Firmasından 18/04/2019 tarihi itibari ile 42.941,21 TL alacağının bulunduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu somut olayda, davacı ile davalı firma sarasında 25/09/2014 tarihli Danışmanlık Hizmetleri Sözleşmesi kapsamında tarafların yükümlülüklerinin belirlendiği, sözleşme kapsamında davacının vermiş olduğu danışmanlık hizmetine karşılık muhtelif tarihlerde davacı firma faturalar tanzim edildiği, davalı firma tarafından söz konusu faturalar karşılığında çeşitli tarihlerde kısmi ödemeler yapıldığı ancak davalı- borçlu şirket, davacı- alacaklı şirkete cari hesaptan doğan 59.719,44 TL bakiye borcunu ödemediği hususu somut belgeler dayanağında tespit edildiği, şöyle ki davacı ve davalı firmaların defter belge incelemesi yapıldığı, yasal defterlerin ve e defterlerin ilgili kanun hükümlerine göre eksiksiz ve usulüne uygun olduğu, her iki tarafın e defter beratlarının yasal süreler içinde oluştuğu, davacı ile davalı firmaların BA-BS bildirimlerinin birbirini doğruladığı, icra takibine konu borcun davacı ve davalı tarafın resmi defterlerinde kayıt altına alındığı, tüm hususlar davacı ve davalı firmalar tarafından bilirkişiye tevdi edilen somut belge ve bilgiler dayanarak tespit edilmiştir.

İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün 18/04/2019 hesap tarihi, … Nolu 23/11/2018 takip tarihi dosyasında kapak hesabında, asıl alacak:59.719,44 TL, Tahsil Harcı Miktarı, Başvurma Harcı+Vekalet Ücreti Giderleri + Masraf Miktarı 9.691,27 Toplam Faiz Miktarı Miktarı 4.530,50 TL Toplam Yekün Alacak 73.941,21 TL olduğu, dava tarihi olan 27/12/2018 tarihinden sonra davalı firma tarafından 18/04/2019 tarihinde söz konusu borca karşılık davalı firma tarafından davacı firmasının banka hesabına 31.000,00 TL ödendiği tespit edilmiştir. Dava konusu somut olayda TBK 100. Maddesinde açıklandığı üzere Yargıtay Kararlarında görüldüğü üzere, davalı firma tarafından ödenen 31.000,00 TL’ nin icra dosyası kapak hesabında görülen masraf+ faiz miktarından düşülmesi gerektiği ve sonrasında geri kalan kısmın ana borçtan düşülmesi 31.000,00 TL (kısmi ödeme)-14.221,077 TL masraf+ faiz giderleri=16.778,23 TL, asıl alacak miktarı olan 59.719,44 TL-16.778,23 TL =42.941,22 TL tutarın Mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiği yerinde görülmüştür. Bu durumda davacının tüm alacak miktarlarına yönelik olarak dava açmakta kusurunun bulunmadığı gibi tüm alacaklar yönünden aleyhine dava açılmasına davalının sebebiyet verdiği (HMK 312/2.madde; davalı, davanın açılmasına kendi hal ve davranışıyla sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilmez, HMK 331/1.madde; davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde, hakim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder) birlikte değerlendirildiğinde davalı taraf davanın açılmasına sebebiyet verdiği kanaatine varılarak dava konusu olan 59.719,44 TL üzerinden davalı aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmiştir.
Taraflar tacir olup, yapılan iş de ticari işletmesi ile ilgili ticari iş olduğundan talep edilen alacağa 3095 sayılı Yasa’nın 2/II. maddesi uyarınca ticari işlerde uygulanan avans faizi isteyebileceği ve davacı da takip talebinde ticari avans faizi talep ettiğinden, kabul edilen alacağa takip tarihinden sonra avans faiz uygulanması gerektiği anlaşılmıştır.

İcra ve İflas Kanunu’ nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Taraf ticari defterleri karşılıklı birbirini teyit ettiği, bs-ba formlarının birbirleriyle uyumlu olduğu ve davalı şirketin muhasebe kayıtlarında 31.12.2018 tarihi itibarıyla 59.719,44 TL borçlu olduğu sabit olup borçlu şirketçe belirlenebilir borç olduğundan icra inkar tazminat şartları oluşmuştur. Ayrıca davalı şirketin dava açılmasına sebebiyet verdiğine kanaat getirildiğinden dava tarihinden sonra kısmı ödeme sonucu kalan bakiye borç üzerinden değil dava açılış tarihi itibarıyla mevcut alacak olan 59.719,44 TL üzerinden davalı aleyhine icra inkar tazminatının hükmedilmesine karar verilerek aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıdaki açıklanan gerekçeler doğrultusunda;
DAVANIN KABULÜ İLE;
İstanbul … İcra müdürlüğü … Esas sayılı icra takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile, 42.941,21 TL asıl alacak ve 18/04/2019 kısmi ödeme tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlardaki avans faizi üzerinden takibin devamına,
Asıl alacak olan 59.719,44 TL üzerinden %20 icra inkar tazminatı olan 11.943,88 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T ‘e göre takdir olunan 6.919,14 TL’nin vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli olan 4.079,44.-TL harçtan peşin alınan 1.019,86 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 3.059,58 -TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.019,86.-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekili tarafından yapılan 9 adet posta-tebligat gideri ve dosya klasör ve dosya masrafı toplamı 75,70.-TL ile 1 adet bilirkişi ücreti 900,00-TL, 35,90.-TL başvuru harcı, 5,20.-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.016,80-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 17/12/2019
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır