Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/71 E. 2023/342 K. 02.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/71 Esas
KARAR NO : 2023/342

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 26/01/2023
KARAR TARİHİ : 02/05/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı asil tarafından mahkememize sunulmuş olan dava dilekçesinde özetle; “… Mah. … Cad. N:.. Kağıthane/İstanbul” adresinde bulunan lokantayı işlettiğini, 17/05/2021 tarihinde mülk sahiplerinden devir aldığını, taraflar arasında kira sözleşmesinin yapıldığını, 12/01/2023 tarihinde… görevlilerinin adrese gelerek kaçak/usulsüz elektrik enerjisi tüketildiği iddiasıyla tespit tutanağı düzenlediklerini, davacı asil kaçak elektrik kullanmadığını, faturalarını düzenli olarak ödediğini, diğer ticari faaliyet gösterdiği “… Mah. …Cad.N:… Sultangazi/İstanbul” adresine … yetkilileri tarafından gidildiğini, herhangi bir kaçak elektrik kullanımı tespit edilmediğini, kaçak/usulsüz elektrik kullanım tespit tutanağı gereğince kesilen elektriğinin, kesilmemesini yönünde tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından mahkememize sunulmuş olan cevap dilekçesinde özetle; Davacıya, kaçak elektrik kullanımından dolayı tahakkuk edilen faturaların, 23.01.2023 son ödeme tarihli 64.871,30 TL ve 23.01.2023 son ödeme tarihli 14.050,60 TL’lik olup toplamda 78.921,90 TL kaçak elektrik bedeli tahakkuk edildiğini, davacı tarafından ” davaya konu olan miktar ” şeklinde belirterek harca esas değer 64.871,30 TL olarak gösterilmiş ise de söz konusu kaçak elektrik kullanım tespit tutanağına dayalı olarak davacıya tahakkuk edilen fatura bedelinin toplamda 78.921,90 TL olduğundan harca esas değerin yanlış gösterildiğini, davacı tarafından eksik olarak harç yatırılmış olduğundan öncelikle davacıya eksik harcı tamamlaması için kesin süre verilmesini, verilen kesin sürede eksik harç tamamlanılmadığı taktirde davanın usulden reddini, Davacının “… Mah. … Cad. No:.. Zemin Dükkan Kağıthane İstanbul” adresindeki …hizmet numaralı kullanım yerinde EPDK Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 42. Maddesinin 1/b bendine göre dağıtım sistemine müdahale ederek ayrı bir hat çekmek suretiyle sayaçtan geçirilmeksizin elektrik enerjisi tükettiğinin tespit edildiğini, müvekkili şirketin denetim ekipleri tarafından 12.01.2023 tarih H/591842 Seri numaralı Kaçak/Usulsüz Elektrik Kullanım Tespit Tutanağı ile tutanak düzenlendiğini, kaçak elektrik tutanağının aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan resmi belge olduğundan davanın reddine, vekalet ücreti ile yargılama giderinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; Dava, kaçak elektrik tüketim tutanağından kaynaklı olarak menfi tespit istemine ilişkindir.
Somut olayda yapılan kontrolde davacı asil tarafından mahkememize ibraz edilmiş olan dava dilekçesinde özetle “… Mah. … Cad. N:.. Kağıthane/İstanbul” adresinde lokanta işlettiğini ve işbu adrese ilişkin olarak tutulmuş olan kaçak elektrik tüketim tutanağının usulüne uygun tutulmadığından bahisle menfi tespit isteminde bulunmuş olduğu görülmekle davacı asilin tacir statüsünün bulunup bulunmadığının tespiti için bağlı bulunduğu vergi dairesine ve İstanbul ticaret sicil müdürlüğüne müzekkereler yazılmış olan gelen cevabi yazılardan davacının ticari kaydının olmadığı, işletme esasına göre defter tuttuğunun mahkememize bildirilmiş olduğu görülmüştür.
6100 Sayılı HMK’nın “Dava şartlarının incelenmesi” başlığını taşıyan 115. Maddesinin 1. Fıkrası “(1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.” uyarınca yargılamanın her aşamasında dava şartlarının bulunup bulunmadığının re’sen incelenmesi gerektiğinden aynı kanunun “Dava şartları” başlığını taşıyan 114. Maddesi uyarınca ” (1) Dava şartları şunlardır:
a) Türk mahkemelerinin yargı hakkının bulunması.
b) Yargı yolunun caiz olması.
c) Mahkemenin görevli olması.
ç) Yetkinin kesin olduğu hâllerde, mahkemenin yetkili bulunması.
d) Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları; kanuni temsilin söz konusu olduğu hâllerde, temsilcinin gerekli niteliğe sahip bulunması.
e) Dava takip yetkisine sahip olunması.
f) Vekil aracılığıyla takip edilen davalarda, vekilin davaya vekâlet ehliyetine sahip olması ve usulüne uygun düzenlenmiş bir vekâletnamesinin bulunması.
g) Davacının yatırması gereken gider avansının yatırılmış olması.
ğ) Teminat gösterilmesine ilişkin kararın gereğinin yerine getirilmesi.
h) Davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunması.
ı) Aynı davanın, daha önceden açılmış ve hâlen görülmekte olmaması.
i) Aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması.
(2) Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.”

Şeklindeki düzenlemesi uyarınca dava şartlarına ilişkin re’sen yapılacak olan kontrol işbu maddede yer alan sıralamaya göre yapılması gerektiğinden mahkememizce öncelikle görev hususu irdelenecektir.
TTK’nun 4. Maddesinde ticaret mahkemelerinin görevli olduğu haller düzenlenmiş olup birinci fıkrasına göre her iki tarafından ticari işletmesi ilgili davaların nispi ticari dava olduğu vurgulanmış olup diğer fıkralarında ise mutlak ticari davalar sayılmıştır.
Yargıtay’ın yerleşik içtihatları uyarınca kaçak elektrik tüketiminden kaynaklı olarak açılmış olan davalarda görevli mahkeme; tüketime konu adresin konut olması ve tüketimi gerçekleştiren kişinin tüketici olması halinde Tüketici Mahkemesi, tüketime konu adresin işyeri olması halinde tüketimi gerçekleştiren kişi tacir ise Ticaret Mahkemesi, esnaf statüsünde ise Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kabul edilmiştir.
Mahkememizin işbu dosyası ile benzer mahiyette olan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 2019/1160 Esas, 2021/535 Karar Sayılı, 25/02/2021 Tarihli “… Dava, Kaçak elektrik tüketime nedeniyle başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
… TTK 4/2 maddesinde mutlak ticari davalar sayılmış olup, dava sayılan mutlak ticari davalar kapsamında değildir. Ancak, TTK 4/1 maddesine göre ticari dava sayılması için de, davanın her iki tarafın da tacir olması ve uyuşmazlığın iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili olması gereklidir.
… Eğer taraflardan biri, tacir değil, esnaf niteliğinde ise davayı ticari dava olarak kabul etmek mümkün değildir. Eğer tacir niteliğinde ise Ticaret Mahkemesi olarak devam edilmek, esnaf niteliğinde ise genel mahkemeler görevli olduğundan Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmek üzere,” şeklindeki gerekçeli ilamı da göz önünde bulundurulduğunda somut olayda davacının tacir kaydının bulunmadığı, işbu sebeple davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemelerine ait olduğu kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın, davaya mahkememizin görevli olmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Davaya bakmaya İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olması nedeniyle mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
3-HMK. Madde 20 uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde mahkememize başvurulması halinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine,
4-Dosyanın gönderilmesi için süresi içerisinde başvurulmaz ise HMK. Madde 20 uyarınca davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verileceğinin ihtarına
5-HMK 20.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesi için taraflarca başvurulması halinde HMK 331/2.maddesi gereğince yargılama giderlerinin ve HMK 323/1-ğ maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan vekalet ücretinin yetkili ve görevli mahkeme tarafından hüküm altına alınmasına, belirtilen sürede başvuru yapılmaması halinde talep üzerine yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin mahkememizce hüküm altına alınmasına,
Dair, davacı asil ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/05/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

* İş bu karar 5070 Sayılı Kanun hükümlerine göre güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.