Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/597 E. 2023/772 K. 30.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/597 Esas
KARAR NO : 2023/772
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/03/2016
KARAR TARİHİ : 30/10/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müteveffa … … 16.02.2016 tarihinde kendi sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile Urla-Çeşme istikametinde otobanda seyir halinde iken … TC kimlik nolu … … sevk ve idaresindeki … dorse plakalı, … plakalı çekici ile çarpıştığı ve trafik kazası neticesi müteveffa … … olay yerinde hayatını kaybettiği, kaza anında müteveffa Muhammet …’un kullandığı … plakalı aracın ZMS trafik sigortasının davalılardan … Sigorta tarafından yapıldığı, sigorta poliçe numarasının … olduğu, kazaya karışan sürücüsü … …, işleteni İsa … olan … plakalı çekicinin ZMS Sigortasının da davalılardan … Sigorta tarafından düzenlendiği, sigorta poliçe numarasının … olduğu, müteveffa … … 24.05.1984 doğumludur ve ölüm tarihi olanl6.02.2016tarihinde 31 yaşında olduğu, müteveffa ölüm tarihinde elektrik ustası olarak çalışmakta olup bu mesleği uzunca süredir yaptığı, ölüm tarihinde aylık ortalama kazancının 3.500 TL olduğu, müteveffa … … ‘un ölümü ile geriye mirasçı olarak 23.10.1990 doğumlu eşi … ve 12.08.2010 doğumlu oğlu … ‘un kaldığı, müvekkilleri … … ‘un ölümü ile onun desteğinden yoksun kaldığı, … ‘nın müteveffanın annesi olduğu, arz ve izah edilen nedenlerle; müvekkili … için müteveffanın ölümü nedeniyle fazlaya dair talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihi itibari ile davalıların sorumlu olduğu teminat miktarı ile sınırlı olarak davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkine verilmesine, müvekkili … … … için müteveffanın ölümü nedeniyle fazlaya dair talep ve dava haklarımız saktı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihi itibari ile davalıların sorumlu olduğu teminat miktarı ile sınırlı olarak davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkile verilmesine, müvekkili … için müteveffanın ölümü nedeniyle fazlaya dair talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihi itibari ile davalıların sorumlu olduğu teminat miktarı ile sınırlı olarak davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkile verilmesine, Yargılama harç ve giderleri ile ücreti vekâletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesi talep edilmiştir.
13/02/2018 tarihli ıslah dilekçesinde özetle:10.08.2017 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda müvekkili … için müteveffanın ölümü nedeniyle fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 177.263,28 TL, … … … için 26.885,82 TL, … için 42.222,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı … A.Ş..’den tahsilini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın 14.12.2015/2016 tarihleri arasında geçerli … numaralı ZMS trafik sigorta Poliçesi ile … adına ölüm halinde kaza tarihi itibarıyla şahıs başına 290.000,00 TL’sine kadar azami sorumluluk hadleri sigorta ettirildiği, sigorta şirketinin işbu sorumluluğu kusur oranında ve poliçe limiti ile sınırlı sorumluluk olduğu, davacılar, davaya konu ettiği talebiyle ilgili olarak müvekkil sigorta şirketine dava tarihinden önce herhangi bir başvuruda bulunmadığı ve dolayısıyla müvekkil şirketin davacıya karşı temerrüdü söz konusu olmadığı, arz ve izah edilen nedenlerle davanın reddine, aksi halde maddi tazminat talebi bakımından belirttiğimiz şekilde hesaplama yapılarak hüküm tesis edilmesine, kaza tarihinden itibaren faiz talebinin reddine, dava açılmasına sebebiyet vermediğimiz için masraf, faiz ve vekâlet ücreti ile sorumlu tutulmamamıza, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davacıya tahmiline karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı … A.Ş.’ne usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmış olup davalı tarafından süresi içerisinde dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi verilmediği anlaşılmakla HMK M.128 hükmü uyarınca davalının dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaları inkar etmiş sayılmasına karar verilerek yargılama yapılmıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Davanın; trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı davası olduğu anlaşıldı.
Mahkememizden verilen 07/05/2018 tarih ve 2016/… Esas 2018/… sayılı kararı Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 09/11/2022 tarih ve 2021/… Esas 2022/… Karar sayılı ilamıyla BOZULMAKLA yukarıdaki esasa kaydı yapılarak yargılamaya devam olunduğu görüldü.
İlamda;
“Somut olayda; ihtiyari dava arkadaşı olan davacılar bakımından temyiz sınırı davalının her bir davacıya yönelik temyizi bakımından ayrı ayrı belirlenecektir. Davacılardan … için hükmedilen miktar 26.885,22 TL ve davacılardan … için hükmedilen miktar 42.222,00 TL olup davalı tarafça anılan davacılar yönünden temyize konu edilen miktarlar, yukarıda belirtilen temyiz kesinlik sınırının altında kalmaktadır. Bu nedenle Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin, davacılardan … ve …’ya yönelik temyiz dilekçesinin HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince reddi gerekmiştir.
Katılma yolu ile temyiz, asıl temyiz talebine sıkı sıkıya bağlıdır ve ona tabidir. HMK’nın 366. maddesi yollamasıyla 348. maddesinin 2. fıkrası gereğince asıl tarafın temyiz ettiği kararın temyizi kabil değilse temyiz süresini geçirmiş olan taraf cevap dilekçesi (katılma yolu) ile hükmü temyiz edemez. Temyiz yoluna başvuranın temyiz talebi Yargıtay tarafından esasa girilmeden reddedilirse, katılma yolu ile başvuranın temyiz talebi de reddedilir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin, davacılardan … … … ve …’ya yönelik temyiz dilekçesinin miktar yönünden reddine karar verildiğine göre gerekçeli kararın tebliğinden sonra kararı temyiz etmeyip davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin temyiz dilekçesinin tebliğinden sonra katılma yolu ile kararı temyiz eden davacılar … ve … vekilinin de Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 348. maddesi gereğince temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin, davacılardan …’a yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Davacının desteğinin, davalıya zorunlu mali sorumluluk sigortalı aracın sürücüsü iken gerçekleşen kazada öldüğü dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Türk Ticaret Kanunu’nun 1425. maddesine göre sigorta poliçesi genel ve varsa özel şartları içerir. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Yeni Genel Şartları 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Genel şartların C.10. maddesi ile 12.08.2003 tarihli ve 25197 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları yürürlükten kaldırılmıştır.
Yeni genel şartların C.11. maddesine göre yeni genel şartlar, genel şartların yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkânı bulunmamaktadır. Sigortacılık Kanunu 11. madde hükmüne göre ise, sigorta sözleşmesinin ana muhtevası müsteşarlıkça onaylanan ve sigorta şirketlerince aynı şekilde uygulanacak olan genel şartlara uygun olarak düzenlenir.
01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın amacı A.1 maddesinde “Karayolları Trafik Kanunu uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise genel şartlar A.3. maddesinde “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır” şeklinde düzenlenmiştir. Kapsama giren teminat türlerinin tanımlandığı A.5. maddesinin (ç) bendinde Destekten Yoksun Kalma (Ölüm) Teminatı “Üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla ölenin desteğinden yoksun kalanların destek
zararlarını karşılamak üzere bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek tazminattır.” şeklinde ifade edilmiştir. Genel Şartlar A.6. maddesinin (c) bendinde “İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri” ve (d) bendinde “Destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri” zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatının dışında kalan hallerden sayılmıştır.
Somut olayda; desteğin sürücüsü olduğu araç ile seyri sırasında 16.02.2016 tarihinde meydana gelen kaza sonucu vefat ettiği; poliçenin düzenlenme tarihinin de 14.12.2015 tarihi olduğu görülmektedir. Davacı eş, kazada hayatını kaybeden ve tam kusurlu olan sürücü desteğin kendi zorunlu mali mesuliyet sigortasından destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmuştur.
Davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen poliçenin teminat başlangıç ve bitiş tarihleri 14.12.2015-14.12.2016 tarihleri olup davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun kapsamı ise 01.06.2015 tarihinde, yani poliçenin teminat başlangıç tarihi olan 14.12.2015 tarihinden önce yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’na göre belirlenecektir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları A.3. maddesine ve A.5. maddesinin (ç) bendine göre, ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla oluşan destek zararları, destekten yoksun kalma (ölüm) teminatı kapsamındadır. Bunun sonucu olarak, sigortacının destek zararlarından sorumlu olması için, motorlu aracın işletilmesi sırasında ölen kişinin mutlaka üçüncü bir kişi olması gerekir. Açıklanan bu maddi ve hukuksal olgulara göre somut olayda işleten ve araç sürücüsü olan murisin (destek) üçüncü kişi olarak kabulü mümkün değildir.
Yine Genel Şartların A.6. maddesi (d) bendine göre destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber, destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin teminat kapsamı dışında tutulması nedeniyle, somut olayda tam kusuru ile kendi ölümüne neden olan sürücü murisin destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında değildir. Poliçenin teminat başlangıcı tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanunu’nda sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber, destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin sigorta teminatı kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme de yoktur. Bu sebeplerle; desteğin davaya konu trafik kazasında tam kusurlu olduğu ve desteğin idaresindeki aracın sigortacısı olan davalı sigorta şirketinden destek tazminatı talep etme hakları bulunmadığı (aynı yönde HGK’nun 20.04.2021 tarih, 2020/17-191 Esas ve 2021/514 Karar sayılı ilamı) gözetilmeden, davacı …’nin zararının teminat kapsamında olduğu kabulü doğru değildir.Bu nedenle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
3-Bozma neden ve şekline göre de davacılardan … vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin, davacılardan … ve … ’ya yönelik ve davacılardan … … … ve … Canbuğa’nın, davalılardan … Sigorta A.Ş.’ye yönelik temyiz dilekçelerinin REDDİNE, (2) numaralı bentte gösterilen nedenle davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin, davacılardan … …’a yönelik temyiz itirazlarının kabulüyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK 373/1. maddesi gereğince KALDIRILMASINA ve İlk Derece Mahkemesi kararının HMK 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, (3) numaralı bentte gösterilen nedenlerle davacılardan … …’un temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,” denmiştir.
Somut olayda; desteğin sürücüsü olduğu araç ile seyri sırasında 16.02.2016 tarihinde meydana gelen kaza sonucu vefat ettiği; poliçenin düzenlenme tarihinin de 14.12.2015 tarihi olduğu görülmektedir. Davacı eş, kazada hayatını kaybeden ve tam kusurlu olan sürücü desteğin kendi zorunlu mali mesuliyet sigortasından destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmuştur.
Mahkememizce uyulmasına karar verilen Yargıtay bozma kararında belirtildiği üzere;Davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen poliçenin teminat başlangıç ve bitiş tarihleri 14.12.2015-14.12.2016 tarihleri olup davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun kapsamı ise 01.06.2015 tarihinde, yani poliçenin teminat başlangıç tarihi olan 14.12.2015 tarihinden önce yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’na göre belirlenecektir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları A.3. maddesine ve A.5. maddesinin (ç) bendine göre, ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla oluşan destek zararları, destekten yoksun kalma (ölüm) teminatı kapsamındadır. Bunun sonucu olarak, sigortacının destek zararlarından sorumlu olması için, motorlu aracın işletilmesi sırasında ölen kişinin mutlaka üçüncü bir kişi olması gerekir. Açıklanan bu maddi ve hukuksal olgulara göre somut olayda işleten ve araç sürücüsü olan murisin (destek) üçüncü kişi olarak kabulü mümkün değildir.
Yine Genel Şartların A.6. maddesi (d) bendine göre destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber, destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin teminat kapsamı dışında tutulması nedeniyle, somut olayda tam kusuru ile kendi ölümüne neden olan sürücü murisin destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında olmadığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 269,85TL karar ve ilam harcından peşin alınan ( başta 29,20 TL +ıslahta 831,20 TL= ) 860,40TL den mahsubu ile artan 590,55‬TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
3-Davalı … Sigorta A.Ş. vekille temsil olunmakla red üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 38.955,67TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
5-Davalı … Sigorta A.Ş. Tarafından yatırılan 150,00TL nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/10/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır