Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/189 E. 2023/806 K. 13.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/189 Esas
KARAR NO : 2023/806
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 17/03/2023
KARAR TARİHİ : 09/11/2023

DAVA: Davacı vekili mahkememize ibraz etmiş olduğu dava dilekçesinde, Davalı borçlu … İnş.ve Turz.Tic.A.Ş aleyhine …. İcra Dairesi 2022/… Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını ve ödeme emri 29.11.2022 tarihinde borçluya tebliğ edildiğini, bunun üzerine davalı borçlu 04.12.2022 tarihinde; … A.Ş.’ye karşı keşide edilen …. Noterliği’nin 07.09.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile “ödemezlik def’i hakkı” kapsamında durdurulmuştur denilerek icra takibine, ödeme emrine, borca, faiz oranına, işlemiş faize ve borcun tüm fer’ilerine açıkça itiraz ettiğini ve aynı gün takibin durdurulduğunu, her ne kadar davalı taraf borca itiraz dilekçesinde 15 Temmuz 2022, 15 Ağustos 2022, 15 Eylül 2022 ve 15 Ekim 2022 vade tarihli 350.000,00-TL’lik taksitlerin ödenmesi hususunda … A.Ş.’ye karşı keşide edilen …. Noterliği’nin 07.09.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile “ödemezlik def’i hakkı” kapsamında durdurulmuştur denilmişse de bu durumun hukuki dayanağının bulunmadığını, zira müvekkili ile davalı arasında imzalanan ilgili sözleşmelere göre müvekkili projede yüklenici sıfatı ile kendine düşen %60 payını arsa maliki olan davalıya devretmeyi, davalı yanda karşı edim olarak müvekkiline 19.000.000,00-TL’yi aylık 350.000 TL taksitlerle ödemeyi taahhüt ettiğini, dolayısıyla davalının aylık taksitler halinde yaptığı ödemenin …nde kendisine yüklenici sıfatla uhdesinde olan %60 hissenin devri karşılığı olduğu hususunun çok açık olmasına rağmen davalı yan kendi edimini yerine getirmemekte ve böylece …ndeki müvekkili hissesini bedelsiz edinme saikiyle hareket ettiğini, hal böyle iken anlaşmanın esaslı unsurunu bir kenara bırakarak sözleşmenin fer’ileri niteliğindeki hususlar üzerinden ödemezlik def’inin ileri sürülmesi kabul edilebilir nitelikte olmayıp, yargılamayı gerektirdiğini, buna rağmen davalı taraf kendisini mahkeme yerine koyduğunu ve hukuka aykırı olarak sözleşmenin fer’isi niteliğindeki hususların müvekkili şirket tarafından yerine getirilmediğinden bahisle sözleşmenin esaslı unsuru olan 350.000 TL tutarlı aylık taksitlerini ödemediğini ve ödemezlik def’ini haksız olarak ileri sürdüğünü, kaldı ki; itiraz dilekçelerinde dile getirilen …. Noterliği’nin 07.09.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi içeriğine de bakıldığında bu fer’ilerin müvekkili firmaya karşı yönlendirilen iddiaları bakımından kat’i surette haklılık paylarının da bulunmadığını, iddia edilen kısımlar müvekkili firmanın yerine getirdiği edimle alakalı olmadığını, asıl yerine getirilmesi gereken edimin hisse devri olduğunu ve söz konusu ihtarnameden de anlaşılacağı üzere müvekkili firmanın sözleşme gereğince üzerine düşen edimleri yerine getirdiğini belirterek …. İcra Dairesi 2022/… Esas sayılı icra takibine itirazın iptaline, aylık 350.000TL tutarındaki 15/07/2022, 15/08/2022, 15/09/2022 ve 15/10/2022 tarihli taksit toplamı olan 1.400.000 TL asıl alacağın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte ödenmesine, ayrıca tüm izahlarımıza rağmen kötü niyetli olarak davalının icra takibine yapmış olduğu itiraz nedeniyle %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, işbu davanın, davacı … Tic. A.Ş. (“… A.Ş.”) tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün 2022/… Esas sayılı icra dosyasına müvekkili … A.Ş. (“… A.Ş.”)’nin yapmış olduğu itirazın iptali talebiyle ikame edildiğini, olayların ve karşılıklı mutabakatların imzalı belgelere dayanarak kronolojik bir sıra içinde ele alınması ve değerlendirilmesinin davacı … A.Ş.’nin ne kadar haksız olduğunu net bir biçimde ortaya çıkaracağını, müvekkil … A.Ş. ile davacı … A.Ş. arasında 05.10.2018 tarihli Hisse Devri ve Tasfiye Protokolü (“Protokol”) akdedildiğini, işbu Protokol’de davacı … A.Ş. “Yüklenici”, müvekkili şirket … A.Ş. ise “Arsa Sahibi” sıfatını haiz olduğunu, söz konusu Protokol ile … projesinin inşaatını yapmış olan yüklenici davacı … A.Ş., proje ile ilgili olarak kanundan, sözleşmelerden, fiili uygulamalardan doğan, başta 5000 devre mülkteki ve ticari üniteler üzerindeki % 60 hissesi olmak üzere mevcutlarını, doğmuş/doğacak her türlü haklarını arsa sahibi müvekkili … A.Ş.’ye KDV dahil 29.000.000,00-TL’ye devrettiğini/sattığını, Hisse Devri ve Tasfiye Protokolü’nün; (I-3) maddesine göre; “YÜKLENİCİ ARSA SAHİBİ’ne … … projesindeki, başta 5.000 devremülkteki ve ticari ünitelerdeki %60 hissesi olmak üzere, her türlü haklarını devretmek/satmak yönündeki teklifini yinelemiştir.”(II-A/1) maddesine göre; “Çok uzun süren müzakereler sonunda YÜKLENİCİ’nin … … projesiyle ilgili olarak kanundan, sözleşmelerden, fiili uygulamalardan doğan, başta 5.000 devremülkteki ve ticari üniteler üzerindeki %60 hissesi olmak üzere, mevcutlarını, doğmuş/doğacak her türlü haklarını ARSA SAHİBİ’ne devir/satma bedeli (29.000.000,00) TL kabul edilmiştir.” (II-C/1) maddesine göre; “YÜKLENİCİ … …ne gelen termal suyun çıkarıldığı arazinin kiralanma hakkı ile termal suyu işletme/kullanma hakkını Yeni İşletme Şirketine devredecektir.” (II-C/14) maddesine göre; “İşbu Protokolden doğacak olan Damga Vergisi YÜKLENİCİ tarafından ödenecektir.” denildiğini, müvekkili … A.Ş. ile davacı … A.Ş arasında akdedilen Protokol’den sonra davacı … A.Ş., müvekkili … A.Ş.’nin de onaylayan sıfatıyla yer aldığı 09.10.2018 tarihli İşletme Devir Sözleşmesi ile … … işletmesini tüm haklarıyla birlikte dava dışı … Turizm ve İşletmecilik Ticaret A.Ş. -Yeni İşletme Şirketi- (“… A.Ş.”)’ye devrettiğini, İşletme Devir Sözleşmesi’nin (IV-5) maddesine göre; “YÜKLENİCİ … ‘ne gelen termal suyun çıkarıldığı arazinin kiralanma hakkı ile termal suyu işletme/kullanma hakkını İŞLETMECİ’ye devredecektir.” denildiğini, hem Hisse Devri ve Tasfiye Protokolü hem de İşletme Devir Sözleşmesi’nde açıkça ifade edildiği üzere davacı … A.Ş., … ‘ne gelen termal suyun çıkarıldığı arazinin kiralanma hakkı ile termal suyu işletme/kullanma hakkını dava dışı … A.Ş.’ye devretme edimini yerine getirmekle yükümlü olduğunu, hal böyle iken muhatap … A.Ş. Protokol ve Sözleşme hükümlerine aykırı olarak 07.04.2021 tarihinde … aleyhine … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/… Esas sayılı dosyası ile … …’ne gelen termal suyun çıkarıldığı arazideki kiracılık hakkının tespiti istemli dava ikame ettiğini ve ihtiyati tedbir talebinde bulunarak Mahkeme tarafından “… ili … ilçesi Tahtakuşlar Mahallesi 398 parselde kayıtlı taşınmazda mevcut jeotermal su kuyusunun kullanılabilmesi için taşınmazın davacı şirkete tedbiren tahsisine” karar verilmesine neden olduğunu, daha evvel, işbu davanın konusundan bağımsız olarak, davacı … A.Ş.’nin üzerine düşen edimlerini yerine getirmemesi üzerine müvekkili … A.Ş., davacı … A.Ş’ye karşı ödemezlik def’i hakkını ileri sürdüğünü ve hukuka uygun olarak Mart-Nisan-Mayıs 2020 dönemine ilişkin 350.000,00-TL’lik taksitlerin ödemesini durdurduğunu, akabinde müvekkili … A.Ş.’nin ve dava dışı … A.Ş.’nin hukuki gayret ve çabaları sonucu 08.06.2020 tarihinde … … Bölge Müdürlüğü ile dava dışı … A.Ş. arasında kira sözleşmesi imzalanınca müvekkili … A.Ş. de ödemezlik def’i hakkı kapsamında durdurmuş olduğu ödemeleri davacı … A.Ş.’ye 11.06.2020’de toplu olarak yaptığını, tarafları ve konusu işbu dava ile aynı olan -Mart-Nisan-Mayıs 2020 dönemine ilişkin 350.000,00-TL’lik taksit ödemelerinin ödemezlik def’i ileri sürülerek durdurulması ile ilgili- …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/… Esas sayılı dosyası kapsamında düzenlenen bilirkişi raporu ile gerekçeli kararın birer örneğinin ekte sunulduğunu, bu belgelerle davacı … A.Ş.’nin davasının haksız ve mesnetsiz olduğu ortaya konulduğunu, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 11/3. maddesinde; “Ticari işletme, içerdiği malvarlığı unsurlarının devri için zorunlu tasarruf işlemlerinin ayrı ayrı yapılmasına gerek olmaksızın bir bütün hâlinde devredilebilir ve diğer hukuki işlemlere konu olabilir. Aksi öngörülmemişse, devir sözleşmesinin duran malvarlığını, işletme değerini, kiracılık hakkını, ticaret unvanı ile diğer fikrî mülkiyet haklarını ve sürekli olarak işletmeye özgülenen malvarlığı unsurlarını içerdiği kabul olunur. Bu devir sözleşmesiyle ticari işletmeyi bir bütün hâlinde konu alan diğer sözleşmeler yazılı olarak yapılır, ticaret siciline tescil ve ilan edilir.” şeklinde yer aldığı üzere İşletme Devir Sözleşmesi ile marka hakkı gibi diğer fikri mülkiyet hakları da işletmeyi devralan dava dışı … A.Ş.’ye kanunen devrolunduğunu, kısaca; söz konusu Sözleşme ile davacı … A.Ş.’nin “… …” markası ile bir ilişkisi kalmamış olup bu markanın hak sahibinin dava dışı … A.Ş. Olduğunu, davacı … A.Ş. yine Protokol ve Sözleşme’ye aykırı olarak “… …” markasının dava dışı … A.Ş.’ye tescili için gerekli işlemleri yerine getirmediği gibi hem müvekkili … A.Ş. hem de dava dışı … A.Ş. aleyine …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/… Esas sayılı dosyası ile marka hakkına tecavüzden kaynaklı maddi-manevi tazminat davası ikame ettiğini, müvekkili … A.Ş. ödemezlik defi hakkını ileri sürerek davacı … A.Ş.’ye …. Noterliği’nin 07.09.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ettiğini, İşbu ihtarnamede davacı … A.Ş.’nin Protokol ve Sözleşme kapsamında yerine getirmediğini ve/veya Protokol ve Sözleşme’ye aykırı hareket ettiği edimleri aşağıdaki şekilde sıralandığını, a- … A.Ş’nin … …’nün kullanmış olduğu termal suyun çıktığı arazinin kiracılık sıfatının kendisi lehine tespiti istemli dava ikame etmesinin, b- 16.07.2013 tarihli Düzenleme Şeklinde Arsa Payı Karşılığı Bina Yapımı ve Satış Vaadi Sözleşmesi ile “… …”nü inşa etmeyi taahhüt eden, inşaata başladığı tarihten işletmeyi bıraktığı tarihe kadar reklam, tanıtım, pazarlama ve satış faaliyetlerinde tesis için “… …” tanıtma işaretini/site ismini/işletme adını/markasını kullanan, tesis içi ve tesis dışı tabelalarını bu isme göre bizzat kendisi yaptıran, astıran/diktiren, (3616) adet Alıcıya “… …”nden devre mülk satan, satış vaadi sözleşmelerinin hepsinde tesis için bu ismi/tanıtma işaretini kullanan, tesise ait Yönetim Planını “… … Yönetim Planı” olarak bizzat düzenleyen ve bu isim altında tapuya tescil ettiren, “… …” markası hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığı’na markaya tecavüz iddiasıyla suç duyurusunda bulunup buradan olumsuz netice alan davacı … A.Ş’nin “… …” ibaresini taşıyan markayı ve isim hakkını dava dışı … A.Ş.’ye devretmemesinin ve aksine marka hakkına tecavüzden kaynaklı maddi-manevi tazminat davası ikame etmesinin, c- Davacı … A.Ş.’nin satışını yapmış olduğu devre mülklerin tapularını Alıcılara, 6 ay içinde (05.04.2019 tarihine kadar) vermemiş olmasının, d- Protokol’den kaynaklanan ve davacı … A.Ş.’nin ödeme yükümlülüğünde olan damga vergisinin ödenmemesinin, e- Davacı … A.Ş.’nin Kurumsal Web Sitesi’ni 31.12.2018 tarihinden önce dava dışı işletme şirketi … A.Ş.’ye devretmesi gerekirken halen devretmemiş olmasının olduğunu, müvekkili … A.Ş. gene aynı ihtarname ile; “en geç 14.09.2021 tarihine kadar muhatap … A.Ş. tarafından hem Protokol hem de Sözleşme’den kaynaklı edimlerini yerine getirmesi ve Protokol ve Sözleşme hükümlerine aykırı olarak ikame etmiş olduğu … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/… ve … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/… Esas sayılı davalarından feragat etmesi, diğer edimlerini yerine getirmesi, aksi halde muhatap … A.Ş.’nin bu edimlerini yerine getirene kadar müvekkil … A.Ş.’nin yapacağı aylık 350.000,00-TL’lik ödemelerin ödemezlik def’i hakkı kapsamında durdurulacağını ve Türk Borçlar Kanunu ve diğer yasal mevzuatın müvekkil … A.Ş.’ye tanımış olduğu her türlü haklarını kullanacağını” ihbar ve ihtar ettiğini, müvekkili … A.Ş.’nin 07.09.2021 tarihli ihtarnamesine karşı davacı … A.Ş. tarafından keşide edilen … Noterliği’nin 14.09.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile menfi cevap verildiğini, müvekkili … A.Ş.’nin ödemezlik def’ini ileri sürerek ödemelerini durdurduğunun davacı … A.Ş.’nin Sözleşme ve Protokol hükümleri kapsamında yerine getirmediği diğer edimlerle ilgili tüm detayları …. Noterliği’nin 07.09.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamede açıklanmış olduğunu, müvekkili … A.Ş. ile davacı … A.Ş. arasında akdedilen Hisse Devri ve Tasfiye Protokolü ile müvekkili … A.Ş.’nin onaylayan sıfatıyla yer aldığı İşletme Devir Sözleşmesi, taraflara sıralı ve süreli edimler yükleyen “karşılıklı iki tarafa borç yükleyen” nitelikte sözleşmeler olduğunu, Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK’nın) 97. maddesine göre; karşılıklı edimleri ihtiva eden borç ilişkilerinde kendi edimini yerine getirmeyen taraf karşı yandan edimini yerine getirmesini talep edemeyeceğini, Nitekim TBK m.97’e göre “Karşılıklı borç yükleyen bir sözleşmenin ifası isteminde bulunan tarafın, sözleşme koşullarına ve özelliklerine göre daha sonra ifa etme hakkı olmadıkça, kendi borcunu ifa etmiş ya da ifasını önermiş olması gerekir.” denildiğini, bu hükümden de açıkça anlaşılacağı üzere, davacı … A.Ş.’nin müvekkili … A.Ş.’ye yönelik ifa talebinde bulunabilmesinin, öncelikle kendi borcunun ifasını yerine getirmiş ya da en azından önermiş olması ön koşuluna bağlı olduğunu, dolayısıyla müvekkili … A.Ş. tarafından kendisine karşı yönelen ifa talebini böyle bir def’i hakkına dayanarak ifadan kaçınabilmesinin Kanun’un kendisine tanıdığı bir hak olduğunu, müvekkili … A.Ş.’nin temerrüde düşmesini de engellediğini, müvekkili … A.Ş., tüm yazılı/sözlü ihtarlarına rağmen davacı … A.Ş.’nin üzerine düşen edimlerini yerine getirmemiş olması sebebiyle “edimlerini yerine getirene kadar” ödemezlik def’ini ileri sürdüğünü ve hukuka uygun olarak Temmuz, Ağustos, Eylül ve Ekim 2022 dönemlerine ilişkin 350.000,00-TL’lik taksitlerin ödemesini durdurduğunu, taksitlerin ödenmesinin durdurulmasına davacı … A.Ş.’nin Sözleşme, Protokol ve hukuka aykırı davranış, talep, tutum ve yaklaşımları sebebiyet verdiğinden TBK’nın 97. maddesindeki düzenleme nedeniyle müvekkili … A.Ş.’nin temerrüdünden ve kusurundan söz edilemeyeceğini, kaldı ki; borçlu temerrüt halinde iken dahi ödemezlik def’ini kullansa, temerrüt, def’in kullanıldığı andan değil, def’in kullanılma şartlarının gerçekleştiği andan itibaren ortadan kalktığını, dolayısıyla şartları oluşan ve müvekkili şirket tarafından kullanılmış bulunan TBK m. 97 anlamındaki ödemezlik def’inin temerrüt durumunun bütün sonuçlarını ortadan kaldırdığı açıkça ortada olduğunu, davacı … A.Ş. tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün 2022/… Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, tanzim edilen ödeme emri müvekkili … A.Ş.’ye 29.11.2022 tarihinde tebliğ edildiğini, işbu ödeme emri ile müvekkili şirketten “1.400.000,00-TL Asıl Alacak ve 51.198,29-TL Asıl Alacağa İşlemiş Faiz olmak üzere toplam 1.451.198,29-TL” talep edildiğini, müvekkili şirket tarafından 04.12.2022 tarihli dilekçe ile; ödeme emrinde borcun sebebi olarak gösterilen “15 Temmuz 2022, 15 Ağustos 2022, 15 Eylül 2022 ve 15 Ekim 2022 tarihinde ödenmesi gereken 350.000,00-TL tutarındaki taksitlerin” ödenmesinin müvekkili … A.Ş. tarafından davacı … A.Ş.’ye karşı keşide edilen …. Noterliği’nin 07.09.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile “ödemezlik def’i hakkı” kapsamında durdurulduğunu, dolayısıyla müvekkili … A.Ş’nin davacı … A.Ş’ye vadesi geçmiş (temerrüte düşmüş) ödemesi gereken hiçbir borcu bulunmadığının bildirildiğini
icra takibine, ödeme emrine, borca, faiz oranına, işlemiş faize ve borcun tüm fer’ilerine açıkça itiraz edildiğini ve itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiğini, İcra İflas Kanunu’nun 67/2. maddesinde; “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkûm edilir.” şeklinde hükme yer verildiğini, davacı … A.Ş.’nin …. İcra Müdürlüğü’nün 2022/… Esas sayılı dosyası ile; taksitlerin ödemesinin “ödemezlik def’i hakkı” kapsamında durdurulduğunu ve müvekkili … A.Ş.’nin vadesi geçmiş (temerrüte düşmüş) ödemesi gereken herhangi bir borcu bulunmadığını bile bile haksız ve kötü niyetli olarak icra takibini başlatmış olduğu hususunun tartışmasız olduğunu belirterek haksız ve mesnetsiz işbu davanın reddine, davacı aleyhine %20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, itirazın iptali istemine ilişkin olup, davalı tarafından ödemezlik definde bulunulması nedeniyle davalının ödemezlik definde haklı olup olmadığının tespiti noktasında uyuşmazlık toplanmaktadır.
DELİLLER: …. İcra Müdürlüğünün 2022/… Esas nolu dosyası, hisse devri ve tasfiye protokolü, işletme devir sözleşmesi, … Sulh Hukuk Mahkemesine ait 2021/… Esas nolu dosya, …. Asliye Hukuk Mahkemesine ait 2020/… Esas nolu dosya.
…. İcra Müdürlüğünün 2022/… Esas nolu dosyası alınıp incelendiğinde, davacı tarafından davalı hakkında 05/12/2018 tarihli hisse devri ve tasfiye protokolü uyarınca 15/07/2022 , 15/08/2022 , 15/09/2022 ve 15/10/2022 tarihlerinde ödenmesi gereken taksit tutarı denilerek 1.400.000 TL’si asıl alacak geri kalanı da işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.451.198,29 TL alacağın tahsili için ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin tebliği üzerine davalı-borçlu vekilince 04/12/2022 tarihli dilekçe ile borca ve ferilerine itiraz edildiği, dilekçenin devamında da ayrıca ödeme emrinde ödenmesi istenen taksitlerle ilgili olarak, müvekkili tarafından davacıya karşı keşide edilen …. Noterliğinin 07/09/2021 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ödemezlik definde bulunduklarını bildirdikleri bu nedenle borca ve ferilerine itiraz ettikleri , süresinde yapılan itiraz üzerine takibin durduruğu görülmüştür.
Davacı ve davalı arasında yapılan hisse devri ve tasfiye protokolü incelendiğinde, arsa sahibi …….A.Ş ile yüklenici konumundaki … A.Ş arasında imzalanan 16/07/2013 tarihli arsa payı karşılığı bina yapımı ve satış vadi sözleşmesinin, … projesiyle ilgili olarak yüklenicinin projedeki %60 payının arsa sahibine devri ve bu şekilde aralarındaki ticari ilişkinin sona erdirilmesi yönünde mutabık kalınarak söz konusu hisse devri ve tasfiye protokolünün imzalandığı, yüklenici tarafından arsa sahibi olan ……A.Ş’ne … … projesindeki başta 5.000 devremülkteki ve ticari ünitelerdeki %60 hissesi olmak üzere, her türlü haklarını devretmek/satmak yıl sonu itibariyle de işletmecilik görevini ve işletmeyi de arsa sahibinin iştiraki ile veya nezaretinde kurulacak herhangi bir kuruluşa olduğu gibi bırakmak/devretmek konusunda anlaştıkları , 5.000 devremülk ve ticari üniteler üzerindeki %60 hissenin devri karşılığında ödeme koşullarının sözleşmede belirlendiği buna göre toplam ödeme miktarının 29.000.000 TL olarak belirlendiği bunun 15/10/2018 tarihinde 1.000.000 TL, 15/12/2018 tarihinde 500.000 TL , kalan 17.500.000 TL’nin ise 15/01/2019 tarihinden başlamak üzere her ayın 15’inde 350.000 TL olmak üzere 50 ayda ödenmesi konusunda tarafların anlaştıkları, ayrıca yüklenicinin … Termal Tatilköyüne gelen termal suyun çakarıldığı arazinin kiralanma hakkı ile termal suyu işletme/kullanmak hakkını yeni işletme şirketine devredeceği, yüklenicinin geçmiş yıllara ait emlak vergisinin son taksidi ile 327 ada 4 nolu parselin 2018 yılı ikinci taksidini ödeyeceği, internet , facebook , telefon vs. Elektronik , iletişim sistemleri, tüm alt yapı hakları ile birlikte yıl sonundan evvel yeni işletme şirketine devrinin kararlaştırıldığı görülmüştür.
Davacı ile dava dışı … A.Ş arasında yapılan 09/10/2018 tarihli işletme devir sözleşmesi incelendiğinde, yüklenici … …A.Ş ile … arasında imzalanan sözleşmenin konusunun, yüklenicinin … A.Ş’nin maliki olduğu … ili … İlçesinde kain … ada 4 parsel nolu taşınmaz üzerinde inşa ettiği … İşletmesine işletmeciye devir ve teslimine yönelik olduğu, devir şartlarının sözleşmenin 4. Maddesinde detaylı olarak düzenlendiği, bu maddeler içerisinde yüklenicinin … …ne gelen termal suyun çıkarıldığı arazinin kiralanma hakkı ile termal suyu işletme/kullanma hakkını işletmeciye devredeceğinin düzenlendiği tespit edilmiştir.
Davalı tarafından davacıya gönderilen …. Noterliğine ait 07 Eylül 2021 tarih … yevmiye nolu ihtarname incelendiğinde, ödemezlik define ilişkin olduğu, hisse devir ve tasfiye protokolündeki davacının yükümlülüklerinin protokolde sıralandığı, davacının protokol ve sözleşme hükümlerine aykırı olarak 07/04/2021 tarihinde … … aleyhine … Sulh Hukuk mahkemesinin 2021/… Esas sayılı dosyası ile … Termal Tatil Köyüne gelen termal suyun çıkarıldığı arazideki kiracılık hakkının tespiti istemli dava açarak ihtiyati tedbir talebinde bulunması neticesinde mahkeme tarafından taşınmazın davacı şirkete tedbiren tahsisine karar verilesine neden olduğunu, 6102 sayılı TTK’nın 11/3 maddesinde “Ticari işletme, içerdiği malvarlığı unsurlarının devri için zorunlu tasarruf işlemlerinin ayrı ayrı yapılmasına gerek olmaksızın bir bütün halinde devredilebilir ve diğer hukuki işlemlere konu olabilir. Aksi öngörülmemiş ise , devir sözleşmesinin duran malvarlığını, işletme değerlerini, kiracılık hakkını , ticaret ünvanı ile diğer fikri mülkiyet haklarını ve sürekli olarak işletmeye özgülenen malvarlığı unsurlarını içerdiği kabul olunur. Bu devir sözleşmesi ile ticari işletmeyi bir bütün halinde konu alan diğer sözleşmeler yazılı olarak yapılır, ticaret siciline tescil ve ilan edilir” şekline yer aldığı üzere işletme devir sözleşmesi ile marka hakkı gibi diğer fikri mülkiyet hakları da işletmeyi devralan diğer davalı şirkete kanunen devrolunduğunu, dolayısıyla sözleşme kapsamında “… …” markasının hak sahibinin de … A.Ş olduğunu, buna rağmen davacının protokol ve sözleşmeye aykırı olarak … Markasının … A.Ş’ye tescili için gerekli işlemleri yerine getirmediği gibi hem müvekkili hem de … A.Ş hakkında …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/… Esas sayılı dosyası ile marka hakkına tecavüzden kaynaklı dava açtığını, tüm bu nedenlerle davacının sözleşmeye ve protokole aykırı şekilde … A.Ş’nin , … …nün kullanmış olduğu termal suyun çıktığı arazinin kiracılık sıfatının kendisi lehine tespiti istemli dava ikame etmesi, 16/07/2013 tarihli düzenleme şeklinde arsa payı karşılığı bina yapımı ve satış vadi sözleşmesi ile “… …”nü inşa etmeyi taahhüt eden, inşaata başladığı tarihten işletmeyi bıraktığı tarihe kadar reklam, tanıtım, pazarlama ve satış faaliyetlerinde tesis için “… ” tanıtma işaretini/ site ismini/ işletme adını/ markasını kullanan , tesis içi ve tesis dışı tabelalarını bu isme göre bizzat yaptıran yönetim planının bu isimle tescil ettiren daha sonra da … isim hakkını … A.Ş’ne devretmeyerek aksine marka hakkına tecavüzden kaynaklı dava ikame ettiğini, ödemesi gereken damga vergisini ödememesi , devremülklerin tapularının alıcılara 6 ay içinde vermemiş olmasını gerekçe göstererek BK 97. Maddesine göre ödemezlik defini kullandıklarını bildirdiği görülmüştür. Bu ihtarnameye karşı davacı tarafından gönderilen … Noterliğine ait 14 Eylül 2021 tarihli ihtarname incelendiğinde, isim hakkının … A.Ş ‘ne devredilmesi ile ilgili taraflarınca yapılmış bir taahhüt ya da sözleşme bulunmadığını bildirdiği görülmüştür.
Ödemezlik defi TBK 97. Maddesine göre düzenlenmiş olup buna göre; “Karşılıklı borç yükleyen bir sözleşmenin ifası isteminde bulunan tarafın, sözleşmenin koşullarına ve özelliklerine göre daha sonra ifa etme hakkı olmadıkça, kendi borcunu ifa etmiş ya da ifasını önermiş olması gerekir.” denilmektedir.
TTK’nın 11. Maddesinde ” (1) Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir.(2) Ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınır, Cumhurbaşkanı kararıyla belirlenir[1].(3) Ticari işletme, içerdiği malvarlığı unsurlarının devri için zorunlu tasarruf işlemlerinin ayrı ayrı yapılmasına gerek olmaksızın bir bütün hâlinde devredilebilir ve diğer hukuki işlemlere konu olabilir. Aksi öngörülmemişse, devir sözleşmesinin duran malvarlığını, işletme değerini, kiracılık hakkını, ticaret unvanı ile diğer fikrî mülkiyet haklarını ve sürekli olarak işletmeye özgülenen malvarlığı unsurlarını içerdiği kabul olunur. Bu devir sözleşmesiyle ticari işletmeyi bir bütün hâlinde konu alan diğer sözleşmeler yazılı olarak yapılır, ticaret siciline tescil ve ilan edilir.” denilmektedir.
TTK’nın 49. Maddesinde ” (1) Ticaret unvanı işletmeden ayrı olarak başkasına devredilemez.(2) Bir işletmenin devri, aksi açıkça kabul edilmiş olmadıkça, unvanın da devri sonucunu doğurur. Devir hâlinde devralan, unvanı aynen kullanma hakkına sahiptir.” denilmektedir.
Taraflar arasında imzalanan hisse devri ve tasfiye protokolünde işletmenin davalıya ya da 3. Şahsa devredileceği taraflarca kararlaştırılmış olup bu kapsamda davacı ile dava dışı … arasında yapılan işletme devir sözleşmesinde de işletme adının devir kapsamında olmadığına yönelik herhangi bir beyan ve düzenleme bulunmadığı görülmüştür. TTK 11/3 maddesinde de ticari işletmenin , aksi öngörülmemişse, devir sözleşmesinin duran malvarlığını, işletme değerini, kiracılık hakkını, ticaret unvanı ile diğer fikrî mülkiyet haklarını ve sürekli olarak işletmeye özgülenen malvarlığı unsurlarını içerdiği kabul olunur, TTK 49. Maddesine de ticaret ünvanı işletmeden ayrı olarak başkasına devredilemez, bir işletmenin devri aksi açıkça kabul edilmiş olmadıkça ünvanın da devri sonucunu doğurur, devir alında devralan ünvanı aynen kullanma hakkına sahiptir. Taraflar arasında yapılan arsa payı karşılığı bina yapımı ve satış vadi sözleşmesi ile “… …”nün inşa edilmesinin taahhüt edildiği, … …’nün işletme adı olduğu, taraflar arasında yapılan hisse devir ve tasfiye protokolünde ayrıca … ile yapılan işletme devir sözleşmesinde, ticaret ünvanı ile fikri mülkiyet haklarının devir dışı bırakıldığına yönelik açıkça bir belirleme olmadığı dolayısıyla bunların da devredilmiş sayıldığı buna rağmen davacının bu hususta muraza çıkartarak davalıya ve dava dışı …’ya …. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2020/… esas nolu davayı açtığı, işletme adının söz konusu projenin esaslı unsuru olduğu, yine termal suyun kullanma durumunun da işletmenin esaslı unsuru olduğu, söz konusu protokolde termal suyun çıkarıldığı arazinin kiralanma hakkı ile termal suyu işletme/kullanma hakkının da yeni işletme şirketine devredileceğinin kararlaştırıldığı, buna rağmen bu hususta da davacı tarafın … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/… Esas sayılı dosyası ile dava açarak tedbir kararı aldırdığı, bütün bu unsurlar birlikte değerlendirildiğinde davalı tarafından kullanılan ödemezlik definin haklı olduğu sonucuna varılarak ödemezlik defi nedeniyle davanın usulden reddine aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklana Nedenlerle;
1-Davanın ,ödemezlik defi nedeniyle usulden reddine,
2-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde resen yazı işleri müdürünce ilgilisine iadesine,
5-Zorunlu arabuluculuk kapsamında Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 3.120,00 TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Bu dava sebebiyle 269,85 TL karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 16.652,51 TL’den mahsubu ile fazla alınan 16.382,66 TL’nin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 09/11/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

¸