Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/96 E. 2023/889 K. 01.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/96 Esas
KARAR NO : 2023/889
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 16/07/2021
KARAR TARİHİ : 01/12/2023
YAZIM TARİHİ : 04/12/2023

DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … … … Limited Şirketi’nin donatanı olduğu … … isimli geminin bakım, onarım ve tamirat işlemlerinin gerçekleştirilmesi amacıyla taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamında davalı … … Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’ne ait bulunan … … isimli tersaneye getirildiğini, geminin onarım için bulunduğu yüzer havuzun davalı tersanenin sorumluluğuna bağlı olarak kırılması neticesinde, onarım ve bakım işlemlerine gecikmeli olarak başlandığını, davalı taraf tersanesinde ve sorumluluğunda bulunanı yüzer havuzun kırılması, tersane içerisindeki tüm iş ve işlemlerin de gecikmesine sebebiyet verdiğini ve davacı şirkete taahhüt edilen süre içerisinde işlemlere başlanmadığını, donatan şirkete ait geminin mekanik onarımlarının gerçekleştirildiği saha üzerinde, çelik konstrüksiyon işlemlerinin yapılıyor olması nedeniyle … isimli gemi üzerinde gerçekleştirilmesi gereken iş ve işlemler de ön görülen ve vaat edilen süre içerisinde gerçekleştirilmediğini ve davalı taraf işletiminde bulunan tersanedeki malzeme ve ekipman yetersizlikleri nedeniyle mevcut gecikmelerin önüne geçilemediğini, geminin tamirat ve bakım işlemleri fazlayı talep hakklar saklı kalmak kaydıyla ancak 12 günlük bir gecikme neticesinde tamamlanabildiğini ve geminin sefere hazır hale getirilmesi aşamasında gerçekleştirilmesi gereken temizlik işlemlerindeki aksamalar sebebiyle 4 saatlik bir gecikmeye daha sebebiyet verildiğini, donatan şirkete ait geminin kalkışı için gerekli izinleri alamadığını ve bu surette kazanç kaybına uğradığını, tüm bu hususların … A.Ş tarafından yapılan incelemeler neticesinde tespit ve teyit edildiğini, 16/04/2019 tarihli Ekspertiz Raporu tahtında taraflar arasında imzalanan sözleşmeye aykırı şekilde, işlemlerin süresi içerisinde tamamlanamaması neticesinde gecikmeli olarak teslim edilen geminin gecikmeden doğan ek masraf ve giderleri fazlayı talep hakkı saklı kalmak kaydıyla 95.000 USD olarak hesap edildiğini ve gerçekleşen gecikme, … … San ve Tic. A.Ş sorumluluğunda olmasına rağmen, müvekkili şirket bu zarara katlanmak zorunda kaldığını, müvekkili şirket tarafından ödenen gider ve masraflar, 12.11.2019 tarihinde … Noterliği … yevmiye numaralı ihtarname aracılığıyla … … … San ve Tic. A.Ş’ye bildirildiğini ve fakat herhangi bir ödeme sağlanamadığını, müvekkili tarafından borçlu … … San ve Tic. A.Ş aleyhinde … İcra Müdürlüğü nezdinde 2020/… Esas sayısı ile icra takibi başlatıldığını ve takip tarihinde tahakkuk etmiş faizleri ile birlikte toplam 100.953,76 USD tutarın tazmini talep edildiğini ve fakat söz konusu takibe karşı borçlu davalı şirket tarafından haksız olarak itiraz edildiğini ve böylece takip durdurulduğunu beyanla davanın kabulü ile davalı borçlunun icra takibine yaptığı haksız ve yersiz itirazların iptaline ve takibin aynen devamı ile fazlayı talep hakkı saklı kalmak kaydıyla ve tahsilde tekerrür olmamak üzere, zararların giderilmesi amacıyla yapılmış olan ödemenin icra tarihinde işlemiş faizi birlikte toplam 100.953,76 USD alacağın zarar tarihten itibaren işletilmiş faiz de dahil, dava tarihinden işleyecek 1 yıl vadeli ABD Doları hesabına uygulanan en yüksek faiz oranı eklenmek aynen veya fiili ödeme tarihinde TCMB efektif satış kuru üzerinden hesap edilecek TL karşılığının davalıdan tahsiline, davalı borçlunun başlatılmış olan icra takibine karşı yapmış olduğu haksız ve yersiz itirazlar nedeniyle %20den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine, mahkeme masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirketin donatanı olduğu … isimli geminin, bakım, onarım ve tamirat işlemlerinin gerçekleştirilmesi maksadıyla taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamında müvekkili şirketin sahibi olduğu tersaneye 12.04.2021 tarihinde getirildiğini, geminin geliş bütçesi, gemi kaptanı ve gemi enspektörü tarafından imzalanan ilk fiyat teklifi ile 66.965,94-USD olarak ve bu bütçe karşılığı tamir süresi ise 10 gün olarak belirlendiğini, bahse konu geliş bütçesi ve bu bütçe karşılığı öngörülen tamir süresi geminin tersaneye girişi öncesi bildirilen ve ana kontratta yer alan işler uyarınca hesaplandığını, gemi’in tersaneye alınması ve havuzlanmasının ardından onarım işlemleri başlandığını, akabinde 12.04.2019 tarihinde yüzer havuzda kırık meydana geldiğini, müvekkili tersanenin 13.04.2019 tarihinde yeni tamir planını davacı tarafa sunduğunu ve davacı tarafın müvekkili tersanenin planını kabul ederek tamirat işlemlerinin devam etmesi yönünde talimat verdiğini, yeni planın kabul edilmesinin yegane sebebi tamirlerde herhangi bir gecikme olmaması olduğunu, geminin sadece havuza alınma tarihi değiştiğini ve ancak bu tarihlerde normalde havuzlama sonrasında yapılacak işler yapıldığını, davacı işlerin gecikmeyeceğini anladığını ve hizmetten memnun olduğu için yaşanan hadiseden sonra ek işemirleri verdiğini, tüm bu tamirlerin akabinde, gemi 07.05.2019 tarihinde davacı tarafa eksiksiz ve gecikmesiz bir şekilde teslim edildiğini, aynı tarihte, donatan sıfatını haiz davacı tarafın, müvekkili tersane ve gemi kaptanı arasında gemi’nin bakım ve onarım final hesabı imzalandığını, söz konusu geminin tamir bedelleri de davacı tarafından 7 taksit ile ödendiğini, davacı gemisi tersaneden ayrılmış olmasına rağmen bu şekilde bir alacak/tazminat talebinde bulunmadığını, böyle durumlarda gemi sahipleri taksitlerde/ödemelerde kesintiye gitmek sureti ile alacaklarını tahsil yoluna gittiğini, uyuşmazlığın tarafların arasındaki eser sözleşmesi niteliğindeki gemi bakım ve onarım sözleşmesinden kaynaklandığını, taraflar arasındaki uyuşmazlık, deniz ticareti ve deniz sigortalarından kaynaklanmadığından görevli mahkeme deniz ihtisas mahkemesi olmayacağını, Eser sözleşmesine 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 madde vd. hükümleri uygulanacağından, görevli mahkeme genel mahkemeler olacağını, geminin bakım ve onarımında toplam 12 günlük bir gecikme yaşadığı yönündeki iddia da gerçek dışı olduğunu, davacının yetkili ve temsilcilerinin de imzası bulunan 19 ek iş emirlerinin tarihlerine bakıldığında, ilk iş emrinin 13.04.2019 tarihli yani havuzun kırılmasından hemen 1 (bir) gün sonra düzenlendiği görüleceğini, dolayısıyla davacı tarafın, gemi üzerinde gerçekleştirilecek olan ve başta mutabık kalınan işlere ilaveten, yüzer havuzun kırılmasının hemen akabinde dahi ek iş talimatı verdiğini, davacı tarafın geminin bakım ve onarımının yüzer havuz sebebiyle geciktiği iddiası açık bir şekilde kötü niyetli bir iddia olduğunu, davacının ek iş talepleri anılı tarihler ile sınırlı kalmadığını, davacının müvekkiline 56 parça ek işi içerir 19 ek iş talimatı bulunduğunu, ek iş kavramı, eser sözleşmelerinde tarafların sözleşmeden doğan karşılıklı edimlerinin değişmesi/genişlemesi sonucunda ortaya çıkan bir kavram olduğunu, hiçbir kabul anlamına gelmemek kaydıyla, tüm ek işlerin davacının talimatı doğrultusunda icra edildiğinden ek işlerin icra edildiği süre boyunca sözleşme süresinin uzaması ve öngörülen ücretin artması da tamamen davacının sorumluluğunda olacağını, taraflar tüm bu işlere ilişkin icra edilecek ödeme planları ile ilgili olarak bir ödeme teminat mektubu düzenlediğini, davacı şirketin ve gemi kaptanının imzası ile tasdiklendiğini bu ödeme mektubunda, geminin tamirinin hiçbir gecikme yahut itiraz bulunmaksızın tamamlandığı hususu davacı tarafından kabul edilmiş durumda olduğunu, somut olayda davacının talep ettiği teslim sürelerine ilişkin olarak herhangi bir ihtirazi kayıtta bulunmadığını, herhangi bir beyanda bulunmadığını, oysa gecikmeden doğan tazminat, ancak ve ancak teslim zamanının belirli olduğu hallerde talep edilebileceğini, bu hususta doktrinde yahut uygulamada ihtilaf bulunmadığını beyanla davanın reddine, yargılama masraflarının ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, Gemi bakım onarım sözleşmesine aykırılık nedeniyle, davacı işverenin maruz kaldığı zararların tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
DELİLLER: … İcra Müdürlüğünün 2020/ … Esas sayılı dosyası, Tersane hizmet sözleşmesi, Ekspertiz raporu, ihtarnameler, uğranılan kayıplara ilişkin sözleşme ve faturalar, fotoğraflar, Liman Başkanlığı İdari Tahkikat ve İnceleme Dosyası ile Tunatak ve Raporları, davacı tarafın ek iş taleplerini gösterir taflarca imzalı iş emirleri ve tercümeleri, davalı tarafından yapılan tüm işlerin listesini gösterir iş listesi ve final hesabı, ödeme teminat mektubu, toplantı kayıtları, arabuluculuk tutanağı, bilirkişi incelemesi.
… İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı dosyası alınıp incelendiğinde, davacı tarafından davalı hakkında 95.000,00 USD asıl alacak, 5.953,76 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 100.953,76 USD bedelli ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından ilamsız icra takibine, ödeme emrine, ödeme emrinde belirtilen borca, faize ve ferilerine ve zamanaşımı süresine itiraz edilerek takibin durdurulduğu görülmüştür.
Mahkememizce belirlenen uyuşmazlık; gemi tamir ve bakımının taraflar arasında imzalanan sözleşmede belirlenen süre içinde yapılıp yapılmadığı, süre aşılış ise nedenleri, davacının ek iş yaptırıp yaptırmadığı, süre aşımının ek işten kaynaklanıp kaynaklanmadığı, süre aşılmış ise ve bu aşım davalıdan kaynaklanmış ise davacının gecikmeden doğan ek masraf ve giderlerinin neler olduğu ve bunların parasal değerinin tespiti noktalarında toplanmaktadır.
Taraflarca gösterilen tüm deliller toplanarak dosya içerisine bırakılmıştır. Dosya mahkememizce belirlenecek bir gemi inşaat/makina mühendisi, bir gemi işletme mühendisi ve birde ticaret hukuku alanında nitelikle hesaplama uzmanına tevdi edilerek, uyuşmazlık noktaları olarak belirlenen hususlarda rapor tanzim etmelerinin istenilmesine karar verilmiştir.
Bilirkişi heyeti 12/01/2023 tarihli raporunda; “Taraflar arasında düzenlenen bir Protokol ile, davacıya ait … isimli geminin muhtelif bakım onarım işlerinin, davalıya ait tersanede yapılması kararlaştırılmıştır. Protokol’un ekinde bulunan İş Listesi’nde, geminin tersanede bulunacağı sürenin (onarım süresinin), 3 günü tersanenin iskelesi/rıhtımında (bearthing) ve 7 günü havuzda (docking) olmak üzere toplam 10 gün olacağı; yapılacak işlerin karşılığı olan ücretin de 66.965,94 USD olarak belirlendiği görülmektedir. İşbu Protokol’ü Donatan adına … ve … isimli kişilerin imzaladığı; ayrıca gemi mührü ile kaşelenmiş olduğu; Davacı vekilinin beyanından bu kişilerin geminin kaptanı ve donatanı olan kişiler oldukları anlaşılmaktadır. Keza bu husus taraflar arasında tartışmasızdır.
Davalı tersane tarafından düzenlenen ve yine taraflarca müştereken imzalanmış olan 07.05.2019 tarihli “TAMİRATLARA İLİŞKİN TAMAMLANMIŞ İŞLER LİSTESİ” başlıklı Liste’de, gemiye yapılan işler tek tek belirtilmiş ve yapılan indirimler sonrası tarafların anlaştığı nihai bedelin 178.000,00 USD olduğu yazılıdır. Nitekim 07.05.2019 tarihinde, yine aynı kişiler tarafından imzalanmış olan … Hesabı’nda bu tutar üzerinde mutabakata varıldığı, davacının yapacağı ödemelerin 7 taksit halinde taksitlendirildiği görülmektedir. Keza, davacının temsilcileri olan aynı isimli kişiler tarafından imzalanmış olan Ödeme Garanti Mektubu’nda da aynı tutarın (178.000,00 USD) yazılı olduğu görülmektedir.
Davalı Vekili, ilk fiyat teklifi olan 66.965,94 USD ile nihai fatura tutarı olan 178.000,00 USD arasındaki farkı, davacının ek iş emirleri vererek ilave işler yaptırması olarak açıklamakta ve davacının müvekkiline 56 parça ek işi içerir 19 adet ek iş talimatı verdiğini belirtmektedir. Davacının, davalının bu beyanına karşı, ek iş talebinde bulunulmadığı yönünde beyanı bulunmaktadır.
Davalı vekili tarafından dosyaya sunulan delilleri arasında, muhtelif “… ” bulunmaktadır. Davacının temsilcisi tarafından imzalanarak Davalı tersaneye verilmiş olan bu iş emirlerinin, Ana Protokol’ün ekinde bulunan İş Listesi’nde belirtilen işlerin arasında yer almadığı; bu işlerin ek işler olarak davacı tarafından davalıdan talep edildiği anlaşılmaktadır. Talep tarihlerine bakıldığında ise, 13.04.2019 ila 30.04.2019 tarihleri arasında yapılmış talepler oldukları görülmektedir.
Ayrıca, tarafların muhtelif tarihlerde bir araya gelerek toplantılar yaptığı ve işlerin ilerleme durumunu “GÜNLÜK TOPLANTI NOTLARI” olarak kaleme aldığı görülmektedir.
… gemisi 12.04.2019 tarihinde davalıya ait tersaneye gelmiş ve aynı gün tersanede bulunan yüzer havuza alınmıştır. Ancak yine aynı gün tersane havuzunda yaşanan bir hadise nedeniyle havuzda kırılma meydana gelmiştir. Havuzun bu nedenle artık kullanılamayacağının, dolayısıyla gemiye havuzlama hizmeti verilemeyeceğinin anlaşılması üzerine, 13.04.2019 tarihinde, davalı tarafından davacıya e-mail yoluyla bir yazı gönderilerek, başka bir havuz bulunduğu, en erken 19.04.2019 tarihinde geminin bu havuza alınabileceği, sürecin 7 gün süreceği, daha sonra istenildiği takdirde (havuz sonrasında) geminin davalı tersanesine yanaştırılacağı bildirilerek, davacının bu plana onayı istenmiştir. Davacı taraf, 14.04.2019 tarihinde verdiği cevapta, davalının önerdiği bu programa göre havuzlama ve onarımlarının yapılmasına onay vermiştir.
Geminin işlerinin tamamlanması sonrasında, 07.05.2019 tarihinde davacı tarafından teslim alındığı hususu, dosyaya mübrez 07.05.2019 tarihli “TAMİRATLARA İLİŞKİN TAMAMLANMIŞ İŞLER LİSTESİ” başlıklı Liste’den ve ayrıca aynı tarihli “BAKIM VE ONARIM FİNAL HESABI”ndan anlaşılmaktadır.
12.04.2019 tarihinde davalıya ait tersanenin havuzunda havuzlanması kararlaştırılan ve keza o tarihte havuza alınan gemi, havuzun kırılarak iş görmez hale gelmesi nedeniyle havuzdan indirilmiş ve davalı tarafından bulunan bir başka tersanenin havuzuna 19.04.2019 tarihinde alınmıştır. Bu husus dosya bilgilerinden anlaşılmakta olup, aksini ortaya koyan taraf beyanı ve kanıt bulunmamaktadır. Protokol’a göre 12.04.2019 tarihinde havuza alınması ve 7 gün burada kalması gereken gemi, ancak 19.04.2019 tarihinde havuza alınabilmiştir. Davacı taraf huzurdaki davası ile aradan geçen bu sürenin de içinde olduğu 12 günlük bir gecikme yaşandığını belirterek (ve ayrıca bu süreye 4 saatlik daha bir gecikme süresi ekleyerek), ticari kazanç kaybı talep etmektedir. Davalı taraf ise, geminin havuza planlandığı tarihten daha geç bir tarihte alınmasının gecikmeye yol açmadığını, zira havuza alınması için beklenilen süre içinde, gemi denizde iken yapılması gereken işlerinin ve keza davacının talep ettiği ilave işlerin yapıldığını savunmaktadır.
Davacı, … A.S. ünvanlı bir kuruluşa inceleme yaptırarak, rapor düzenletmiştir. 16.04.2019 tarihli bu Rapor’da, 12.04.2019 günü saat 12.00’de gemi havuzun içinde ve havuz kalkma/yükselme operasyonu yaparken, havuzda çatlama meydana geldiği, saat 12.30’da havuzun tanklarına tekrar su alınarak havuzun batırıldığı, saat 14.06’da havuzun dalmasının tamamlandığı ve geminin saat 14.08’de römorkörler ile çekilmeye başlanarak havuzdan çıkarılıp, iskeleye yanaştırılarak bağlandığı açıklanmıştır. Bu Rapor’da, huzurdaki davaya konu edilen, geminin geciktiği yönündeki davacı iddiası ile ilgili herhangi bir tespit yapılmadığı ve yorumda bulunulmadığı görülmektedir. Bu nedenle, davacının davasına delil olarak sunduğu bu Rapor’dan, gecikme iddiasının sebeplerini anlamaya yarayacak yönüyle istifade edebilmek mümkün değildir.
Dosyada başkaca bir bilgi, belge ve kanıt bulunmadığından, Kurulumuz, … isimli geminin, taraflar arasındaki Ana Protokol kapsamında 12.04.2019 tarihinde havuza alınması, 7 gün havuzda kalması, 3 gün de denizde iskeleye bağlı halde iken Protokol’de belirtilen işlerin yapılarak toplam 10 gün sonra davacıya teslim edilmesi gerekirken, bu teslimin 07.05.2019 tarihinde yapılabilmiş olmasının, yani gecikmenin, davacının davalıdan talep ettiği ek/ilave işler nedeniyle ortaya çıktığı tespit ve kanaatine varmıştır. Davacının, Ana Protokol haricinde davalıdan talep ettiği ilave işlerin ek süre ihtiyacını da yaratacağı aşikâr olduğundan, dosyada mevcut ek iş emirlerinin yerine getirilmesi için 12 günlük ilave sürenin makul ve kabul edilebilir olduğu anlaşılmıştır. Nitekim, davacının davalıdan ek iş talebinde bulunduğu hususu, keza, ilk anlaşma bedeli 66.965,94 USD iken, davacı tarafın itiraz etmediği nihai hesap kesiminin 178.000,00 USD olmasından da anlaşılmaktadır.
Dosyada mevcut bilgi ve belgelerden anlaşıldığı ve tarafların da kabulünde olduğu üzere, davaya konu uyuşmazlık taraflar arasında akdedilmiş davacıya ait … isimli geminin muhtelif bakım onarım işlerinden kaynaklı olup; bu yönüyle eser/istisna sözleşmesi hükmündedir. İşbu sözleşmeden kaynakla dava konusu uyuşmazlık ise işin geç teslim edilmiş olup olmadığına ilişkindir. Bu bağlamda konu TBK’nın 473. maddesinde; yüklenicinin işe zamanında başlamaması veya sözleşme hükümlerine aykırı olarak işi geciktirmesi ya da işsahibine yüklenemeyecek bir sebeple ortaya çıkan gecikmeler dışında işin kararlaştırılan tarihte bitirilmemesinden kaynaklı zararlardan sorumludur. Bununla birlikte hükümde de yer aldığı üzere, işbu sorumluluk, gecikmenin iş sahibine yüklenemeyecek bir sebepten kaynaklanmış olması halinde söz konusudur. Ancak dava konuyu uyuşmazlıkta, heyetimizin teknik bilirkişilerince hemen yukarıda yapılan davacının, Ana Protokol haricinde davalıdan talep ettiği ilave işlerin ek süre ihtiyacını da yaratacağı aşikâr olduğundan, dosyada mevcut ek iş emirlerinin yerine getirilmesi için 12 günlük ilave sürenin makul ve kabul edilebilir olduğu tespitinden hareketle, dava konusu gecikmenin iş sahibi davacıya yüklenebilecek bir sebepten kaynaklandığı; dolayısıyla işbu gecikme sebebiyle davalıya yüklenebilecek bir sorumluluğun olmadığı tarafımızca değerlendirilmektedir.” Sonuç olarak ” Davacının, Ana Protokol haricinde davalıdan talep ettiği ilave işlerin ek süre ihtiyacını da yaratacağı aşikâr olduğundan, dosyada mevcut ek iş emirlerinin yerine getirilmesi için 12 günlük ilave sürenin makul ve kabul edilebilir olduğu; Gecikme sebebiyle davalıya yüklenebilecek bir sorumluluğun olmadığı” şeklinde görüş bildirildiği görülmüştür.
Rapora karşı davacı vekilince itiraz dilekçesi sunulduğu görülmüştür.
Dosya rapor veren aynı bilirkişi heyetine tevdi edilerek, davacı vekilinin itirazları tek tek irdelenerek ek rapor tanzim edilmesine karar verilmiştir.
Bilirkişi heyeti 24/07/2023 tarihli ek raporlarında, davacı vekili tarafından kök rapora vaki itirazlar üzerine yeniden yapılan incelemede, kök raporda yapılan tespit ve değerlendirmelerde değişiklik yapılmasını gerektirecek yeni bir verinin ortaya konulmadığından, kök raporda ulaşılan sonuçlara ilişkin tespit ve kanaatlerini koruduklarını bildirdikleri görülmüştür.
Bilirkişi heyeti tarafından verilen kök raporun ve ek raporun hüküm kurmaya yeterli, gerekçeli ve denetime el verişli olduğu görülmüş olup, toplanan tüm deliller ve alınan bilirkişi raporlarına göre davacı tarafından ana protokol haricinde bir takım işlerinde davalı tarafından yapılmasının istenildiği, davacı tarafından istenen ilave işler için ek süreye ihtiyaç olduğu, ek işlerinde yerine getirilmesi için 12 günlük ilave sürenin makul ve kabul edilebilir olduğu anlaşılmakla, gecikmeye davacının ek iş talebi sebebiyet verdiğinden davacının davasının aşağıdaki şekilde reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden 125.502,26 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde resen yazı işleri müdürünce ilgilisine iadesine,
5-Zorunlu arabuluculuk kapsamında Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Bu dava sebebiyle 269,85 TL karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 11.322,59 TL’den mahsubu ile fazla alınan 11.052,74 TL’nin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 01/12/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır