Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/888 E. 2023/175 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/888 Esas
KARAR NO : 2023/175
DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 22/12/2022
KARAR TARİHİ : 14/03/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulmuş olan dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin davacı asile verdiği hisse senedine karşılık devre-mülk sisteminde yararlanma hakkını kullandığını, ancak hisse senedini kaybettiğini, zayiinden yenisinin verilmesi için tespit kararı talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından mahkememize sunulmuş olan cevap dilekçesinde özetle; davaya konu kıymetli evrakın hamiline niteliğinde olduğunu, iptali istenen evraka ilişkin herhangi bir görsel yasa seri numarası gibi bir bilgiye dava dilekçesi ve eklerinde yer verilmediğini, bu eksiklik nedeniyle müvekkili şirketin gerekli incelemeyi yapamadığını, kıymetli evrak iptali davalarının niteliği itibari ile hasımsız açıldığını, iş bu davada müvekkili şirketin hasım olarak gösterildiğini, müvekkili şirketin aleyhine açılan davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava, devremülk hisse senedinin zayi nedeniyle iptali istemine ilişkindir.
Davacı asıl tarafından açılmış olan işbu davada davalı … Köyü İşletmeleri Anonim Şirketine ait devremülk hisse senedinin olduğunu, söz konusu senedi kaybetmiş olması sebebiyle zayi belgesi verilmesi isteminde bulunmuş olduğu, davalı şirket vekili tarafından sunulmuş olan cevap dilekçesinde ise söz konusu senetlerin hamiline olarak düzenlendiğini, davanın hasımsız açılması gerekirken hasımlı açılması sebebiyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi isteminde bulunmuş olduğu görülmüştür.
Türk Ticaret Kanununun üçüncü kısmında hamiline yazılı senetler düzenlenmiş olup 658. Maddesinin 1. Fıkrasının “Senedin metninden veya şeklinden, hamili kim ise o kişinin hak sahibi sayılacağı anlaşılan her kıymetli evrak, hamile veya hamiline yazılı senet sayılır.” şeklindeki düzenlemesi ve aynı kanunun 661. Maddesinin “(1) Pay senetleri, tahviller, intifa senetleri, münferit kuponlar hariç olmak üzere, kupon belgeleri, esas kupon belgelerinin yenilenmesine yarayan talonlar gibi hamile yazılı senetlerin iptaline hak sahibinin istemi üzerine mahkemece karar verilir.
(2) Yetkili mahkeme, borçlunun yerleşim yeri veya pay senetleri hakkında anonim şirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesidir.
(3) Dilekçe sahibinin senedin zilyedi bulunduğu ve onu zayi ettiği yolundaki iddialarının mahkemece inandırıcı bulunması gerekir.” şeklindeki düzenlemesi de göz önünde bulundurulduğunda işbu zayi nedeniyle iptal davaları 6100 sayılı HMK’nın 382’nci maddesinde sayılan çekişmesiz yargı işlerinden olup hasımsız açılması gerekirken hasımlı olarak açılması sebebiyle davacın usule uygun olarak açılmadığı görülmüştür. Nitekim mahkememizin işbu dosyası ile benzer mahiyette olan Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2016/962 Esas, 2017/465 Karar Sayılı, 24/01/2017 Tarihli “… Dava, 6762 sayılı TTK’nın 573 vd., 6102 sayılı TTK’nın 660 vd. maddeleri uyarınca hisse senedinin zayi nedeni ile iptali istemine ilişkin olup, işbu davanın öncelikle hasımsız açılması gerekirken hasımlı olarak açılması usul ve yerleşik Yargıtay içtihatlarına aykırıdır. (Dairemizin 28/01/1980 tarih, 1980/519 E-379 K., 11/10/1993 tarih, 1993/7429 E-6410 K. sayılı kararları, Uygulamada Ticari Senetler, Erol Ertekin- İzzet Karataş, sayfa 78-108) ” şeklindeki ilamı da göz önünde bulundurulduğunda davanın esasına girilmeksizin usulüne uygun olarak açılmamış olması sebebiyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklanmış Olduğu Üzere;
1-Davacının Davasının Usulden REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu 22. Madde hükmü uyarınca alınması gereken 179,90-TL red karar harcının başlangıçta peşin olarak alınan 80,70-TL’den mahsubu ile bakiye eksik kalan 99,20-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya ödenmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT m.7/2 hükmü uyarınca hesap ve takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı asil ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde … Mahkemesine İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 14/03/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

* İş bu karar 5070 Sayılı Kanun hükümlerine göre güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.