Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/846 E. 2023/799 K. 07.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/846 Esas
KARAR NO : 2023/799
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 06/12/2022
KARAR TARİHİ : 07/11/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalının kullanımında olan tesisatta müvekkili şirket tarafından 03.05.2017 tarihinde yapılan kontrollerde davalının kayıtsız sayaçtan enerji kullandığının tespit edilmesi üzerine tespit tarihinde cari olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği gereği 03.05.2017 tarihli, … seri numaralı kaçak elektrik tespit tutanağı tanzim edildiğini, söz konusu tutanağa istinaden Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin ilgili maddeleri doğrultusunda 22.05.2017 son ödeme tarihli, 10638 kwh karşılığı 7.955,90-TL tutarında kaçak elektrik kullanım faturası düzenlendiğini, davalı tarafça süresinde ödeme yapılmaması üzerine 7.955,90-TL tutarında ödenmediğinden kaçak elektrik bedeline gecikmiş gün faizi ve faizin KDV’si ilave edilerek 8.056,65-TL’nin tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü 2017/… Esas sayılı takip başlatıldığını, davalı tarafından icra takibine itiraz edilerek takibin durduğunu beyanla icra takiplerine yapılan itirazın iptalini, davalı aleyhine yüzde %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmış olup davalı tarafından süresi içerisinde dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi verilmediği anlaşılmakla HMK M.128 hükmü uyarınca işbu davalının dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaları inkar etmiş sayılmasına karar verilerek yargılama yapılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; Dava, davacı kurum yetkilileri tarafından davalı aleyhine düzenlenmiş olan kaçak tüketim tespit tutanağından kaynaklı olarak tahakkuk ettirilmiş olan faturadan kaynaklı olarak davalı aleyhine başlatılmış olan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Somut olayda davacı kurum yetkilileri tarafından davalı aleyhine 03.05.2017 tarihli, … seri numaralı kaçak elektrik tespit tutanağı tutanağının düzenlenmiş olduğu, işbu tutanağa istinaden 22.05.2017 son ödeme tarihli 7.955,90-TL tutarında faturanın düzenlenmiş olduğu, işbu fatura bedelinin davalıdan tahsili amacıyla 7.955,90 TL asıl alacak, 85,40 TL gecikmiş gün faizi ve işbu faizin KDV’si olarak 15,35 TL olmak üzere toplam 8.056,65 TL alacak istemi ile … İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçilmiş olduğu, davalının itirazı üzerine takibin durması sebebiyle işbu davanın açılmış olduğu görülmüştür.
TTK’nın 4. Maddesinde ticaret mahkemelerinin görevli olduğu haller düzenlenmiş olup birinci fıkrasına göre her iki tarafından ticari işletmesi ilgili davaların nispi ticari dava olduğu vurgulanmış olup diğer fıkralarında ise mutlak ticari davalar sayılmıştır.
Yargıtay’ın yerleşik içtihatları uyarınca kaçak elektrik tüketiminden kaynaklı olarak tüketim bedelinin tahsili amacıyla açılmış olan davalarda görevli mahkeme; tüketime konu adresin konut olması ve tüketimi gerçekleştiren kişinin tüketici olması halinde Tüketici Mahkemesi, tüketime konu adresin işyeri olması halinde tüketimi gerçekleştiren kişi tacir ise Ticaret Mahkemesi, esnaf statüsünde ise Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kabul edilmiştir.
Somut olay bakımından kaçak tüketim tutanağına konu tarih itibari ile davalının esnaf mı tacir mi olduğuna ilişkin olarak Vergi Dairesine, … ne ve Zabıtaya yazılan müzekkereye cevaben davalının ticari işletme kaydının bulunduğu görülmekle mahkememizin görevli olduğu kanaatine varılarak yargılama yapılmıştır.
İtirazın iptali davalarında alacaklının, İİK m.67 uyarınca borçlunun süresi içerisinde icra dosyasına yapmış olduğu itirazının, kendisine tebliği tarihinden itibaren bir sene içerisinde genel mahkemelere yapacağı başvuru üzerine genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat etmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup sürenin başlaması için borçlunun itirazının alacaklıya tebliği zorunludur. İşbu dava dosyasının temelini teşkil eden icra dosyasında yapılan kontrolde borçlunun süresi içerisinde icra dosyasına yapmış olduğu itirazın alacaklıya tebliğ edilmediği görülmüştür. Bu nedenle davacının açmış olduğu davasının süresinde olduğu kabul edilmekle yargılama yapılmıştır.
Yargılama esnasında davacı kuruma yazılan müzekkere cevapları uyarınca Dosyanın 1 elektrik mühendisi bilirkişisine tevdine, bilirkişiden takdiri mahkemeye ait olmak üzere 03.05.2017 tarihli, kaçak tüketim tutanağının usulüne uygun olarak düzenlenip düzenlenmediğinin, tutanağa konu adreste kaçak tüketim mi yoksa usulsüz tüketim mi gerçekleştirildiğinin, kaçak tüketim tutanağına istinaden tahakkuk ettirilmiş olan fatura bedelinin gerçeği yansıtıp yansıtmadığının, davacı kurumun davalıdan alacak talebinde bulunup bulunamayacağının, alacaklı ise ne miktarda fatura düzenlemesi gerektiğinin ve icra takip tarihi itibari ile ne miktarda alacaklı olduğunun tespit edilerek rapor tanzim edilmesinin istenilmesine karar verilmiş olup bilirkişi tarafından mahkememize ibraz edilmiş olan 03.06.2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
Davalının icra dosyasına itirazında belirttiği üzere abonelik kaydı yapmadan, kuruma kaydı bulunmayan sayaç üzerinden elektrik kullandığını kabul ettiği görülmektedir. Kendi tanımında belirttiği gibi usulsüz değiş kaçak elektik kullanımıdır.
Söz konusu tüketim EPTHY 26. maddesinin 1. fıkrası a bendi uyarınca kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak değerlendirilmesi gerektiği ,
İlgili mahalde mükerrer tutanak mevcut olduğundan kaçak elektrik tüketim katsayısı 2 alınarak ilgili hesaplamalar yapılmıştır.
Kaçak tüketim tahakkuk bedeli; 7.779,07 TL olarak, işbu bedele işleyen gecikme zammı faturanın son ödeme tarihi 22.05.2017 ila takip tarihi 14.06.2017 arası için (KDV dahil) 83,50 TL olarak hesaplanmış,
Davalı yanın davacı kurumu ödemesi gereken foplam bedelin tüketim ve takip tarihine kadar gecikme zammı dahil 7.862,51 TL olarak tespit edildiği
Mahkememize bildirilmiştir.
Yargılama esnasında bilirkişi raporu alındıktan sonraki 10.10.2023 tarihli 3 nolu celsede davacı vekili tarafından davalının icra dosya borcunu ödediğine dair beyanda bulunması üzerine yapılan incelemede borcun icra dosyasına ödenmediği, haricen davacıya ödenmiş olduğu, bu kapsamda sunulan belgelerden ödenen bedelin icra dosyası borcunu karşılar mahiyette olduğu görülmüş olup ödenen bedel bakımından itirazın iptali davasının konusuz kaldığı kanaatine varılmakla davacının icra inkar tazminatı talebi bakımından inceleme yapılması gerekmektedir.
Davacının dava dilekçesi ile borçlunun %20’den aşağıda olmamak üzere inkar tazminatı ödemesine hükmedilmesi yönündeki talebi değerlendirildiğinde İİK m. 67 hükmü uyarınca davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksızlığına karar verilmiş olması ve alacağının likit olması gerekmekte, kural olarak davalı borçlunun kötü niyetli olması şartı aranmamaktadır. Somut olayda dava konusu alacak miktarı haksız fiile ilişkin olup alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiğinden koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş, davalının yargılama yapılmasına sebebiyet vermiş olması, yargılama gideri ve vekalet ücretini ödememiş olması sebebi ile yargılama giderlerinden sorumlu tutularak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklanmış olduğu üzere;
1-Davacının itirazın iptali talebi bakımından davanın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davacının davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi isteminin reddine
3-Alınması gereken 269,85-TL karar ilam harcından başlangıçta peşin olarak alınan 137,59TL harcın düşülmesi ile eksik kalan 132,26-TL karar ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.560,00TL’nin yargılamaya sebebiyet verdiğinden davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 229,79-TL (başvurma, vekalet harcı, peşin harç) davetiye, posta gideri: 371,25-TL, bilirkişi ücreti olarak 1.800,00-TL olmak üzere toplam: 2.401,04-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı yargılama esnasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı tarafça kabul edilerek ödenen miktar üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 8.056,65-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, HMK madde 341 hükmü uyarınca KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/11/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

* İş bu karar 5070 Sayılı Kanun hükümlerine göre güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.