Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/789 E. 2022/910 K. 23.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/789 Esas
KARAR NO : 2022/910
DAVA : Reşit olmayan çocuğa veraseten malik olduğu şirket hisselerinin yönetimi için kayyım tayini
DAVA TARİHİ : 09/11/2022
KARAR TARİHİ : 23/12/2022

DAVA : Davacı vekili mahkememize ibraz etmiş olduğu dava dilekçesi ile, Miras bırakan … … ‘nun 05/10/2022 tarihinde vefat ettiğini, geriye mirasçıları olarak … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2022/… E. – 2022/ … K. Sayılı ilamı ile 2 payın … ve … ‘dan olma 06/09/1974 doğumlu … T.C. nolu … ‘ya, 3 payın … ve … ‘dan olma 18/06/2004 doğumlu … T.C. nolu … … ‘ya, 3 payın … ve … ‘dan olma 07/02/2007 doğumlu … T.C. nolu … … ‘ya Aidiyetine karar verildiğini, miras bırakanın … Vergi Dairesi’ne … vergi kimlik numarası ile kayıtlı … bulunduğunu, mirasçılardan …’nun 07/02/2007 doğumlu olup, 18 yaşından küçük olduğunu, vasisi olan annesi … ile birlikte bahsi geçen şirketin ortağı olduğunu, veraset yoluyla reşit olmayan … … şirket ortağının annesi … ile birlikte şirkete ortak olması nedeniyle TMK gereği kayyum atanması gerektiğini, yay hakkında kayyum ataması yapılmadığını ve intikal işlemleri tamamlanamamış olduğunu, şirket işlerinin idaresinin yapılamadığını belirterek … …’na miras yoluyla intikal edecek … hissesinin idaresi için kayyum atanmasını talep ve dava etmiştir.
Davacı vekilince dosyaya 14/12/2022 havale tarihli dilekçesi sunulduğu incelendiğinde, mirasçılardan … …’nun 07/02/2007 doğumlu olup 18 yaşından küçük olduğunu , vasisi olan annesi … ile birlikte davalı şirketin ortağı olduğunu, veraset yolu ile reşit olmayan … …’nun şirket ortağının annesi … ile birlikte şirkete ortak olması nedeniyle TMK gereğince kayyım atanması gerektiğini, bu hususta talepte bulunmalarına karşın mahkemece ticari şirkete kayyım atanmasına yönelik tensip düzenlendiğini oysa taleplerinin şirkete değil küçük mirasçıya kayyım atanmasının olduğunu belirttiği görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava , davacı şirketlerde pay sahibi olan reşit olmayan çocukların kayyım tayini talebine ilişkindir.
TMK 345 maddesine göre, ” Çocuk ile ana veya baba arasında ya da ana ve babanın menfaatine olarak çocuk ile üçüncü kişi arasında yapılacak bir hukukî işlemle çocuğun borç altına girebilmesi, bir kayyımın katılmasına ve hâkimin onayına bağlıdır. ”
TMK 426 maddesine göre, ” Vesayet makamı aşağıda yazılı olan veya kanunda gösterilen diğer hallerde ilgilisinin isteği üzerine veya resen temsil kayyımı atar: 1. Ergin bir kişi, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri bir sebeple ivedi bir işini kendisi görebilecek veya bir temsilci atayabilecek durumda değilse, 2. Bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışıyorsa, 3. Yasal temsilcinin görevini yerine getirmesine bir engel varsa. “
TMK 427 Maddesine göre, “Vesayet makamı, yönetimi kimseye ait olmayan mallar için gereken önlemleri alır ve özellikle aşağıdaki hâllerde bir yönetim kayyımı atar: 1. Bir kimse uzun süreden beri bulunamaz ve oturduğu yer de bilinemezse, 2. Vesayet altına alınması için yeterli bir sebep bulunmamakla beraber, bir kişi malvarlığını kendi başına yönetmek veya bunun için temsilci atamak gücünden yoksunsa, 3. Bir terekede mirasçılık hakları henüz belli değilse veya ceninin menfaatleri gerekli kılarsa, 4. Bir tüzel kişi gerekli organlardan yoksun kalmış ve yönetimi başka yoldan sağlanamamışsa, 5. Bir hayır işi veya genel yarar amacı güden başka bir iş için halktan toplanan para ve sair yardımı yönetme veya harcama yolu sağlanamamışsa. ” denilmiştir.
Davacıların talebi TMK 345, 426 ve 427 maddelerine dayalı olup TMK 426/2, 427/4 maddelerindeki haller de kayyım atamakla görevli mahkeme vesayet makamı olan Sulh Hukuk Mahkemesidir.
Tüm bu nedenlerle aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı vermek gerekmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Yukarıda açıklanan sebeplerle
1-HMK 114/c , HMK 115/1 gereğince mahkememiz görevsiz olduğundan dava dilekçesinin dava şartı yokluğundan usulden reddine,
HMK 20.maddesine göre söz konusu karara karşı tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleştiği takdirde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde kararı veren mahkememize başvurulması halinde , dava dosyasının görevli … Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
Taraf vekillerinin yokluğunda , kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verilmiştir.23/12/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır