Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/685 Esas
KARAR NO : 2023/847
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/09/2022
KARAR TARİHİ : 21/11/2023
Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 21/12/2020 tarihinde “Finansal Danışmanlık Sözleşmesi” akdedildiğini, sözleşmenin 3. maddesinde, müvekkili bu sözleşme çerçevesinde, davalı şirketin borçlarının analizinden, bu borçlarının yeniden yapılandırılmasına dair süreçlere kadar türlü varyasyonlarda hizmet sunma yetki ve yükümü altında olduğunu, davalının müvekkiline sunduğu verilerde, davalı firma riski … A.Ş ye olan risk olduğunu, bu finansal borç tablosu içinde, davalı firma tarafından öncelikli olarak … riski belirtilmiş ve yapılandırılması talep edildiğini, böylece, sözleşmeden alınan yetkiye dayanarak, öncelik verilen …borç Yapılandırma süreci müvekkili tarafından başlatılmış ve sözlü şekilde müzakere aşamasına geçilmiş, müvekkili her aşamada ilgide olduğunu, söz konusu borçların “Geri Alım Hakkı ve Borç Tasfiye Sözleşmesi” taslağında görüleceği üzere, davalı firma tarafından, kısmen vefa hakkı ile kapanması; kalan diğer kısmi tutar içinde yeniden yapılandırılmasında mutabık kalındığını, buna göre 13.509.729,88 -TL banka alacak tutarında mutabık kalınarak, 8.370.000-TL Toplam Devir Bedeli mahsup edilmek suretiyle, 5.139.729,88 TL kalan bakiye tutarın %12 faiz oranı üzerinden 3 ay ödemesiz 18 ay eşit taksitli ödemelerle bankanın alacağının tasfiyesi öngörülmüş ve Nisan 2021 tarihinde sonuçlanmış olduğunu, başlangıçta mutabık kalınan bu taslak yapılanmadan, bilemediğimiz nedenlerle hemen akabinde vazgeçilerek sözkonusu riskin defaten kapatılması yolu ile işlemin sonuçlanması talep edildiğini, bu defa da, bu yeni talepten hareketle, firma adına banka ile tekrar müzakereler başlamış ve kapama tutarı üzerinden, karşılıklı diğer bilgi alışverişi ile 2021-Haziran ayında sonuca gidildiğini, Haziran 2021 tarihi itibariyle alacağın temliki yolu ile kapama tutarında anlaşma sağlanmış ve sözleşme – dökümantasyon aşamasına geçildiğini, davalı ile şifahen ve fiilen Ağustos 2020 de, yazılı sözleşmeli olarak, Aralık 2020 de başlayan danışmanlık hizmeti, Haziran 2021 tarihinde … riskinin kapanması ile diğer aşamaya geçildiğini, yeni dönem için başlaması planlanan çalışmalar, yukarıda izah edilen ilk işlemin gereği olan ve tahakkuk eden müvekkil ödemelerinin yapılmaması nedeniyle askıya alındığını, yeni dönem için başlaması planlanan çalışmalar, yukarıda izah edilen ilk işlemin gereği olan ve tahakkuk eden müvekkili ödemelerinin yapılmaması nedeniyle askıya alındığını, müvekkili, borçluya dair tüm edimini fazlasıyla yerine getirdiğini, davalının yüklü miktardaki borçları büyük oranlarda aşağıya da çekildiği halde, sözleşmenin 5. Maddesinde yazılı hiçbir ödeme yapılmadığından hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğü …E sayılı dosya ile icra takibine geçildiğini, takip talebinde işlemiş faizlerle beraber ödenmeyen ve muaccel hale gelmiş toplam 292.261,87-TL müvekkiline alacağı bulunduğunu, söz konusu takipte, borçlunun yetkiye, takibe ve borca itiraz ettiğini, Yalova … Asliye Hukuk Mahkemesi…E sayılı dosyası kapsamında 02/06/2022 tarihli kararla, borçlu yönünden konkordato tasdiki kararı verildiğini, karar 27/06/2022 tarihinde Basın İlan Kurumu Resmi Portalında yayınlandığını, müvekkilinin borçludan olan alacaklarını kayıt altına almak üzere, kayyımlık makamına başvurularak, izah dahilinde belirtilen bu miktar ile (292.261,87-TL) alacak kaydımızın yapılması talep edilmişse de hali hazırda bu başvurumuza da bir dönüş yapılmadığını, belirttiğimiz üzere, bizzat davalı takibe itiraz ederek, söz konusu alacağı çekişmeli hale getirdiğinden huzurdaki davanın açılmasından başka seçenek kalmadığını, davalı tarafça itiraz edilerek çekişmeli hale getirilen ve konkordato projesinde yer almayan iş bu davanın konusunu teşkil eden, 255.000 TL si asıl alacak olmak üzere, 275.000-TL alacağın, iş bu dava tarihinden itibaren, asıl alacağa ticari temerrüt faizi uygulanmak suretiyle hüküm altına alınarak, davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacının taleplerinin hukuki dayanağı ve fiiliyatta bir karşılığı bulunmadığını, işbu sebeple de Yalova … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin…Esas,… Karar sayılı dosyasında kabul görmediği işbu alacağın varlığı söz konusu olmadığını, 21/12/2020 tarihli taraflar arasında akdedilen sözleşmesinin imzalandığı tarihte davalı müvekkili şirket Konkordatonun Tasdiki davası açılmış olup; bu tarihte dilekçemiz ekinde sunulan Yalova … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin “Tedbir Kararı” uyarınca tek başına borç altına girmeye yetkili olmadığını, Yalova … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında verilen tedbir kararı uyarınca davalının komiser onayı olmaksızın yapacak olduğu işlemlerin geçersiz olacağını açıkça karara bağlandığını, işbu sebeple, davalı müvekkili şirket kendi iradesi ile borçlanamayacağından mahkemenizce de bilindiği üzere “Geçici veya Kesin Süre” içinde “Komiser onayı olmaksızın borçlanma yetkisi bulunmadığından” işbu sözleşme geçersiz olduğu gibi davalının talep ettiği sözleşmeye dayalı danışmanlık alacağı da geçersiz olduğunu, geçersiz sözleşmeye dayalı alacak söz konusu olmadığı gibi davacı taraf iddia ettiği gibi edimlerde de bulunmadığını, davacı iddiasını ispatla yükümlü olduğunu, zira buna ilişkin ne bir ispatı ne de bir faturası söz konusu olduğunu, işbu sebeple, davacının sebepsiz zenginleşmesi dahi söz konusu olmadığını, tüm bu sebeplerle, davacının davası reddini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; Dava, taraflar arasında akdedilmiş olan danışmanlık hizmet sözleşmesi uyarınca sözleşme bedelinin davalıdan tahsili istemi ile açılmış olan İİK m.308/b hükmü uyarınca çekişmeli olan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Somut olayda davacı ile davalı arasında akdedilmiş olan 21/12/2020 tarihli “Finansal Danışmanlık Sözleşmesi” uyarınca üstlenmiş olduğu edimleri yerine getirmiş olduğu iddiası ile davalının sözleşmede belirtilen ödeme edimlerini gereği gibi yeri getirmediğinden bahisle davalı hakkında Yalova … Asliye Hukuk Mahkemesi … E sayılı dosyası kapsamından verilen konkordato projesinde yer almayan çekişmeli alacaklarının hüküm altına alınması istemi ile işbu davanın açılmış olduğu görülmüştür.
İstanbul Ticaret Mahkemeleri arasındaki iş bölümü sebebiyle mahkememizin işbu davaya bakmakta görevli olup olmadığı yönünden yapılan incelemede İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesinin 2022/1918 Esas, 2022/2856 Karar Sayılı, 16/11/2022 Tarihli “Dava, alacak istemine ilişkindir. … İİK 308/b m. uyarınca açılan iş bu davada genel hükümler uyarınca alacağın varlığına ve miktarına yönelik inceleme ve değerlendirme yapılacak olup, konkordato hükümlerinin uygulama yeri bulunmamaktadır. Zira uyuşmazlığın çözümü konkordato konusunda uzmanlık gerektirmemektedir, dolayısıyla uyuşmazlığın söz konusu ihtisas mahkemelerince görülmesini gerektirir bir durum da bulunmamaktadır.” şeklindeki gerekçeli ilamı uyarınca mahkememizin görevli olduğu kanaatine varılmıştır.
İİK’nın “Çekişmeli alacaklar hakkında dava” başlıklı 308/b maddesi “(1)Alacakları itiraza uğramış olan alacaklılar, tasdik kararının ilânı tarihinden itibaren bir ay içinde dava açabilirler. (2) Tasdik kararını veren mahkeme, konkordato projesi uyarınca çekişmeli alacaklara isabet eden payın, kararın kesinleşmesine kadar borçlu tarafından, mahkemece belirlenen bir bankaya yatırılmasına karar verebilir. Süresi içinde dava açmamış olan alacaklılar, bu paydan ödeme yapılmasını talep edemezler; bu durumda yatırılan pay borçluya iade edilir.” hükmünü içermektedir.
Somut olay bakımından mahkememizin işbu dosyası ile benzer mahiyette bulunan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 2023/710 Esas, 2023/732 Karar Sayılı, 22/06/2023 Tarihli “Dava, İİK’nun 308/b maddesi gereğince açılan çekişmeli alacak istemine ilişkindir. … İİK’nun 308/b maddesi 2. fıkrası uyarınca, tasdik kararını veren mahkeme, konkordato projesi uyarınca çekişmeli alacaklara isabet eden payın, kararın kesinleşmesine kadar borçlu tarafından, mahkemece belirlenen bir bankaya yatırılmasına karar verebilir. İşte alacaklı, mahkeme tarafından belirlenen ve bir bankaya yatırılan kendi payına düşen kısmı talep edebilmesi için İİK’nun 308/b maddesi gereğince, tasdik kararının ilanı tarihinden itibaren çekişmeli hale gelen alacağı için dava açması gerekir. Aksi halde alacaklı, bu paydan ödeme yapılmasını talep edemeyeceği gibi bankaya yatırılan pay da borçluya iade edilecektir. Yapılan açıklamalar uyarınca somut olayda, İİK’nun 308/b maddesinde düzenlenen bir aylık süre, Mahkemece hatalı bir şekilde dava açılması bakımından öngörülen bir hak düşücürü süre olarak kabul edilerek davanın, bir aylık hak düşürücü süre içinde açılmadığından bahisle verilen karar isabetli olmamıştır. Zira dava, alacağın tabi olduğu zamanaşımı süresi içinde her zaman açılabilir.” şeklindeki gerekçeli ilamı da göz önünde bulundurulduğunda kanunda anılan yasal sürenin hak düşürücü süre olarak değerlendirilemeyeceği kanaatine varılarak yargılama yapılmıştır.
Yargılama esnasında taraflarca mahkememize ibraz edilmiş olan deliller, tarafların ticari defter ve belgeleri, celp edilmiş olan evraklar, konkordato dosyası bir bütün olarak incelenmek sureti ile rapor tanzimi için dosyanın 1 mali müşavir, … icra iflas hukuku- konkordato alanında nitelikli hesaplamalar uzmanı bilirkişisine tevdine , bilirkişilerden takdiri mahkemeye ait olmak üzere davalının konkordato talebinin tasdikine arar verilmiş olan Yalova … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasından yapılan yargılama esnasında verilmiş olan 03.09.2020 tarihli geçici mühlet kararı tarihi itibariyle ve kesin mühletin başlangıç tarihi olan 03.02.2021 tarihi itibariyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacağın ne zaman doğmuş olduğu, alacaklı ise hangi oranda alacaklı olduğu, alacağının rehinli olup olmadığı, rehinli ise ne kadarının rehinli ne kadarının adi alacak olduğu hususunda dosya kapsamı, konkordato dosyası ve tarafların ticari defterleri üzerinde yapılacak inceleme ile birlikte rapor tanzim edilmesinin istenilmesine karar verilmiş olup bilirkişiler tarafından hazırlanılarak mahkememize ibraz edilmiş olan raporda özetle;
Davacının 2020-2021 yılları ticari defter kayıtlarının, HMK 222 maddesine göre delil niteliği taşıdığı,
Davalının 2020-2021 yılları ticari defter kayıtlarının HMK 222 maddesine göre delil niteliği taşıdığı,
Davacı ile davalı arasında imzalandığı tarihte geçerli olmak üzere 21.12.2020 tarihinde 2 ay süreli …Hizmet Sözleşmesi imzalandığı, 24.8.2021 tarihinde 2 ay süreli … Hizmet Sözleşmesi imzalandığı, talep edilen alacağın 21.12.2020 tarihinde doğduğu;
Dava dışı Temlik Eden … A. Ş. ile dava dışı temlik alan… arasında Beyoğlu … Noterliğinin 17.06.2021 tarih… yev. numarası ile imzalanan 11.150.000,00 TL tutarlı Alacağın Temliki Sözleşmesi imzalandığı Davacının 11.150.000,00 TL tutarlı Alacağın Temliki Sözleşmesi süreçlerinde yer aldığı,
Her ne kadar “Sözleşmenin 6. Maddesinde “İşbu sözleşmenin süresi taraflarca imzalandığı tarihten itbaren yürürlüğe girecek olup 2 ay süre ile geçerli olacaktır. Sözleşme süresi sonunda sözleşmenin yenilenmesi tarafların ayrıca yazılı mutabakata varması halinde mümkün olacaktır.” Hükmü olmasına rağmen davacının Finansal Danışmanlığa devam ettiği, dolayısı ile tarafların sözleşmeyi devam ettirdikleri,
Davacının davalı adına Finansal Danışmanlık Hizmet Sözleşmesinden kaynaklanan herhangi bir fatura düzenlemediği,
Davacının sözleşmenin 5. Maddesinde belirlenen her biri 51.000,000, TL beş eşit taksit toplam 255.000,00 TL danışmanlık ücretini hak ettiğinden söz edilebileceği, nihai hukuki değerlendirmenin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu,
Bağlayıcı hale gelen konkordatonun, konkordato talebinden önce veya komiserin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburi olduğu( İİK.m.308/c-1); bu bağlamda 21.12.2020 tarihli sözleşmeyle doğan alacağa mahkeme kararı gereği faiz talep edilemeyeceği;
Davacı/ alacaklının icra takibi yapamaması, alacağının borçlunun ayrıntılı bilançosunda bildirilmemiş olması ve alacaklının süresi içinde alacak bildiriminde bulunmaması alacaklının maddi hukuk açısından alacak hakkını kaybettiği anlamına gelmediği; alacaklı, yalnızca konkordato prosedürü içinde yer alan görüşmelere katılma ve oy kullanma hakkını yitireceği; Alacaklının konkordatoya -kayıt yaptırmamasının, borcu ödedikten sonra konkordato borçlusuna rücu edebilecek durumdaki birlikte borçlular yönünden anlam taşıdığı (İİK.m.303);
Davacı (Danışman) ile davalı (frma) arasında imzalanan Finansal Danışmanlık Hizmet Sözleşmesinin, 3.maddesi kapsamında borçlunun taraf olduğu ve işletmesinin faaliyetinin devamı için önem arz ettiği, dolayısı ile kesin mühletten etkilenmeyerek sözleşmenin devam edeceği (İİK.m.296/1)
Süresi içinde kayıt yaptırmamış olmasına rağmen ticaret mahkemesi kararıyla alacağını kanıtlayan alacaklı oy hakkını kaybetmiş olsa da konkordatonun tasdikine itiraz etme ve konkordatonun feshini isteme hakkına haiz olacağı;
Kanaatine varıldığı mahkememize bildirilmiştir.
İşbu hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporu uyarınca her ne kadar davalı tarafça akdedilmiş olan sözleşmenin geçerli olmadığı iddia edilmiş ise de İİK’nın Kesin mühletin sözleşmeler bakımından sonuçları başlığını taşıyan 296. Maddesinin “(1) Sözleşmenin karşı tarafının konkordato projesinden etkilenip etkilenmediğine bakılmaksızın, borçlunun taraf olduğu ve işletmesinin faaliyetinin devamı için önem arz eden sözleşmelerin devamı esastır. Bu sözleşmelerde yer alıp da borçlunun konkordato talebinde bulunmasının sözleşmeye aykırılık teşkil edeceğine, haklı fesih sebebi sayılacağına yahut borcu muaccel hâle getireceğine ilişkin hükümler, borçlunun konkordato yoluna başvurması durumunda uygulanmaz. Sözleşmede bu yönde bir hüküm bulunmasa dahi sözleşme, borçlunun konkordatoya başvurduğu gerekçesiyle sona erdirilemez. (Ek cümle:9/6/2021-7327/4 md.) Bu fıkra kapsamında geçici ve kesin mühlet süresince devam eden sözleşmeler nedeniyle borçlanılan edimler karşılıklı olarak ifa edilir.
(2)Borçlu, tarafı olduğu ve konkordatonun amacına ulaşmasını engelleyen aşırı külfetli sürekli borç ilişkilerini, komiserin uygun görüşü ve mahkemenin izniyle herhangi bir zamanda sona erecek şekilde feshedebilir. Bu çerçevede ödenmesi gereken tazminat, konkordato projesine tabi olur. Hizmet sözleşmelerinin feshine ilişkin özel hükümler saklıdır.” şeklindeki düzenlemesi uyarınca Yalova … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasından açılmış olan davada 03.09.2020 tarihinde geçici mühlet kararı verildiği, kesin mühletin ise 28.01.2021 tarihli celsede verilmiş olduğu, işbu hali ile sözleşmenin akdedildiği 21/12/2020 tarihi itibari ile davalı hakkında verilmiş bir kesin mühlet kararının olmadığı, davacının sözleşme kapsamında üstlenmiş olduğu danışmanlık edimini davalının dava dışı … ile borçlarının yapılandırılması süresince vermiş olduğu, davalının almış olduğu edim akabinde sözleşmenin Komiser Onayı olmaksızın yapılmış olması sebebiyle geçerli olmadığına yönelik savunmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve dürüstlük kuralına aykırılık teşkil ettiği, davacının sözleşmede belirlenen hizmet bedelini talep edebileceği, bu hususta fatura düzenlememiş olmasının alacak isteminde bulunamayacağı sonucuna ulaşmayacağı kanaatine varılmış olup davacının davalıdan sözleşmede belirlenen asıl alacak bedelini – 255.000,00 TL’yi talep edebileceği, işlemiş faiz talep edemeyeceği kanaatine varılarak davasının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklanmış olduğu üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ ile; davacının davalı …Limited Şirketi’nden olan ve tasdik edilen konkordato projesine dahil edilmeyen – çekişmeli kalan 255.000,00 TL alacağı bulunduğunun tespiti ile bu miktarın davalı şirketin Yalova … Asliye Hukuk Mahkemesi… Esas…Karar sayılı dosyasında tasdik edilen konkordato projesine dahil edilmesine, davacının fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gerekli olan 17.419,05-TL karar ilam harcından dava açılırken başlangıçta peşin olarak alınan 4.696,32-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 12.722,73-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 4.696,32-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 92,20-TL (başvurma, vekalet harcı) davetiye, posta gideri: 103,50-TL, bilirkişi ücreti: 3.500,00TL olmak üzere toplam: 3.695,70-TL yargılama giderinin %93 kabul-red oranı üzerinden hesaplanan 3.437,00TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanının davacı üzerine bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 40.250,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı yargılama esnasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 17.900,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.560,00TL’nin %93 kabul-red oranı üzerinden hesaplanan 1.450,80-TL’nin davalıdan alınarak, 109,20-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Taraflarca yatırılan gider avansın arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/11/2023
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim
¸e-imzalıdır
* İş bu karar 5070 Sayılı Kanun hükümlerine göre güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.