Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/657 E. 2023/76 K. 31.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/657 Esas
KARAR NO : 2023/76
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/10/2017
KARAR TARİHİ : 31/01/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulmuş olan dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … isimli iş yerinin sahibi olduğunu, bayiliğini yaptığı firmalara eğitim, öğretim yılının açılmasından evvel müfredat gereği satışı yapılabilecek eğitim ürünlerinin siparişleri karşılığında ileri tarihli çeklerini verdiğini, davalı firma ile yeni öğretim yılına yönelik siparişleri verirken … … Şubesine ait ; … nolu 31/10/2017 keşide tarihli 12.500 TL ve … nolu 30/11/2017 keşide tarihli 12.500 TL olmak üzere toplamda 25.000 TL bedelli çeki karşı yana teslim ettiğini ancak söz konusu … evine ilişkin ürünler satıldıktan sonra karşılıklı anlaşma gereği elde kalan ürünler iade edilmiş ve karşılıklı hesap görülmesinde müvekkilinin 7.500 TL alacaklı olduğunu, 7.500 TL alacağın karşılıklı olarak incelenen ticari defterlerden de anlaşıldığını, müvekkilin alacaklı olmasından dolayı ileri tarihli çeklerini geri istediğinin davalı tarafa sürekli bildirildiğini ve davalı tarafın onaylamasına rağmen çekleri iade etmediğini, ayrıca davalı yandan alacaklı olduğu 7.500 TL dava ve takip haklarını saklı tuttuklarını, keşide günleri yaklaşmış olan çeklerin ilgili firma tarafın ya da ciro ettiği kişiler tarafından bankaya ibraz edilmesinin çok yüksek bir ihtimal olduğu ve bu sebeplerle söz konusu çeklerin iptali gerektiğini beyan ederek; … … Şubesine ait … nolu 31.10.2017 keşide tarihli 12.500 TL ve … nolu 30.11.2017 keşide tarihli 12.500 TL olmak üzere toplam 25.000 TL bedelli 2 adet çekin iptaline davacının davalıya borçlu olmadığnıın tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından mahkememize sunulmuş olan cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davacı arasında 13.03.2017 tarihli 2017/2018 Bayi Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye göre müvekkile verilen çeklerin mal alma taahhüdünün karşılığı olarak ödeme aracı niteliğinde verildiğini bu sözleşmenin 14. Maddesi kapsamında mal alma taahhüdünün karşılığı olarak ödeme aracı niteliğinde verilen garanti satış çeklerinin hiçbir şart ve ahvalde kısmen ve tamamen iade edilemeyeceği hususunun davacı tarafından kabul edilerek sözleşmeye taraf olunduğunu, davacının basiretli bir tacir olarak sözleşmeyle hangi taahhüdün altına girdiğini bilebilecek durumda olduğunu ve bu nedenlerle sözleşmeye aykırı hareket edildiğini, ayrıca davacı tarafın dava konusu çeklerden kaynaklanan herhangi bir borç bulunmadığına yönelik iddiaların gerçeği yansıtmadığı ve müvekkili şirket tarafından davacı tarafın alacaklı olduğuna dair herhangi bir mutabakatın yapılmadığı hususları nedeniyle davanın esastan reddini talep ettiklerini, davacı tarafın kötü niyetli olarak menfi tespit davası açmasıyla müvekkil davalının alacağının zamanında alınması engellendiğinden dolayı İİK m.72/4 uyarınca % 20’den aşağı olmamak üzere davacı aleyhine tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; Dava, davaya konu çeklerin bedelsiz kaldığı iddiasına dayalı menfi tespite ilişkindir.
Davacı vekili tarafından … Asliye Hukuk Mahkemesine hitaben açılmış olan işbu davanın … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/… Esasına kaydının yapılmış olduğu, mahkemesince 05/04/2018 tarihinde dosyanın … Asliye Ticaret Mahkemelerine devrine karar verilmiş olduğu, gönderme kararı üzerine … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/… Esasına kaydı yapılan işbu dosyadan karşı görevsizlik kararı verilmesi üzerin … Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 2021/… Esas, 2022/… Karar Sayılı, 17.01.2022 Tarihli ilamı ile … Asliye Hukuk Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verildiği, bu ilamın üzerine dosyanın … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/40 Esasına kaydının yapıldığı, 23.06.2022 tarihinde davalının yetki itirazının kabulü ile İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olması sebebiyle yetkisizlik kararı verilmekle dosyanın mahkememizin işbu esasına kaydının yapılmış olduğu görüldü.
Mahkememizce dosya üzerinden eksik evraklar, dosyanın safahati de incelenmek suretiyle 21.09.2022 tarihinde tensip zaptının hazırlandığı, tensip zaptının 7 nolu ara kararında “Mahkememizce yapılan kontrolde davacı tarafından yatırılan teminat bedeli haricinde dosyada gider avansının kalmamış olduğu, işbu teminat bedelinin de yargılama giderlerinde kullanılamayacak olması sebebiyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 4. Maddesi gereğince taraf sayısının 5 katı tutarında olan (5*2*42,00 TL) 420,00 TL tebligat ücreti ile diğer iş ve işlemler için 130,00 TL olmak üzere toplam 550,00 TL eksik gider avansını ikmal etmek üzere davacı vekiline HMK. Madde 115/2 hükmü uyarınca işbu tensip zaptının tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin süre içerisinde eksikliğin giderilmemesi halinde davanın 114/1-g hükmü uyarınca dava şartı yokluğunda usulden reddedilebileceğinin ihtarına, (işbu tensip zaptının tebliği ile ihtarına),” şeklinde gider avansı eksikliğine yönelik usulüne uygun ihtarın yapılmış olduğu ve işbu tensip zaptının davacı vekiline 05.10.2022 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu görüldü.
6100 Sayılı HMK’nın dava şartlarını düzenleyen 114. Maddesine göre ; “(1) Dava şartları şunlardır:
… g) Davacının yatırması gereken gider avansının yatırılmış olması”
Aynı Kanunun Harç ve gider avansının ödenmesi başlıklı 120. Maddesine göre; ” (1) Davacı, yargılama harçları ile her yıl Adalet Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı, dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır.
(2) Avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması hâlinde, mahkemece, bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verilir.”
Nitekim aynı kanunun Dava şartlarının incelenmesi başlıklı 115. Maddesine göre ” (1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.
(2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.” şeklindeki düzenlemeleri bulunmaktadır.
Mahkememizce davacı vekiline verilmiş olan süresinin 05.10.2022 tarihinde başladığı ve sürenin son gününün 19.10.2022 tarihine tekabül ettiği, davacı vekili tarafından mahkememize sunulmuş olan 17/10/2022 tarihli talep dilekçesinde özetle; Mahkemece düzenlenen 29/09/2022 tarihli tensip zaptı 4 nolu ara kararında gereği taraflarına 2 haftalık süre verilmiş ve ayrıca yine aynı tensip tutanağı 7 nolu ara kararı ile gider avansını ikmal etmek üzere taraflarına 2 haftalık kesin süre verilmiş ise de müvekkiline ulaşamadığından ara kararlarda düzenlenmiş olan eksikliklerin henüz tamamlanamadığından işbu ara kararlardan dönülerek belirtilen hususlarda ek süre verilmesini talep etmiş olduğu mahkememizce işbu talebin değerlendirildiği 18.10.2022 tarihli ara kararda HMK 115/2 Fıkrası ve HMK 114/1-g madde hükmü uyarınca gider avansının dava şartı olması ve verilen sürenin 6100 Sayılı HMK’nın 120. Maddesi uyarınca kanunen belirlenen kesin süre olması, kanunen belirlenen kesin sürelerin hakim tarafından genişletilip daraltılamayacak olması sebebiyle davacı vekilinin eksik gider avansını ikmal etmek üzere ek süre verilmesi talebinin reddine karar verilmiş, davacı tarafça kesin süreden sonra gider avansı eksikliği ikmal edilmiştir.
Yargıtay … Hukuk Dairesinin 2019/… Esas, 2020/… Karar sayılı “Gider avansına yönelik ara kararında gider avansını oluşturan harç, tebligat gibi gider gerektiren işlemleri kalem kalem açıklamalı, her kalemin miktarını ayrı ayrı göstermeli, dava şartına yönelik gider avansı ile ilgili olarak verilen kesin sürede yatırılmamasının sonuçlarını da duruşma zaptına veya tebliğ evrakına açıkça yazmalıdır.” şeklindeki ilamı da göz önünde bulundurulmakla mahkememizce söz konusu gider avansı eksikliğinin kalem kalem davacı tarafa açıklanmak sureti ile ihtarat yapılmış olduğu, davacı tarafça süresi içerisinde eksikliğin giderilmemiş olduğu, gider avansının yatırılması gereken sürenin kesin süre olması ve kanunu bilmemenin mazeret sayılmayacağı yönündeki genel hukuk ilkesi, davalı vekili tarafından davacının süresi içerisinde eksikliği gidermemiş olması sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesini talep etmiş olduğu da görülmekle davacının davasının usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklanmış Olduğu Üzere;
1- Davacının davasının dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90-TL karar ve ilam harcının başlangıçta peşin alınan 426,94-TL’den mahsubu ile bakiye kalan 247,04-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yatırılarak harcanan 200,00TL gider avansının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile … Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/01/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

* İş bu karar 5070 Sayılı Kanun hükümlerine göre güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.