Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/571 E. 2022/663 K. 06.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/571 Esas
KARAR NO : 2022/663
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/08/2022
KARAR TARİHİ : 06/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket ile davalı şirket araç alım-satımı konusunda bir anlaşmaya yapıldığını, müvekkili şirketin davalı şirkete söz konusu aracın alım-satımı için 10.000 TL kapora ücreti ödemiş olduğunu, kapora ücretinin ödendiğine dair banka kayıtları da mevcut olduğunu, satıcının aracın satışını ve teslimini sürekli geciktirmesi nedeniyle alım satım işlemi satıcının kusuru nedeniyle gerçekleştirilemediğini, satıcının asli yükümlülüklerinden biri olan edimin ifası zamanında gerçekleştirilemediğini, araç alım satım sözleşmesinin varlığına kanıt olarak verilmiş 10.000 TL tutarındaki kapora ücretinin davalı taraftan iadesi için talepte bulunulmuş olup müvekkilinin bu talebine herhangi bir yanıt alınamadığını, hem aracın teslim alınamamış olması hem de kapora ücretinin iadesinin gerçekleştirilememiş olması sebepleriyle icra takip yoluna başvurma zorunluluğu olduğunu, kapora adı altında gönderilen para TBK 177 gereğince bağlanma parası olduğunu, sözleşmenin feshedilmesi durumunda bağlanma parasının iade edilmesi gerektiğini, yerleşik yargıtay içtihatlarında da açıkça kaporanın sözleşmenin feshi durumunda iade edilmesi gerektiğine değinildiğini, davalı tarafın iadeyi kabul etmemesi üzerine 10.000 TL’nin iadesi için müvekkil icra takip yoluna başvurmuş ve bu başvuru da davalının kötü niyetli ve haksız itirazı sonucu durdurulmuş olduğunu beyanla; , borçlunun … İcra Müdürlüğü’nün 2022/… sayılı icra takibine yaptığı itirazının iptaline, borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen ticari faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu olayda davacı ve müvekkil şirket arasında … marka 5 kapılı, üst sınıf, lüx segment hususi bir otomobilin satışı konusunda anlaşıldığını, taraflar arasındaki karşılıklı anlaşmaya istinaden davacı tarafından 10.000,00 TL bağlanma parası müvekkili şirket hesabına aktarıldığını, akabinde davacının; araç teslim aşamasına gelip, müvekkil şirket tarafından aracın teslim alınması istendiğinde tek taraflı olarak haksız şekilde sözleşmeden döndüğünü, bu durum karşısında müvekkili şirketin haklı olarak bağlanma parasından kendi zararlarını tenzil ettiğini, yine taraflar arasındaki karşılıklı anlaşmaya göre müşterinin sözleşmeden dönmesi halinde ödediği bedelin tamamının cezai şart olarak mahsup edileceği hususunun kabul edildiğini, dolayısıyla davacının dava dilekçesinde iddia ettiği üzere müvekkili şirketten 10.000,00 TL tutarında bir alacağı söz konusu olmadığını, Taraflar arasındaki sözleşmenin cayma hakkı bulunan sözlşemelerden olmadığını, davacı tarafından haksız şekilde sözleşmeden dönüldüğünü, kabul anlamına gelmemekle birlikte haklı bir nedeni olsa dahi, dönme anına kadarki satıcının zararlarından alıcı sorumlu olduğunu, davacının haksız iptali ile müvekkilinin elinde kalan araç için stok maliyeti doğmuş, ciro priminden mahrum kalmış, araç satış priminden, aracın alıcı tarafından alınmamasından dolayı aracın mağazada kaldığı süre boyunca stok maliyetine katlanmak zorunda bırakılmış olduğunu, bu zarar kalemlerinin bağlanma parasından mahsubu gerekeceğini, piyasa şartlarında araç temininin zorluğunu ve Meksika üretimli ve Almanya menşeili ithal bir aracın Türkiye’ ye getirilmesi ve temini sürecinin uzun soluklu olabileceğini ve bu durumun satış işlemlerinin en başında davacı yan tarafından da bilindiği ve göze alındığını savunarak davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Dava, araç satış sözlemesine istinaden verildiği ileri sürülen paranın sözleşmenin feshi nedeniyle iadesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, uyap vasıtasıyla elektronik imzalı olarak göndermiş olduğu 28/09/2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir. Davacı vekilinin vekaletnamesinde feragate yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
6100 sayılı H.M.K’ nun 307. maddesinde feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmış olup aynı yasanın 309. maddesinde feragat ve kabul beyanının dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği, hüküm ifade etmesinin karşı tarafın muvafakatine bağlı olmadığı,feragat ve kabulün kayıtsız ve şartsız olarak yapılması gerektiği ve hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği belirtilmiştir. Yine aynı yasanın 311. maddesinde de feragat ve kabulün kati bir hükmün hukuki neticelerini doğuracağı hüküm altına alınmıştır. Açıklanan yasal hükümler ışığında davacı vekilinin feragatinin usulüne uygun olduğu anlaşılmış ve feragat nedeniyle davanın reddine ilişkin aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının feragat nedeniyle reddine,
2-Alınması gerekli olan 80,70-TL karar ilam harcının peşin yatırılan 193,43-TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 112,73-TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının davacıya iadesine,
5-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00TL nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Dair tarafların yokluğunda kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere karar verilmiştir.

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)