Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/535 E. 2023/598 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/535 Esas
KARAR NO:2023/598

DAVA:Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ:28/07/2022
KARAR TARİHİ:18/07/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Almanya’da ikamet eden müvekkili …’nün kendisine ait “…” plakalı aracının …’in kontrolünde iken davalı … Sigorta A.Ş.’nin sigortalısı davalı …’a ait … plakalı aracın çarpışması sonucu 26/07/2021 tarihinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davalının, KTK’nın 84/d maddesini ihlal etmesi neticesinde trafik kazasına yol açtığını ve müvekkilinin aracında hasara sebebiyet verdiğini, müvekkilinin, kaza nedeniyle uğradığı zararın tespiti amacıyla, Almanya’da tanzim ettirdiği ekspertiz raporu için 739,59-Euro tutarında ekspertiz ücreti ve ekspertiz raporu, ruhsat ve ehliyet gibi birtakım belgelerin tercümesi için de 2.085,53-TL tutarında tercüme ücreti ödediğini, müvekkilin aracındaki hasara ilişkin onarım bedelinin, KDV dahil 2.373,54-Euro tutarında olduğunun tespit edildiğini, tespit edilen bu zarara, davalı sigorta şirketinin sigortaladığı aracın sahibi davalı …’ın kazaya asli ve tam kusuru ile sebebiyet verdiğinden müvekkilinin zararının tamamını, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 2021 yılı için ZMMS poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydıyla, davalılar tarafından müteselsilen karşılanması gerektiğini, müvekkilinin aracındaki hasarın tazmini amacıyla önce yasal mecburiyet gereği davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını fazlaya ilişkin tüm talep, dava, ıslah ve sair hakları saklı kalmak kaydı ile; davanın kabulüne, müvekkilinin kaza nedeniyle oluşan bakiye 2.277,08-Euro tutarındaki zararının fiili ödeme tarihindeki kur üzerinden; davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihinden (04/04/2022) itibaren, davalı … yönünden kaza tarihinden (26/07/2021) itibaren 3095 s. Kanun’un 4/a maddesi gereğince Euro için devlet bankalarınca verilen en yüksek mevduat faizi ile birlikte, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, müvekkili tarafından Almanya’da ekspertiz raporu düzenlettirmek için ödemiş olduğu 739,59-Euro tutarındaki ekpertiz ücretinin karar tarihindeki türk lirası karşılığının hesaplanması suretiyle ve Türkçe’ye tercümesi zorunlu bulunan başvuru belgelerinin yeminli tercüman onaylı çevirileri için ödenen 2.085,53-TL tercüme giderinin de yargılama giderleri kapsamında değerlendirilmesi suretiyle, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalılara müştereken ve müteselsilen tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … SİGORTA A.Ş vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; … plakalı sigortalı araç ile … plakalı davacıya ait aracın 26.07.2021 tarihinde maddi hasarlı bir kazaya karıştığını, işbu kaza sonucunda … plakalı araçta maddi hasar oluştuğu iddiası ile müvekkili şirketten tazmini talep ettiğini, müvekkili sigorta şirketi tarafından davacı yana bütün ödemelerin gerçekleştirildiğini, davacı tarafça ikame edilen davada müvekkili şirketin şirketin her hangi bir kusurunun olmadığını ve bu nedeniyle sorumluluğunun da bulunmadığından davanın husumet yokluğu nedeniyle müvekkili şirket açısından reddi gerektiğini, hasar dosyasının açılmasını takiben araçta meydana gelen hasarın tespiti için ekspertiz hesaplaması sonucunda araçta meydana gelen müvekkili şirketin sorumluluğundaki hasar tutarının 1.770,00-TL olduğunu ve belirlenen 1.770,00-TL tutarındaki hasar onarım bedelinin başvuran tarafa ödendiğini, işbu davanın reddine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’ın mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı ile aralarında tuttuğu tutanakta her ne kadar arkadan vurmuş ise de, davacı dava dilekçesinde de belirttiği üzeri öndeki araçların ani fren yapması nedeniyle kazanın gerçekleştiğini, kaza fotoğraflarında görüleceği üzere davacının aracının arkadan çok küçük bir çizgi ile kazayı atlattığını, hasar dosyasının açılmasından sonra araçta meydana gelen hasarın tespiti için yapılan incelemelerde araçta meydana gelen müvekkili şirketin sorumluluğundaki hasar tutarının 1.770,00-TL olduğunun ekspertiz hesaplaması sonucu tespit edildiğini ve belirlenen 1.770,00-TL tutarındaki hasar onarım bedelinin tarafa ödendiğini, işbu davanın reddine, yargılama giderlerinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; Dava, trafik kazası neticesinde davacıya ait yabancı plakalı araçta meydana gelen hasarın yabancı ülkede tamiri sebebiyle hasar bedelinin davalı sigorta şirketi ve işletenden tahsili istemine ilişkindir.
Somut olayda; Almanya’da ikame ettiren davacı …’nün tatil amaçlı olarak …’de bulunduğu esnada kendisine ait “…” plakalı dava dışı sürücü …’in sevk ve kontrolündeki araç ile davalı şirket nezdinde sigortalanmış olan, diğer davalı …’a ait olan, davalının sevk ve idaresindeki … plakalı aracın 26/07/2021 tarihinde karışmış olduğu maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacıya ait aracın Almanya’da tamir ettirilmiş olması sebebiyle alınan Ekspertiz Raporuna göre davacının aracındaki hasara ilişkin onarım bedelinin KDV dahil 2.373,54-Euro olduğunu, davalı sigorta şirketine yapılan başvuru sonucunda hasar bedeli olarak 09/06/2022 tarihinde yapılan 1.770,00-TL tutarındaki ödemenin mahsubu neticesinde (2.373,54-EUR – 96,46-EUR) = 2.277,08-EUR zararlarının karşılanmadığını beyanla 2.277,08-€ Tutarındaki Zararının Fiili Ödeme Tarihindeki Kur Üzerinden; Davalı Şirket’in Temerrüt Tarihinden (04/04/2022) İtibaren, Davalı … yönündenise Kaza Tarihinden (26/07/2021) İtibaren 3095 s. Kanun’un 4/a Maddesi Gereğince “€” İçin Devlet Bankalarınca Verilen En Yüksek Mevduat Faizi ile Birlikte, (Davalı Şirket Bakımından 2021 Yılı ZMSS Teminat Limitiyle Sınırlı Olmak Üzere) Davalılar’dan Müştereken ve Müteselsilen Tahsiline; davacının Almanya’da Ekspertiz Raporu Düzenlettirmek İçin Ödemiş Olduğu 739,59-€ Tutarındaki Ekpertiz Ücretinin Karar Tarihindeki Türk Lirası Karşılığının Hesaplanması Suretiyle ve Türkçe’ye Tercümesi Zorunlu Bulunan Başvuru Belgelerinin Yeminli Tercüman Onaylı Çevirileri İçin Ödenen 2.085,53-TL tercüme giderinin de yargılama giderleri kapsamında değerlendirilmesi suretiyle, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş olduğu görülmüştür.
Haksız Fiillerden doğan borç ilişkileri Türk Borçlar Kanununun 49. Ve devamı hükümlerinde düzenlenmiş olup 49. Maddenin “(1)Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
(2)Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemesi ve aynı kanunun Zararın ve kusurun ispatı başlıklı 50. Maddesinin “(1) Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.
(2)Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.” şeklindeki düzenlemesi uyarınca bir haksız fiil sonucunda zarar görenin tazminat isteminde bulunabilmesi için ortada haksız fiilin bulunması, failin kusur olması, talepte bulunan şahısta zararın meydana gelmiş olması ve zarar ile fiil arasında illiyet bağının olması gerekmektedir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1. maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Bir zarar sigortası türü olan zorunlu mali sorumluluk sigortasında sigortacı işletenin sorumluluğunu yine ancak sorumlu olduğu çerçevede karşılamakla yükümlüdür. Bu bakımdan zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile işletenin poliçe limiti dahilinde tazminat sorumluluğunu yüklenen sigorta şirketi gerçek zarardan, işletenin ve eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında sorumlu tutulabilecektir.
Yargılama esnasında celp edilmiş olan tüm belgeler birlikte değerlendirilmek suretiyle dosyanın 1 otomotiv ve trafik kazası alanında uzman bilirkişisi (Yıldız Teknik Üniv. Otomotiv bölümünde görevli) …, 1 Adli trafik- trafik kazalarında kusur tespiti alanında uzman bilirkişisi (İTÜ’de görevli) …, 1 motorlu araç sigortaları alanında uzman bilirkişisi …’dan oluşacak heyete tevdi ile bilirkişilerden takdiri mahkemeye ait olmak üzere davacı tarafından talep edilmiş alacak kalemleri bakımından davalılar arasındaki poliçe kapsamında davadan önce sigorta şirketi tarafından yapılmış olan ödeme de göz önünde bulundurulmak suretiyle davacının davalılardan alacak talebinde bulunup bulunamayacağı, davacının aracının onarım bedelinin ne kadar olabileceği, söz konusu faturalandırılmış olan bedelin piyasa koşullarına uygun olup olmadığı, kazaya karışan tarafların kusur oranları da hesaplanmak suretiyle davacının alacağının tespit edilmesi halinde ne kadar alacağın poliçe kapsamında kimden istenebileceği hususlarında rapor tanzim edilmesinin istenilmesine karar verilmiş olup bilirkişiler tarafından mahkememize ibraz edilmiş olan raporda özetle;
26.07.2021 günü saat 08.25 sıralarında … Caddesi üzerinde seyir halinde olan davacıya ait Almanya … plakalı otomobilin önünde giden araçların ani fren yapması ile durduğu, arkasından gelen davalı sürücü … yönetimindeki davalı sigorta şirketine ZMMS Trafik Poliçesi ile sigortalı … plakalı otomobil ise duramayarak aracının ön kısımları ile … plakalı otomobilin arka kısımlarına çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir.
Tutanaktaki krokiden ve olay yeri fotoğraflarından; seyir halinde olan … plakalı araç ön kısımları ile önünde seyir halinde olan davacı aracının arka kısımlarına çarpmış, davacı aracının arka tampon kısımlarının hasarlandığı görülmüştür.
Davalı sürücü …, 2918 Sayılı KTK. 52/c maddesini “Sürücüler, diğer bir aracı izlerken hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak, güvenli bir mesafe bırakmak zorundadırlar” ihlal ettiği ve tam kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Kullandığı aracın hızını, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uygun olarak ilerleyen, … plakalı araç sürücüsü …’in ise kusur gerektirecek bir kural ihlali ve davranışı bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Aracın hasarına ilişkin, Almancadan tercüme edilmiş kaza bilirkişi raporuna göre; 12.08.2021 tarihli araç üzerindeki inceleme yapılarak hazırlanan, …, bilirkişi … tarafından hasar ekspertiz raporu düzenlenmiş, söz konusu rapor ve ibraz edilmiş araca ait hasar fotoğraflarından hasar hakkında bilgi edinilmiş olup raporda belirtilen hasar kalemleri ve işçilik süreleri, fotoğraflarda gözlemlenen hasarlarla bağdaşır bulunmuştur.
… plakalı araçta meydana gelen zarar tutarı KDV dahil toplam 2.373,54 EURO’dur.
Olay tarihi 26.07.2021 tarihindeki Merkez Bankası efektif satış döviz kuruna göre; 1 Euro 10,1384 TL olduğu göz önünde bulundurulduğunda, olay nedeniyle davaya konu araçta meydana gelen zarar tutarı, 2.373,54 Euro x 10,13845 = 24.063,90 TL olmaktadır.
Davalı sigorta şirketi tarafından ödenen 1.770,00 TL mahsup edildiğinde bakiye zarar tutarı 22.293,90 TL olduğu,
Hasar bedeli tutarının poliçe teminatı limitleri dahilinde olduğu mütalaa edilmiştir.
Mahkememizin işbu dosyası ile benzer mahiyette bulunan … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin 2020/688 Esas, 2023/11 Karar Sayılı, 05.01.2023 Tarihli “… Davacının Almanya’da ikamet edip, geçici olarak getirdiği aracı …’ye getirdiği dönemde trafik kazası sonucunda hasara uğradığı, davacının aracının onarımını …’de yapması konusunda zorlanamayacağı, aracını …’de veya ikamet ettiği ülkede tamir ettirmek konusunda seçimlik hakka sahip olduğu, araç sahibinin bu seçimlik hakkını ikamet ettiği ülkede tamir ettirme yönünde kullanması durumunda, yurt dışı tamirine dair gerçek hasar bedelinin tespit edilerek bu bedelin Türk Lirası karşılığının tazminine karar verilmesi gerektiği (YHGK 24.06.2015 gün ve 2014/17-28 E., 2015/1745 K.), öte yandan hasar bedelinin araç rayicini % 50’si aştığı durumlarda aracın tamirinin ekonomik olmayacağı, şayet araç pert total kabul edilerek aracın sovtaj bedeli de belirlenmek sureti ile hasarsız piyasa rayici ile sovtaj bedeli arasındaki farkın hasar miktarı olarak belirlenmesinin gerektiği ( Yargıtay 17. HDB’nın 18.05.2016 tarih ve 2016/3196 Esas – 2016/6047 Karar Sayılı ilamı), somut olay bu kapsamda bulunmadığından yabancı ülke piyasa değeri karşılaştırılmasının yapılamayacağı, bu bağlamda seçimlik hakkının Almanya ülkesinde yaptırmak yönünde kullanan davacı yönünden hasar bedeli olarak hesaplanan 2.076,63 Euro zarardan davalı sigorta şirketi tarafından dava açılmadan önce 01.02.2018 tarihinde ödenen 193,79 Euro’nun düşümü ile 1.882,84 Euro tazminata hükmedilmesi yerinde olup, davalı …’nın istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Öte yandan davanın haksız fiile dayalı tazminat istemi ile açıldığı, bu itibarla istinaf eden davalı yönünden haksız fiil tarihinden itibaren Devlet bankalarının Euro üzerinden açılmış 1 yıl vadeli mevduat faizine ödediği en yüksek döviz ile birlikte fiili ödeme tarihinden T.C Merkez Bankası efektif satış kuru TL karşılığının tahsili yönünden verilen kararda isabetsizlik görülmemiştir.” şeklindeki gerekçeli ilamı da göz önünde bulundurulduğunda somut olayda davacının tamir hakkını seçimlik olarak Almanya’da kullanmış olduğu, bu kapsamda araçta meydana gelen hasar tutarını davalılardan müştereken ve müteselsilen talep edebileceği, davacının aracında meydana gelen hasarın onarım bedelinin 2.373,54 Euro olduğu, dava açılmadan önce davacı tarafından davalı sigorta şirketine 25.03.2022 tarihinde başvuru yapılmakla davalı sigorta şirketi tarafından işbu dava açılmadan önce 09.06.2022 tarihinde kısmi ödeme yapılmış olduğu görülmüştür.
Sigorta şirketinin poliçe kapsamında sorumlu olduğu tazminatı 2918 sayılı KTK 99. maddesi gereğince başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içerisinde ödemesi gerekmektedir. Bu süre içinde ödeme yapılmaz ise bu süre sonra erdikten sonra 9. gün sigorta şirketinin temerrüde düştüğü kabul edilir. Davacı tarafın davadan önce sigorta şirketine bir başvuruda bulunmaması halinde yada başvuru ispatlanmadığı hallerde davalı sigorta şirketinin dava tarihi itibari ile temerrüte düştüğü kabul edilerek bu tarihten itibaren faize hükmolunması gerekmektedir. Somut olayda davacı tarafından davalıya 25.03.2022 tarihinde başvuru yapıldığından 8. İş gününün son gününün 06.04.2022 tarihine tekabül ettiği, bu hali ile davalının 9. İş günü olan 07.04.2022 tarihi itibari ile temerrüde düşmüş olduğu kabul edilmiş olup davalı tarafından 09.06.2022 tarihinde ödenen 1.770,00 TL’nin söz konusu tarih itibariyle … Merkez Bankası’nın Euro için belirlediği efektif satış kuru 18,35-TL olması sebebiyle hesaplama yapıldığında davalının davacı tarafa 96,46-Euro ödemiş olduğu, işbu hali ile davacının bakiye 2.277,08 EURO bakiye alacağının bulunduğu görülmekle işbu tutarın davalı işleten yönünden kaza tarihinden, davalı sigorta şirketi yönünden ise temerrüt tarihi olan 07.04.2022 tarihinden itibaren tahsiline karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ ile; 26/07/2021 tarihinde meydana gelen trafik kazasından kaynaklı olarak 2.277,08 EURO hasar tazminatının davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 07.04.2022 tarihinden, davalı … yönünden ise kaza tarihi olan 26/07/2021 tarihinden itibaren devlet bankalarının EURO üzerinden açılmış 1 yıl vadeli mevduat faizine ödediği en yüksek faizi ile birlikte; fiili ödeme tarihindeki T.C. Merkez Bankası efektif satış kuru TL karşılığının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya dair isteminin reddine,
2-Alınması gerekli olan 2.827,85-TL karar ilam harcından başlangıçta dava açılırken peşin olarak alınan 706,97-TL harcın mahsubu ile bakiye eksik kalan 2.120,88-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 706,97-TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 92,20-TL (başvurma, vekalet harcı) davetiye, posta gideri: 243,50-‬TL, bilirkişi ücreti: 4.500,00TL olmak üzere toplam: 4.835,7‬0-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı yargılama esnasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-İşbu davada faizin başlangıç tarihi bakımından kısmen ret kararı verilmiş olduğu, miktar itibariyle ret kararı verilmediğinden davalılar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.600,00TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Taraflarca tarafından yatırılan gider avansın arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 18/07/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır