Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/414 E. 2023/823 K. 14.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/414 Esas
KARAR NO : 2023/823
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/06/2022
KARAR TARİHİ : 14/11/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından dava dışı … …’e ait “… Mahallesi … Sokak … Apartmanı No …” adresindeki işyeri … numaralı 08.05.2020 – 08.05.2021 başlangıç ve bitiş tarihli … Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, 11.07.2020 tarihinde riziko adresinde 7m.’lik soğutuculu şarküteri dolabına bağlı olan motor bölümü üzerindeki kompresörün şebeke voltaj dengesizliklerine bağlı olarak arızalanması sonucunda klima kompresör arızası meydana geldiğini, bu arıza sonucunda işyerinin şarküteri olması nedeniyle emtiaların zayi olmaması ve zararın büyümemesi maksadıyla ivedi olarak dava dışı sigortalı tarafından onarım gerçekleştirildiğini, sigortalı işyerinde, hasarın niteliği ve miktarının tespiti için 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 22. maddesi uyarınca bağımsız ve uzman eksper tarafından yapılan ekspertiz sonucu verilen rapor ile tespit edilen 5.970,22-TL hasar tazminatı müvekkili şirket tarafından 18.08.2020 tarihinde sigortalıya ödendiğini, alanında uzman ve bağımsız eksper tarafından hazırlanan raporda işyerine gelen düzensiz elektrik nedeniyle ani voltaj dalgalanmaları sebebi ile meydana geldiğini, voltaj dalgalanması sebebiyle sigortalı işyerinde bulunan soğutucunun motor bölümündeki kompresör arızalandığını, TBK 71.maddesine göre, kusursuz sorumluluk türleri altında düzenlenen bir sorumluluk mevcut olduğunu, elektrik dağıtım işletmelerinin “önemli ölçüde tehlike arz eden işletme” olduğunu, bu sebeple davalı idare voltaj dalgalanması sonucu elektronik cihazda meydana gelen hasardan sorumlu olduğunu, Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin m.33/2.j uyarınca davalı… AŞ’nin dağıtım lisansı sahibi sıfatını haiz olması ile ilgili mevzuat çerçevesinde kendisine yüklenen sorumlulukları yerine getirmemesi nedeni ile dava konusu yüksek voltaj dalgalanmasından ileri gelen hasardan sorumlu olduğunu, Sigorta tazminatının ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; 21/12/2012 tarihli EPDK Elektrik Dağıtım ve Perakende Satışına İlişkin Hizmet Kalitesi Yönetmeliğinin 26/1. Maddesine göre hasarın tazmini için özel bir süre öngörüldüğünü, İhtilaf konusu olayda ise davacı sigorta şirketi veya dava dışı sigortalısı tarafından, öngürülen yasal süre içinde, davalı müvekkil şirkete başvuruda bulunulmadığını, müvekkili şirketin sorumluluk alanı, trafo ile bina bağlantı noktası kofra arasındaki hat olduğunu, kofra sonrasındaki elektrik hattı ise bina içi tesisattır ve sorumluluk mal sahibine ait olduğunu, Elektrik İç Tesisat Yönetmeliği gereğince, binanın sayaç girişinde tesisatı besleyen hatta ve daire içine ya da sayaç girişine Kaçak Akım Rölesi (KAR) koyulması ve görevini ifa edecek şekilde bulundurulması zorunlu olduğunu, genellikle bu önlemin alınmadığı durumlarda cihaz hasarı ve yangınla karşılaşıldığını, Elektrik İç Tesisleri Yönetmeliği bu sorumluluğu abonelere yüklediğinden kaçak/ağır akım rölesinin bulunmadığı veya olması gerektiği şekilde çalışmadığı durumlarda da oluşan hasardan davalı müvekkil şirket sorumlu tutulamayacağını, Kaçak Akım Rölesinin koyulmasından davacı sigorta şirketinin sigortalısı sorumlu olduğu için meydana gelen hasardan da kendisi sorumlu olacağını, huzurdaki haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; Dava, davacı sigorta şirketinin dava dışı sigortalısına ödemiş olduğu hasar tazminatının halefiyet ilkesi uyarınca davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Somut olayda davacı vekili tarafından mahkememize ibraz edilmiş olan dava dilekçesinde özetle ; dava dışı … …’e ait “… Mahallesi … Sokak … Apartmanı No … ” adresindeki işyerinin davacı şirket nezdinde … numaralı 08.05.2020 – 08.05.2021 başlangıç ve bitiş tarihli … Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, söz konusu işyerinde 11.07.2020 tarihinde 7m.’lik soğutuculu şarküteri dolabına bağlı olan motor bölümü üzerindeki kompresörün şebeke voltaj dengesizliklerine bağlı olarak arızalanması sonucunda klima kompresör arızası meydana geldiğini ve söz konusu arızanın tamir edilerek 5.970,22-TL hasar tazminatının davacı şirket tarafından 18.08.2020 tarihinde sigortalıya ödendiğini, hasarın elektrik hattındaki voltaj dalgalanmalarından meydana gelmesi sebebiyle davalının sorumluluğunda olduğundan bahisle işbu tazminat davasının açılmış olduğu görülmüştür.
6102 Sayılı TTK’nın Halefiyet başlıklı 1472. Maddesinin “(1) Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.” şeklindeki düzenlemesi uyarınca işbu davada davacı dava dışı sigortalısı olan … …’in yerine geçerek dava açmış olup mahkememizce yargılama esnasında öncelikle mahkememizin görevli olup olmadığı hususu irdelenmiş olup vergi dairesine yazılan müzekkereye cevaben dava dışı sigortalı …’ in şube olarak 21/03/2018 tarihinden itibaren perakende şarküteri ürünleri vb. satışı faaliyeti ile iştigal ettiği, ayrıca mükellef bilanço esasına göre defter tutmakta olup birinci sınıf tacir olduğunun mahkememize bildirilmiş olması karşısında mahkememizin görevli olduğu kanaatine varılarak yargılama yapılmıştır.
Haksız Fiillerden doğan borç ilişkileri Türk Borçlar Kanununun 49. Ve devamı hükümlerinde düzenlenmiş olup 49. Maddenin “(1)Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
(2)Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemesi ve aynı kanunun Zararın ve kusurun ispatı başlıklı 50. Maddesinin “(1) Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.
(2)Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.” şeklindeki düzenlemesi uyarınca bir haksız fiil sonucunda zarar görenin tazminat isteminde bulunabilmesi için ortada haksız fiilin bulunması, failin kusur olması, talepte bulunan şahısta zararın meydana gelmiş olması ve zarar ile fiil arasında illiyet bağının olması gerekmektedir.
Yargılama esnasında celp edilen tüm evraklar bit bütün olarak değerlendirilmek sureti ile dosyanın 1 elektrik iletim hatları alanında uzman Elektrik mühendisi (… ), 1 soğutucu ve klimalar alanında uzman Makine mühendisi (… ) ve Sigorta Eksperi (… ) olmak üzere 3 kişilik bilirkişi heyetine tevdine, bilirkişilerden takdiri mahkemeye ait olmak üzere dava dışı sigortalının işyerinin bulunduğu “… Mahallesi … Sokak … Apartmanı No …” adresinde 11.07.2020 tarihinde elektrik kesintisinin – voltaj dalgalanmasının yaşanıp yaşanmadığının, yaşanmış ise bu arızanın sebebinin ne olduğunun, söz konusu dalgalanma sebebiyle dava dışı sigortalının ürünlerinin zarar görme ihtimalinin olup olmadığının, söz konusu hasarın voltaj dalgalanmasından mı kaynaklandığının, binanın tesisatı ile ilgili bir sorun olup olmadığının, tarafların kusur oranlarının, davalının üzerine düşen sorumluluğu yerine getirip getirmediğinin, davalının sorumlu olması halinde dava dışı sigortalının klima kompresör cihazında meydana gelen hasarın ne olduğunun, hasar tarihi itibariyle piyasa koşulları göz önünde bulundurulduğunda tamirinin ne kadar tutacağının, davacının yapmış olduğu ödemenin poliçe kapsamında kalıp kalmadığının, davalıdan rücuen tazminat talep edip edemeyeceği hususunun bir bütün olarak değerlendirilmesinin ve bu doğrultuda rapor tanzim edilmesi istenilmiş olup bilirkişiler tarafından mahkememize ibraz edilmiş olan kök ve ek raporda özetle;
Dosyada bulunan belgelerden de anlaşılacağı üzere 11/07/2020 tarihi işyerindeki 7 mt.’lik soğutucu şarküteri dolabına hitap etmekte olan motor bölümü üzerindeki kompresörün arızalanmış olduğu,
Söz konusu olay 11.07/2020 tarihinde olmuştur, …AŞ’tan gelen 11/07/2020 tarihli SOS kayıtları ( TAŞINMAZIN R-S-T FAZLARI VOLTAJ DEĞERLERİ ) Saat: 04.53 ve 22.04 saatler arası taşınmazın R-S-T fazları voltaj değerleri incelendiğinde voltaj değerlerinin normal oldukları ve bu yüzden … AŞ’ın kusurlu olmadığı
Kanaatine varıldığı mahkememize bildirilmiştir.
Her ne kadar bilirkişiler tarafından dosyaya celp edilen SOS kayıtlarının olay tarihini kapsamaması sebebiyle mahkememize ibraz edilmiş olan kök raporda hasarın davalıdan kaynaklandığı beyan edilmiş ise de olay tarihine ilişkin olarak dosyaya celp edilen SOS kayıtları uyarınca olay tarihinde voltaj dalgalanmalarının bulunmadığının ek rapor ile tespit edilmiş olması sebebiyle iki rapor arasında çelişkiden bahsedilemeyeceği kanaatine varılarak davacının rapora karşı itirazlarının reddine karar verilmiş ve hükme esas alınan işbu ek rapor uyarınca davacı tarafça dava dışı sigortalının ürünlerinde meydana gelen arızanın ve hasarın davalı … AŞ’ın kusurundan kaynaklandığının ispat edilememiş olması sebebiyle davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklanmış olduğu üzere;
1- Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 269,85-TL karar ilam harcından başlangıçta dava açılırken peşin olarak alınan 101,96-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 167,89-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına,
4-Davalı yargılama esnasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 5.970,22TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına.
6-Taraflar tarafından yatırılan gider avansın arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, HMK madde 341 hükmü uyarınca KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/11/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

* İş bu karar 5070 Sayılı Kanun hükümlerine göre güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.