Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/405 Esas
KARAR NO : 2023/793
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/06/2022
KARAR TARİHİ : 07/11/2023
Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalının aralarında mal alım satım konusunda anlaştıklarını, sözleşmeden kaynaklanan gerekli edimlerin müvekkili tarafından yerine getirilmesine rağmen davalı şirketin sözleşmenin asli edimini yerine getirmeyerek cari hesaptan kaynaklı borcunu ödememesi üzerine davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğünün 2022/… Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine geçildiğini, ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun; takibe, borca, faize ve tüm ferilerine itirazlarda bulunduğunu beyanla; Davalının …. İcra Müdürlüğünün 2022/… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının iptaline, takibin devamına, Davalı – borçlunun alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmış olup davalı tarafından süresi içerisinde dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi verilmediği anlaşılmakla HMK M.128 hükmü uyarınca işbu davalının dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaları inkar etmiş sayılmasına karar verilerek yargılama yapılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; Dava, cari hesap alacağının tahsili istemi ile başlatılmış olan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Somut olayda davacı tarafından davalı aleyhine 8.110,59 TL alacak istemi ile öncelikle … İcra Müdürlüğünün 2021/… Esas sayılı dosyası üzerinden 04.11.2021 tarihinde takibe girişmiş olduğu, davalının yetki itirazı üzerine …. İcra Dairesinin 2022/… Esasına kaydının yapılarak yeniden ödeme emrinin düzenlendiği ve borçluya tebliğe çıkartıldığı, davalının icra dosyasına itiraz etmesi üzerine takibin durması sebebi ile işbu itirazın iptali davasının açılmış olduğu görülmüştür.
İtirazın iptali davalarında alacaklının, İİK m.67 uyarınca borçlunun süresi içerisinde icra dosyasına yapmış olduğu itirazının, kendisine tebliği tarihinden itibaren bir sene içerisinde genel mahkemelere yapacağı başvuru üzerine genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat etmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup sürenin başlaması için borçlunun itirazının alacaklıya tebliği zorunludur. İşbu dava dosyasının temelini teşkil eden icra dosyasında yapılan kontrolde borçlunun süresi içerisinde icra dosyasına yapmış olduğu itirazın alacaklıya tebliğ edilmediği görülmüştür. Bu nedenle davacının açmış olduğu davasının süresinde olduğu kabul edilmekle yargılama yapılmıştır.
Yargılama esnasında taraflarca sunulan deliller, tarafların vergi dairelerine bildirmiş oldukları BA-BS formları, ticari defterleri üzerinden mali müşavir bilirkişi vasıtası ile inceleme yaptırılmış olup bilirkişi tarafından hazırlanılarak mahkememize ibraz edilmiş olan raporda özetle;
Davacı ve davalı yana ait 2021 yılı Ticari defterlerinin, 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu,
Davacı yanın incelenen ticari defterlerinde, icra takip tarihi olan 04/11/2021 tarihi itibariyle, davacı yanın davalı yandan 8.110,59 TL Alacaklı olduğu,
Davalı yanın incelenen ticari defterlerinde, icra takip tarihi olan 04/11/2021 tarihi itibariyle, davalı yanın davacı yana 8.110,59 TL Borçlu oldukları, yıl sonunda ortaklar cari hesabına virman yapılarak hesabın kapatılmış olduğu,
Davacı tarafından davalı yana 2021 yılında KDV Hariç tutarı 44.443,72 TL, KDV Dahil tutarı 52.443,59 TL olan 5 Adet E-Arşiv Faturası düzenlenmiş olduğu (TABLO.1) bu faturaların her iki taraf ticari defterlerinde de kayıtlı olduğu, davalı tarafından davacı yana 12.04.2021 tarihinde davacı banka hesabına 44.333,-TL ödenmiş olduğu, bu ödemenin her taraf ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının kalan alacak tutarının (52.443,59 TL- 44.333,-TL) 8.110,59 TL olduğu,
Taraflar arasında düzenlenip imzalanmış bir sözleşmeye ve davalı yanı temerrüde düşürecek bir ihtarnameye dosya içeriğinde rastlanmadığı,
Davacı yan lehine karar alınması durumunda, Davacı yan, icra takip tarihi olan 04.11.2021 tarihinden itibaren asıl alacağına işleyecek %9 Yasal Faizi talep edebileceği,
Mahkememize bildirilmiştir.
Faturanın delil olması ile ticari defterlerin delil olması birbirinden farklıdır. 6102 sayılı TTK’nın 21/2. maddeye göre faturaya itiraz edilmemiş ise içeriği kesinleşir ise de akdî ilişkinin yazılı delillerle ispatı gerekir. Fatura ticari defterlere kayıt edilmiş ise artık faturanın delil olmasıyla ilgili bu maddeye değil ticari defterlerin delil olmasıyla ilgili TTK’nın 222. maddeye bakmak gerekir. Bu nedenle ticari defterlere kaydedilmiş fatura akdi ilişkinin varlığını da kanıtlar. Faturayı teslim aldıktan sonra süresi içinde itiraz ve iade etmeyerek ticari defterlerine kaydeden kimse, bu faturanın mal veya hizmet aldığı için geçerli bir sözleşme ilişkisine göre düzenlendiğini kabul etmiş sayılır ve fatura nedeniyle mal veya hizmet almadığını, bu faturadan dolayı borçlu olmadığını yazılı veya kesin delillerle ispatlaması gerekir (Bknz. Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 2020/297 Esas, 2020/327 Karar Sayılı, 04/06/2020 Tarihli İlamı).
Yargılama esnasında davalı tarafça 22.11.2022 tarihinde mahkememize ibraz edilmiş olan beyan dilekçesinde özetle davacıya ödeme yapıldığı bildirilmiş ise de söz konusu ödeme dekontu da incelendiğinde ödemenin icra takibine konu alacağa ilişkin olmadığı, yapılan ödemenin davacı tarafça defterlerine işlenerek davalıdan olan alacağı için mahsup edildiği, icra takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 8.110,59 TL alacaklı olduğu, bu miktarın davalının defterlerinde de kayıtlı olduğu, hesap kapatılmış ise de ne şekilde kapatıldığını, ödemeye ilişkin evrakın bulunmadığı görülmekle davacının davalıdan icra takibindeki miktar kadar alacaklı olduğu kanaatine varılmış olup davacının icra takibinde yıllık %9 kanuni faiz talebinde bulunduğu da görülmekle taleple bağlı kalınarak davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacının dava dilekçesi ile borçlunun %20’den aşağıda olmamak üzere inkar tazminatı ödemesine hükmedilmesi yönündeki talebi değerlendirildiğinde İİK m. 67 hükmü uyarınca davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksızlığına karar verilmiş olması ve alacağının likit olması gerekmekte, kural olarak davalı borçlunun kötü niyetli olması şartı aranmamaktadır. Somut olayda davacının davasında haklı olduğu, dava konusu alacağın fatura alacağından kaynaklı olması sebebiyle likit olduğu ve davalının haksız olarak takibe itiraz etmiş olduğu anlaşılmakla davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmekle icra dosyasında asıl alacak tutarı olan 8.110,59 TL ‘nin %20’si oranında olan 1.622,12 TL’nin icra inkar tazminatı olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklanmış olduğu üzere;
1-Davacının DAVASININ KABULÜ ile; davalının … İcra Müdürlüğünün 2022/… Esas sayılı icra takip dosyasına vaki İTİRAZININ İPTALİ ile; takibin (Asıl alacağa tahsil tarihine kadar yasal faiz işletilmek kaydıyla ) kaldığı yerden devamına,
2-Davalının haksız itirazları nedeniyle asıl alacak tutarı olan 8.110,59 TL ‘nin %20’si oranında olan 1.622,12 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli olan 554,03-TL karar ilam harcından dava açılırken başlangıçta peşin olarak alınan 97,96-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 456,07-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 190,16-TL ( başvurma, vekalet harcı ve peşin harç) davetiye, posta gideri: 151,50-TL, bilirkişi ücreti: 1.800,00TL olmak üzere toplam: 2.141,66-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 8.110,59TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.560,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansın arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, HMK madde 341 hükmü uyarınca KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/11/2023
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
* İş bu karar 5070 Sayılı Kanun hükümlerine göre güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.