Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/390 E. 2023/907 K. 13.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/390 Esas
KARAR NO : 2023/907
DAVA : Sözleşmenin Uyarlanması
DAVA TARİHİ : 30/05/2022
KARAR TARİHİ : 13/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin Uyarlanması davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … ve bağlı okulların kadrosunda bulunan personellerin 01/01/2022 – 31/12/2024 tarihleri arasına ait maaş, ek ders vb. diğer ödemelerinin yapılması ve banka promosyonu dağıtılması ile ilgili olarak ihaleye çıkıldığını, ihale sonucunda her personel için 5.710,00 TL üzerinden bir defada peşin ödenmek üzere 01/10/2021 tarihinde müvekkilinin Sendikanın da taraf olduğu 01/10/2021 tarihli maaş ödeme protokolü imzalandığını, 2022 Ocak ayı itibariyle Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2022 ve 2023 Yıllarını Kapsayan 6. Dönem Toplu Sözleşme gereği 2022 yılı ilk 6 ay için %5, ikinci 6 ay için % 7, ilave olarak enflasyon farkı oranında maaş zammı verilmesinin kesinleştiğini, ancak 2021 yılı sonu itibariyle enflasyon oranının % 36,08 olarak çıkması nedeniyle memur/işçi maaş oranlarına 2022 Ocak ayı itibariyle ( zam + enflasyon oranında) uygulanacak artış oranı %30,95 olarak belirlendiğini, davalı bankaya bağlı şubelerince; … ili … İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü personeline 21/12/2021 tarihli maaş anlaşması ihalesi neticesinde kişi başına bir defada peşin olmak üzere 8.600,00 TL ödenmek üzere … Bankası … Şubesi tarafından teklif verildiğini, … ili … İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü personeline 07/01/2022 tarihli maaş anlaşması ihalesi neticesinde kişi başına bir defada peşin olmak üzere 8.950,00 TL ödenmek üzere … Bankası … Şubesi tarafından teklif verilmiş olduğunun tespit edildiğini, Türkiye genelinde faaliyet gösteren davalı bankaya bağlı diğer şubelerce de diğer kurumlara yüksek miktarda teklif verildiğinin tespit edildiğini, İhale/protokol tarihinde memur maaş artış oranı 2022 yılı ilk 6 ayı için %5 olarak belirlenmiş iken, açıklanan enflasyon rakamları sonrası memur maaş artış oranının 2022 yılı ilk 6 ayı için ortalama %30,95 civarında olacağından dolayı aylık nakit akışında ciddi oranda yükselme olacağı tespit edildiğini, enflasyon farkının memur maaş zammı olarak verilmesi nedeniyle davalı banka gelirinde sözleşme yapılırken ön görülemeyecek şekilde artış olduğunu, ancak üyelerinin aldığı promosyon miktarının enflasyon altında ezildiğini, davalı bankaya 02/03/2022 tarihinde başvurularak; davalı bankaya bağlı diğer şubelerce yapılan maaş anlaması ihaleleri de göz önüne alınarak promosyon miktarının enflasyon farkı ve ayrıca sonradan verilen yüzde 2.5 luk refah payı doğrultusunda arttırılması talep edildiğini, davalı bankanın yazılarına cevap vermediğini belirterek davalı bankaya bağlı diğer şubelerce yapılan maaş anlaması ihaleleri de göz önüne alınarak promosyon miktarının enflasyon farkı ve ayrıca sonradan verilen yüzde 2.5 luk refah payı doğrultusunda arttırılmasını, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının taraf ehliyeti olmadığı için davanın usulden reddinin gerektiğini, davacının eksik harç yatırarak davayı açtığını bu yüzden de davanın usulden reddinin gerektiğini, mahkeme aksi kanaatte ise eksik harcın kesin süre verilerek tamamlatılmasının gerektiğini, davacının iş bu davayı açmada hukuki bir yararının bulunmadığını, davacının davasını somutlaştırma yükümlülüğünü yerine getirmediğini, davacı tarafından sunulan delillerden başka delil sunulmasına muvafakatlarının olmadığını, akdedilen promosyon kapsamında promosyon ödemelerinin eksiksiz ve zamanında yapıldığından davacının alacak hakkının bulunmadığını, ahde vefa ilkesi gereğince sözleşmeye uyulmasının gerektiğini, sözleşmenin uyarlanması için gerekli şartların gerçekleşmediğini, müvekkil bankadan haksız kazanç elde etmek amacıyla asılsız ve mesnetsiz olarak açılan davanın reddinin gerektiğini, davacı tarafından talep edilen faizi fahiş olduğunu belirterek davanın reddini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ GEREKÇE:
Dava, davacının davalı bankaya bağlı farklı şubelerce yapılan maaş anlaşması ihaleleri göz önünde bulundurularak promosyon miktarının enflasyon farkı ve sonradan verilen %2,5’lik refah payı doğrultusunda arttırılması, sözleşmenin bu doğrultuda uyarlanmasına karar verilmesi istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın “Dava şartlarının incelenmesi” başlığını taşıyan 115. Maddesinin 1. Fıkrası “(1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.” uyarınca yargılamanın her aşamasında dava şartlarının bulunup bulunmadığının re’sen incelenmesi gerektiğinden aynı kanunun “Dava şartları” başlığını taşıyan 114. Maddesi uyarınca ” (1) Dava şartları şunlardır:
a) Türk mahkemelerinin yargı hakkının bulunması.
b) Yargı yolunun caiz olması.
c) Mahkemenin görevli olması.
ç) Yetkinin kesin olduğu hâllerde, mahkemenin yetkili bulunması.
d) Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları; kanuni temsilin söz konusu olduğu hâllerde, temsilcinin gerekli niteliğe sahip bulunması.
e) Dava takip yetkisine sahip olunması.
f) Vekil aracılığıyla takip edilen davalarda, vekilin davaya vekâlet ehliyetine sahip olması ve usulüne uygun düzenlenmiş bir vekâletnamesinin bulunması.
g) Davacının yatırması gereken gider avansının yatırılmış olması.
ğ) Teminat gösterilmesine ilişkin kararın gereğinin yerine getirilmesi.
h) Davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunması.
ı) Aynı davanın, daha önceden açılmış ve hâlen görülmekte olmaması.
i) Aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması.
(2) Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.”
Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin İhtisas Mahkemelerinin belirlenmesine ilişkin 25/11/2021 tarihli 1227- 1228- 1229- 1230- 1231- 1232- 1233- 1234- 1235-1236 sayılı “13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, 2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç
verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden,
3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142. maddesinde
düzenlenenler hariç),
4) 23.02.2006 tarihli ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’ndan,
5) 21.11.2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve
Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ndan,
6) 06.12.2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’ndan,
7) 20.06.2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri,
Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşlar Hakkında Kanun’dan,
Kaynaklanan ve asliye ticaret mahkemesinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari
nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamında gelecek işlere;
a) İki veya üç asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 2 numaralı,
b) Dört veya beş asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 4 numaralı,
c) Altı veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerler de 6 numaralı,
d) On veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6 ve 7 numaralı,
e) On dört veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7 ve 8
numaralı,
f) Yirmi veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7, 8 ve 9
numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına,
(Örneğin asliye ticaret mahkemelerine bu kapsamda gelecek dava ve işlere; … d) İstanbul Anadolu’da on üç asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 6 ve
7 numaralı, … asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına)” şeklindeki düzenlemesi ve yine aynı karardaki ” Bu kapsamda görülmekte olan dava ve işlerin iş bölümüne dayanılarak mezkûr
Mahkemeler ve Hâkimliklere gönderilmemesine, 15.12.2021 tarihinden itibaren gelecek yeni dava, iş ve başvuruların
ise anılan ihtisas mahkemeleri ve hâkimliklere tevzi edilmesine” şeklindeki düzenlemesi uyarınca işbu davanın temelinin taraflar arasında akdedilmiş olan bankacılık hizmetleri sözleşmesinden kaynaklandığı, işbu hali ile davaya bakma görevinin ihtisas mahkemelerine ait olduğu görülmüş olup eldeki davanın 30/05/2022 tarihinde açılmış olması sebebiyle dosyanın İstanbul 6, 7, 8 ve 9 nolu Ticaret Mahkemelerinden birine tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dosyanın niteliği itibari ile İstanbul 6., 7., 8. ve 9. Ticaret Mahkemelerinden birine tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi bürosuna gönderilmesine,
2-Mahkememizin esasının bu şekilde kapatılmasına,
3-Yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinin esas hüküm ile birlikte görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne (e duruşma ile) karşı, davacı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/12/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza