Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/372 E. 2022/668 K. 06.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/372 Esas
KARAR NO : 2022/668
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/03/2018
KARAR TARİHİ : 06/10/2022

DAVA : Davacı vekili mahkememize ibraz ettiği dava dilekçesi ile , müvekkili şirket ile … arasında 10/11/2015 tarihinde gazete dağıtım sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme uyarınca yayın evinin sahip olduğu … Gazetesinin dağıtımının müvekkili şirket tarafından yapılmaya başlandığını, … AŞ nin 667 sayılı olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararnamesi kapsamında kapatılarak tüm mal varlığının hazineye devredildiğini, bu kapsamda … AŞ nin müvekkili şirketten olan alacakların da hazineye devredilmiş sayıldığından … nun 27/02/2018 tarihli yazısı ile bu alacağın 1.289.059,38 TL olduğu ve bu tutarın 15 gün içinde yazıda belirtilen banka hesap numarasına ödenmesinin talep edildiğini, müvekkili şirket nezlindeki … AŞ ye ait cari hesap uyarınca , … AŞ nin müvekkili şirketten olan alacağının 555.828,28 TL olduğunu, bu tutarında 22/03/2018 tarihinde … Bürosu yazısında belirtilen hesaba ödendiğini, cari hesaptaki işlemlerin karşılığı olan faturaların istenildiğinde sunulabileceğini , … AŞ nin 01/7/2016 tarihi ile en son yayını teslim ettiği 20/7/2017 tarihleri arasında teslim ettiği gazetelerin faturasını müvekkili şirkete ibraz etmediğini, bu tutarların faturasız olarak cari hesaba işlendiğini, müvekkili şirket tarafından yayın evine kesilen faturalardan son 40 adedinin yayın evi tarafından teslim alınmadığı için geri geldiğini davalı kurum tarafından da bu faturaların dikkate alınmadığının anlaşıldığını, ayrıca müvekkilince yayın evine 11/7/2016 tarihli 14/7/2016 tarihinde … kanalı ile yapılan ödemelerinde yayın evi tarafından kayıtlarına işlenmediğinin düşünüldüğünü belirterek müvekkili şirketin … AŞ ye dolayısıyla davalı kuruma borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davanın hatalı hasma yöneltildiğini, … nin davada taraf ehliyetinin bulunmadığını, kapatılan kurumun bütün mal varlığı ile hazineye devirolduğunu, 670.Sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında bazı tedbirler alınması hakkında KHK nin 5.maddesinin 1.fıkrasında ” (1) 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan Kanun Hükmünde Kararnameler gereğince kapatılan ve Vakıflar Genel Müdürlüğüne veya Hazineye devredilen kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanallarının her türlü taşınır, taşınmaz, malvarlığı, alacak ve hakları ile belge ve evraklarının (devralınan varlık); her türlü tespit işlemini yapmaya, kapsamını belirlemeye, idare etmeye, avans dahil her türlü alacak, senet, çek ve diğer kıymetli evraka ilişkin olarak dava ve icra takibi ile diğer her türlü işlemi yapmaya, devralınan varlıklarla ilgili olup kanaat getirici defter, kayıt ve belgelerle tevsik edilen borç ve yükümlülükleri tespite ve hiçbir şekilde devralınan varlıkların değerini geçmemesi, ek mali külfet getirmemesi, kefaletten doğmaması ve Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ/PDY)’ne aidiyeti, iltisakı veya irtibatı olmayan kişilerle gerçek mal veya hizmet ilişkisine dayanması şartıyla bu varlıkların değerlendirilmesi suretiyle bunları uygun bir takvim dahilinde ödemeye, kapatılan kurum ve kuruluşların taahhüt ve garanti ettiği ancak vermediği mal ve hizmet bedellerinin ödemesini durdurmaya veya ödemeye, tahsili mümkün olmadığı anlaşılan veya tahsilinde ve takibinde yarar bulunmayan hak ve alacaklar ile taahhüt ve garantilerin tahsilinden vazgeçmeye, her türlü sulh işlemini yapmaya, devralınan varlıklarla ilişkili kredi veya gerçek bir mal veya hizmet ilişkisine dayanan borçlar nedeniyle konulmuş ve daha önce kaldırılmış takyidatları kredinin veya borcun ödenebilmesini sağlamak amacıyla kaldırıldığı andaki koşullarla tekrar koydurmaya ve ihyaya, menkul rehinleri dikkate almaya, devralınan varlıklara konulan takyidatların sınırlarını belirlemeye ve kaldırmaya, finansal kiralama dahil sözleşmelerin feshine veya devamına karar vermeye, devralınan varlıkların idaresi, değerlendirilmesi, elden çıkarılması için gerekli her türlü tedbiri almaya, gerektiğinde devralınan varlıkların tasfiyesi veya satışı amacıyla uygun görülen kamu kurum ve kuruluşlarına devretmeye, devir kapsamında olmadığı belirlenen varlıkları iadeye, kapatılanların gerçek kişiye ait olması halinde devralınacak varlıkların kapsamını belirlemeye, tereddütleri gidermeye, uygulamaları yönlendirmeye, bütün bu işlemleri yapmak amacıyla usul ve esasları belirlemeye, vakıflar yönünden Vakıflar Genel Müdürlüğü, diğerleri yönünden Maliye Bakanlığı yetkilidir.” denildiğini, bu sebeple öncelikle husumet yönünden davanın reddinin gerektiğini , ayrıca 675.Sayılı olağanüstü hal kapsamında bazı tedbirler alınması hakkında KHK nin 16.maddesinin 3.fıkrasında ” 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler veya kapatılma ya da resen terkin üzerine Maliye Bakanlığı ile Vakıflar Genel Müdürlüğü aleyhine 17/8/2016 tarihi dahil bu tarihten sonra açılan davalar ile icra ve iflas takipleri hakkında 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesi gereğince dava veya takip şartının bulunmaması nedeniyle davanın reddine veya takibin düşmesine karar verilir.” hükmünü içerdiğini, bu hükmün emredici hüküm olduğundan bu davanın açık yasal düzenleme sebebiyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda 01/01/2018 tarihli ve 2018/274 Esas 2018/682 Karar nolu ilam ile “670 Sayılı KHK ‘nın 5.maddesinin 1.fıkrası gereğince,
… AŞ’nin 27/7/2016 tarih 29783 sayılı Resmi Gazatede yayınlanan 668 Sayılı KHK ile olağanüstü hal kapsamında kapatılarak tüm mal varlığı Maliye Hazinesine devredilmiştir. Dolayısıyla, … nin davalı sıfatı bulunmamaktadır. … AŞ nin mal varlığı kapatılması nedeniyle mali hazinesine intikal ettiğinden, davalının pasif husumet ehliyeti olmaması nedeniyle davalının pasif husumetinin olmaması nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan reddine” şeklinde karar verilmiştir.
Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine … BAM … Hukuk Dairesinin 2020/… Esas 2022/… Karar ve 30/03/2022 tarihli ilamı ile “…….Açıklanan nedenlerle, mahkemece dava şartları yönünden dosya üzerinden yapılacak inceleme neticesinde karar verilmesi mümkün ise de davanın pasif husumet yokluğu gerekçesiyle reddedildiği, pasif husumet yani sıfatın ise yukarıda açıklandığı üzere dava şartı değil davanın esasına ilişkin olması nedeniyle dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde bu yönde bir karar verilemeyeceği, pasif husumetin öncelikle dilekçeler aşaması tamamlandıktan sonra, taraflar usulüne uygun olarak ön inceleme duruşmasına davet edilerek, duruşmada değerlendirmesi gerektiği anlaşılmakla, davacı vekilinin sair istinaf itirazları incelenmeksizin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1.a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dairemizin kararına uygun şekilde yargılama yapıldıktan sonra yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine karar verilerek istinaf başvurusunun kabulüne ve ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
Taraflara duruşma günü usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiştir.
Dosya incelendiğinde dilekçeler aşamasının tamamlandığı görülmektedir.
670 Sayılı KHK ‘nın 5.maddesinin 1.fıkrası gereğince,
… AŞ’nin 27/7/2016 tarih 29783 sayılı Resmi Gazatede yayınlanan 668 Sayılı KHK ile olağanüstü hal kapsamında kapatılarak tüm mal varlığı Maliye Hazinesine devredilmiştir.
675 Sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında bazı tedbirler alınması hakkındaki KHK ‘nin Dava ve takip usulü başlıklı,16.maddesinde , “(1) 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17/8/2016 tarihinden önce açılan davalar ile bu kapsamda Hazine ile Vakıflar Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilen davalarda mahkemelerce, 15/8/2016 tarihli ve 670 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle red kararı verilir. Bu kararlar duruşma günü beklenmeksizin dosya üzerinden kesin olarak verilir ve davacılara resen tebliğ edilir. Tarafların yaptığı yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır.
(2) 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17/8/2016 tarihinden önce başlatılan icra ve iflas takipleri ile bu kapsamda Hazine ile Vakıflar Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilen takipler hakkında icra müdürlüklerince, 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesi uyarınca düşme kararı verilir. Bu kararlar dosya üzerinden kesin olarak verilir ve takip alacaklısına resen tebliğ edilir. Tarafların yaptığı takip giderleri kendi üzerlerinde bırakılır.
(3) 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler veya kapatılma ya da resen terkin üzerine Maliye Bakanlığı ile Vakıflar Genel Müdürlüğü aleyhine 17/8/2016 tarihi dahil bu tarihten sonra açılan davalar ile icra ve iflas takipleri hakkında 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesi gereğince dava veya takip şartının bulunmaması nedeniyle davanın reddine veya takibin düşmesine karar verilir.
(4) Birinci ve ikinci fıkralar uyarınca verilen kararlarda davacı veya alacaklının 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesinde belirtilen usule uygun olarak ilgili idari makama, tebliğ tarihinden itibaren otuz günlük hak düşürücü süre içinde başvurabileceği belirtilir. İdari başvuru üzerine idari merci tarafından verilecek karar aleyhine idari yargıda dava açılabilir. İdari yargının verdiği karar kesin olup, uyuşmazlık adli yargıda hiçbir şekilde dava konusu yapılamaz. ” denilmektedir.
675 sayılı KHK’nın 16. Maddesi incelendiğinde, ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmündeki kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete , dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17/08/2016 tarihinden önce açılan davalar ile ya da resen terkin üzerine bu tarihten sonra Maliye Bakanlığı ile Vakıflar Genel Müdürlüğü aleyhine açılan davaların dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verileceği düzenlenmiş olup, bu maddede dava ayrımına gidilmeksizin “davalar ” denildiğinden her türlü davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerekmektedir.
Dava şartları HMK’nın 114. Maddesinde düzenlenmiş olup bu maddenin son fıkrasında diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır ifadesi bulunmaktadır.
Birer sureti dosya içerisine bırakılan, dava konusu menfi tespit olup davalılar arasında Maliye Hazinesinin de bulunduğu İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesinin 2020/986 Esas 2020/1046 Karar nolu ilamı , davalıların arasında yine Maliye Hazinesinin de bulunduğu İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 2020/1453 Esas 2022/1215 Karar nolu ilamı , Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2017/3410 Esas 2020/358 Karar nolu ilamı, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2018/3126 Esas 2018/5057 Karar nolu ilamı, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2016/4110 Esas 2018/1091 Karar sayılı ilamı, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2020/5513 Esas 2021/3307 Karar nolu ilamı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 2029/2411 Esas 2020/273 Karar nolu ilamı ve yine dosya içerisinde mevcut Yargıtay ilamları ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarında da belirtildiği üzere “…….6100 sayılı HMK’nın 114/2’de özel dava şartının kanunlarda getirebileceği düzenlenmiş olup bu özel dava şartı 670 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile getirilmiş olduğundan , adı geçen davalı aleyhine açılan davada 670 sayılı KHK madde 5 hükmü uyarınca dava şartı bulunmadığından davanın reddi gerekmekte olduğundan……” denildiğinden ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 45. Hukuk Dairesinin yukarıda özetlenen kararında da “husumetin” dava şartı olmayıp davanın esasıyla ilgili olduğunun belirtilmesi nedeniyle davanın esasından önce dava şartlarının değerlendirilmesi gerektiğinden yukarıda yapılan tüm açıklamalar esas ve karar numaraları belirtilen Yargıtay ilamında ve Bölge Adliye Mahkemesi kararları dikkate alınarak, davalı şirketin malvarlığının hazineye geçtiğinden gerekçeli kararda açıklanan 675 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 16. Maddesi ve 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. Maddesi gereğince davanın dava şartı yokluğundan aşağıdaki şekilde davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacının davasının 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 16.maddesi ve 670 sayılı Kanun Hükmende Kararnamenin 5.maddesi kapsamında dava şartı yokluğundan davanın reddine,
2-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde resen yazı işleri müdürünce ilgilisine iadesine,
5-Kararın resen taraflara tebliğine,
6-Bu dava sebebiyle 80,70 TL karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 12.521,76 TL’den mahsubu ile fazla alınan 12.441,06 TL’nin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda , kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 06/10/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır