Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/349 E. 2022/456 K. 01.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/349 Esas
KARAR NO : 2022/456
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 26/01/2022
KARAR TARİHİ : 01/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin yatırım amacıyla işlem yapmak üzere davalı şirkete başvuruda bulunduğu, taraflar arasında 14.09.2020 tarihli maktu sözleşmeler imzalandığı, akabinde de müvekkilince web sitesi üzerinden yatırım işlemlerine başlandığı, davacının ilk başta davalı şirket tarafından adına açılmış olan vadesiz hesaba 222.486TL para havale ettiği, davacının ilgili bedelin 80.000 TL kadarını viop teminat bedeli olarak viop hesabına yatırdığı. hadisenin yaşandığı günün öncesinde viop hesabında 395.000 TL üzerinde nakit teminatlar dahil toplam viop hesap büyüklügüne ulaşıldığını, müvekkilince yatırılan 80.000TL nakit teminat karşılığında davalı kurum aracılığı ile VİOP’ta kaldıraçlı işlem yapıldığnı, taraflar arasında akdedilmiş olan sözleşmelerin çerçeve sözleşme niteliğinde olduğunu, çerçeve sözleşmeler, Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlenen ve emtia değişimi ya da hizmet ifasını öngören sözleşmelerden farklı olarak, ileride akdedilecek bireysel sözleşmelere ilişkin tarafların karşılıklı hak ve yükümlülüklerini şimdiden düzenleyen matbu sözleşmeler olduğunu, çerçeve sözleşme ile kurulan ilişki aracı kurumun, müşterilerin kaldıraçlı alım satım işlemlerine yönelik emirlerini yerine getirmesi ile sürdürüldüğü ve böylece taraflar arasında çerçeve sözleşmenin altında yeni sözleşmesel ilişkiler kurulduğu, somut olayda da durum bu şekilde ilerlediği, İlgili sözleşmelerin matbu olması nedeniyle, müvekkil davacının sözleşmeleri irdeleme, üzerine tartışma veya kanuna aykırı maddeleri reddetme şansı da olamadığı, davacının 17.12.2021 tarihinde vadesiz hesabından viop hesabına toplamda 80.000 TL para yatırıldığı, yatırılan teminatın karşılığında 800.000 TL değerinde altın alım- satım işlemi yapıldığı, Viop nakit ve yatırım teminatları toplamı geçmiş günlerde yapılan işlemlerde dahil 20.12.2021 gün sonu 395.000 toplam değere ulaşmıştığı, vergi kesintileri yapıldıktan sonra ertesi gün 21.12.2021 tarihinde borsa açılmadan önce (saat 09.25’de) zarar limiti tek taraflı olarak SPK tarafından %10 dan %80 e yükseltildiği, müvekkilinin parasının çok kısa süre içinde sıfırlandığı, hatta davalı kuruma tüm varlıkları satıldıktan ve oluşan zararın bir kısmı karşılandıktan sonra fiiliyatta yaklaşık 100.000 TL borçlu konuma düştüğü, her ne kadar müvekkilince işbu işlemler yapılırken risk oranı göze alınmış ise de, SPK’nın 21.12.2021 tarihli KAP 984915 duyurusu davalı kurumca hukuka ve yönetmeliğe aykırı yapılan uygulamalar nedeni ile olması gerektiğinden daha fazla miktarda zarara sokulduğu, davalı kurumca yapılan işlemlere gerekçe olarak gösterilen sözleşme ve ilgili maddeler kanunen yok hükmünde olup müvekkilin uğramış olduğu zararın davalı kurumdan tahsili gerektiği, davalı kurumca müvekkilinin yatırmış olduğu teminat tutarının üzerinde borçlandırma yoluna giderek ekstra borçlu konuma düşürüldüğü, SPK’nın tek taraflı risk arttıran duyurusu ile müvekkilinin riski 8 kat arttığı ve bakiyesinin – 497.000 TL olduğu, Kanunen davalı aracı kurumun müvekkiline ertesi gün 15.00’e dek eksik bakiyeyi kapatması için süre vermesi gerekirken, davalı kurum müvekkilin tüm malvarlığını kanunen beklenmesi gereken süreden önce değerinin çok altında paraya çevirdiği ve müvekkilinin zarara uğramasına yol açtığı, her ne kadar müvekkili ile davalı kurum arasında imzalanan matbu sözleşmede, davalı kurumu tek taraflı koruyan ve davalı kuruma müvekkilinin hisse senetlerini derhal satma yönünde yetkiler veren maddeler olsa da, bu maddelerin mevzuata aykırı olduğundan yok hükmünde olduğunu, haksız ve vadesinden önce tahsil edilen davacıya ait yatırımlarla alakalı davacınıın uğradığı zararın iadesi gerektiği ileri sürülerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, taraflar arasında akdedilmiş olan Kaldıraçlı Alım Satım Alım İşlemleri Çerçeve Sözleşmesinin” feshi ve müvekkilinin uğramış olduğu zararın faizi ile tahsilini, yargılama masraflarıı ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin , İhtisas Mahkemelerinin belirlenmesine ilişkin 25/11/2021 tarihli 1227 – 1228- 1229- 1230- 1231- 1232- 1233- 1234- 1235- 1236 sayılı kararları ile “13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, 2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden, 3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142. maddesinde düzenlenenler hariç), 4) 23.02.2006 tarihli ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’ndan, 5) 21.11.2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ndan, 6) 06.12.2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’ndan, 7) 20.06.2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşlar Hakkında Kanun’dan, Kaynaklanan ve asliye ticaret mahkemesinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamında gelecek işlere; a) İki veya üç asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 2 numaralı, b) Dört veya beş asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 4 numaralı, c) Altı veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerler de 6 numaralı, d) On veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6 ve 7 numaralı, e) On dört veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7 ve 8 numaralı, f) Yirmi veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına, (Örneğin asliye ticaret mahkemelerine bu kapsamda gelecek dava ve işlere; a) Kayseri’de iki asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 2 numaralı, b) Konya’da dört asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 4 numaralı, c) İzmir’de yedi asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 6 numaralı, d) İstanbul Anadolu’da on üç asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 6 ve 7 numaralı, e) Ankara’da on dört asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 6, 7 ve 8 numaralı, f) İstanbul’da yirmi bir asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına) ” aynı kararda yine ” Bu kapsamda görülmekte olan dava ve işlerin iş bölümüne dayanılarak mezkûr Mahkemeler ve Hâkimliklere gönderilmemesine, 15.12.2021 tarihinden itibaren gelecek yeni dava, iş ve başvuruların ise anılan ihtisas mahkemeleri ve hâkimliklere tevzi edilmesine” denilmekte olup, uyuşmazlığın Sermaye Piyasası Kanunundan kaynaklandığı dikkate alınarak, yukarıda belirtilen Hakimler ve Savcılar Kurulu kararına göre söz konusu davanın 16/12/2021 tarihinde açıldığı dikkate alınarak İstanbul 6,7,8 ve 9 nolu Asliye Ticaret Mahkemelerinden birine tevzi edilmesi için İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
HÜKÜM:
1-Dosyamızın niteliği itibari ile İstanbul 6, 7, 8 ve 9 nolu İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri’ne tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine,
2-İş bu kısa kararın davacı vekiline tebliğine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verilmiştir. 01/06/2022

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)