Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/194 E. 2023/654 K. 19.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/194 Esas
KARAR NO : 2023/654

HAKİM : Alime TERZİ GÜRBÜZ 220611
KATİP : Mesut ŞEKER 99619
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/03/2022
KARAR TARİHİ : 19/09/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, davalı tarafın bu ilişki nedeniyle üzerine düşen ödemelerden bir kısmını yapmışsa da kalan borçlarının bulunduğunu, ekte sunulan muavin defter kaydından da anlaşılacağı üzere davacının davalı taraftan 14.876,52 TL tutarında alacağının bulunduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı alacağını tahsil edemediği, alacağın tahsili için davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğünün 2021/… E. sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının ödeme emrine itiraz ettiğini ve takibin durduruğunu beyan ederek itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında 20.01.2021 tarihinde imzalanan sözleşmeye göre teslim tarihi 05.02.2021 olarak kararlaştırıldığını, ayrıca belirtilen termin tarihi, kumaşın davalının deposuna termin edilecek tarih olduğunu, davacı tarafın sözleşmede belirtilen termin tarihinden sonra ürünleri tarafımıza göndererek sözleşmeye aykırı davranıldığını, ekte sunulan mail yazışmalarından da görüleceği üzere termin tarihini 25.02.2021′ e ertelemek isteseler de davalının bunu kabul etmediğini, ancak davacı şirket sözleşmede belirtilen termin tarihinde ifa edemediğini, davacı taraf, sözleşmede belirtilen zamanda ifa edemediğinden davalının müşterisi … karşısında zor durumda kalarak siparişlerini teslim edemediğini, davalı şirket müşterisi … isimli giyim markasına 08.01.2021 tarihinde … Müdürlüğü, Denim-Dokuma Alt departmanın ’dan gelen … ’lara istinaden davalı şirketin sözleşme ile atılan tarihlerde toplamda 3 renk ( … ) 28.000 metre kumaş siparişi geçildiğini, bir kısmı … kaynaklı olmak üzere bir kısmı da davacı firmasından kaynaklı kumaş gelişlerinde gecikmeler yaşandığını, bazı renklerde kumaş tamir edilerek gönderilmesinden dolayı, imalat sonrası ütü paket aşamasında daha fazla zaman harcanarak davalı şirketin tedarikçileri zarara uğradığını, bu sorunların dikim aşamasın da kumaşçı firma tarafından da görülmesi için 26.03.2021 tarihinde bilgi verildiğini ve 27.03.2021 tarihinde … TEKSTİL ‘e giderek kumaş hataları birçok kez gösterildiğini, kumaş kaynaklı hatalardan dolayı kalan ürünler … %30 indirimli gönderilmiş ve bundan dolayı 19.21.55TL’lik bir tutar oluşturduğunu, kumaşçı hata oranı düşülerek 14.876.52 TL kumaşçıdan talep edildiği, … 1. kalite satış fiyatı 53,75 TL , … 2. kalite satış fiyatı 37.625 TL, … 2. kalite talep edilen fiyat 16.125 TL X 970 ADET = 15.641,25 TL + KDV, … 3. kalite talep edilen fiyat 53.75 TL X 40 ADET = 2.150 TL + KDV, toplam tutar = 17.791,25 +%8 KDV = 19.214,55 TL, %1 hata oranı düşüldüğünde kalan KDV DAHİL 14.876,52 TL davacı şirketten talep edildiğini, meydana gelen zararlar için davacı tarafından kumaş kaynaklı hata bedeli olarak 11.08.2021 tarihli 14.876,52 TL fatura davacıya yansıtıldığını, bu faturaya davacı tarafından haksız bir şekilde itiraz edildiğini, kısaca davalı şirket davacı şirkete icra takip tutarı kadar borçlu değil alacaklı konumda olduğunu, ayrıca davacı tarafından teslim edilen ürünler gerekli kalitede olmayıp 2.kalite niteliğinde olduğunu, kumaşların pamuk ürününden yapılmış olması gerekirken, kumaş ürününden yapıldığını, bundan dolayı ayıplı mal teslim edilmeye çalışıldığını, ürünlerin 2.kalitede olmasına rağmen fiyat konusunda da sözleşmeye aykırı olarak düzeltme yapılması gerektiğinin iletildiğini, yukarıda arz ve izah olunan nedenlerle, davalı hakkında haksız, hukuki dayanaktan yoksun ve kötü niyetli olarak açılan davanın reddine, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına ve %10 para cezasına mahkûmiyetine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; Dava, ticari satım sözleşmesinden kaynaklı olarak ödenmeyen bakiye ücret alacağının tahsili istemiyle davacı satıcı tarafından davalı alıcı aleyhine başlatılmış olan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Somut olayda taraflar arasında 3 renk ( … ) olarak toplamda 28.000 metre kumaş siparişi konusunda anlaşmaya varıldığı, söz konusu ürünlerin 05.02.2021 tarihinde davalı alıcıya teslimi konusunda anlaşılmış olunduğu, ürünlerin tesliminin geç yapıldığı, davacı tarafça faturalardan kaynaklı ödenmeyen bakiye ücret alacağının tahsili istemiyle davalı alıcı aleyhine … İcra Dairesinin 2021/… Esas sayılı icra takip dosyası üzerinden 14.876,52 TL asıl alacak istemi ile girişmiş olduğu takibe davalının süresi içerisinde itiraz etmesi üzerine takibin durması sebebiyle işbu davanın açıldığı, davalı tarafça sunulan cevap dilekçesinin davacının ürünleri geç teslim ettiği gibi ayıplı olarak teslim ettiği, bu sebeple zarara uğradığı ve davacı tarafa bu tutarın iade faturası olarak kesildiği iddiasında bulunulmuştur.
İtirazın iptali davalarında alacaklının, İİK m.67 uyarınca borçlunun süresi içerisinde icra dosyasına yapmış olduğu itirazının, kendisine tebliği tarihinden itibaren bir sene içerisinde genel mahkemelere yapacağı başvuru üzerine genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat etmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup sürenin başlaması için borçlunun itirazının alacaklıya tebliği zorunludur. İşbu dava dosyasının temelini teşkil eden icra dosyasında yapılan kontrolde borçlunun süresi içerisinde icra dosyasına yapmış olduğu itirazın alacaklıya tebliğ edilmediği görülmüştür. Bu nedenle davacının açmış olduğu davasının süresinde olduğu kabul edilmekle yargılama yapılmıştır.
Taraflar arasında sözleşmeye konu edilen ürünlerin miktarında ve teslim tarihinde bir uyuşmazlık bulunmamakta olup uyuşmazlık, davacı tarafça davalıya teslim edilen ürünlerin ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı, davalının, davacının alacağından ayıptan kaynaklanan zarar bedelini mahsup edip edemeyeceği, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Alıcının ayıptan sorumluluk hükümlerinden yararlanabilmesi için yasanın kendisine yüklediği külfetleri yerine getirmiş olması gerekir. Ticari satımda satıcının ayıptan sorumluluğuna gidilebilmesine ilişkin şekli koşullar Türk Ticaret Kanununun 23. Maddesinde düzenlenmiş olup buna göre “(1) Bu maddedeki özel hükümler saklı kalmak şartıyla, tacirler arasındaki satış ve mal değişimlerinde de Türk Borçlar Kanununun satış sözleşmesi ile mal değişim sözleşmesine ilişkin hükümleri uygulanır.
… c) Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır. ” hükmünü haiz olup bu hükmün atfıyla TBK m.223 hükmü de incelendiğinde “(1) Alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır.
(2) Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır.” şeklindeki düzenlemelerinin somut olayda irdelenmesi gerekmektedir.
Yargılama esnasında tarafların BA- BS formları dosyamız arasına celp edilmiş, taraflarca sunulan deliller ve ticari defterler bir bütün olarak değerlendirilmek suretiyle rapor tanzimi için dosya 1 mali müşavir, 1 ticaret- borçlar hukuku alanında nitelikli hesaplamalar uzmanı ve 1 tekstil mühendisinden oluşan 3 kişilik heyete tevdi edilmiş olup bilirkişi heyeti tarafından mahkememize ibraz edilmiş olan 16.05.2023 tarihli raporda özetle;
Her iki tarafın ticari defterleri usul yönünden detaylı olarak incelendiğinde; 2021-2022 yıllarına ilişkin Envanter defterlerinin noter onayları ile GİB onaylı Yevmiye ve Defter-i Kebir e-defter beratlarının T.T.K” nu ve V.U.K” nu hükümlerine göre süresinde ve usulüne uygun tutulduğu, tarafların kendi defter ve kayıtlarının birbirlerini doğruladığı,
Davacı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan incelemede; davacının kendi defterlerinde davalı açık hesabında 01.12.2021 takip tarihi itibariyle 14.876,52 TL tutarında alacaklı gözüktüğü, davalının ise kendi defterlerin davacı açık hesabında herhangi bir borç/alacak bakiyesinin bulunmadığı, tarafların defter kayıtları arasındaki uyuşmazlığın davalı tarafından davacıya 11.08.2021 tarih … no.lu iade/fark faturasından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Dosya ekine sunulu ürün numunesinin (1 adet dull green haki yeşil renkte Tencel kumaştan mamul pantolon cinsi numune giyim eşyasının) kumaşının Açık Ayıp ihtiva ettiği ve ilk başta tespit edilebileceği
Davalı yan tarafından Açık Ayıp İhbarının geç yapıldığı,
Davacının üretmiş olduğu kumaşın tamamının davalının istediği kalitede olmadığı, davalı yanın ürettiği pantolonların bir kısmının sağlam (1.kalite) olarak bir kısmının hatalı (2.kalite) olarak üretilmesine ve pazarlanmasına sebep olduğu, hem renk okeylerinin geç alınması hem de kumaş üretiminin istenilen tarihlere yetişememesi nedeniyle davalıya geç teslimat yapıldığı tespit edilmiştir.
Dosya ekine sunulu ürün numunesinin (1 adet … haki yeşil renkte … kumaştan mamul pantolon cinsi numune giyim eşyasının) kumaşının incelenip değerlendirildiği, söz konusu diğer renklerdeki kumaş ve nihai ürünlerin sunulmamış olduğu, davalı tarafından davacıya düzenlenen 11.08.2021 tarih … no.lu 14.876.52 TL tutarlı faturanın uygun olup olmadığı konusunun hiç şüphesiz mahkemenizin nihai değerlendirme ve takdirlerinde olduğu,
Şeklinde görüşe varıldığı mahkememize bildirilmiştir.
Dosya içerisine sunulan delillerden yapılan kontrolde ayıplı olarak gönderildiği bildirilen … yeşil renkte kumaşın 05.02.2021 tarihinde teslim edilmesi gerekirken süresinden sonra 27.02.2021 tarihinde davalıya teslim edilmiş olduğu, davalı tarafından davacıya gönderilmiş olan mailler ile 26.03.2021 tarihinde ayıp ihbarında bulunulmuş olduğu görülmüştür. Taraflar arasında uygulanması gereken kanuni düzenleme TTK m.23 hükmü olup somut olay nezdinde bakıldığında davalının söz konusu ayıbın açık ayıp olması sebebiyle 2 günlük ayıp ihbar süresini kaçırmış olduğu, ayrıca ayıbın gizli ayıp olarak kabul edilmesi ihtimalinde dahi 8 günlük yasal süreyi ve TBK m.223’te belirtilen makul süreyi geçirmiş olduğu, işbu hali ile davalının satılan ürünleri kabul etmiş sayıldığı ve davacıdan alacak isteminde bulunamayacağı kanaatine varılmıştır.
Davalı tarafça davacıya kesilen 11.08.2021 tarih … no.lu iade/fark faturasına … Noterliğinin … Yevmiye numaralı, 19.08.2021 tarihli ihtarnamesi ile itiraz edilerek kabul edilmediğinin bildirilmiş olması karşısında davacının davasında haklı olduğu, davalıdan bakiye alacak isteminde bulunabileceği kanaatine varılarak mahkememizin işbu dosyası ile benzer mahiyette olan Yargıtay … Hukuk Dairesinin 2021/… Esas, 2022/… Karar Sayılı, 19/09/2022 Tarihli ilamı da göz önünde bulundurulduğunda davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacının dava dilekçesi ile borçlunun %20’den aşağıda olmamak üzere inkar tazminatı ödemesine hükmedilmesi yönündeki talebi değerlendirildiğinde İİK m. 67 hükmü uyarınca davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksızlığına karar verilmiş olması ve alacağının likit olması gerekmekte, kural olarak davalı borçlunun kötü niyetli olması şartı aranmamaktadır. Somut olayda davacının davasında haklı olduğu, dava konusu asıl alacağın fatura alacağından kaynaklı olması sebebiyle likit olduğu ve davalının haksız olarak takibe itiraz etmiş olduğu anlaşılmakla davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmekle icra dosyasında asıl alacak tutarı olan 14.876,52 TL’nin %20’si oranında olan 2.975,30 TL’nin icra inkar tazminatı olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklanmış olduğu üzere;
1-Davacının DAVASININ KABULÜ ile; davalının … İcra Dairesinin 2021/… Esas sayılı icra takip dosyasına vaki İTİRAZININ İPTALİ ile; takibin aynı şartlar ile kaldığı yerden devamına,
2-Davalının haksız itirazları nedeniyle asıl alacak tutarı olan 14.876,52 TL’nin %20’si oranında olan 2.975,30 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli olan 1.016,21-TL karar ilam harcından başlangıçta peşin olarak alınan 254,06-TL harcın mahsubu ile bakiye eksik kalan 762,15-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 346,26-TL ( başvurma, vekalet harcı ve peşin harç) davetiye, posta gideri: 87,00-TL, bilirkişi ücreti: 4.500,00TL olmak üzere toplam: 4.933,26-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.560,00TL nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına.
7-Taraflarca yatırılan gider avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, HMK madde 341 hükmü uyarınca KESİN olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 19/09/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

* İş bu karar 5070 Sayılı Kanun hükümlerine göre güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.