Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/163 E. 2023/147 K. 28.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/163 Esas
KARAR NO : 2023/147
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/03/2022
KARAR TARİHİ : 28/02/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulmuş olan dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin işletme hakkına sahip olduğu köprü ve otoyollardan davalı tarafça 12.05.2021 ile 19.12.2021 tarihleri arasında ücret ödemeksizin geçiş yapıldığını, geçiş ücretlerinin geçiş tarihinden itibaren 15 gün içerisinde ödenmemesi nedeniyle geçişlerin ihlalli geçiş olduğunu, doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen ihlalli geçiş tutarları ve yasadan kaynaklı para cezalarının tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün 2022/… E. sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, davalının yetkiye, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, bunun sonucunda takibin durduğunu, icra takibine yapılan itirazın iptalini, davalı üzerine kayıtlı menkul, gayrimenkul ve araçlar ile banka hesapları üzerine İİK m.257 gereğince teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmasına, davalı aleyhine yüzde %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmektedir.
Davalı vekili tarafından mahkememize sunulmuş olan cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin yüzden fazla çekicisi ile lojistik- taşıma faaliyetleri yaptığını, iştigal alanı taşımacılık olması ve ödenmeyen, ihlalli geçişlerin yaptırımı sebebiyle, köprü geçiş ve ücretli yol ödemelerini, sistematik kontrol ederek gerçekleştirdiklerini, 12.05.2021 ile 19.12.2021 tarihleri arasında davacının da tahsil etmediği; müvekkilinin ödeme araçlarında bakiye olmasına rağmen, davacının kusurundan kaynaklı hesaptan çekilmeyen tahsil edilmeyen geçişler olduğunu bu nedenle davanın reddine, alacağın likit olmamasından icra inkâr tazminatı talebinin reddine, davanın reddedilen asıl alacak bedeli üzerinden, bu bedelin %20 si kadar davacının kötü niyet tazminatına mahküm edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmektedir.

Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; Dava, davalının işleteni olduğu araçların davacının işlettiği otoyoldan geçiş ücretlerini ödemediği iddiasıyla davalı aleyhine başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Somut olayda davacı vekili tarafından mahkememize sunulmuş olan dava dilekçesinde özetle; davalıya ait … plakalı araçların davacının işletmesini yapmış olduğu … dan geçiş ücretlerini ödememesi bu sebebiyle geçişlerin ihlalli geçiş olarak kabul edildiğini ve davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğünün 2022/… Esas Sayılı dosyasından toplam 90.392,50 TL asıl alacak üzerinden icra takibinin başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla işbu itirazın iptali davasının açılmış olduğu görülmüştür.
İtirazın iptali davalarında alacaklının, İİK m.67 uyarınca borçlunun süresi içerisinde icra dosyasına yapmış olduğu itirazının, kendisine tebliği tarihinden itibaren bir sene içerisinde genel mahkemelere yapacağı başvuru üzerine genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat etmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup sürenin başlaması için borçlunun itirazının alacaklıya tebliği zorunludur. İşbu dava dosyasının temelini teşkil eden icra dosyasında yapılan kontrolde borçlunun süresi içerisinde icra dosyasına yapmış olduğu itirazın alacaklıya tebliğ edilmediği görülmüştür. Bu nedenle davacının açmış olduğu davasının süresinde olduğu kabul edilmekle yargılama yapılmıştır.
Mahkememizce icra dosyaları celp edilip incelendiğinde davalı borçlunun borca itiraz ile birlikte icra dairesinin yetkisine de itiraz etmiş olduğu görülmekle esas girilmeden önce icra dairesinin yetkisine yönelik yapılmış olan itiraz öncelikli olarak değerlendirilmiş olup bu doğrultuda yerleşik içtihatlar uyarınca itirazın iptâli davasının görülebilmesi, geçerli bir icra takibinin varlığına bağlıdır. Ortada geçerli takip yoksa itirazın iptâli davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. İcra dairesinin yetkisine itiraz halinde bu itiraz usulünce incelenip sonuçlandırılmadığı sürece geçerli bir takibin varlığından söz edilemez. O halde mahkemece, icra dairesinin yetkisine itiraz edildiği gözetilerek eldeki dava da öncelikle bu itiraz incelenerek doğru bir şekilde karar verilmelidir. Hukuk Genel Kurulunun 06/04/2004 tarih, 2004/19-410 esas, 2004/471 karar sayılı ilamı da bu yöndedir. İlâmsız icrada genel yetkili icra dairesi borçlunun ikametgahındaki icra dairesidir. Diğer yandan ihlalli geçişin yapıldığı para cezasına konu eylemin gerçekleştirildiği yerdeki icra dairesi de özel olarak yetkilidir.
Mahkememizin işbu dosyası ile benzer mahiyetteki ihlalli geçiş ücretlerinin tahsili amacıyla başlatılmış olan icra takiplerine yönelik açılan itirazın iptali davalarında yetkiye ilişkin uyuşmazlığa çözüm getiren Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2021/23461 Esas, 2021/9283 Karar Sayılı, 29/11/2021 Tarihli BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ HUKUK DAİRELERİNİN KESİN NİTELİKTEKİ KARARLARI ARASINDAKİ UYUŞMAZLIĞIN GİDERİLMESİ KARARI ‘nda “İlamsız icra takibi yalnız para alacakları için geçerli olacağından, uyuşmazlığın giderilmesi istemlerine konu davaların dayanağı icra takiplerinin de para alacağına ilişkin olduğunda kuşku bulunmamaktadır. İtirazın iptali davalarına konu alacak, işletmeci/hizmet sağlayıcı şirketler tarafından işletilen köprü, otoyol ve tünellerden geçiş yapan araç sahiplerinin yaptığı iddia edilen ihlalli geçişten kaynaklı para alacağıdır. Takip, davacı/alacaklının seçimine göre hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede açılabilir. Davanın dayanağı icra takibine konu para alacağı olup, talep edilen borç 6098 sayılı Kanun’un 89. maddesi uyarınca götürülecek borçlardandır. Alacaklı/işletici, yerleşim yeri olan icra dairesinde de takip yapabilecektir. (Dairenin 2021/18400 esas, 2021/5855 karar sayılı ve 30/09/2021 tarihli, 2021/18402 esas, 2021/5876 karar sayılı ve 30/09/2021 tarihli kararları da aynı yöndedir)” şeklindeki açıklama ile davacının yerleşim yerinde de icra takibine geçebileceği belirtilmiş olduğundan somut olayda davacı şirketin merkez adresinin yargı çevremiz içerisinde kaldığı görülmekle icra dairesinin yetkili olduğu kanaatine varılmakla dosyanın esasına girilerek yargılama yapılmıştır.
Yargılama esnasında davacı vekili tarafından mahkememize sunulan ihlalli geçiş görüntüleri uyarınca ihlalli geçiş yaptığı iddia edilen aracın söz konusu geçiş tarihleri itibariyle tescil bilgileri, … bilgileri … ‘den ve Karayolları Genel Müdürlüğünden celp edilmiş, davacı tarafından sunulan ihlalli geçiş listesi ve buna ilişkin görüntüler karşılaştırılmak sureti ile mükerrer talep olup olmadığı her bir geçiş bakımından ayrı ayrı değerlendirilmek suretiyle rapor tanzimi için dosya karayolları geçiş ücretleri konusunda uzman bilirkişiye tevdii edilmekle bilirkişi tarafından hazırlanan rapor dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişi tarafından hazırlanılarak mahkememize sunulmuş olan kök ve ek raporda özetle;
Davaya konu … plaka sayılı araçların 12.05.2021 ile 19.12.2021 tarihleri arasında ücret ödenmeksizin geçişler yapıldığının iddia edildiği dönemde davalı … SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. adına kayıtlı oldukları
Davacı tarafından, dava dosyasına sunulmuş olan ihlâlli geçiş listesi ile dava dosyasına sunulmuş olan ihlâlli geçiş resimleri bire bir kıyaslanarak 296 adet geçişe ait tüm resimlerin CD içerisinde dava dosyasına sunulduğu
Davaya konu araç için bildirilen 296 adet geçişlerin tamamının “ihlâlli geçiş” olduğu,
Davaya konu araçlara ait 296 adetlik “ihlâlli” geçiş için; 90.392,50 TL geçiş ücreti + 6.166,08 TL İşlemiş Faiz + 1.109,89 TL İşlemiş Faiz KDV’si olmak üzere Genel Toplamın 97.668,48 TL olarak hesaplandığı mahkememize bildirilmiştir.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 30. Maddesinin “Geçiş ücretini ödememe ve güvenliğin ihlâli” başlığı altında yer alan ve takip tarihi itibari ile yürürlükte olan “(5) 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. (Mülga ikinci ve üçüncü cümle: 16/5/2018-7144/18 md.)
(6) 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından ücretsiz geçiş yapan araçlar, İşletici şirket tarafından bu maddenin yedinci fıkrasında öngörülen sürenin bitimini takip eden ilk iş gününde en yakın trafik kuruluşuna bildirilir.
(7) Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşi fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz. (Ek cümle: 16/5/2018-7144/18 md.) Otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yaptığı tespit edilen yabancı plakalı araçlara uygulanan idari para cezaları için bu fıkrada belirlenen on beş günlük süre beklenmez.” şeklindeki düzenlemesi somut olaya uygulanması gereken mevzuattır.
Yargılama esnasında Karayolları Genel Müdürlüğüne, … A.Ş.’ye yazılan müzekkereler ile dava konusu aracın …kayıtlarına ilişkin celp edilen belgeler, davacı şirketi nezdinde tutulan listeler ve görüntüler karşılaştırılmak sureti ile hazırlanan denetime elverişli rapor göz önüne alındığında Karayolları Trafik Kanununu hükümleri uyarınca davalının araçların işleteni konumunda olduğu, davalının usulüne uygun olarak ücretli yollardan geçiş ücretini ödeyeceği … gibi kartlarını taşıtta bulundurmasına rağmen geçişten sonraki yasal süreç içerisinde ödemelerini gerçekleştirmemiş olduğu, işbu hali ile davacının icra takibinde sadece 90.392,50 TL asıl alacak talebinde bulunduğu, işbu meblağın bilirkişi tarafından da hesaplanılmış olması karşısında davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacının dava dilekçesi ile borçlunun %20’den aşağıda olmamak üzere inkar tazminatı ödemesine hükmedilmesi yönündeki talebi değerlendirildiğinde İİK m. 67 hükmü uyarınca davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksızlığına karar verilmiş olması ve alacağının likit olması gerekmekte, kural olarak davalı borçlunun kötü niyetli olması şartı aranmamaktadır. Somut olayda davacının davasında haklı olduğu, davalının haksız olarak takibe itiraz etmiş olduğu anlaşılmakla davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmekle icra dosyasında asıl alacak tutarı olan 90.392,50 TL’nin %20’si olan 18.078,50 TL’nin icra inkar tazminatı olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanmış olduğu üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile; davalının …. İcra Müdürlüğünün 2022/… Esas Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile; TAKİBİN KALDIĞI YERDEN DAVAMINA
2- Davalının haksız itirazları nedeniyle asıl alacak tutarı olan 90.392,50 TL’nin %20’si oranında olan 18.078,50 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli olan 6.174,71-TL karar ilam harcından başlangıçta peşin alınan 1.091,72-TL harcın mahsubu ile bakiye eksik kalan 5.082,99‬‬-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri:1.183,92-TL ( başvurma, vekalet harcı ve peşin harç) davetiye, posta gideri: 252,00-TL, bilirkişi ücreti: 1.050,00TL olmak üzere toplam: 2.485,92-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 14.462,80-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.560,00TL nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına.
7-Taraflarca yatırılan gider avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde … Mahkemesine İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 28/02/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

* İş bu karar 5070 Sayılı Kanun hükümlerine göre güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.