Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/708 E. 2023/184 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/708 Esas
KARAR NO : 2023/184

DAVA : Davacı lehine hisse devri olmadığı takdirde bedelinin tahsili- kar kaybı – kazanç kaybı tazminatı
DAVA TARİHİ : 10/11/2021
KARAR TARİHİ : 16/03/2023

DAVA: Davacı vekili mahkememize ibraz etmiş olduğu dava dilekçesinde, işbu davada görevli ve yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin, rehin veren davalı … ve dava dışı … Ltd. Şti. yararına olacak şekilde yıllardır söz konusu firma için proje hazırlama, ihalelere teklif sunma işleri ile ilgilenen, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ihalelerine katılan, ihaleler hazırlık yapan, ihaleleri kazandırmak için tüm teknik ve işler koşulları oluşturup ihalelerin kazanılmasını sağlama, keşif ve metraj hazırlama işleri ile ilgilenen ve bu işlemleri tamamlayan kişi olduğunu, müvekkilinin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na ait… ihalesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı …Şantiyesi 317 konut ve 1 adet cami inşaatı ihalesini …’a proje hazırlayan, ihaleye teklif sunan ve ihaleyi kazandıran kişinin de müvekkili olduğunu, müvekkilinin, davalı tarafa 100.000,00 TL rehin sözleşmesine istinaden, 510.000 TL de pay devri satış vaadi sözleşmesine istinaden nakten ve peşin olarak ödeme yaptığını ve aynı zamanda da davaya konu payların bulunduğu … şirketi içerisinde birçok defa bu şekilde emek harcadığını, müvekkiline ödemiş olduğu 610.000,00 tl nakit ve halihazırdaki çalışmaları ve şirket bünyesine kazandırmış olduğu paylarla ilişkili olarak pay devri vaadinde bulunulduğunu, buna ilişkin olarak tanıklarının mevcut olduğunu, davalı tarafça müvekkili lehine pay devir satış vaadi ve rehin hakkı tesis edildiğini, … 10. Noterliği, … tarihli, … yevmiye nolu düzenleme şeklinde limited şirket pay devri satış vaadi sözleşmesi ve devamen aynı noterlikçe … tarihli … yevmiye nolu limited şirket payının rehni sözleşmesi düzenlendiğini ve muhatap davalı …’e ait … Ltd. Şti. ünvanlı şirketteki 5100 adet payın müvekkiline devrinin yapılacağının vaat edildiğini, paylar üzerine rehin konulduğunu ancak geçen süre zarfında müvekkiline pay devri yapılmadığını, alacaklardan herhangi bir kar payı da verilmediğini, müvekkilinin hem emek hem de maddi bedel olarak söz konusu satış vaadinin bedelini peşinen şirkete ve davalı …’e ödediğini, dilekçe ekinde sunulan satış vaadi sözleşmesinden de açıkça anlaşılacağı üzere müvekkilinin satış vaadi sözleşmesi düzenlenirken satış vaat eden/davalı …’e 510.000,00 TL nakten ve peşin olarak ödeme yaptığını, buna ilişkin olarak bahsi geçen satış vaadi sözleşmesinde de açıkça “… Ltd. Şti. ünvanlı şirket ortaklarından ben … adı geçen şirketteki 5100 adet hissemi 510.000 TL bedel karşılığında … isimli kişiye satmayı vaad ediyorum. Satış bedelinin tamamını nakten ve peşinen aldığımı, … beyan ederim.” şeklindeki beyanı ile müvekkilinden almış olduğu ödemeyi de aldığını açıkça beyan ettiğini ve bu hususun resmi belge ile de açıkça ispat edildiğini, müvekkili tarafından edimin yerine getirilmiş olsa da davalı tarafca edimlerin yerine getirilmediğini, davalı …’in bahsi geçen satış vaadi sözleşmesinde aynı zamanda “Ortaklar Kurulu Toplantısının yapıldığı gün Hisse Devir Sözleşmesi ile resmi olarak devredeceğimi” şeklinde açık beyanı olmasına rağmen işbu tarih itibariyle dahi halen bir toplantı ile resmi olarak hisselerin/payların müvekkiline devrinin gerçekleştirilmediğini, ancak pay devri satış vaadi sözleşmesinden sonra müvekkili adına pay devrinin yapılacağının taahhüt edilmiş olsa da halen müvekkili lehine bir pay devir işlemi gerçekleştirilmediğini, devri vaat eden davalı …, açıkça ortaklar kurulu toplantısının yapıldığı gün devir işlemini müvekkili lehine gerçekleştireceğini beyan etmiş olmasına rağmen halen müvekkili lehine pay devri işlemi gerçekleştirilmediğini, bu nedenle davalı …’in kusurlu olduğunu, aynı zamanda, satış vaadi sözleşmesinden sonra müvekkilinde bahsi geçen …Ortaklığı’nın imza sirküsü mevcut olduğunu, … bir kısım çeklerini, şirket bilgi ve onayı dahilinde imzaladığını, buna ilişkin bir kısım çek suretlerinin dilekçe ekinde olduğunu, dolayısıyla müvekkilinin de imzalamış olduğu çeklerden ve diğer şirket sorumluluğunda olan durumlardan sorumlu olmaya devam ettiğini, müvekkilinin aleyhe doğabilecek sonuçlarla karşılaşma ihtimalinin kuvvetle muhtemel olmasına rağmen sorumluluk aldığını ancak buna rağmen kendi lehine hüküm tesis edecek olan hisse devir işlemini davalı taraf ve dava dışı şirketlerce gerçekleştirilmediğini, taraflarınca müvekkili lehine pay devrinin gerçekleştirilmemiş olduğundan bahisle davalı ve dava dışı … Şti. İle … Ltd. Şti.’ye … 3. Noterliği, … tarihli, … yevmiye nolu ihtarname gönderildiğini, bir kısım taraflarca yasal süreden sonraya tekabül edecek şekilde ihtarnameye haksız ve gerçeğe aykırı beyanlarla cevap verildiğini, taraflarca verilmiş olan gerçeğe aykırı cevaplar dahi bilinçli ve kötüniyetli olarak müvekkilini mağdur etme kastı ile hisse devrinin gerçekleştirilmediğini ispat ettiğini, aynı zamanda da müvekkilinin, pay devir işlemlerinin yapılmaması işlemlerinden dolayı kazanç kaybına uğradığını, şayet müvekkili lehine pay devri gerçekleştirilmiş olsa idi şirketin yapmış olduğu faaliyetlerden şirket hissedarı/paydaşı olarak müvekkilinin de kazanç sağlayacağını ancak pay devrinin gerçekleştirilmemesi neticesinde müvekkilinin kazanç kaybına uğradığını, aynı zamanda da müvekkilinin bahsi geçen şirket paylarını, hisselerini devralmak için karşısına çıkan farklı teklifleri de reddetmek durumunda olduğu için bu anlamda da zarara uğradığını, davalıdan tahsili gerektiğini, taraflarınca her ne kadar arabuluculuk kanun yoluna başvurulmuş olsa da anlaşamama ile sonlandığını belirterek müvekkili lehine devri vaat edilmiş olan, … Şti.’ye ait 5100 adet payın/hissenin müvekkil lehine devrine, mümkün olmaması halinde bahsi geçen 5100 adet payın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte bedeli olarak şimdilik 1.000,00 TL’nin davalıdan tahsili ile müvekkile ödenmesine , Mahkeme aksi kanaatte ise müvekkilince nakten ve emek olarak ödenmiş olan pay devir bedeline ilişkin olarak şimdilik 1.000,00 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, satış vaadi işlemlerinin gerçekleştirildiği ve pay devrinin gerçekleştirileceği vaat edilen tarihten itibaren müvekkilinin hak kazanmış olduğu kar payı(…Şti.)’na ilişkin olarak şimdilik 1.000,00 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, satış vaadi işlemlerinin gerçekleştirildiği ve payın devrinin gerçekleştirileceği vaat edilen tarihten itibaren müvekkilinin hak ettiği ancak ödenmeyen kazanç kaybı ve müvekkilinin işbu pay devir vaadine dayalı olarak reddetmiş olduğu tekliflerden uğradığı zarara ilişkin olarak şimdilik 100,00 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacı tarafın söz konusu hisseleri gerçekte devir almadığını, rehin tesisinin de gerçekte davacı adına yapılmadığını, söz konusu noterlikçe bu belgelerin yapıldığının doğru olduğunu, bu belgelerin gerçek bir borç içermediğini, tamamen tedbir amaçlı düzenlenmiş bir belge olduğunu, müvekkilinin davacıya böyle bir borcu olmadığını, hisse devri ve rehinin, …Tic. Ltd. Şti. ve yetkilisi … tarafından devir alınan ve müvekkili adına kalmak zorunda olan hisselerin üzerine, üçüncü kişilerin haciz, rehin koymaması ve hisselerin üçüncü kişilere devredilmesinin engellemesine yönelik hazırlanmış tipik bir inanç sözleşmesi sonucu düzenlenen belgeler olduğunu, davacı tarafın hisse alım satımı, devir veya rehinle hiçbir ilgisinin olmadığını, kendisi dava dışı …Ltd.Şti.’ nin SGK lı çalışanı olduğunu, eğer hisse devir vaadinin … adına alınmış olması halinde ileriki bir tarihte bu hisselerin …’a devretmek istediğinde devir alan ve devir eden aynı kişi olmayacağından … çalışanı olan davacı adına bu işlemlerin yapıldığını, zira davacı …’nun … yetkilisine gönderdiği mailde “bu sebeple … abinin hisselerinin önce ben üstüme alacağım sonrasında … Bey’e devredeceğim” dediğini, …’ın …Ltd.Şti’nin sahibi ve yöneticisi olduğunu, vaktinin çoğunu işleri gereği yurtdışında geçirdiğini, davacı …’nun ise… ŞTi’de hem idari işler müdürü hem de muhasebe müdürü olarak sigortalı çalıştığını, …’ın çalışanı … yönlendirmesi ile …’ın …’den ihale alması için iş bitirme belgesi olan bir şirketi bedelini ödeyerek satın almak istediğini, bu amaçla …ve davacı …’nun araştırmalar yaparak …Ltd.Şti’nin iş bitirme belgesi ile satılık olduğu hususunun …’a bildirildiğini buna ilişkin … tarafından …’a gönderilen 16/05/2019 tarihli mailin cevap dilekçesinde ayrıntılarının yazıldığını, satın alma işlemlerinin tüm aşamaları hakkında … tarafından …’a maille haber verildiğini, buna ilişkin 16/05/2019 tarihli mailin cevap dilekçesinde ayrıntılarının yazıldığını, bu arada … alan …’ın bu firma ile ihaleye girebilmesi için iş bitirme belgesi sahibi olan …’in şirkette kalmasının şart olduğunu, çünkü iş bitirme belgesinin … adına kayıtlı olduğunu, bu kişinin hem şirkette hissedar olarak kalması hem de şirket hisselerinin %51’ine sahip olması gerektiğini, yoksa ihaleye giremediğini, bu durumun … tarafından … Bankası … şubesi yetkililerine gönderilen mailde ayrıntılarıyla açıklandığını, …’ın yurtdışında olması nedeniyle şirketin devir ve diğer işlerinin davacı tarafından yürütüldüğünü, …’ye ait …’na ait hisselerin … adına alınması , … adına olanların ise hisse devir satış vaadiyle … adına alınmasının amaçlandığını, bu amaçla davacı …ve … tarafından imzalanan protokolün dosyaya sunulduğunu, …’na ait hisseleri … adına alınması sırasında da davacının … adına vekaleten bu işlemleri gerçekleştirdiğini, davacının bu hisseleri kendisi adına almadığını … /…adına aldığını tüm yazışmalarında belirttiğini hatta bir mailinde “hisse devri sadece bana yapılabilir, temliği alan kişi benim, o tarihte temliği alan ve veren kişinin aynı anda orada olması gerekiyordu bu sebeple … abinin hisselerini önce ben üstüme alacağım sonra da …’e devredeceğim” dediğini, hisselerin … adına güvene dayalı olarak geçici olarak devralınmasına karar verildiğini, buna bağlı olarak … ile …’in inanç sözleşmesi yaparak …’in …Ltd. Şti hisselerini noterden hem devir vaadi hem de rehin tesisi yapıldığını, davacının devir sözleşmesinde geçen bedeli ödemesinin mümkün olmadığını, devir bedelinin gerçekte davacının 16/05/2019 tarihli mailinde de bahsettiği gibi 510.000 TL olmadığını, devir bedeli kapsamında …’ın nakit ve çek ile ödeme yaptığını, yapılan harcamalarla ilgili olarak davacının …’a gönderdiği mailde “… bey yapılan masraflara ait dökümler ektedir, …harcamaları” dediğini, müvekkilinin davacıya hiçbir borcunun olmadığını, gerçekte hisseleri …’a sattığını bedelini de bu kişiden aldığını, davacının …’ın çalışanı olup işlemleri de bu kişi adına yaptığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, 19/06/2019 Tarihli düzenleme şeklinde Limited Şirket Pay Devri Satış Vaadi Sözleşmesi kapsamında …Ltd. Şti’ne ait 5100 adet hissenin davacıya devri, mümkün olmaması halinde hisse bedelinden şimdilik 1.000,00 TL’nin tahsili , mahkeme aksi kanaatte ise müvekkilince nakden ve emek olarak ödenmiş olan pay devir bedelinden 1.000,00 TL’nin tahsili, satış vaadi işlemlerinin gerçekleştirildiği ve pay devrinin gerçekleştirileceği vaadedilen tarihten itibaren davacının hak kazanmış olduğu kar payı kapsamında şimdilik 1.000 TL’nin faiziyle tahsili yine ödenmeyen kazanç kaybı ve devir vadine dayalı olarak reddetmiş olduğu tekliflerden uğradığı zarara ilişkin şimdilik 100,00 TL’nin tahlisi talebine ilişkindir.
DELİLLER : …ve …’e ait sicil kayıtları, … 10. Noterliğine ait … tarih … Yevmiye nolu Limited Şirket Pay Devri Satış Vadi Sözleşmesi, aynı noterliğin aynı tarih ve … yevmiye nolu Limited Şirket Payının Rehni Sözleşmesi, … tarafından … adına düzenlenen çekler, ihtarnameler, davacı tarafından gönderilen mailler.
… 10. Noterliğine ait … tarih … Yevmiye nolu Limited Şirket Pay Devri Satış Vadi Sözleşmesi alınıp incelendiğinde, satmayı vaadeden …’in ortağı bulunduğu …Ltd. Şti’deki 5100 adet hissesini 510.000 TL bedel karşılığında … isimli kişiye satmayı vaad ettiği, satış bedelinin tamamını nakden ve peşinen aldığını, ortaklık kurulu toplantısının yapıldığı gün hisse devir sözleşmesi ile resmi olarak devredeceğini, almayı vaadeden olarak …’nun ise söz konusu hisseyi belirtilen bedel ile almayı vadetiğini, satış bedelinin tamamını nakden ve peşinen ödediğini, ortaklık kurulu toplantısının yapıldığı gün hisse devir sözleşmesi ile resmi olarak devir alacağını belirterek hisse devir satış vaadi sözleşmesi yaptıkları görülmüştür.
… 10. Noterliğine ait …tarih … yevmiye nolu Limited Şirket Payının Rehni Sözleşmesi incelendiğinde, rehin veren …, rehin alan … olarak tanımlandığı, …’in …Ltd. Şti’deki 5100 adet payı üzerinde rehin alan nezdinde 100.000 TL’lik borcundan dolayı doğmuş ve doğacak borçların risklerini teminatı olmak üzere 100.000 TL bedelle rehin verdiği hususunun yazılı olduğu görülmüştür.
Davacı tarafından … ve ….Ltd. Şti’ne gönderilen 26/04/2021 tarihli ihtarnamede hisse devrinin yapılması ya da bedelinin ödenmesinin talep edildiği, … tarafından gönderilen cevabi ihtarnamede ise , hisse devrinin …Ltd. Şti’nin ileride bu hisselerin sahibi olması için yaptığını, devir bedelini de …’ten aldığını, …’in yetkilisi olan …’ın yurtdışında olması nedeniyle bu işlemlerin … tarafından yapıldığını, işlemlerin yapılış amacıyla ilgili tarafına gönderilen maillerden ve ödeme dekontundan bu durumun açıkça anlaşıldığını belirttiği görülmüştür.
…Ltd. ŞTi ve ….Ltd. Şti tarafından davacıya gönderilen diğer bir 03/06/2021 tarihli ihtarname incelendiğinde, söz konusu hisse devrinin … yetkilisi … adına yapıldığını, …Ltd. Şti tarafından söz konusu hisse devrinin onaylanmayarak reddine karar verildiğinin belirtildiği görülmüştür.
…Ltd. Şti’nin sicil kaydı alınıp incelendiğinde, …’ın şirketin tek ortağı ve yöneticisi olduğu, …Ltd. Şti’nin sicil kaydı alınıp incelendiğinde ise ortaklarının … ve …Ltd. Şti olduğu, yetkililerinin ise …, … olduğu, yetkinin kullanım şeklinin ise …’ın münferiden …’in ise müştereken yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafından …Ltd.Şti ve …’ın ihbarı talep edilmiş ve bu kişilere dava dilekçesi ve ihbar dilekçeleri tebliğ edilmiştir. İhbar olunan …Ltd. Şti ve … davalı yanında feri müdahil olarak duruşmalara katılmışlar, feri müdahil olarak verdikleri 08/06/2022 tarihli dilekçede , …’ın …’in sahibi ve yöneticisi olduğunu, davacının ise …’in muhase bemüdürü olduğunu, …’ın yurt dışında olması nedeniyle şirketin tüm işlerinin …’ya bırakıldığını hatta imza yetkisi de verildiğini, …’in inşaat işiyle uğraşması nedeniyle … ihalelerine girmek için iş bitirme belgesine sahip olması gerektiğini bu nedenle bu belgeye sahip olan …Ltd. Şti’nin iş bitirme belgesiyle birlikte satılık olduğunun öğrenildiğini, … Mevzuatı gereğince ihaleye girebilmek için iş bitirme belgesine sahip …’nin en az 1 ihale alıp o işi bitirinceye kadar şirket hissedarı …’in şirkette hissedar kalmaya devam etmesi gerektiğinin , bu amaçla …’na ait hisselerin … Şirketinin müdürü olan … adına alınması diğer yandan … adına olanların ise hisse devir vaadiyle … adına alınması ve … ihale alınıp ihale konusu tamamlandığında …’in hisselerinin resmi olarak … adına devrinin tescili işlemlerinin yapılmasının planlandığını, bu amaçla protokol düzenlendiğini, bu protokolün Av. … tarafından hazırlandığını ve davacı tarafından ilgili kişilere 15/06/2019 tarihli maille gönderildiğini, davacı tarafından … Bankası … şubesine gönderilen mailde de bu durum açıkça davacı tarafından açıklanarak ikrar edildiğini , …’na ait hisselerin … adına alınması sırasında da davacının … ‘a vekaleten belgeleri imzaladığını, …’ın yurtdışında olması nedeniyle hisseleri bizzat alamadığından davaya konu pay devri satış vaadi sözleşmesinin de yapıldığını ,… Türkiye’ye geldiğinde hisselerin …’a devredileceğini, davacı tarafından davalıya gönderilen mailde “hisse devri sadece bana yapılabilir , temliği alan kişi benim, o tarihte temliği alan ve veren kişinin aynı anda orada olması gerekiyordu bu sebeple … abinin hisselerini önce ben üstüme alacağın sonrasında Bülent bey’e devredeceğim ” dediğini, …’ya yapılan hisse devir vaadinin inanç sözleşmesi niteliğinde olduğunu ve davacı tarafından açılan davanın reddine karar verilmesini gerektiğini belirttikleri görülmüştür.
…Ltd. Şti ortaklar kurulu tarafından davacıya pay devri vaadi sözleşmesinin onaylanmayarak reddine karar verildiğine ilişkin 06/05/2021 tarih 2021/01 Karar nolu ortaklar kurulu kararı dosyaya ibraz edilmiştir.
Cevap dilekçesinde bahsi geçen mailler davalı tarafından dosyaya sunulmuştur.
Dava dilekçesinde 5100 adet payın davacıya devrinin talep edildiği, satış vaadi sözleşmesinde de payların toplam değerinin 510.000 TL olarak belirlenmesi nedeniyle eksik harcın yatırılması istenmiş , davacı tarafından eksik harç tamamlanmıştır.
… 25. İcra Dairesine ait … esas nolu takip dosyası alınıp incelendiğinde, … tarafından … hakkında taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığı, … tarafından itiraz edildiği görülmüştür. … 27. Asliye Hukuk Mahkemesine ait … Esas nolu dosya incelendiğinde, davacısının …, Davalısının … olduğu, davalı tarafından … 10. Noterliğinin … tarih … yevmiye numaralı şirket payının rehin sözleşmesi ile …’in … hissesi üzerine … lehine 100.000 TL bedelle rehin konulması nedeniyle başlattığı takip nedeniyle , davacı …’in borçlu olmadığının tespiti talebiyle dava açıldığı, davanın derdest olduğu görülmüştür.
Davalı tarafından satın alma bedeli olarak … tarafından verilen çeklerin tahsil edilip edilmedikleri ilgili bankadan sorulmuş, cevabi yazıda çek bedellerinin ödendiği anlaşılmıştır.
Davalı taraf tanık deliline başvurmuş olup HMK 202. Maddesinde “Senetle ispat zorunluluğu bulunan hâllerde delil başlangıcı bulunursa tanık dinlenebilir. Delil başlangıcı, iddia konusu hukuki işlemin tamamen ispatına yeterli olmamakla birlikte, söz konusu hukuki işlemi muhtemel gösteren ve kendisine karşı ileri sürülen kimse veya temsilcisi tarafından verilmiş veya gönderilmiş belgedir.” denildiğinden, ve davacı tarafından gönderilen birçok mailde söz konusu hisse devrinin … adına yapıldığı ve hisseleri …’a devredeceği yönünde davacının beyanının olması nedeniyle HMK 202. Maddesi kapsamında bu mailler yazılı delil başlangıcı sayıldığından tanık dinletme talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davalı tanığı … duruşmada alınan beyanında, “Ben avukat olarak görev almakatayım, … ile vekilliğini yaptığım müvekkilim aracılığı ile tanıştım ve arkadaş oldum, … ltd şti de muhasebe müdürü sorumlusu olarak çalışmaya başladı, daha sonra … beni aradı çalıştığı şirketin avukata ihtiyacının olduğunu söyledi bende şirketin avukatlığını yapabileceğimi söyledim, şirketin sahibi olan … ile tanıştık anlaştık ve çalışmaya başladık, tüm şirketin sözleşmeleri ve tüm işleri benden geçiyordu, 2019 yılında görüş almak için beni toplantıya çağırdılar toplantıda … da vardı, şirketin sahibi ve … bana … de iş yapmış ve iş bitirme belgesi olan şirket bulduklarını, bu şirketin ünvanının … Ltd Şti olduğunu, bu şirketin hisselerini devir almak istediklerini ancak … mevzutı gereği şirketin %51 hisse sahibi olan … in hisselerini alamayacaklarını sebebi olarak ise önce %49 hissesinin alınmasını sonra ihale alınması, ihale konusu iş bittikten sonra %51 hissenin ancak devir edilebileceğini bununla ilgili ne yapmaları gerektiğini bana sordular, bende hissiye devir edecek ve alacak kişiler arasında protokol yapalım dedik, burada hissiye devir alacak kişi … olarak bildirildi, bende bunun üzerine protokol hazırladım, hissiye devir alacak kişiye … olarak yazdım ve hazırlanan protokolü hem … Beye hemde …ya gönderdim, aradan bir kaç ay geçtikten sonra … Bey çoğunlukla yurt dışında olduğundan dolayı %49 hisseyi önce … çalışanı … üzerine alalım dediler, %51 hisse ise hisse devir vadi sözleşmesi yapalım … adına dedik. Ancak …yurt dışından gelemediği için … adına hisse devir vadi sözleşmesini yaptık, hisse devir bedelini …satın aldığı kişiye ödemesi için …ya nakit ve çek olarak verdi, bende … ile birlikte … giderek hisse bedelini …’e verdik , aradan 1 yada 1.5 sene geçtikten sonra … şirketteki işinden ayrılmaya karar verdi, tazminatlarını (kıdem vs)…, …ya ödedi, … daha sonra … hissiye ben buldum bana 1.000.000,00TL ödemeniz gerekmektedir dedi, … Bey de ben bunu ödemem demiş bunun üzerine … da bu davayı açmış dedi. İşlem esnasında ben noterde değildim arabadaydım , o gün duruşmam olup olmadığını hatırlamıyorum, Hisse devrinden önce hem … hemde aralın vekiliğini yaptım, Davalı … ile hisse almadan önce telefon ile görüştüm, sonrada telefon ile görüştüm , yüzyüze görüşmedim Protokolde …nun imzası yoktur, çünkü hisseyi devir alan kendisi değil, … devir öncesi ve devir sonrası Türkiye ye gelmiştir, ne kadar çek ve ne kadar nakit ödendiğini hatırlamıyorum” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı … duruşmada alınan beyanında “Ben tarafları tanıyorum, … firmasının sahibi olan … ile iş yapan … firmasını satın almak istedi, aralın sahipleri ise %49 hisse sahip olan …, %51 hisse sahibi olan ise … ‘di . Şirket hisselerinin alınması için … , … firmasında muhasebeci sorumlusu olarak çalışan …yu görevlendirdi. … devir işlemlerini yapacaktı. %49 hisse sahibi olan … hissesini ben satın aldım, bunun sebebi de …yurt dışında ikamet ettiği için işlemleri yapabilmek adına bu görevi ben üstlendim, ben aldığım hisseyi daha sonra labrise devir ettim. %51 hisse sahibi olan davalının hissesini devir işlemini yapabilmek için … görevlendirilmiş idi, yalnız devir işlemi yapılmıyordu bunun sebebi de toki ile iş bitirme belgesi olan …, iş bitine kadar daha doğrusu proje bitine kadar şirkette yani aralda hissedar olarak gözükmesi gerekiyordu, bu tokinin şartı idi. Bu amaçla öncelikle bir rehin işlemi yapıldı. … yurt dışında olması nedeniyle duyduğuma göre … kendisi adına sözleşmeyi yapmış dedi. protokol olup olmadığını ben görmedim bilmiyorum, … ile akrabalığım yok , … ın babası benim teknik üniversiteden arkadaşım olur, Notere işlem yapılırken ben noterde değildim… ile tanışıklığım şöyle olmuştur. … iş almak için bir takım belgelerin hazırlanması gerekiyordu o vasıtası ile tanıştık, bu amaçla toplantı yapılmıştı, toplantıya davacı … ve … de gelmişti o zaman tanıştık, toplantı da … de yapılmıştı dedi. … ın bana söylediğine göre ilk başta hisse alıcısı bülent acar gözükürse ileride bu şirket tekrar labrisin sahibi olan …ya devir edildiği zaman alıcı ve satıcı aynı olacaktı bunu istemediler, Davacı … vekaleten iş yapmıştır” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı …’nun duruşmada alınan beyanında “Davacı benim ağabeyim olur, davacı ağabeyimin davalıdan … %51 hissesini satın aldığını biliyorum, satış değilde niçin satış vadi yapıldığı hususu ile ilgili olarak ise, hisseyi direk ağabeyim davacı alsa idi şirket devlet ihalelerine giremeyecekti çünkü amaç davalının iş bitirme belgesinin kullanılması olduğundan, satış değil satış vadi yapıldı, bende maaşlı olarak …şirketinde bir dönem çalıştım dedi. Noter satış vaadinde belirtilen bedel noterde nakit olarak ödenmiş ben ne kadar satış bedeli olduğunu ve ne kadar ödendiğini net rakam olarak bilmiyorum, ben noter deki işlem sırasında yoktum, Ağabeyimin …şirketinin yapmış olduğu taşeron sözleşmelerinde , kesmiş olduğ çeklerde imzası vardır, … – …Ortaklığı kapsamında ağabeyimin imzası vardır. Beyanımı şu şekilde düzeltiyorum … teknoloji değil, … – …ortaklığı olarak yapılan işlemlerde imzası vardır dedi. Ben … teknolojide işi girdiğimde tam olarak hatırlamıyorum ancak sanırım … ortaklığında çalışıyordu, Ben… işimden çıktım, ben ağabeyimden daha önce ayrıldım. Ben …’ın sahibi olduğu şirkete karşı değil … teknolojiye karşı iş davası açtım, Ben şantiyete saha sorumlusu olarak çalıştım, istanbul merkez ofiste bulunmadım, Ağabeyim yukarıda belirtmiş olduğum işlere yetkili kişi olarak imza attı ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … duruşmada alınan beyanında “Ben daha önceden 2018 yada 2019 aralık ayından Mart 2021 tarihine kadar…’te finans ve muhasebe uzmanı olarak çalıştım, …’i şahsen tanımam ama kim olduğunu bilirim, … ile … birlikte çalışıyorduk , ankara da bir noterde satış gerçekleşti ancak ben noterde bulunmadım, … nun … %51 hissesini aldığını biliyorum, başka da bir bilgim yoktur. Bu süreçte …’ın … şirketinin ofisine geldiğini gördüm, kaç kere geldiğini ve hangi tarihlerde geldiğini hatırlamıyorum, normalde ayda 1 gelirdi, ancak pandemi nedeniyle 2-3 ayda bir gelmeye başladı. Benim bildiğim kadarı ile davacı – davalı ve … arasında bir protokol yok. … almış olduğu hisseyi bir bedel mukabilinde …’a devir edecekti, yani almış olduğu hisseyi bedeli mukabilinde …’a satacaktı, duyduğuma göre … ile … kendi aralarında düzenledikleri toplantıda bu şeklide konuşmuşlar bunu bana … anlattı, rakamı bilmiyorum dedi. Bence … hesaplarından ödeme yapılmıştır, şuan hatırlamıyorum, kayıtlarda vardır, Hisse bedellerini benim bildiğim kadarıyla … kendisi ödemiştir, İş bedelleri şirket hesabından yani …’ın kasasından çıkmıştır, …’un kendi hesabından ödeme yapıp yapmadığını bilmiyorum davalı vekilince okunan mail den bir öncesi de vardır, onun tarihi muhtemelen aynı gün tarihli mail olabilir, davalı vekilinin okuduğu mailin amacı …’nun işin işleyiş şeklini yani hisse devrinin nasıl yapılacağını öğrenmek için atılan bir maildir, …’un şirketi olan … mimarlık mühendislik şirketine kredi alması amacıyla annemin evini ipotek ettirdim, diğer davalı vekilinin sorması üzerine tanıktan soruldu, benim tarafından larbise karşı açılan işçilik alacağının ödenmesine ilişkin bir davam vardır, halen devam etmektedir ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Talimatla dinlenen davacı tanığı … beyanında ” ben … Şirketinin idari biriminde, hakediş işleri ile ilgili olarak çalışıyordum, ihale ve muhasebeden bana evrakları vermem istendi, hazırladığım belgelerde … Bey’in 5.100 hisse karşılığında 510.000,00 TL bedel ile şirket ortağı olduğunu gösterir hatırladığım kadarıyla bir noter belgesi gördüm, ayrıca 100.000,00 TL’lik rehin belgesi gördüm, içeriğinde … Bey’in bu tutarları ödediği ve şirket ortağı olduğu yazıyordu, ben … Bey’i şirketin sahibi olarak tanıdım, idari ve şantiye yönetimi ile ilgili olarak tüm evraklarda ondan onay aldım, ben 2019 şubat ayında işe başladım, işe başladığım tarihten itibaren tüm talimat ve onayları … Bey’den aldım, … Bey işten ayrıldıktan sonra çalışma biçiminde ve işçilerde değişiklik oldu, benim sigortam da 2021 yılı sonuna doğru bitti ancak, resmi olmasa da şirketin …’daki idari işleri ile ilgili yardım istendiğinde fiilen çalışıyorum, işe başladığım tarihten itibaren malzeme alımları, şantiye yönetimi,taşeronlar ile ilgili sözleşmeler, idare ile ilgili olan görüşmeler, uzmanların şantiyeye gitmesi ve şantiyede yapılan toplantılara … Bey dahil olmuştur, çeklerde ve sözleşmelerde … Bey’in imzası vardır, bazı firmalar …’da olduğundan imzalanan çekleri ben teslim ettiğim için biliyorum, toplantılara … Bey şirket sahibi olarak katılıyordu” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Davalı tanığı … Talimatla alınan ifadesinde ” Ben 2017 yılında … şirketine ben kurdum, …’i de iş deneyim belgesinden faydalanmak için %51 ortak yaptım, ama şirket Müdürü bendim, Ben şu anda şirket ortağı değilim, hisselerimi başka birisine devrettim, … de hisselerini … isminde bir kişiye devredecekti, … İnşaat şirketinin sahibi idi kendisi, davacı … …’ın adına ve benim hisselerimi devrettiğim … adına da işlem yapmaya vekaleten yetkili idi ve notere bu şekilde birlikte gidildi. Ben … ve … birlikte notere gittik, noterde ben hisselerimi … adına … vekaleti ile devrettim , … ‘de aslında … adına … ile hisse devri vaadi sözleşmesi yapacaktı ancak … noterde kendi adına yapılmasını istedi ve kendi adına yapıldı, şirketin asıl sahibi ben olduğum için …’dan şirketin hisselerinin tamamı için 150.000,00-TL para havale edildi. … zaten şirkette iş deneyiminden faydalanılmak için ortak gözüküyordu onun hisse vaadi sözleşmesi nedeni ile … tarafından kendisine herhangi bir ödeme yapılmadı, hatta asıl şirketi devrettiğimiz …’dan …sahibinden maaş almaya halen devam etmektedir, Ben … ile yüz yüze veya telefon ile hiç görüşmedim, hep … ve ortak mali müşavirimiz olan … ile görüştüm, Ben … ile …arasındaki hisse devri vaadi sözleşmesi yapılırken ve sonrasında noterde her ikisinin yanında idim, bana herhangi bir şekilde maaş ödemesi yapılmıyordu, maaş ödemesi yapılmasının sebebi iş deneyim belgesinin kullanılıyor olması idi, … adına ve … adına vekaleti ben noterde gördüğümü hatırlıyorum” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Davacı tanığı … talimatla alınan ifadesinde ” davacı …’yu …Ltd. Şti’de şirket yetkilisi olarak biliyorum. …şantiyesinde …bünyesinde çalıştım. Çalıştığım dönemde de genellikle … ile bütün süreci ilerletiyorduk. Şirketin yapması gereken bütün sözleşmeleri, alımları, vs … yönetiyordu ve bütün sözleşmelere de … şirketi temsilen imza atıyordu. Ben davalıyı tanımıyorum. Ben taraflar arasında şirket hisse devriyle alakalı bir anlaşma olup olmadığına vakıf değilim. Zira şirket merkezindeki gelişen olaylardan bizim şantiyede haberdar olmamız mümkün değildir. Dava açılana kadar da ben bu durumdan haberdar değildim. Olay hakkındaki görgüm ve bilgim budur” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde … tarafından satışı vaadedilen payla ilgili olarak ….Ltd. Şti tarafından alınan ortaklar kurulu kararı ile pay devrinin onaylanmadığı görülmüştür. Davacı tarafından bir çok yere gönderilen mailde söz konusu hisselerin … Yetkilisi … adına alındığını açıkça ifade ettiği, bu maillerin HMK 202. Maddesi kapsamında yazılı delil başlangıcı teşkil ettiği, dinlenen taraf tanıklarının beyanlarından da söz konusu hisse devirinin gerçekte … adına yapıldığı, … yetkilisi …’ın yurtdışında olması nedeniyle şirket adına imza yetkisi verilen ve aynı zamanda …’in muhasebe müdürü olan davacı tarafından söz konusu işlemlerin yürütüldüğü anlaşıldığından davacının terditli olarak ileri sürdüğü bütün taleplerinde haksız olduğu anlaşılmakla davacının davasının aşağıdaki şekilde reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacının davasının reddine,
2-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden 74.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 311,20 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiği resen yazı işleri müdürünce ilgilisine iadesine,
6-Zorunlu Arabuluculuk kapsamında Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360,00 TL Arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Bu dava sebebiyle 179,90 TL maktu karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan (başlangıçta 59,30 + tamamlama harcı 8.670,00 TL olmak üzere toplam= ) 8.729,30 TL’den mahsubu ile fazla alınan 8.549,40 TL harcın karar kesinletiğinde davacıya iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 16/03/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

¸