Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/571 E. 2023/596 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/571 Esas
KARAR NO:2023/596

DAVA:Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ:16/09/2021
KARAR TARİHİ:18/07/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin doğalgaz kullandığını, davalı kurum tarafından müvekkili firmaya sayaca müdahale edildiği ve daha önceki dönemlerdeki faturaların daha yüksek olması nedeniyle 335.806,47 TL kaçak enerji faturası düzenlendiğini fakat kaçak kullanıma ilişkin hiçbir belge sunulmadığını, laboratuvar sonuçlarının talep edilmemiş olmasına rağmen taraflarına verilmediğini, müvekkilinin enerjisinin kesildiğini, davalı kurum tarafından düzenlenen kaçak enerji faturasının ödenmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin iş yerindeki faaliyetlerinin durduğunu, dava sonuçlanıncaya kadar enerji kesme işleminin durdurulmasını, müvekkilinin abonesi olduğu … No’lu tesisatla ilgili olarak haksız yere tahakkuk ettirilen toplam 335.806,47-TL borç nedeniyle davalı kuruma borçlu olmadığının tespitine, yargılama masrafları ile vekâlet ücretinin davalı kuruma yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı … … LTD. ŞTİ tarafından … tarafından sayaç üzerine olası müdahaleleri engellemek amacıyla yapılmış kaplamanın söküldüğünü ve gövde Bakanlık mühürlerinin olması gerekenden farklı bir durumda bulunması suretiyle sayaca müdahale edilmiş olduğundan Mevzuat gereğince Kaçak Gaz Kullanımı teşkil ettiğini, davacı şirket ile 03.12.2012 tarihinde sözleşme yaparak … numaralı tesisatın kayıtlı olduğu adreste gaz kullanımına başlandığını, 22.06.2015 tarihinde gaz kullanım mahallinde çekilen sayaç fotoğrafları ve 11.03.2015 tarihinde çekilen sayaç fotoğrafları karşılaştırıldığında gövde bakanlık mühürlerinde farklılık olduğu ve suretle sayaç mührüne müdahale edildiğinin tespit edildiğini ve bu durumu tutanak altına alındığını, bu doğalgaz sayacına yapılan müdahalenin ancak 11.03.2015 ile 22.06.2015 tarihlerinde sahada çekilen sayaç fotoğraflarının karşılaştırılması sonucu tespit edildiğini, 07.07.2015 tarihinde de ilgili birimimizce sayaç değişim işlemi yapıldığını, davacının tesisatına takılı olan sayacına müdahale edilerek tüketiminin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle gaz kullandığı tespit edilmesi üzerine anılan doğal gaz piyasası mevzuat hükümleri doğrultusunda, sayaç değişiminden sonra benzer tüketim eğilimine sahip müşterilerin tüketim ortalaması esas alınarak ve kaçak doğalgaz kullanım bedelinden 23.11.2015 son ödeme tarihli 335.80647 TL fatura tahakkuk edildiğini, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; Dava, kaçak elektrik tüketim tutanağına istinaden davacının davalı kuruma borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkememizce dosya üzerinden eksik evraklar, dosyanın safahati de incelenmek suretiyle 28/03/2023 tarihli duruşma tutanağının 1 nolu ara kararında “Dosya kapsamında alınmış olan bilirkişi kök raporu ve iki ayrı ek raporunun hesaplama sisteminin birbiri ile çeliştiği, tüm raporlardaki miktarların farklı olması sebebiyle işbu raporların hüküm kurmaya elverişli olmadığı görülmekle dosyanın tarafların itirazları ve sunulmuş olan deliller göz önünde bulundurularak yeni bir bilirkişiye tevdine,
-Bilirkişiye 1.800,00 TL ücret takdirine, eksik delil avansı olan 1.800,00 TL’yi mahkememe veznesine yatırmak üzere DAVACI vekiline işbu duruşma tarihinden itibaren 2 haftalık kesin süre verilmesine, süresi içerisinde eksik delil avansının yatırılmaması halinde işbu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılmasına karar verileceğinin davacı vekiline ihtarına (ihtar edildi)” şeklinde eksik delil avansının yatırılmasına yönelik usulüne uygun ihtarın yapıldığı ve yine 28/03/2023 tarihli duruşma tutanağının 3 nolu ara kararında “Dosyada davacının toplamda 29,90 TL gider avansının kalmış olduğu, davacının yeterli gider avansının bulunmadığı anlaşılmakla Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 4. Maddesi gereğince taraf sayısının 5 katı tutarında olan (5* 2*58,00 TL) 580,00 TL tebligat ücreti ile diğer iş ve işlemler için 150,00 TL, olmak üzere toplamda olmak üzere toplam 730,00 TL eksik gider avansını ikmal etmek üzere davacı vekiline HMK. Madde 115/2 hükmü uyarınca işbu duruşma tarihinden itibaren iki haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin süre içerisinde eksikliğin giderilmemesi halinde davanın 114/1-g hükmü uyarınca dava şartı yokluğunda usulden reddedilebileceğinin ihtarına (ihtar edildi)” şeklinde gider avansı eksikliğine yönelik usulüne uygun ihtarın yapılmış olduğu, süresi içerisinde eksik avansın yatırılmadığı gibi duruşmaya kadar da ikmal edilmemiş olduğu görüldü.
6100 Sayılı HMK’nın dava şartlarını düzenleyen 114. Maddesine göre ; “(1) Dava şartları şunlardır:
… g) Davacının yatırması gereken gider avansının yatırılmış olması”
Aynı Kanunun Harç ve gider avansının ödenmesi başlıklı 120. Maddesine göre; ” (1) Davacı, yargılama harçları ile her yıl Adalet Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı, dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır.
(2) Avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması hâlinde, mahkemece, bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verilir.”
Nitekim aynı kanunun Dava şartlarının incelenmesi başlıklı 115. Maddesine göre ” (1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.
(2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.” şeklindeki düzenlemeleri bulunmaktadır.
Mahkememizce davacı vekilinin 28/03/2023 tarihli duruşmada hazır bulunduğu ve eksik delil ve gider avansının yatırılması için ihtarın yapıldığı, sürenin son gününün 11/04/2023 tarihine tekabül ettiği halde davacı vekili tarafından eksik gider avansının yatırılmamış olduğu görüldü.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 2019/4105 Esas, 2020/208 Karar sayılı “Gider avansına yönelik ara kararında gider avansını oluşturan harç, tebligat gibi gider gerektiren işlemleri kalem kalem açıklamalı, her kalemin miktarını ayrı ayrı göstermeli, dava şartına yönelik gider avansı ile ilgili olarak verilen kesin sürede yatırılmamasının sonuçlarını da duruşma zaptına veya tebliğ evrakına açıkça yazmalıdır.” şeklindeki ilamı da göz önünde bulundurulmakla mahkememizce söz konusu gider avansı eksikliğinin kalem kalem davacı tarafa açıklanmak sureti ile ihtarat yapılmış olduğu, davacı tarafça süresi içerisinde eksikliklerin giderilmemiş olduğu, verilen sürenin kesin süre olması ve kanunu bilmemenin mazeret sayılmayacağı yönündeki genel hukuk ilkesi, davacı vekili tarafından davacının süresi içerisinde eksikliği gidermemiş olması sebebiyle her ne kadar duruşmaya davacı vekilinin katılmamış olduğu görülmüş ise de söz konusu eksikliğin dava şartı olduğu, mahkemece re’sen yargılamanın her aşamasında göz önünde bulundurulması gerektiğinden tarafların yokluğunda davacının davasının usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklanmış Olduğu Üzere;
1-Davacının Davasının Dava Şartı Yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85-TL karar ve ilam harcının başlangıçta peşin alınan 170,78-TL peşin harç ve 5.564,02-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 5.734,80-TL’den mahsubu ile artan 5.464,95-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yatırılarak harcanan 200,00TL gider avansının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 18/07/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır