Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/54 E. 2022/504 K. 15.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/54 Esas
KARAR NO:2022/504

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:25/01/2021
KARAR TARİHİ:15/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı … Teks. San.ve Tic. Ltd. Şti. arasında 26.06.2019 sözleşme tarihli ve 01.08.2019 tedarik başlangıç tarihli 12 aylık elektrik tedarik sözleşmesi imzalandığını, davalının sözleşmenin geçerli olduğu dönem içerisinde, herhangi bir yazılı bir bildirim olmadan 05.09.2020 tarihinde tahliye olduğunu, bu şekilde müvekkili ile olan tedarik sözleşmesini feshetmiş olduğunu, ancak taraflarca belirlenen usulde tahliye işlemi gerçekleştirilmediğini ve davalı abonenin bu eylemi ile sözleşmenin 7.1. Maddesini ihlal ettiğini, anılan maddenin “Sözleşme sözleşmede anılan hallerin dışında ve sözleşme süresi içerisinde abone tarafından feshedilemez. Sözleşme imzalanmasının ardından Tedarikçi tarafından herhangi bir dönem faturasının çıkıp çıkmadığına bakılmaksızın, abone tarafından sözleşme süresi içerisindeki sözleşmedeki fesih koşulları dikkate alınmadan, herhangi bir tarihte fesih edilmesi, yazılı bir bildirim olmaksızın tahliye edilmesi veya başka bir tedarikçi tarafından talep edilmesi halinde (bu talep sözleşme kapsamında süresinden önce fesih anlamı taşıyacaktır.) abone her bir sayaç için ayrı ayrı hesaplanmak üzere son on iki dönem faturalarının en yüksek faturasının 2 katı kadar cezai şartı Tedarikçiye ödemeyi kabul eder.” şeklinde olduğunu ve seri … Numaralı 03.11.2020 son ödeme tarihli 38.614,20 TL bedelli sözleşme ceza tutarına ilişkin faturanın, sözleşme madde 7.1’e göre son on iki dönem faturalarının en yükseği olan 13.07.2020 vade tarihli, 19.307,10 TL bedelli faturanın 2 katı alınmak suretiyle tahakkuk edildiğini, faturanın davalı tarafından ödenmemiş olaması üzerine İstanbul Merkezi Takip Sistemi … sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı borçlu tarafından takibe itiraz edilerek takibin durdurulduğunu beyanla davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın iptalini, alacağın likit olmasından dolayı %40’tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sözleşme özgürlüğünün genel işlem şartlarına aykırı olarak düzenlenen tip sözleşme ile ortadan kaldırıldığını, davacının tüm sözleşmeye hakim konumunu kullanarak nihai tüketici olan davalıyı sözleşmeye mecbur bırakarak diğer tarafın hukukunu ortadan kaldırmış olduğunu, davacının bariz bir şekilde tek taraflı hakim gücünü kötüye kullanarak belirlediği sözleşme şartları ile davalının irade ve bağımsızlığını ortadan kaldırdığını, davacının, davalının tüm menfaatlerini ve bağımsızlığını kendi lehine sözleşme serbestisi kavramıyla şekillendirdiğini, davacı ile elektrik tedarik sözleşmesinin 1 yıllık olarak imzalandığını, sözleşmenin başlangıç tarihinin 01.08.2019 bitiş tarihinin 01.08.2020 olarak belirlendiğini, davalının 1 yıl boyunca tüm edimlerini eksiksiz olarak yerine getirdiğini, 2020 yılının başlarında tüm dünyada başlayan pandemi sürecinde müvekkili şirketin de olumsuz etkilendiğini ve işyerini zorunlu nedenlerden dolayı Yenibosna/İstanbul adresinden Esenyurt/İstanbul adresine taşımak zorunda kaldığını, davalı şirket yetkilisinin davacı şirkete ait müşteri hizmetleri numaralarını arayarak işyerini zorunlu nedenlerden dolayı taşıyacağını ve yeni dönemde sözleşme yenilemeyeceğini belirttiğini ve 1 yıllık sözleşme süresince tüm edimlerini yerine getirdiğini, ortada yenilenmiş bir sözleşme olmadığını ve davacının yeni işyerinde yeni sözleşme yapma teklifinde bile bulunmadığını ve bu yöndeki talepleri de kabul etmediğini, talep edilen cezai şartın ve faiz oranın hukuka aykırı olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER
Taraflar arasında akdedilen elektrik tedarik sözleşmesi, Merkezi Takip Sistemi … sayılı takip dosyası, arabuluculuk son tutanağı, faturalar, ihtarname ve ihtarname tebliğ belgesi, dağıtım şirketi kayıtları, bilirkişi raporu,
Takip dosyasının incelenmesinde alacaklısının … olduğu, borçlusunun … olduğu, 38.614,20 TL fatura bedeli, yine 434,07 TL fatura bedeli, 4.685,79 TL icra cezai şart bedeli, 1.415,85 TL işlemiş faiz ve yine 9,40 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 45.159,31 TL üzerinden takip başlatıldığı, borçlu tarafça 21/12/2020 tarihli dilekçe ile ödeme emrine, borca ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini bildirmiş olduğu takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
GEREKÇE
Dava, elektrik enerjisi satış sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemi ilişkin olup, uyuşmazlık cezai şart koşulunun oluşup oluşmadığı, dava ve takip tarihi itibariyle davacının takibe konu faturalardan dolayı ve işlemiş faiz alacağının bulunup bulunmadığı noktasındadır.
Dosyanın elektrik ücreti hesabından anlayan elektrik mühendisi bir bilirkişiye tevdi, uyuşmazlık noktasında rapor alınmasına karar verilmiş olup bilirkişi 15/11/2021 tarihli raporunda özetle; “davalı … şirketi enerji sözleşmesini 26/06/2019 tarihinde yapmış olmasına rağmen, tedarikçinin
kendisine enerji vereceği tarih 01/08/2019 olarak bildirilmiş ve bu konuda anlaşmışlardır. Enerji Satış Sözleşmesi gereği davalının davacı firmadan 12 ay süre ile enerji alması gerektiği sözleşmede belirtilmiştir. Bunun yanı sıra yine sözleşmenin 6.6 nolu maddesi gereği davalının sözleşmeyi feshetmeye niyeti olduğu takdirde, sözleşme hitamından 2 ay önceden, davacı firmaya durumu yazılı olarak bildirmesi gerektiği de belirtilmektedir. Bu bildirimin yapılmış olduğuna dair herhangi bir belge davalı firma tarafından dosya içeriğine intikal ettirilmemiştir. O halde davacı … şirketinin de sözleşmenin otomatik olarak uzayacağı yönünde bir beklentisinin oluştuğu değerlendirilmektedir. Ancak sözleşmenin davalı Melita şirketi tarafından feshedilmiş olduğu dosya kapsamındaki gerek faturalardan ve gerekse dava dilekçesinden anlaşıldığı üzere, davalının sözleşmede belirtilen hükümlere uymadan sözleşmeyi feshettiği açıklık kazanmaktadır. Abone davalının aboneliğinin sürdüğü dönemler içinde en yüksek bedelli faturanın 2 misli cezai bedel ödeyeceği sözleşmenin 7.1 nolu maddesinde belirtilmiş ve taraflarca kabul edilmiştir. Abonelik süresi içinde en yüksek fatura bedeli 19.307,10 TL dir. Haliyle, Ceza Bedeli : 19.307,10 TL x 2 = 38.614,20 TL olarak hesaplanmaktadır.
Sözleşmenin 4.7 nolu maddesine göre Noter vasıtasıyla çekilen ihtarname için ödenmiş olan 434,08 TL nin de sözleşme gereği hesaba katılması gerekmektedir.
Bu durumda davalının ödemesi gereken toplam bedel: 38.614,20 TL +434,08 TL = 39.048,28 TL olmaktadır.
Dosya kapsamında bulunan belgelerde davacı şirketin davalıdan ne kadar güvence bedeli aldığı tespit edilememiştir. Ancak bu bedel taraflar tarafından bilinmekte olduğundan, davalı … Kumaş Teks. San. Ve Tic. Ltd. Şti nin ödemesi gereken borç tutarının 39.048,28 TL – Güvence Bedeli ” olarak hesaplandığını rapor etmiştir.
Taraf vekillerinin rapora karşı beyan ve itirazlarının değerlendirilerek ek rapor tanzimi için dosyanın bilirkişiye tevdiine karar verilmiş olup bilirkişi 21/02/2022 tarihli ek raporunda özetle, ” Abone davalının aboneliğinin sürdüğü dönemler içinde en yüksek bedelli faturanın 2 misli cezai bedel ödeyeceği sözleşmenin 7.1 nolu maddesinde belirtildiği ve taraflarca kabul edildiği, abonelik süresi içinde en yüksek fatura 19.307,10 TL olduğu, ceza bedelinin : 19.307,10 TL x 2 = 38.614,20 TL olarak hesaplandığı, sözleşmenin 4.7 nolu maddesine göre Noter vasıtasıyla çekilen ihtarname için ödenmiş olan 434,07 TL nin de sözleşme gereği hesaba katılması gerektiği, bu durumda davalının ödemesi gereken toplam bedelin : 38.614,20 TL +434,07 TL = 39.048,28 TL Olduğu, sözleşmenin 4.2 nolu maddesine göre icra takibine sebebiyet verilmesinden dolayı % 12 icra ceza bedeli ödenmesi gerektiği, 38.614,20 TL bedelli faturaya faturanın son ödeme tarihi olan 03/11/2020 tarihinden takip tarihi olan 25/11/2020 tarihine kadar %1,1748 zam oranı üzerinden yapılan 22 günlük gecikme faizi bedelinin 453,64 TL olacağı, 434,07 TL bedelli faturaya faturanın son ödeme tarihi olan 12/11/2020 tarihinden takip tarihi olan 25/11/2020 tarihine kadar %0,6942 zam oranı üzerinden yapılan 13 günlük gecikme faizi bedelinin 3,01 TL olacağı, bu durumda toplam ödenmesi gereken tutarın 38.614,20 TL + 453,64 TL zam tutarı + 434,07 TL + 3.01 TL zam tutarı olmak üzere toplam 39.504,92 TL olduğu, sözleşmenin 4.2. Maddesine göre icra takibine sebebiyet verilmesinden dolayı %12 icra ceza bedeli ödenmesi gerektiği, 39.048,27 TL X 0,12= 4.685,79 TL olduğu, bu değerin son ödeme tarihi olan 12/11/2020 tarihinden takip tarihi olan 25/11/2020 tarihine kadar hesaplanan gecikme bedelinin 55,05 TL olduğu toplamda ödenmesi gereken tutarın 44.245,76 olduğu görüşü bildirilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere taraflar arasında imzalanan elektrik enerjisi satış sözleşmesi ve sözleşme uygulama ve taahhüt protokolü ile davacı tarafından 01/08/2019 tarihinden başlamak suretiyle 12 ay süreli olarak elektrik tedarik edilmesine ilişkin sözleşme imzalandığı, sözleşmenin 7.1. Maddesi ile taraflardan birinin sözleşme süresinin dolmasından en az üç ay önceden yazılı olarak bildirmediği takdirde sözleşme süresinin birer yıllık dönemler halinde kendiliğinden uzamaya devam edeceğinin düzenlendiği görülmüştür. Sözleşmenin 7.1. Maddesi ile abonenin sözleşme süresi içerisindeki sözleşmedeki fesih koşulları dikkate alınmadan herhangi bir tarihte sözleşmenin feshedilmesi, yazılı bildirim olmaksızın tahliye edilmesi hallerinde son oniki dönem faturalarının en yüksek faturasının 2 katı kadar cezai şartı ödemeyi kabul edeceği düzenlenmiştir. Dosya kapsamından davalı tarafça 2020 yılı Haziran – Temmuz aylarında telefon ile yapılan görüşmede elektrik aboneliğinin sözleşme süresinin sona ermesi ile sonlandırılacağı ve sözleşmenin yenilenmeyeceğinin davacı yana bildirildiği ve davacı tarafça da kabul edildiği ileri sürülmüş ise de davacı fesih ihbar bildirimi yaptığını ispatlayamadığı gibi sözleşmenin 7.1. Maddesinde ön görülen yazılı ihbar şekline de uyulmadığından sözleşme süresinin 01/08/2020 – 01/08/2021 dönemi için 1 yıl süreli olarak uzadığı tespit edilmiştir. Davalının elektrik kullanım alanının sözleşmenin devamı süresinde 01/09/2020 tarihinde tahliye ederek sözleşmeyi sonlandırması nedeniyle son oniki dönem faturalarından en yüksek fatura bedeli olan 19.307,10 TL’nin iki katı tutarındaki cezai şart bedelinden sorumlu olduğu değerlendirilmiştir. Sözleşmenin 4.7. Maddesi ile tedarikçinin hizmet, faturalama ve bildirim amaçlı olarak yapmış olduğu noter masraflarını faturalama hakkına sahip olduğu düzenlenmiştir. Bu madde kapsamında davalının ihtarname bedeli olan 434,07 TL den sorumlu olduğu değerlendirilmiştir. Sözleşmenin 4.2. Maddesi ile tedarikçinin vadesinde ödenmeyen fatura tutarına aylık %5 gecikme zammı uygulayacağı düzenlenmiş olduğundan 38.614,20 TL bedelli faturaya son ödeme tarihi olan 03/11/2020 tarihinden takip tarihi olan 25/11/2020 tarihine kadar geçen 22 günlük gecikme süresi için aylık %5 faiz oranı uygulanarak 1.415,85 TL takip öncesi işlemiş faiz; 434,07 TL bedelli faturaya son ödeme tarihi olan 12/11/2020 tarihinden takip tarihi olan 25/11/2020 tarihine kadar geçen 13 günlük gecikme süresi için aylık %5 faiz oranı uygulanarak 9,40 TL takip öncesi işlemiş faiz hesaplanmış olup davanın kısmen kabulü ile davalının Merkezi Takip Sistemi ( İstanbul ) … Esas nolu icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 38.614,20 TL fatura bedeli, 434,07 TL fatura bedeli ve 1.425,25 TL (1.415,85 + 9,40) işlemiş faiz olmak üzere toplam 40.473,52 TL üzerinden devamına karar verilmiştir.
Davacı tarafça ayrıca fatura bedellerinin ödenmemesi nedeniyle sözleşmenin 4.2. Maddesi kapsamında faturaların %12 si oranındaki icra cezai şart bedeli olan 4.685,79 TL talep edilmiş ise de ceza bedeline ilişkin olan faturanın ödenmemesi nedeniyle ceza bedeline yeniden ceza uygulanması yerinde görülmediğinden bu talep yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Alacak fatura ve sözleşmeye dayalı ve likit olduğundan asıl alacağın %20 si olan 7.809,65 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
HÜKÜM:
1 – Davanın KISMEN KABULÜ ile davalının Merkezi Takip Sistemi ( İstanbul ) … Esas nolu icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 38.614,20 TL fatura bedeli, 434,07 TL fatura bedeli ve 1.425,25 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 40.473,52 TL üzerinden devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %60 oranında faiz hesaplanmasına,
Asıl alacağın %20 si olan 7.809,65 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2 – Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 2.764,75 TL harçtan dava açılırken peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.705,45 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına.
3- Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 59,30 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, kabul edilen kısım üzerinden Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 6.061,56 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, reddedilen kısım üzerinden Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 4.685,79 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6- Davacı tarafça yapılan 83,00 müzekkere ve tebligat gideri, 800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 883,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranları ( %89,62 kabul, %10,38 red ) üzerinden hesaplanan 791,38 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 91,62 TL sinin davalı üzerinde bırakılmasına,
7- Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8- Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde kendilerine iadesine,
9 – Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL nin davanın kabul ve red oranları ( %89,62 kabul, %10,38 red ) üzerinden hesaplanan 1.182,98 TL sinin davalıdan, 137,02 TL sinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına.
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/06/2022

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)