Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/480 E. 2023/498 K. 13.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/480 Esas
KARAR NO : 2023/498
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/08/2021
KARAR TARİHİ : 13/06/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; 11.06.2018 günü saat 09:00 sıralarında Karataş İlçesini … Mahallesi yolu üzerinde bulunan demir bariyerli köprünün kamunun kullanıma açık yolun 2-3 metre ilerisinde plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen kırmızı renkli bir traktörün istirahat halinde bulunan müvekkilin ayakları üzerinden geçerek yaralanmasına sebebiyet vermesi neticesinde yaralanmalı, maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonucu müvekkilinin hastanede tedavi gördüğünü, kaza dolayısıyla çene kırığı, birden fazla diş kırığı, burun kırığı meydana geldiğini, … Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından 30.03.2021 tarihinde düzenlenen 2021/336 sayılı Adli Raporuna göre başvurucu müvekkilinin geçirmiş olduğu kaza neticesinde maluliyet oranı %6,3 tespit edildiğini, 01.03.2021 tarihinde davalı kuruma yapılan yazılı başvuruya … tarafından talebi karşılayacak nitelikte bir cevap gelmediğinden işbu davayı açma zaruriyeti hasıl olduğunu, fazlaya dair haklarımız saklı kalmak kaydıyla; 5.800,00 TL daimi maluliyet (sakatlık) tazminatı, 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 100,00-TL geçici bakıcı masrafı ve 100,00 TL sürekli bakıcı masrafı, olmak üzere toplam 6.100,00 TL tazminatın davalı …’na başvuru tarihi olan 01.03.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; savcılık tutanaklarında davacı olay günü balık tuttuktan sonra yorulup otlarla kaplı bahçede dinlenmek istediği esnada otların arasında uyuyakaldığını, somut kaza bakımından otlarla kaplı tarla yolu kenarında yatarak uyumak suretiyle can güvenliğini tehlikeye atan, kendisinden diğer tarafa göre daha fazla özen beklenen taraf konumunda olan ve önceden teknik olarak belirlenmiş hukuk normunu, -KTK 68. ve Yönetmeliğin 138. Md. lerini – ihlal eden, trafikte minimum dikkat ve özeni gösteremeyen, ilk tehlikeli davranışta bulunan ve birden çok emredici trafik kuralını ihlal eden zarar gören yaya … ’ nin % 100 (yüzde yüz) oranında asli ve tamamen kusurlu olduğunu, bu sebeple açılan davanın reddi gerektiğini, maluliyet raporu yetkili sağlık kurulu tarafından hazırlanmadığını, Adli Tıp Kurumları sağlık bakanlığınca belirlenmiş, yetkili sağlık kuruluşu olmadığını, Kaza 11.06.2018 tarihinde meydana geldiği, kaza tarihi itibariyle haksız fiil sorumluluğunun tabi olduğu iki yıllık zaman aşımı süresi dolduğunu, geçici iş görmezlik ve geçici bakıcı talepleri bakımından zararın ispat edildiğini, davanın öncelikle dava şartı eksiliğinden reddini, esasa girilmesi halinde esas yönünden savunmalarımız kapsamında dosyanın esastan reddini, aksi yönde kanaat halinde yine savunmalarımız kapsamında müterafik kusur indirimlerinin uygulanarak karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; Dava, trafik kazasından kaynaklı davacıda meydana gelen yaralanma sebebiyle cismani zarar tazminatının davalı …ndan tahsili istemine ilişkindir.
Somut olayda davacı vekili tarafından mahkememize ibraz edilmiş olan dava dilekçesinde özetle; 11.06.2018 günüfaili ve plakası tespit edilemeyen aracın yol kenarında istirahat halinde bulunan davacının ayakları üzerinden geçerek yaralanmasına sebebiyet vermesi sebebiyle belirsiz alacak davası olarak ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.800,00 TL daimi maluliyet (sakatlık) tazminatı, 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 100,00-TL geçici bakıcı masrafı ve 100,00 TL sürekli bakıcı masrafı, olmak üzere toplam 6.100,00 TL tazminatın davalı …’na başvuru tarihi olan 01.03.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tazmini ile davacıya ödenmesini talep ve dava etmiş olduğu görülmüştür.
Haksız Fiillerden doğan borç ilişkileri Türk Borçlar Kanununun 49. Ve devamı hükümlerinde düzenlenmiş olup 49. Maddenin “(1)Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
(2)Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemesi ve aynı kanunun Zararın ve kusurun ispatı başlıklı 50. Maddesinin “(1) Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.
(2)Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.” şeklindeki düzenlemesi uyarınca bir haksız fiil sonucunda zarar görenin tazminat isteminde bulunabilmesi için ortada haksız fiilin bulunması, failin kusur olması, talepte bulunan şahısta zararın meydana gelmiş olması ve zarar ile fiil arasında illiyet bağının olması gerekmektedir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1. maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Bir zarar sigortası türü olan zorunlu mali sorumluluk sigortasında sigortacı işletenin sorumluluğunu yine ancak sorumlu olduğu çerçevede karşılamakla yükümlüdür. Bu bakımdan zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile işletenin poliçe limiti dahilinde tazminat sorumluluğunu yüklenen sigorta şirketi gerçek zarardan, işletenin ve eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında sorumlu tutulabilecektir.
2918 sayılı KTK’nın 91. maddesinde motorlu araçların trafik sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, … Yönetmeliğinin 9. maddesinde trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu bedensel zararlar için …’na başvurulabileceği düzenlenmiştir.
…’na başvurulabilecek hallere ilişkin olarak, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. Maddesinin “(1) Bu Kanunun 13 üncü maddesi, 13/10/1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 10/7/2003 tarihli ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ile ihdas edilen zorunlu sorumluluk sigortaları ile bu Kanunla mülga 21/12/1959 tarihli ve 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu çerçevesinde ihdas edilmiş olan zorunlu sigortalara ilişkin olarak aşağıdaki koşulların oluşması halinde ortaya çıkan zararların bu sigortalarla saptanan geçerli teminat miktarlarına kadar karşılanması amacıyla Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği nezdinde … oluşturulur.
(2) Hesaba;
a) Sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için,
… başvurulabilir. Bakanlar Kurulu, gerekli görülen hallerde, eşyaya gelecek zararların kısmen veya tamamen Hesaptan karşılanmasına karar vermeye yetkilidir.” şeklindeki düzenlemesi uyarınca somut olayda plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araç bakımından işbu hükme dayanılarak davalıya husumet yöneltildiği görülmüştür.
Yargılama esnasında dosya arasına celp edilmiş olan CBS dosyasındaki kusur raporu ile dosya kapsamında talimat mahkemesince mahallinde keşif yapılarak hazırlanılmış olan kusur raporu arasında açık çelişkilerin bulunması sebebiyle çelişkilerin giderilmesi, kazaya karışan tarafların kusur oranlarının tespiti amacıyla dosyanın Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine tevdine karar verilmiş ATK’nın 07.03.2023 tarihli raporunda özetle; dava konusu kazada; Tespit edilemeyen sürücünün kusursuz olduğu, Yaya … ’nin ise %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu tespit edilerek mahkememize bildirilmiştir.
Hüküm kurmaya ve denetime elverişli olan ATK raporu uyarınca davacı yaya … ‘nin kenarlarında ve ortasında otlar bulunan geçiş yolunun kenarında, kendisi de; “…otların boyu biraz uzundu…otlar uzun olduğundan traktörü süren kişi beni fark etmedi.” şeklindeki beyanından anlaşılmakla, araçlar için geçiş yolu olan bu yolda araç sürücüleri tarafından fark edilemeyeceğini ön görmesine rağmen, böyle bir yolun kenarında, can güvenliğini tehlikeye düşürecek şekilde yatıp uyuması sonucu, tespit edilemeyen sürücü yönetimindeki traktörün, ayaklarının üzerinden geçmesiyle neticelenen dava konusu kazadaki; dikkatsizliği, tedbirsizliği ve kurallara aykırı davranışıyla asli kusurlu olması, dava dışı sürücünün kusursuz olması, meydana gelen yaralanmanın davacının kendi kusurundan kaynaklanmış olması sebebiyle TBK m.49 ve devamı hükümleri uyarınca davacının davalıdan talep edebileceği bir bedelin olmadığı, hiç kimsenin kendisinin kusurundan faydalanamayacağı yönündeki genel hukuk kuralı uyarınca davacının davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklanmış olduğu üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 179,90-TL karar ilam harcından başlangıçta dava açılırken peşin olarak alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 120,60-TL bakiye harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına,
4-Davalı yargılama esnasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 6.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00TL nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına.
6-Taraflar tarafından yatırılan gider avansın arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde … Mahkemesine İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 13/06/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

* İş bu karar 5070 Sayılı Kanun hükümlerine göre güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.