Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/406 E. 2022/878 K. 19.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/406 Esas
KARAR NO : 2022/878
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/06/2021
KARAR TARİHİ : 19/12/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde; Taraflar arasında ticari alım-satım ilişkisi olduğu, davacı tarafından davalıya farklı tarihlerde ürün satışları yapıldığı, satış bedeli toplamının 18.566,92 TL olduğu, ürünlerin davalı tarafa teslim edildiği, davalı tarafça ayıplı mal bildiriminde veya fatura itirazında bulunulmadığı halde davalının borcunu ödemediği, bu nedenle …. İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine takip başlatıldığı, Davalı tarafından “alacaklı tarafa herhangi bir borcu olmadığını, alacaklı ile arasında herhangi bir hukuki ilişki bulunmadığını” beyan ederek borca ve ferilerine itirazda bulunulduğu ve takibin durduğu, Arabuluculuk başvurusunda bulunulduğu, ancak anlaşmazlıkla sonuçlandığı, Davalı/borçlu tarafından 28.05.2021 tarihinde 18.500,00 TL’lik kısmi ödemede bulunulduğu, … İcra Müdürlüğü’nün 2021/… E. dosyasına yapılan itirazın ödenmeyen 4.485,32 TL tutarındaki kısmının asıl alacak açısından iptali ile icra takibinin 01.01.2021 tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek mevduata uygulanan en yüksek ticari faiziyle birlikte davamı, takibe yapılan haksız itirazın iptali ile davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep edilmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı cevap dilekçe sunmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; Fatura alacağı iddiası ile davacı tarafından …. İcra Dairesinin 2021/… Esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine ikame olunan itirazın iptali davası olduğu görüldü.
Deliller: Dosya içeriği, Bilirkişi incelemesi, …. İcra Dairesinin 2021/… Esas sayılı dosyası
Mahkememiz dosyasından 21/07/2022 tarihinde bilirkişi raporu alınmıştır.
Raporda:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 222. maddesinde, ticari defterlerin ibrazı ve delil olmasına ilişkin düzenlemeye yer verilmiş olup, defterlerin, tacirlerin kendi lehlerinde delil olabilmesi için Kanun’a uygun olarak tutulması zorunluluğu bulunmaktadır. Defterlerin Kanun’a uygun olarak tutulması tabiri, defterlerin mevzuatta gösterildiği şekilde düzgün tutulmasının yanında, açılış ve kapanış tasdiklerinin de kanunlarda gösterildiği şekilde yapılmış olması anlamına gelmektedir. Bu nedenle tasdike tabi defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılmaması halinde, bu defterlerin tacirlerin kendi lehlerinde delil olarak kullanılabilmesine olanak bulunmamaktadır.
İncelenen 2019, 2020 ve 2021 hesap dönemlerine ait davacı şirket ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süreleri içerisinde yaptırıldığı tespit edilmiştir. Bu meyanda davacı şirket ticari defterlerinin kendisi lehine delil olma vasfını haiz olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı şirket kayıtları üzerinde yapılan incelemede; taraflar arasındaki ticari ilişkinin 14.06.2019 tarihinde başladığı, 2019, 2020 ve 2021 yıllarında davacı şirket tarafından düzenlenen satış faturalarına karşılık davalı şirketin banka havalesi yoluyla fatura bedellerini ödediğinin görüldüğü, taraflar arasındaki son ticari işlemin 03.08.2021 tarihinde davacı şirketin düzenlemiş olduğu satış faturası olduğu, bu tarih itibarıyla davacı şirketin 8.516,95 TL tutarında cari hesap alacağının olduğu tespit edilmiştir.
Davacı tarafça … İcra Müdürlüğü’nün 2021/… E. dosyası nezdinde yasal takibin başlatıldığı tarihte davacı şirket alacağının 18.566,90 TL olduğu görülmüştür. Yukarıdaki cari hesap muavin defter dökümlerinden de anlaşılacağı üzere bu tutar 2020 yılından devreden alacak tutarıdır. Takip başlatıldıktan sonra taraflar arasındaki ticari ilişkinin devam ettiği, davacı şirketin satış faturaları düzenlemeye devam ettiği, karşılığında davalı şirketin banka havalesi yoluyla ödemelerde bulunduğu görülmektedir.
Yasal takip başlatıldıktan sonraki dönemde davacı şirket tarafından 7 adet satış faturası düzenlendiği, bu faturaların toplam tutarının 90.050,05 TL olduğu, yine aynı dönemde davalı şirketin 100.100,00 TL tutarında ödemede bulunduğu görülmüştür.
Davacı şirketin 2019, 2020 ve 2021 hesap dönemlerine ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süreleri içerisinde yaptırıldığı, bahse konu defterlerin kendisi lehine delil olma vasfını haiz olduğu, defter kayıtları ile cari hesap hareketleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda, takibe konu edilen davacı şirket alacağının, taraflar arasındaki ticari ilişkinin devam ettiği sonraki süreçte ödenmiş olduğu, taraflar arasındaki cari ilişkinin sona erdiği 03.08.2021 tarihi itibarıyla davacı şirketin 8.516,95 TL tutarında cari hesap alacağının olduğu ve bu alacağın davacı şirket tarafından 03.08.2021 tarihinde düzenlenen son satış faturasından kaynaklandığı raporda ifade edilmiştir.
Takip tarihi 17.03.2021, takip tutarı 19.205,95 TL, dava tarihi ise 23.06.2021 olup dava tarihi itibariyle takip konusu borcun tutarı( 873,87 TL harç,3.072,95 TL vekalet ücreti ve 5.316.75 TL takip sonrası işleyen faiz olmak üzere ) 28.566,82 TL’ dir. Ancak davacı ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi ile; takip tarihinden sonra ve davadan önce davalının 28.05.2021 tarihinde 24.000,00 TL ve 18.500,00 TL olmak üzere davacıya toplam 42.500,00 TL ödeme aktardığı, bu ödemenin takip konusu borcu tüm takip feri’leriyle birlikte aştığından davalının takip tarihi itibariyle mevcut ve takip konusu olan cari hesap borcunun tamamının ödenmiş olduğu, takip tarihinden sonra işleyen cari hesapla ilgili alacak iddiasının ayrı takip ve dava konusu olabileceği, takip konusu borç dava tarihinden önce ödenmiş olmakla, davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından HMK 114/1h ve 115/2 md gereği davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Takip tarihinden sonra ve davadan önce takip konusu alacak tutarını aşacak şekilde davalı borçlunun ödeme yaptığı, davacı ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ile anlaşılmakla, davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından HMK 114/1h ve 115/2 md gereği davanın usulden reddine,
2-2-Alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL harcın düşümü ile eksik kalan 21,40 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile maliyeye gelir kaydedilmesine,
3-Davalı taraf vekille temsil olunmakla red üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 4.485,32 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
5-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00TL nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına.
Davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 19/12/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/406 Esas
KARAR NO : 2022/878 Karar
TASHİH ŞERHİ

Kararın hüküm kısmının son paragrafında kanun yolu kısmında maddi hata yapıldığı anlaşıldığından, HMK nun 304. maddesi gereğince “…Davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı..” ibaresinin …”Davacı vekilinin yüzüne karşı, kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı” şeklinde düzeltilerek hükmün tashihine karar verilmiştir. 23/12/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır