Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/402 E. 2022/321 K. 18.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/402 Esas
KARAR NO : 2022/321
DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 22/06/2021
KARAR TARİHİ : 18/04/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Müvekkili şirkete ait … plakalı araç ile … …’e ait … …’in sürücüsü olduğu ve … Sigorta tarafından ZMMS ile sigortalanmış … plakalı araç arasında 03.05.2019 tarihinde … …’in %100 kusuru ile gerçekleşen kazada, müvekkil şirket aracının hasar gördüğü, söz konusu haksız fiil neticesine araçta KDV dahil toplam 67.040.41-TL tutarında hasar oluştuğu, bu hasarın müvekkil şirket tarafından giderildiği, bu kapsamda hasar tutarı ilgili servise Müvekkil Şirket tarafından ödendiği, müvekkil şirket tarafından, ZMMS sigortası kapsamında, söz konusu zararın karşılanması için tüm hasar evrakları ile birlikte davalı sigorta şirketi nezdinde … numaralı sigorta poliçesine başvurulduğu, … numaralı hasar dosyası açıldığı, ancak davalı sigorta şirketi tarafından 11.06.2019 tarihinde 21.219.50 TL ödeme yapıldığı, sigorta şirketine ayrıca 29.07.2019 tarihinde KEP sistemi üzerinden yazılı başvuruda da bulunulduğu, ancak bu başvuru sonucunda da eksik ödeme tamamlanmadığı, bakiye 45.820,91-TL’nin davalılardan müteselsilen tahsili gerektiği, davalı işbu haksız fiilden kusuru ile sorumlu olduğu, davalının hasarın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğunun açık olduğu, zorunlu dava şartı arabuluculuk yoluna 29.04.2021 tarihinde başvurulmuş olup, işbu başvurunun 18.06.2021 tarihinde anlaşmazlık ile sonuçlandığı, izah edilen sebeplerle, davanın kabulü ile, 45.820,91 -TL’nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte kendilerine ödenmesine karar verilmesi ile yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesi” talep edilmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Sayın Mahkeme tarafından gönderilen ilgi yazıya konu talep edilen poliçe ve hasar dosya yazımız ekinde sunulduğu” belirtilmiştir. Davacı şirket vekili, 22.06.2021 tarihli dava dilekçesinde şahsı adına dava açmış olmakla, dava konusu olan kaza ile ilgili olarak şahsı adına atfedilen yüzde yüz kusurlu bulunduğuna dair davacı vekilinin iddialarını kabul etmediği, yasal sınırlarda belirlenen hız sınırını aşan bir durumda da olmadığı, ayrıca … caddesinde yol alan bir aracın (…-Araç şoförü … …) … caddesinden gelen aracı (…) görme açısını, sunduğu krokide, belirtilen ağaç ve kulübenin kapattığını belirtmek istediği, şahsının … plakalı aracı görmesi ile kazanın bir anda gerçekleştiği, bu görüş açısının sınırlı olmasından dolayı … plakalı aracı gördükten sonra emniyetli bir şekilde aracı durdurmasının mümkün olmadığı, bu nedenle gerçekleşen kaza ile ilgili olarak davacı vekili tarafından dava dilekçesinde belirtilen yüzde yüz kusurlu olduğu iddialarını kabul etmediği, cevap dilekçesi ekinde sunmuş olduğu güvenlik kulübesinin ve ağacın fotoğrafında da görüldüğü üzere, yol üzerinde iki aracın neredeyse burun buruna geldiğinde birbirinden haberdar olacağı aşikar olduğu, bu nedenle gerçekleşen kazada kendisine atfedilen kusur durumunu kabul etmediği, 10.12.2021 tarihli ara karar uyarınca dosyanın bilirkişiye tevdi edilerek, alınan bilirkişi raporuna karşı daha sonra yazılı beyanda bulunacağını, 10.12.2021 tarihli ara karar uyarınca dosyada görevlendirilen bilirkişi heyetince, rapor dosyaya sunulduğunda, rapora karşı yazılı beyanda bulunmak üzere kendisine süre verilmesini, davacı vekili tarafından açılan iş bu haksız davanın, şahsı yönünden reddine karar verilmesi, yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinin davacı yana yüklenilmesi” talep edilmiştir.
Davacı şahıslar tarafından herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; 03.05.2019 günü saat 22.30 sıralarında, sürücü …’nin sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile İzmir İli, … İlçesinde, … Mahallesi, … Bulvarında seyir halindeyken … Bulvarı -… Caddesi kavşağına geldiği esnada, aracının sağ yan kısımlarıyla sağında kalan … Caddesi üzerinden seyir halinde olan sürücü … …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın ön kısımlarıyla çarpışması sonucu dava konusu trafik kazasının meydana geldiği, meydana gelen kaza sonucu hasar bedelinin tanzimi davasıdır.
Deliller; Dosya içeriği, bilirkişi incelemesi, poliçeler,
Mahkememiz dosyası arasına alınan bilgi, belgeler,hasar dosyası üzerinden bilirkişi incelemesi yapılmış, 03/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda; … plakalı aracın sürücüsü … ’nin; Karayolları Trafik Kanununun; 47. maddesinin d) fıkrası ile 57. maddesinin a) fıkrası ve c) fıkrasının 2. bendi ile 84. maddesinin h) fıkrasını ihlal ederek; Taşıt yolunda araç ile seyir halinde kavşaklara yaklaşırken hızını azaltmak, trafik güvenliği ile ilgili kural, yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere uymak ve kavşaklarda geçiş önceliği kuralına uyarak, Trafik zabıtası, trafik ışıkları ve ya trafik işaret levhaları olmayan eş değerli kontrolsüz kavşağa, soldan giren araç olarak sağ tarafındaki kesişimden kavşağa giren araca geçiş önceliği hakkını vermek zorunda olduğu halde; Sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile İzmir İli, … İlçesinde, … Mahallesi, … Bulvarında seyir halindeyken … Bulvarı -…Caddesi kavşağına geldiği esnada, aracının sağ yan kısımlarıyla sağında kalan … Caddesi üzerinden seyir halinde olan sürücü … ’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın ön kısımlarıyla çarpışması sonucu dava konusu trafik kazasının meydana geldiği, bu durumda Trafik görevlisi, trafik ışıkları ve trafik işaret levhaları olmayan ve dolayısıyla kavşak kollarının trafik yoğunluğu bakımından farklı oldukları işaretlerle belirlenmemiş, anayol- tali yol ayırımının olmadığı kontrolsüz eş değerli kavşak olan … Bulvarı – …Caddesi kavşağında, geçiş önceliğinin, soldaki aracın, sağdan gelen araca yol vermesi şeklinde olduğu halde, kavşağa yaklaşırken hızını azaltarak, kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamadığı dikkatli olmadığı, kavşakta sol tarafta kalan kesişimden kavşağa giriş yapan araç olarak, sağdan gelen ve kavşağa giren … plakalı aracın sürücüsü … …’e geçiş önceliği hakkını vermediği ve çarpıştığı bu şekilde dikkat ve özen yükümlülüğüne uymamak suretiyle asli kusur ihlali yaparak, kavşaklarda geçiş önceliği hakkına uymadığı ve kazaya sebebiyet verdiği anlaşıldığından, meydana gelen trafik kazasında %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu,
… plakalı aracın sürücüsü … …’in; Karayolları Trafik Kanununun; 47.maddesinin d) fıkrası ile 52.maddesinin a) fıkrasını ihlal ederek; Taşıt yolunda araç ile seyir halinde kavşaklara yaklaşırken hızını azaltmak, Trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan ve yönetmelikte gösterilen diğer kural, yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere uymak zorunda olduğu halde; Sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile İzmir İli, … İlçesinde, Çankaya Mahallesi, … Caddesinde seyir halindeyken … Bulvarı -… Caddesi kavşağına geldiği esnada, aracının ön kısımlarıyla, solunda kalan … Bulvarından seyir halinde olan sürücü …’nin sevk ve idaresindeki … plakalı aracın sağ yan kısımlarıyla çarpışması sonucu dava konusu trafik kazasının meydana geldiği,, bu durumda kavşak kollarının trafik yoğunluğu bakımından farklı oldukları işaretlerle belirlenmemiş anayol tali yol ayırımı olmayan eş değerli kontrolsüz kavşağa yaklaşırken hızını azaltmadığı, kavşakta, … plakalı araca göre, sağ tarafta kalan kesişimden kavşağa giren araç olarak, ilk geçiş hakkına sahip olsa da, kavşağa diğer istikametlerden giren araçlara dikkat etmesi gerektiği, bu şekilde özen yükümlülüğüne uymayarak, dikkatsiz ve tedbirsiz hareket etmesi sonucu kazaya karıştığı anlaşıldığından, meydana gelen trafik kazasında %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Davacı Leaseplan otomotiv servis ve ticaret anonim şirketi’ne ait … plakalı aracın tescil belgesi sureti aşağıya çıkarılmış olup, aracın … marka 2017 model otomobil olduğu, Şase numarasının… olduğu ve Km.nin … olduğu anlaşılmıştır.
… plakalı aracın dosya kapsamında Ekspertiz raporunun olmadığı, ancak fiyatlandırılan parçaların ve işçilik ücretlerinin bulunduğu 27.05.2019 tarihli e-fatura olduğu ve faturanın toplam değerinin 67.040,41 TL olduğu incelenmiştir.
Mevcut hasar fotoğraflarına istinaden değişmesi gereken ve onarım gereken parçaların bedeli marka yetkili serviste yapılması durumunda makul bir bedel olduğu kanaatine varılmıştır.
Sürücü … …’in yönetimindeki … plakalı aracın;, trafik kazası tarihi olan 13.09.2017 tarihinde, sigorta ettirenin/araç sahibinin davalı … … olduğu ve … Sigorta A.Ş. tarafından 21.10.2018 – 21.10.2019 tarihlerini kapsar şekilde … poliçe no.lu ZMMS poliçesi olduğu ve kaza tarihinde geçerli araç başı maddi zarar teminat limiti 36.000 TL olduğu anlaşılmıştır.
2918 sayılı KTK ‘nun 91. Maddesine göre “işletenlerin bu kanunun 85. Maddesinin birinci fırkasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”
2918 sayılı KTK ‘nun 85/1. Maddesine göre “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüs unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüs sahibi doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”
KTK 99/1, md. ve poliçe genel şartları B.2.b maddesine göre “Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz işgünü İçinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.
KTK 90. Md. uyarınca; ‘’Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” Düzenlemesi bulunmaktadır.
Zarar görenin durumunun haksız fiilden önceki duruma getirilmesi ve maddi kaybının tam olarak giderilmesi esastır. Yapmış olduğu haksız fiille zarar veren işletenin verdiği zararı eksiksiz olarak gidermesi gerektiğinden, gereği yapılması zorunlu olan sigorta poliçesi ile işletenin sorumluluğunu üstlenen sigortacının da meydana gelen zararı BK’mn 49. ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları, KTK’nun ilgili yukarıda belirtilen maddeleri gereği tam olarak gidermesi esastır.
Uygulamada Sigorta Tahkim Komisyonu ”6102 sayılı Kanun’da sorumluluk sigortaları ayrı bir kısım olarak düzenlenmiş olmakla birlikte bu düzenleme tüm sorumluluk sigortalan için genel bir düzenleme olup ZMSS TKK’ya göre özel kanun olan 2918 sayılı KTK’nda ayrıca düzenlenmiş olduğundan ve KTK’nın 90, Md, tazminat taleplerinin TBK hükümlerine güre çözülmesi gerektiğini belirtmiş olduğundan, sözleşmeye dayanmayan, haksız fiilden doğan tazminat alacağında TBK’mn 76, 88, 120 maddelerine istinaden yasal faiz uygulanması gerektiği ve sigorta şirketi de asıl alacaklının yükümlülüğünü karşıladığından, zarar verenden (sigortalıdan) talep edilecek olan faizden başka faize hükmedilemeyeceği” gerekçesi ile yasal faiz oranına hükmedilmektedir.
… plakalı aracın dosya kapsamında ekspertiz raporunun olmadığı, ancak fiyatlandırılan parçaların ve işçilik ücretlerinin bulunduğu 27.05.2019 tarihli e-fatura olduğu ve faturanın toplam değerinin 67.040,41 TL olduğu, araçta değişmesi gereken ve onarım gereken parçaların bedeli, yetkili serviste yapılması durumunda makul bir bedel olduğu, … plakalı aracın sürücü … …’in %25 kusurlu olduğu, bu durumda, toplam 67.040,41 TL olan hasar bedelinin %25’lik kısmından sorumlu (67.040,41X%25 /100 = 16.760,10 TL) olduğu, davalı … Sigorta A.Ş tarafından davalıya 11.06.2019 tarihinde 21.219,50 TL ödendiği belirlendiğinden, davalıların davacıya ödeyeceği hasar bedelinin kalmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 782,51 TL’den mahsubu ile artan 701,81 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı … Sigorta A.Ş. taraf vekille temsil olunmakla red üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 6.756,72 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
5-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00TL nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına.
Davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 18/04/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır