Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/394 E. 2022/399 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/394 Esas
KARAR NO : 2022/399
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/06/2021
KARAR TARİHİ : 17/05/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin murisi … Uzunmehmet’in, … Mah. … Mevki, … Sokak, N: … İş Merkezi K: …, Arnavutköy/İstanbul adresinde bulunan iş yerinin 01/10/2008 başlangıç tarihli 6.500,00TL +KDV kira bedelli 2 yıl süreli kira sözleşmesi ile … Ltd. Şti. ‘ye kiraladığını, davalı ile dava dışı kiracı arasında abonelik sözleşmesi imzalandığını, kiracı tarafından abonelik sözleşme bedellerinin ödenmediğini, davalı tarafından borçların ödenmemesi üzerine ….İcra Müdürlüğü’nün 2016/… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, kiracının iş yerinden tahliye edildiğini ve müvekkillerin murisinin kendisine ait olmayan fatura borçlarını yeni abonelik almak için ihtirazı kayıt ileri sürerek davalı tarafa 43.000,00TL’yi 02/11/2016 tarihinde ödediğini ve borcun kapatıldığını, bu bedelin ödenmesi için davalı aleyhine müvekkillerince … İcra Müdürlüğü 2020/… Esas sayılı takip dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının ödeme emrine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu beyan ederek, itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi gerektiğinin, sebepsiz zenginleşen tarafın müvekkilin olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce … İcra Dairesine ait 2020/… Esas sayılı takip dosya aslı celp edilmiş, dosyanın incelenmesi sonucunda, davacıların, davalı aleyhine takip başlattığı, davalının yasal süresi içerisinde ödeme emrine itiraz ederek takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizce … İcra Dairesinin 2016/… Esas sayılı dosyası celp edilmiş, dosyanın incelenmesi sonucunda, davalının, dava dışı kiralıya toplam 46.937,99TL yönünden takip başlattığı, davacıların murisi tarafından bu borca ilişkin olarak ihtirazı kayıt ileri sürerek 02/11/2016 tarihinde 43.000,00TL ödeme yapıldığı görülmüştür.
Mahkememizce davalı şirkete müzekkere yazılarak, mezkur adresteki abonelik bilgileri sorulmuş, verilen cevabi yazının incelenmesi sonucunda mezkur adreste 28/12/2006 – 15/06/2016 tarihleri arasında … Ltd. Şti.’nin abonelik kaydı olduğu bilgisinin verildiği görülmüş ve abonelik sözleşmesi incelenerek dosyaya konulmuştur.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda davacıların murisi olduğu adresteki kiracının abonelik sözleşmesi kapsamında kullanmış olduğu fatura borcundan dolayı davacıların murisinin yeni abonelik almak amacı ile ihtirazi kayıt ileri sürerek ödemiş olduğu paranın davalıdan iadesini talep edip edemeyeceği, davacıların murisinin kiracısının borçlarından sorumlu olup olmadığı, borç varlığının yeni abonelik tesisine engel teşkil edip etmediği hususlarında elektrik mühendisi bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; davaya konu 3 adet fatura bulunduğu, 15/02/2016 tarihli fatura bedelinin 20.189,90TL, 14/03/2016 tarihli faturanın bedelinin 22.563,70TL, 18/04/2016 tarihli fatura bedelinin 2.873,20TL olduğu ve dava dışı kiracı adına tanzim edildiği Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 15.maddesi uyarınca, aynı kullanım yerindeki başka tüketicilere ait borçları ödeme yükümlülüğünün yeni tüketiciye yansıtılamayacağının düzenlendiği, bu nedenle 43.000,00TL’nin ödeme tarihi olan 02/12/2016 ödeme tarihi ile 24/02/2020 tarihi arasındaki 1209 gün için işleyen 12.818,71TL birlikte davacılara iadesinin gerektiği ifade edilmiştir.
Davacılar, murisinin borcu olmadığı halde abone olabilmek için eski abonenin borcunu ihtirazi kayıtla ödediğini ileri sürerek, ödenen paranın istirdadını istemiştir.
Borçlar Hukukunda, sözleşme yapma hürriyeti kural olmakla birlikte, bunun bazı istisnaları vardır. Devlet veya kamu kurumlarının tekelinde bulunan bazı kamu hizmetleri ve zaruri ihtiyaç maddelerini dağıtan kuruluşlarla, bunları talep eden kişiler arasında sözleşme yapma mecburiyeti vardır. Davalı kurum, enerji dağıtım tekelini elinde bulunduran bir kurum olmakla sözleşme yapmak zorundadır. Sözleşmeyi yapmak için de alacaklı olmadığı kişilere, yük getirecek şekilde eski borçların, abone olmayan davacıların murisinden istenmesi sözleşme yapma hürriyetini kısıtlar. ( 13.Hukuk Dairesi 24/05/2004 gün 2003/17444 E.- 2004/7862 K.) ( 13.Hukuk Dairesi 18/04/2002 gün 2002/2584 E.- 2002/4338 K.)
Bu nedenledir ki, davacıların bu davayı davalı kuruma yönlendirmesi doğrudur.
Mahkememizce tüm dosya kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda; davaya konu 3 adet fatura bulunduğu, 15/02/2016 tarihli fatura bedelinin 20.189,90TL, 14/03/2016 tarihli faturanın bedelinin 22.563,70TL, 18/04/2016 tarihli fatura bedelinin 2.873,20TL olduğu ve dava dışı kiracı adına tanzim edildiği Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 15.maddesi uyarınca, aynı kullanım yerindeki başka tüketicilere ait borçları ödeme yükümlülüğünün yeni tüketiciye yansıtılamayacağının düzenlendiği, bu nedenle 43.000,00TL’nin ödeme tarihi olan 02/12/2016 ödeme tarihi ile 24/02/2020 tarihi arasındaki 1209 gün için işleyen 12.818,71TL birlikte davacılara iadesinin gerektiğine karar verilerek davacıların davasının kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Öte yandan İİK’ nın 67/2.maddesinde itirazın iptali davasında borçlu- davalının itirazın haksızlığına karar verildiği taktirde borçlunun diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumu ve davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre hükmolunan meblağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere uygun bir tazminatla mahkum edileceği düzenlenmiş olup, somut olayda takip konusu alacak likittir. Bu nedenle davalı aleyhine alacak miktarının %20 ‘si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacıların Davasının KABULÜ İLE
Davalının … İcra müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına,
11.163,74TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
2-Alınması gerekli olan 3.812,98-TL karar ilam harcından peşin alınan 674,16-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 3.138,82-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacıların tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 741,96-TL ( başvurma, vekalet harcı ve peşin harç) davetiye, posta gideri: 68,00-TL, bilirkişi ücreti: 700,00TL olmak üzere toplam: 1.509,96-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
4-Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 8.056,43TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
5-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00TL nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına.
6-Taraflarca yatırılan gider avansın arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine
Dair davacılar ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/05/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır