Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/34 E. 2023/49 K. 23.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/34 Esas
KARAR NO : 2023/49
DAVA : Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 18/01/2021
KARAR TARİHİ : 23/01/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;“Dava konusu … plakalı, 2020 model, … şase numaralı, … … tip otomobilin, müvekkil şirketçe 17.06.2020 tarihinde, 458.334,21 TL bedelle davalıdan satın alındığı, müvekkilin satın aldığı aracı henüz 150 km’deyken satmaya karar verdiği, satışın hemen öncesinde alıcı adayı ile birlikte … San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin, … Mah. … Cad. No: … İstanbul adresinde hizmet veren şubesine muayene için götürdüğü, burada yapılan incelemelerde aracın ön kaputunda ve arka bagaj kapağında sökme takma işlemi uygulandığı, sağ ön çamurluğunda ise ayarlama işlemi yapıldığının tespit edildiği, satış işlemi bu sebeple iptal edildiği, ayrıca bu rapor üzerine … A.Ş.’nin nezdinde yaptırılan ikinci ekspertiz incelemesinde de aracın ön kaputunda ve arka bagaj kapağında sökme takma işleminin uygulandığı, sağ ön çamurluk cıvatalarında ise ayarlama işlemi yapıldığı aynen tespit edildiği, bu gelişmeler üzerine müvekkil tarafından keşide edilen …. Noterliğinin 25.11.2020 tarihli ve … Yevmiye No’lu ihtarname ile “6098 sayılı Kanun’un ayıba ilişkin 219 ve 227/4 maddeleri ve diğer ilgili mevzuat ile garanti hükümleri uyarınca aracın, işbu ihtarnamenin tebliğinin ardından en geç 1 (bir) hafta içinde ayıpsız muadili ile değiştirilerek aynı nitelikteki sıfır kilometre bir aracın müvekkile teslim edilmesini, aksi takdirde, fazlaya dair tüm dava ve talep hakları saklı kalmak üzere Türk Borçlar Kanunu ve diğer ilgili mevzuat uyarınca ayıba karşı sorumluluk hükümleri uyarınca her türlü hukuki yola başvurulacağını ve yapılacak tüm masraflardan davalının sorumlu tutulacağı” ihtar edildiği, ne var ki bu ihtarnameden sonra, davalı şirket tarafından kendilerine sadece bir bakım hediyesi verilebileceğine dair şifahi bir dönüş yapıldığı, ancak taleplerinin karşılanmadığı, 05.01.2021 tarihinde taraflar arasında yapılan arabuluculuk toplantısında … plakalı … şase numaralı … … tip aracın, ihtarname tebliğinin ardından en geç 1 (bir) hafta içinde ayıpsız muadili ile değiştirilerek aynı nitelikteki sıfır kilometre bir araç teslim edilmesi yahut bugünkü satış fiyatı üzerinden bedelinin faiziyle birlikte geri ödenmesi veyahut bedel indirimi ve ayıptan kaynaklı zararların tazmini isteminin görüşüldüğü ancak anlaşmaya varılamadığı, açıklanan sebeplerle müvekkil, müvekkile ait … plakalı, … şase numaralı … … tip otomobilin öncelikle ayıpsız muadili değiştirilmesine, bunun fiilen mümkün olmaması halinde güncel satış fiyatı üzerinden araç bedelinin … Noterliğinden gönderilen 25.11.2020 tarihli ve … Yevmiye No’lu ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihinden itibaren işleyecek T.C.M.B. ticari avans faizi ile birlikte müvekkile ödenmesine ve ayıp sebebiyle uğranılan zararın tazmini için -şimdilik- 3.599 TL tutarındaki belirsiz alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek T.C.M.B. ticari avans faizi ile birlikte müvekkil Şirket’e ödenmesine, bu istemin kabul edilmemesi halinde ise, aracın ayıplı olması sebebiyle satış bedelinin indirilmesine karar verilerek, bu indirimden kaynaklı -şimdilik- 10.000 TL tutarındaki belirsiz alacağın, dava tarihinden itibaren işleyecek T.C.M.B. ticari avans faizi ile birlikte müvekkile ödenmesine karar verilmesi istemli huzurdaki davayı açmak zorunda kalındığı, davaya konu aracın, ön kaputunda ve arka bagaj kapağında sökme takma işlemi uygulandığı, sağ ön çamurluk cıvatalarında ise ayarlama işlemi yapıldığına ilişkin tespitler, araçta üretimden kaynaklı gizli ayıp olduğunu açıkça gösterdiği, davalı Şirketin, her ne kadar araçtaki ayıbın kullanımı etkilemediği iddia etse de, müvekkil ayıp sebebiyle mülkiyet hakkının kendisine sağladığı kullanma ve tasarruf yetkisini fiilen kullanamadığı, şöyle ki müvekkilin, aracını satmak istemekte, ancak araç piyasada ön ve arka kaputu değiştiği ve sağ ön çamurluğu hatalı araç muamelesi gördüğünden aracını satamadığı, alıcıların, müvekkile en az %25 daha düşük fiyat teklif edildiği, müvekkilin düşük bedelle satmak istemediği, alıcının, davalının, madem ki araçta hiç sorun olmadığını düşündüğü, o halde gelip aracı iade alabilir ve “yapabiliyorsa” üçüncü bir kişiye “değerinde” satabileceği, ancak davalı hem araçtaki sorunun önemli bir sorun olmadığını iddia etmekte hem de, 150 Km’deki neredeyse hiç kullanılmamış aracı iade almaktan kaçındığı, araca 3.599 TL bedel ödenmek suretiyle … işlemi de uygulandığı, bu işlemin, aracın boya koruma ve seramik kaplama vs. işlemi olduğu, aracın iadesi halinde, müvekkil bu masrafa
boşu boşuna katlanmış olacağından 3.599 TL tutarındaki bu bedelin, müvekkil için safi zarar olduğu, aracı kullanamadığı için ve dava süresince kullanamayacağı için araç kiralamak zorunda kaldığı, bu zararların talep hakkı saklı tutulduğu, müvekkilin ayrıca hiç kullanmadığı araç için kasko ve trafik sigortası bedellerine de katlandığı, bu zararın tazminin, şimdilik dava konusu edilmediği, müvekkilin bu hususta tüm hakları saklı tutulduğu, ayıbın ve araç bedelinin ve araçtaki değer kaybının keşif ve bilirkişi marifetiyle tespiti gerektiği, müvekkilin aracının kasko değeri, … ’nin Kasko Değer Listesi’nde bugün itibariyle 680.200,00 TL olarak bildirildiği, Mahkemece de takdir olunacağı üzere araç kasko değeri, piyasa rayiç değerinden daha düşük olabildiği, nitekim dava konusu aracın, piyasadaki muadillerinden daha nitelikli olup ekstra donanımlara sahip olduğu, aracın sahip olduğu tüm donanımların, aracın ilk satışı için düzenlenen proforma faturada detaylı bir şekilde yer aldığı, açıklanan sebeplerle, fazlaya ilişkin her türlü talep, itiraz ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla, haklı davanın kabulü ile öncelikle müvekkile ait … plakalı, … şase numaralı müvekkile ait … plakalı, … şase numaralı … … tip otomobilin öncelikle ayıpsız muadili değiştirilmesine, bunun fiilen mümkün olmaması halinde güncel satış fiyatı üzerinden araç bedelinin …. Noterliğinden gönderilen 25.11.2020 tarihli ve … Yevmiye No’lu ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihinden itibaren işleyecek T.C.M.B. ticari avans faizi ile birlikte müvekkile ödenmesine ve ayıp sebebiyle uğranılan zararın tazmini için -şimdilik- 3.599 TL tutarındaki belirsiz alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek T.C.M.B. ticari avans faizi ile birlikte müvekkil Şirket’e ödenmesine, bu istemin kabul edilmemesi halinde ise, aracın ayıplı olması sebebiyle satış bedelinin indirilmesine karar verilerek, bu indirimden kaynaklı -şimdilik- 10.000 TL tutarındaki belirsiz alacağın, dava tarihinden itibaren işleyecek T.C.M.B. ticari avans faizi ile birlikte müvekkile ödenmesine karar verilmesi, araçtaki ayıbın, ayıp sebebiyle oluşan değer kaybının ve aracın güncel satış değerinin tespiti için tensiben keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmesi, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesi” talep edilmiştir.
27/07/2022 tarihli ıslah dilekçesinde özetle: ıslah taleplerinin kabulü ile, müvekkiline ait … plakalı, … şase numaralı … … tip otomobilin 15/06/2021 tarihinde 3. kişiye satıldığı göz önünde bulundurulduğunda, ayıpsız muadili değiştirilmesinin fiilen mümkün olmadığı gözetilerek, müvekkilin ayıp sebebiyle uğramış olduğu toplam 79.219,51 tl’lik zararın dava tarihinden itibaren itibaren işleyecek t.c.m.b. ticari avans faizi ile birlikte müvekkil şirket’e ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “Huzurdaki davada davacı yanın, … plaka ve … şase numaralı aracın ön kaput ve bagaj kapağında sökme takma işlemi uygulandığı gerekçesiyle, belirsiz alacak davası mahiyetinde, aracın misliyle değişimi, bunun mümkün olmaması halinde iadesiyle güncel satış fiyatının tazmini, ayrıca ayıp nedeniyle 3.599TL tazminatın tahsilini talep ettiği, davaya konu aracın ithalatçısı konumunda bulunan müvekkili şirket yargılamanın sonucundan doğrudan etkileneceğinden, HMK 66 maddesi gereğince davalı … A.Ş. yanında yer almak ve davayı takip etmek üzere fer’i müdahil olarak davaya kabulüne karar verilmesini talep ettiği, HMK 107. maddesi gereğince dava değerinin belirlenebileceği hallerde belirsiz alacak davası açılamayacağı, davacının, davaya konu ettiği aracı 26/10/2020 tarihinde … ‘a sattığı, davacının aynı aracı 23/11/2020 tarihinde … ‘dan satın aldığı, bir emtianın bir ay içinde satılması ve geri alınması hayatın olağan akışına aykırı olduğu ve muvazaa niteliğinde olduğu, şu durumda aracın görünürde maliki davacı ise de gerçek malikinin halen … olduğunu kabul etmek gerektiği, o halde davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı, TTK 23/1-c maddesi gereğince alıcı, en geç sekiz gün içinde aracı inceletmek ve teslim sırasında belli olmayan ayıplar aynı süre içinde ihbarda bulunmakla yükümlü olduğu, TBK 223/2 maddesi gereğince alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılacağı, davacı aracının 17/06/2020 tarihinde satın aldığı, davacının ayıp vasfında olduğunu iddia ettiği vida sıkma işleminden haberdar olduğu tarih ise, ekspertiz raporunu aldığı 28/10/2020 tarihi olduğu, davacı, aracın üretim aşamasında kaput ve bagaj kapağının vidalarının tekrar takılmasının ayıp niteliğinde olduğunu iddiayla, aracın misliyle değişimini talep ettiği, davaya konu aracın imalat sürecinde kaput ve bagaj kapağı ile sağ ön çamurluğun bağlantı cıvatalarının ikinci kez sıkılarak kalite uygunluğunun temin edildiği, bu işlemin üretimin bir parçası olduğu, satılan malın kullanım amacını, faydasını ya da değerini azaltan bir husus olmadığı, nitekim davaya konu aracın imalatçısı tarafından düzenlenen ve davalı … A.Ş’nin, delil listesinde sunduğu Uygunluk Belgesi (Certificate of Conformity – CoC), aracın tüm teknik ve üretici standartlarına uygun üretildiğini gösterdiği, açıklanan nedenlerle, öncelikle davaya davalı … Ticaret Türk A.Ş. yanında feri müdahil olarak katılmalarına ve neticeten öncelikle belirsiz alacak davasının koşulları bulunmadığından, aksi halde ise arz edilen usuli ve esasa ilişkin nedenlerle davanın reddine karar verilmesi” talep edilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; Davacının davalıdan satın aldığı … plakalı aracın ayıplı çıkması nedeni ile aracın ayıpsız muadili ile değiştirilmesi, fiilen mümkün olmaması halinde güncel satış fiyatı üzerinden ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte ödenmesi, ayıp sebebi ile uğranılan zararın tazmini, bu taleplerin kabul edilmemesi halinde aracın ayıplı olması nedeni ile satış bedelinin indirilmesi talepli dava olduğu anlaşıldı.
Deliller: Dosya içeriği, Bilirkişi incelemesi,
Mahkememiz dosyasından 02/09/2021 tarihinde bilirkişi raporu alınmıştır.
Raporda:
Davacı ve davalı tarafın talepleri incelendiğinde mevcut araca aşağıda ki bilgiler baz alınarak değerlendirme yapılmıştır.
Davacı tarafından … plakalı araca yaptırılan , … seri numaralı otorapor.com firması tarafından yapılan ekspertiz raporu değerlendirilmiştir ve ilgili araçta sağ ön çamurluk ayar işlem, arka bagaj sökme-takma işlemi, ön kaput kaplama, sökme takma işlemi olduğu tespit edilmiştir. Ön kaputta kaplama işleminin olması müşteri tarafından isteğe bağlı olarak … firmasına yaptırılan bir işlemdir. Ek bir hasar değildir.
Davacı tarafın dosyamızda bulunan cevap dilekçesinde;
“davaya konu aracın imalat sürecinde kaput ve bagaj kapağı ile sağ ön çamurluğun bağlantı cıvatalarının ikinci kez sıkılarak kalite uygunluğunun temin edildiği, bu işlemin üretimin bir parçası olduğu, satılan malın kullanım amacını, faydasını ya da değerini azaltan bir husus olmadığı, nitekim davaya konu aracın imalatçısı tarafından düzenlenen ve davalı … A.Ş’nin, delil listesinde sunduğu Uygunluk Belgesi ( … ), aracın tüm teknik ve üretici standartlarına uygun üretildiğini gösterdiği, “ yönünde beyanları bulunmaktadır. Bu durumda mevcut hasarın üretimden kaynaklı olduğunu kabul
etmiş olduklarından, aracın sonradan sök-tak işlemine, yada kaza sonucu böyle bir hasarın oluşması durumunun meydana gelmeyeceği kanaati tarafımca oluşmuştur.
Yukarıda açıklanan hasar miktarı değerlendirildiğinde, değer kaybı ile ilgili bazı matematiksel yaklaşımlar önerilmektedir. Fakat kaza sonucu oluşan değer kaydını tam olarak gösteren mükemmel bir değer kaybı sistemi, matematiksel formül veya tek bir kriter mevcut değildir. Çünkü değer kaybı subjektif özelliğinin yanında bir çok farklı faktörleri de bulunmaktadır. Bu faktörlerin başında aracın hasarının derecesi, aracın yaşı, piyasa fiyatı, hasar gören bölgelerin özellikleri, satış anındaki piyasa koşulları, pazarlık koşulları vb. birçok parametreler mevcuttur. Örnek verecek olursak, bir araçta ön çamurluk değişimi ile arka çamurluk değişimi değer kaybı açısından önemli farklılık göstermektedir.
Bu özelliklerin sonucu olarak genel itibariyle değer kaybının küsuratlı tutar olarak taktir edilmesinin uygun ve mantıklı olmayacağı takdir edilmektedir. Bu hususlara ek olarak kazaya dahil olan aracın hasar tarihinde ki değer kaybının zaman geçtikçe ve dolayısıyla aracın model yılı eskidikçe önemli ölçüde ve geometrik olarak azaldığı açıktır. Buna göre aracın kazadan sonra hemen satılmaması ve malikinin mülkiyetinde kalması durumunda hasardan dolayı meydana gelen değer kaybı zaman içinde azalacak ve hatta uzun zamanda teorik olarak sıfıra yaklaşacaktır. Buna göre aracın dikkate alınması gereken asıl değer kaybının aracın kazandan sonra satıldığı/satılacağı tarihe ve yine o tarihteki hasarsız emsalinin değeri de dikkate alınarak değerlendirilmesi gerektiği açıktır.
… 2020 yılı Kasko Değer Listesine göre hasarsız 2020 model … plakalı … model aracın kasko değeri 479.500 TL olarak tespit edilmiştir.
Aracın haziran 2020 tarihinde ki marka , model , kilometre, üretim yılı ve önceki dönemde varsa mevcut kazaları da dikkate alınarak emsalleri üzerinde yapılan piyasa araştırmasında kaza tarihi itibariyle bu kriterlere uygun araçların emsal alınması sonucu piyasa ortalama rayiç değerinin hasarsız araçlarda ortalama 460.000 TL Olduğu tespit edilmiştir. Mevcut aracın hasarına uygun olarak özellikle kaput kısmının piyasada değişmiş olarak kabul gördüğü hesaba katıldığında piyasa rayiç bedelinin ortalama 420.000 TL bandında olduğu görülmüştür. Bir aracın kaput kısmının sök-kat yada değişmiş olması 2. El piyasasında , aracın diğer değişen parçalarına nazaran daha yüksek bir değer kaybına neden olmaktadır. Mevcut durumda 2. El piyasasında yapılan araştırma ve değerlendirme neticesinde , alt-üst fiyat bilgisine dayanarak ortalama fiyat bilgisi hesaplanmıştır ve mevcut aracın değer kaybının 40.000 TL olacağı kanaatine varılmıştır.
Mahkememiz dosyasından 29/03/2022 tarihinde yeni bir heyetten bilirkişi raporu alınmıştır.
Raporda:
… A.Ş. tarafından hazırlanıp … A.Ş. adına düzenlenen 17.06.2020 tarihli faturaya göre; … marka … model aracın satış bedelinin 458.334,21 TL (KDV Dahil) olduğu dosya incelemesinde tespit edilmiştir.
Yine aynı şirketler tarafından düzenlenen 19.06.2020 tarihli faturaya göre; … plaka sayılı araca … vs.) uygulamasının 3.599,00 TL bedelle uygulandığı belirlenmiştir.
Ekspertiz Raporu:
… Tic. Ltd. Şti. tarafından dava konusu … plaka sayılı araç için düzenlenen ‘Oto Ekspertiz Raporu’ nun Kaporta-Boya Ekspertiz Check-Up Raporu başlıklı bölümünde;
-Sağ Ön Çamurluk’ ta Ayar İşleminin Mevcut olduğu,
-Arka Bagaj Kapağında Sökme-Takma İşleminin yapıldığı,
-Ön Kaputta Kaplama, Sökme-Takma işlemlerinin yapıldığı belirlenmiştir.
İhtarname ve Cevap Yazısı:
Davacı şirket tarafından davalı şirkete noter vasıtasıyla 25 Kasım 2020 tarihinde aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesini talep ettikleri ihtarname gönderildiği tespiti yapılmıştır.
…A.Ş.’ nin davacı şirkete göndermiş olduğu cevap yazısında özetle; ‘‘ Yapılan kontroller sonucunda aracın motor kaputu, sağ ön çamurluk ve arka bagaj kapsının bağlantı cıvatalarındaki işlemlerin Daimler AG standartlarına uygun olduğu tespit edilmiştir…’’
İfadeleri yer almaktadır.
Satış Sözleşmesi:
Dava konusu … plaka sayılı aracın 15.06.2021 tarihinde davacı şirket tarafından 400.000,00 TL bedelle dava dışı … ’ ya satıldığında dair noter belgesi dava dosyasında görülmüş ve incelenmiştir.
Bu belgeye göre aracın;
Şase No: …,
Motor No: …,
Olduğu tespit edilmiştir.
Davacının dosyaya sunmuş olduğu ekspertiz raporunda Sağ Ön Çamurluk’ ta Ayar İşleminin Mevcut olduğu, Arka Bagaj Kapağında Sökme-Takma İşleminin yapıldığı ve Ön Kaputta Kaplama, Sökme-Takma işlemlerinin yapıldığı belirlenmiştir. Bu hususlar davalı şirket tarafından da tespit edilmiş olup mevcut durumların üretimden kaynaklandığı ve … standartlarına uygun olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Araçta mevcut bu hususlar birçok sebepten kaynaklanabilmekte olup tüketicinin aracı alırken bu problemi tespit etmesinin çok zor olduğu düşünülmektedir.
Araçta mevcut bu problem fabrikada üretim sırasında veya aracın taşınması sırasındaki gibi bir sıkıntıdan kaynaklanabilmektedir. Sıfır araçlarda üretim veya taşıma kaynaklı sorunlar oluştuğunda parçalar fabrikada değiştirilmektedir.
Sıfır araçların fabrikadan çıkıp trafikte kullanılmaya başlanmasından sonra yaklaşık 3 ay içerisinde iklim farklılıkları veya üretim kaynaklı problemler nedeniyle araçlarda boya dökülmeleri yaşanabilmektedir. Bu şekildeki boya dökülmeleri genellikle gizli ayıp olarak değerlendirilmektedir.
Otomobil imalatlarında imalat kaynaklı boya dökülmeleri genelde kaporta aksamlarında aynı anda görülebilmekte lokal ve çok küçük alanlı dökülmelere çok nadir rastlanmaktadır. Çünkü otomobil kaporta aksamları bütün halinde banyo içerisine daldırılarak boyanmaktadır.
Kaput bağlantı parçasındaki durum ise kuvvetle ihtimal cıvata sökülüp takılmasından veya ayar durumlarından da kaynaklanabilir. Ancak bu durumu tüketici aracı satın alırken tespit edemez.
Genel itibariyle araçtaki boya kalınlıklarının standart değerlerde olduğu dosya incelemesinden anlaşılmaktadır.
Bu durum aracın çalışmasında veya tüketicinin faydalanabilme kıstasını değiştiren bir sorun olmamaktadır. Ancak tüketicinin aracı satması durumunda alıcıların araçta mevcut problemi göz önünde bulundurarak daha çok fiyat indirimine gidebileceği düşünülmektedir. Tüketicinin aracını kullanırken herhangi bir sıkıntı yaşamayacağı ancak satış durumunda maddi olarak zarara uğrayabileceği kanaatine varılmıştır.
Yapılan değerlendirmeler sonucunda dava konusu araçta herhangi bir kaza kaynaklı hasarın meydana gelmediği ancak üretim hattındaki işlemler nedeniyle aracın ikinci el olarak satışı durumunda alıcıların yukarıda açıklanan sök-tak ve ayar işlemlerini indirim için kullanabilecekleri düşünülmekte olup, aracın değer kaybı aşağıda hesaplanmıştır.
17.06.2020 Tarihi İçin Değer Kaybı İncelemesi:
20 Mart 2020 günü Resmi gazetede yayımlanan ‘karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında değişiklik yapılmasına dair genel şartlar’ tebliği’ nin Değer Kaybı Hesaplama bölümünü içeren maddeler;
MADDE 6 – Aynı Genel Şartların ekinde yer alan Ek: 1’in “LFormül” başlıklı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve “2. Teminat Dışında Kalan Haller” başlıklı maddesine aşağıdaki 7 ve 8 numaralı fıkra eklenmiş, “2. Teminat Dışında Kalan Haller” başlıklı maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki 3 üncü madde eklenmiş ve sonraki madde buna göre teselsül ettirilmiştir.
“7) Tekerlekli/paletli ve zırhlı toplumsal müdahale araçları, belediye otobüsleri, yol süpürme araçları, itfaiye araçlarındaki hasar sebebiyle yapılan değer kaybı talepleri.
8) Yabancı plakalı araçların Türkiye’de karıştığı kazalarda yabancı plakalı araçlar için yapılan değer kaybı talepleri.”
“3. Araçta meydana gelen maddi hasarın, aracın rayiç bedelinin %2’sinin altında kalması halinde değer kaybı tazminatı araçta meydana gelen maddi hasar tutarını aşamaz.”
Olarak ifade edilmektedir.
Yapılan piyasa araştırmalarında araçların hasar detaylarını görerek hasarlı hali ile rayiç değerinin tespit edilmesi mümkün olamamaktadır. Alım-satım sırasında serbest piyasa koşullarında alıcı satıcı önceki hasarları değerlendirerek indirim yapmaktadırlar.
Yargıtay kararlarında Değer kaybı tazminatı için öngörülen tanımlama “ bir aracın kazadan önce, kazaya karışmamış piyasa rayiç değeri ile kazadan sonra tamir edilmiş aracın piyasa rayiç değeri arasındaki fark” olarak belirtilmektedir. Ancak bu tanıma uygun fiyatların tespit edilmesi neredeyse imkânsız bulunmaktadır.
… plaka sayılı aracın Tramer kayıtları incelenmiş olup herhangi bir hasar kaydının bulunmadığı tespit edilmiştir.
Aracın 2020 yılı haziran ayı itibariyle kasko değer listesine göre hasarsız piyasa rayiç değeri 479.500,00 TL’ dir.
Aracın üretimi esnasında oluşan ve ekspertiz raporunca tespit edilen Sağ Ön Çamurluk’ ta Ayar İşlemi, Arka Bagaj Kapağında Sökme-Takma İşlemi ve Ön Kaputta Kaplama, Sökme-Takma işlemlerinin yapıldığı göz önünde bulundurulduğunda aracın yukarıdaki Tebliğ maddeleri gereği ‘Orta Hasar’ lı olarak değerlendirilebileceği kanaatine varılmıştır.
Bu durumda;
Baz Değer Kaybı = Aracın Rayiç Değeri x % 19
Total Değer Kaybı = Baz Değer Kaybı x Hasar Boyutu Katsayısı x Araç Kullanılmışlık Düzeyi (Km) Katsayısı
Formüllerine göre;
Baz Değer Kaybı = 479.500,00 x 19 /100 = 91.105,00 TL’ dir.
Total Değer Kaybı = 91.105,00 x 0,75 x 0,90 = 61.495,88 TL olarak hesaplanmıştır.
15.06.2021 Tarihi İçin Değer Kaybı İncelemesi:
Aracın 2021 yılı haziran ayı itibariyle kasko değer listesine göre hasarsız piyasa rayiç değeri 617.696,00 TL’ dir.
Bu durumda;
Baz Değer Kaybı = 617.696,00 x 19 /100 = 117.362,24 TL’ dir.
Total Değer Kaybı = 117.362,24 x 0,75 x 0,90 = 79.219,51 TL olarak hesaplanmıştır.
Davacı şirketin … plaka sayılı otomobili 17.06.2020 tarihinde davalı şirketten 458.334,21 TL (KDV Dahil) bedelle satın almış olduğu,
… plaka sayılı … marka … model aracın;
Gerek eksper raporu ve gerekse de dosya içeriği incelendiğinde araçta Sağ Ön Çamurluk’ ta Ayar İşlemi, Arka Bagaj Kapağında Sökme-Takma İşlemi ve Ön Kaputta Kaplama, Sökme-Takma işlemlerinin yapıldığı,
Bu durumların üretim hattında gerçekleştiği düşünülmekle birlikte sök-tak ve ayar işlemlerinin üretim hattının hangi aşamalarında meydana geldiğinin dosya kapsamındaki belgelerden tespit edilemediği,
Araç kaporta bölümlerindeki bu durumların davacı şirketin kullanımından kaynaklı olamayacağı,
Davacının aracı alırken bu hususları tespit edemeyeceği dolayısıyla mevcut sorunların gizli ayıp olarak değerlendirilebileceği,
Bu sorunun aracın çalışmasına veya tüketicinin araçtan faydalanamaması gibi durumlara yol açmayacağı,
Araçta kaza sonucu meydana gelen bir hasar olmayıp teknik açıdan bir değer kaybı oluşmayacağı ancak ülkemiz otomotiv ikinci el piyasa şartları değerlendirildiğinde bu durumun psikolojik faktörlerden dolayı alıcıların almaktan imtina edebileceği ve fiyat indirimi için kullanılabileceği,
Tüketicinin aracını 3.kişiye satmış olduğu dosya kapsamından anlaşılmakta olup piyasa rayiç bedelinin altında satıldığı göz önünde bulundurularak maddi olarak zarara uğradığı,
17.06.2020 tarihi (Aracın satın alma tarihi) itibariyle araçtaki değer kaybının ilgili yönetmelik maddeleri gereği 61.495,88 TL olarak hesaplandığı,
15.06.2021 tarihi (Aracın 3.kişiye satıldığı tarih) itibariyle araçtaki değer kaybının ilgili yönetmelik maddeleri gereği 79.219,51 TL olarak hesaplandığı,
Anlaşılmakla, adacın ayıplı olarak satıldığı, ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu, aracın satın alma tarihi itibariyle dava konusu ayıptan kaynaklı değer kaybının 61.495,88 olduğu tespit edilmekle, bilirkişi raporlarının denetime uygun hüküm kurmaya elverişli olduğu göz önüne alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın kısmen kabulüne, 61.495,88 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gerekli 4.200,78 TL karar ve ilam harcından peşin alınan ( peşinde 232,40 TL + ıslahta 1.121,00 TL ) toplam 1.353,40 TL ‘nin düşümü ile eksik kalan 2.847,38 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 9.839,34 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.835,78 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan (67,80 TL ilk masrafı+ 110,00 TL posta masrafı+ 3.500,00 TL bilirkişi ücreti =) 3.677,80 TL yargılama giderinin red ve kabul oranına ( %77,62 kabul ) nazaran 2854,70 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yatırılan artan delil avansının iadesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ( peşinde 232,40 TL + ıslahta 1.121,00 TL ) toplam 1.353,40 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
9-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00TL nin red ve kabul oranına ( %77,62 kabul ) nazaran 1.024,58 TL’sinin davalıdan, 295,41 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına.
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 23/01/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır