Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/132 E. 2022/687 K. 14.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/132 Esas
KARAR NO :2022/687

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:25/02/2021
KARAR TARİHİ:14/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketi tarafından … poliçe numaralı Ticari Paket Sigorta Poliçesi ile dava dışı … Blokları Geçici Yönetimi adına sigortalı “… Bulvarı … Sit. … Apart No: 7 D: 1 … İstanbul” riziko adresindeki ticari işletmenin risklerinin teminat altına alındığını, dava dışı sigortalıya ait riziko adresinde kain sigortalı iş yerinde, klima dış ünitesinin ana kart ve kompresör ana kartının 17.12.2019 tarihinde takip borçlusu şirketin sorumluluğunda bulunan şehir şebeke elektriğinde yaşanan kesintiler esnasında voltaj dalgalanması sebebiyle çalışamaz hale gelmesi sonucunda hasar meydana geldiğini, işbu nedenle dava konusu hasar davalı kurumun sağlıklı elektrik dağıtımı sağlayamaması nedeniyle meydana geldiğinden oluşan tüm zarardan davalı şirketin sorumlu olduğunu, müvekkili şirketin eksper raporunda muafiyetler tenzil edilerek tespit edilen nihai hasar tutarı ve KDV ücreti olmak üzere toplam 8.236,87 TL hasar tazminatını 14.04.2020 tarihinde ödemek zorunda kaldığını, yapılan ödeme ile müvekkil şirketin Türk Ticaret Kanununun 1472. maddesine göre sigortalısının haklarına halef olmuş ve davalıya ihtarname göndererek ödemek zorunda kaldığı bedelin tahsilini talep ettiğini, davalı şirketin ödeme yapmaması üzerine, …. İcra Dairesi’nin … E. sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, ancak davalının haksız ve mesnetsiz şekilde icra takibine itiraz ederek takibi durdurduğunu, bunun üzerine arabuluculuğa başvurulmuşsa da tarafların anlaşamaması nedeniyle işbu davayı açma zaruretinin doğduğunu beyanla davalının sorumluluktan kaçma amacıyla yapmış olduğu haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazlarının iptali ile davalının alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; karşı tarafın tazmin için müvekkili şirkete süresi içerisinde müracaat etmediğini, karşı tarafın tazmini talebinde bulunduğu zararların giderilmesi ve tazminine ilişkin olarak özel bir başvuru usulü ve süresi öngörüldüğünün ilgili yönetmelik hükmü nazarında görüldüğünü, bu nedenle bu düzenlemedeki sürelerin geçirilmesinden dolayı zararın müvekkili şirket tarafından karşılanması talebinin usul ve yasayla uyarı bir talep olmadığından reddine karar verilmesini talep ettiklerini,
hasarın müvekkil şirketin dağıtım şebekesinin işletilmesinden kaynaklandığının davacı tarafından ispatının gerektiğini, söz konusu hasarın müvekkil şirketin dağıtım şebekesinden kaynaklanıp kaynaklanmadığının davacı tarafça tek taraflı ileri sürülen bir iddia olmaktan öteye geçemediğini, yasal süresi içerisinde zarara uğrayanlar tarafından başvuru yapılmasının yeterli olmayıp hasarın müvekkil şirketin dağıtım şebekesinin işletmesinden kaynaklanmadığını, öyle olsa aynı koldan enerji alan başka binalarda da hasar meydana gelmesi gerektiğini, yine dağıtım şebekesinden kaynaklı bir arıza olsa idi aynı trafodan beslenen diğer abonelerin cihazlarında da benzer hasarların meydana gelmesi ve müvekkil şirkete bu konuda başvuru yapılması gerekirken böyle bir başvuru bulunmadığının görüldüğünü, somut uyuşmazlıkta bu şartların da gerçekleşmemiş olduğu hususu nazara alındığında davanın reddine karar verilmesi gerektiğini,
dava konusu olayda müvekkil şirketin sorumluluğunu doğuracak illiyet bağının mevcut olmadığını, davacı tarafından tek taraflı olarak tesis edilen işlemlerin hükme esas alınmasının mümkün olmadığını, davacının dava dilekçesinde hasarın müvekkil şirketin kusurlu işleminden kaynaklandığını belirtmekte ve taraflarınca aldırılmış olan 05.01.2020 tarihli ekspertiz raporu ile bilirkişi raporunu delil olarak sunmakta olduğunu, yine tamirata 09.12.2020 tarihli … yetkili servis kayıtları ile hasarın müvekkilin faaliyetinden kaynaklandığını iddia edilse de bunların delil olarak kabulünün mümkün olmadığını, söz konusu iddiaların kabulünün mümkün olmadığını, tek taraflı hazırlanmış tutanaklar ve ekspertiz raporuna dayanarak müvekkil şirketten rucüen tazminat talebinde bulunduğunu, hasarın hangi sebeple meydana geldiği, hasar kalemlerinin hangi kriterlere göre belirlendiğinin açık olmadığını, tek taraflı hazırlanan ekspertiz raporuna dayanılarak hüküm kurulmasının hukuka aykırı olacağını, buna ek olarak işbu davaya konu hasar gerçekleşmeden önce dava dışı sigortalının işyerindeki muhteviyatının durumunun da bilinmediğini, hasara uğradığı iddia edilen muhteviyatın hasara uğradıysa bile ne zaman ve nasıl hasara uğradığının da bilinmediğini, hasar mülkiyeti ve sorumluluğunun dava dışı tüketiciye ait tesisatta meydana geldiğini, dava konusu olayda elektrik verilmesine müteakip hasarın meydana geldiği emtianın dava dışı sigortalının mülkiyetinde olduğunu, mülkiyetinde olan emtianın bakım, onarım, testlerini yaptırmak ve iç elektrik tesisatı kaynaklı meydana gelebilecek arıza ve hasarlara karşı Elektrik İç Tesisleri Yönetmeliği’ne göre gereken tedbirleri almanın dava dışı sigortalı olan malikin sorumluluğunda olduğunu, bu kısımlarda meydana gelen arıza ve yangınlarda müvekkil şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, sigorta şirketinin açtığı rücu davasının hukuki niteliğinin tazminat davası olması sebebiyle davacı sigorta şirketinin müvekkili şirketin kusurlu olduğunu ve zarar miktarını ispat etmesi gerektiğini, eğer müvekkil şirkete yükletilebilecek bir sorumluluk doğarsa müvekkili şirketin hasardan ancak kusuru oranında sorumlu tutulabileceğini, sigorta poliçesi gereğince sigortalısına tazminat ödeyen davacı sigorta şirketinin TTK’nın 1472. maddesine göre sigortalısına halef olarak dava açmış bulunduğundan, halefiyet ilkesi gereğince, halefinin sahip olduğu haklardan fazlasını talep edemeyeceğini, ayrıca Yargıtay içtihatlarına göre davacı sigorta şirketinin dava dışı sigortalıların alacağını temlik aldığına dair “ibra ve temlik belgesi” aranmakta olduğunu, bunun
mevcudiyetinin de araştırılması gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
…. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası, arabuluculuk son tutanağı, sigorta poliçesi, ekspertiz raporu, hasar dosyası, dava konusu olayın meydana geldiği güne ilişkin trafo kayıtları ve olay takip raporu, bilirkişi raporu
…. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde alacaklısının … Sigorta Anonim Şirketi, borçlusunun … Dağıtım Anonim Şirketi olduğu, davacı tarafından sigortalısına ödenen hasar bedelinin TTK 1472. Md. Uyarınca rücuan tazmini istemiyle 8.236,87 TL asıl alacak, 428,49 TL geçmiş gün faizi olmak üzere toplam 8.665,36 TL alacak üzerinden başlatılan takibe borçlunun 06/10/2020 tarihli itirazı üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Dava İİK 67. Md.nde ön görülen 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
…’a müzekkere yazılarak 17/12/2019 tarihinde hasarın meydana geldiği adresin bağlı olduğu elektrik dağıtım şebekesine istinaden arıza ihbar kaydı olup olmadığı sorularak voltaj gerilim kayıtlarının gönderilmesi talep edilmiş olup 24/12/2021 tarihli cevabi yazıda 17/12/2019 tarihinde gerilim dalgalanmasına sebep olacak herhangi bir arızanın yaşanmadığının tespit edildiği bildirilerek ilgili kayıtlar sunulmuştur.
Dava, davacının sigortalısına ait işyerinde voltaj dalgalanması sebebi ile meydana gelen zararın sigorta poliçesi kapsamında dava dışı sigortalıya ödenmiş olması nedeni ile, hasar bedelinin rücuen tazmini için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosyanın bir sigortacı, bir elektrik mühendisi bilirkişiden oluşan heyete tevdii ile sigortalının zararının meydana gelmesinde davalının kusurunun bulunup bulunmadığı zararın miktarı ve davalının sorumlu olup olmadığının tespiti hususunda rapor düzenlenmesinin istenmesine karar verilmiş olup bilirkişi heyetinin 30/05/2022 tarihli rapor ile ” davacı Sigorta Şirketi … Sigorta A.Ş tarafından Dava dışı Sigortalısı … Rezidans Ofis Blokları Geçici Yönetimi‘ne düzenlenmiş 29.12.2018/29.12.2019 vadeli, … numaralı, … Mah. … Bulv. … Sit…. Apt.no İstanbul riziko adresli Ticaret Paket Sigorta Poliçesi olduğu, davacı sigorta şirketi … Sigorta A.Ş.’nin 06.04.2020 tarihli …no’lu ekspertiz raporuna istinaden Dava dışı sigortalısının banka hesabına 14.04.2020 tarihinde 8.236,87 TL hasar tazminatını EFT yaptığı, elektrik şebekelerinde elektrik kesintilerinden sonra elektriğin tekrar verilmesi esnasında aşırı gerilimler olabilirse de, bunlar çok büyük değerlere ulaşmazlar. Bu sebeple şebekenin ve tüketicilerin zarar görmesine yol açmazlar. Sonuç olarak, kesintilerin ardından verilen gerilimin sigortalının VRF ünitesinin arızalanmasına neden olması söz konusu değildir. Ayrıca, dava konusu klimada hasarın oluşumunun elektriğin kesilip yeniden verilmesi sırasında voltaj yükselmesinden oluştuğuna ilişkin somut teknik kanıt mevcut değildir, dava dışı sigortalının klimasının arızalanmasının voltaj dalgalanmasından oluştuğuna ilişkin teknik kanıt olmadığından davalı … Dağıtım A.Ş.’nin sözü geçen … Marka klimanın arızalanmasında kusur ve sorumluluğunun olmadığı kanaatine varılmıştır. Davalı … Dağıtım A.Ş., yaptığı işin vasfı gereğince kusursuz sorumlu olarak düşünülebilirse de, hasar davalı şirkete ait şebekedeki voltaj dalgalanmasından kaynaklanmadığından davalı şirketin sorumluluğunu gerektiren illiyet bağı kesilmiştir. Bu nedenle, Davacı … Sigorta Anonim Şirketinin, hasar bedelini davalı şirket … A.Ş.’den rücuen talep edemeyeceği ” hususlarını rapor ettikleri anlaşılmıştır.
TTK 1472/1. Maddesi” Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir. ” şeklindedir.
Dosya kapsamından, davacı şirket tarafından sigortalısı … Blokları geçici yönetimi olan elektronik cihaz teminatını da içeren ticari paket sigorta poliçesi düzenlendiği, poliçenin 29/12/2018 – 29/12/2019 başlama ve bitiş tarihli olduğu, 17/12/2019 tarihinde … Ofis Blok 21. Kat. 2. Klima Dış Ünitesinde oluşan hasar nedeniyle oluşturulan hasar dosyasına istinaden davacı tarafından dava dışı sigortalı … Blokları’na 14/04/2022 işlem tarihli dekont ile 8.326,87 TL hasar bedeli ödendiği anlaşılmıştır. TTK 1472. Maddesi uyarınca davacı sigorta şirketi yaptığı ödeme ile tazmin ettiği bedel kadar sigortalının haklarına halef olup meydana gelen zarar bedelini sorumlulardan talep etme hakkı bulunmaktadır. Davacı tarafça sigortalının zararının elektrik dağıtım sistemi kaynaklı olarak meydana geldiği ileri sürülerek zararın davalıdan tazmini talep edilmiş ise de dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu ile dava dışı sigortalının klimasının arızalanmasının
voltaj dalgalanmasından oluştuğuna ilişkin teknik kanıt olmadığı, davalı …
Dağıtım A.Ş.’nin sözü geçen … Marka klimanın arızalanmasında kusur ve sorumluluğunun
olmadığı tespit edilmiş olmakla meydana gelen zarar ile davalı tarafça verilen hizmet arasında illiyet bağı bulunmadığı bu nedenle davalının meydana gelen zarardan sorumlu tutulamayacağı değerlendirilerek davanın reddine dair aşağıda belirtildiği şekilde karar verilmiştir.
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
HÜKÜM:
1- Davanın REDDİNE
2- Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL harcın dava açılırken peşin alınan 104,66 TL harçtan mahsubu ile bakiye 23,96 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
3- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca 8.665,36 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4- Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı tarafça yapılan herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6- Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde kendilerine iadesine,
7- Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00TL nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına.
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/10/2022

Katip … Hakim …
(e-imza) (e-imza)