Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/98 E. 2020/486 K. 20.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/98 Esas
KARAR NO : 2020/486
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/02/2020
KARAR TARİHİ : 20/10/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki olduğunu, müvekkilinin davalı ile reklam alanları baskı işlerinin yapılması konusunda anlaşıldığını, müvekkilince davalıya bu işle ilgili olarak hizmetlerin verildiğini, bunun taraflar arasındaki mail yazışmalarından da anlaşıldığını, yapılan işin karşılığı olarak 10.000,00TL tutarında fatura düzenlendiğini ve davalıya gönderildiğini, davalının borcunu ödemediğini, bunun üzerine davalının aleyhine, … İcra Müdürlüğüne ait 2018/… Esas sayılı takip dosyası ile takip başlatıldığını, davalının ödeme emrine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu beyan ederek; itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesine ek yapılan mail yazışmalarında … logosunun yer aldığı, bu şirketin, davalı şirket ile ne gibi bir bağlantısının olduğunu, müvekkilinin davacıya borcunun olmadığını, müvekkiline usulüne uygun bir ihtarname gönderilmediğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce … İcra Dairesine müzekkere yazılarak 2018/… Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, dosyanın incelenmesi sonucunda, davacının davalı aleyhine takip başlattığı, davalının yasal süresi içerisinde ödeme emrine itiraz ederek takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizce, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, davacının takibe konu faturadan dolayı alacağının olup olmadığı, davalı tarafça ödenip ödenmediği, davacının takip tarihi itibari ile davalıdan alacaklı olup olmadığı hususunda mali müşavir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; tarafların 2017-2018 yıllarına ait ticari defter ve kayıtların usulüne uygun olarak tutulduğu, davacı yanın incelenen ticari defterlerine göre, davalı yandan 14/03/2018 tarihinden itibaren 10.000,00TL alacaklı olduğu, davalının incelenen ticari defterlerine göre, 17/01/2018 tarihi itibariyle davacıya 10.000,00TL borçlu olduğu ifade edilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 222/2 maddesi gereğince ticari defterlerin ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulaması ile aynı maddenin 3. fıkrası gereğince ticari defter ve kayıtlarının sahibi lehine delil olarak kabul edilebilmesi için diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği belirtilmektedir.
İtirazın iptali davaları takip ile sıkı sıkıya bağlı olup, dava konusu icra takibine konu edilen faturalara konu malın teslimi olgusunu satıcının tek taraflı düzenlediği faturalar ile ispatı mümkün olmayıp, teslime dair alıcı tarafça imzalı irsaliyeleri de sunması gerekmektedir. Bununla birlikte, mal tesliminin ispatının tek yöntemi bu olmayıp, imzalı irsaliye sunulmamakla birlikte eğer bahse konu faturalar benimsenerek bizzat alıcının ticari defterlerine kayıt edilmiş ise bu durumda artık satım sözleşmesinin yapıldığının, satıma konu fatura içeriklerinin ve malların teslim edildiğinin kabulü zorunlu olup, bu husus Yargıtay’ ın yerleşmiş içtihatları ile de istikrarlı bir şekilde vurgulanmaktadır. (Bu yönde bknz…Yargıtay 19.HD. 2016/5355 E.-2017/2575 K., 2016/3391 E.- 2016/14472 K., 2016/4293 E.-2016/15075 K…)
Somut olayda davacının dayandığı faturaların davalının defterlerinde kayıtlı olduğu ve davacının defterlerinde davacının davalıdan 10.000,00TL olan bedelli kısmından alacaklı olduğu görülerek; davacının davalıdan takip tarihi itibari ile 10.000,00TL alacaklı olduğuna, , davalının takip tarihinden itibaren temerrüte düştüğüne ve her iki tarafında tacir olması nedeni ile talep doğrultusunda takip tarihinden itibaren alacak miktarına yıllık ticari faiz işletilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
Öte yandan İİK’ nın 67/2.maddesinde itirazın iptali davasında borçlu- davalının itirazın haksızlığına karar verildiği taktirde borçlunun diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumu ve davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre hükmolunan meblağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere uygun bir tazminatla mahkum edileceği düzenlenmiş olup, somut olayda takip konusu alacak likittir. Bu nedenle davalı aleyhine alacak miktarının %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının Davasının KABULÜ İLE,
Davanın …. İcra dairesinin 2019/… Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin 10.000,00-TL üzerinden devamına,
10.000,00-TL tamamen ödeninceye kadar asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık ticari faiz uygulanmasına,
Alacak miktarının %20 si olan 2.000,00-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 683,10-TL karar ilam harcından peşin alınan 170,78-TL sinin düşümü ile eksik kalan 512,32- TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 170,78TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 62,20- TL ( başvurma ve vekalet harcı) davetiye, posta gideri: 46,50TL, bilirkişi ücreti: 600,00-TL olmak üzere toplam: 708,70- TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 3.400,00- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davalı tarafından yapılan masrafların kendi üzerine bırakılmasına,
7-Davacının yatırdığı gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde kendisine iadesine,
Dair davacı … davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/10/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır