Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/94 E. 2022/290 K. 11.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/94 Esas
KARAR NO : 2022/290
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/02/2020
KARAR TARİHİ : 11/04/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Takibe konu bonolar kayıtsız şartsız bir ödeme vaadi taşımadığı gibi bonolarda ödeme yeri de kararlaştırılmadığını, bu sebeple her iki bononun da kambiyo vasfına haiz olmadığını, davaya konu bonoların üzerinde bedel kaydı da bulunmadığını, bu nedenle de alacak ilişkisinin ispatının yine davalı alacaklıda olduğunu, davaya konu her iki bononun el yazısı ile düzenlendiğini, ancak bu yazıların kesinlikle davaci müvekkile ait olmadığını, bu nedenlerle öncelikle … İcra Müdürlüğü’nün 2020/… E,. 2020/… E. Sayılı dosyalarının yargılama sonuna kadar teminatlı veya teminatsız olarak durdurulmasına, dosyadan konulan tüm hacizlerin fekkine, … İcra Müdürlüğü’nün 2020/… E. Dosyasına dayanak 15.01.2017 Düzenlenme 22.02.2017 vade tarihli 160.000,00 TL bedelli bono nedeniyle her ne şekilde olursa olsun müvekkilin davalıya borçlu olmadığının tespitine, tüm hacizlerin fekkine, takibin iptaline, … İcra Müdürlüğü’nün 2020/… E. Sayılı
dosyasına dayanak 25.12.2017 Düzenlenme 23.06,2018 vade tarihli 90.000,00 TL bedelli bono nedeniyle her ne şekilde olursa olsun müvekkilin davalıya borçlu olmadığının tespitine, tüm hacizlerin fekkine, takibin iptaline, Davaya konu bonoların davacı müvekkile iadesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Boşanma sonrasında ve davacı ile müvekkilinin fiilen aynı evde ikamet etmeye devam ettiği söz konusu tarihe kadar davacının, müvekkilden 160.000-TL ve 90.000-TL olmak üzere toplam 250.000-TL borç aldığını ve söz konusu borcuna karşılık iki ayrı bonoyu, TTK md. 778/2-f hükmü atfı gereği bonolarda da tatbiki gereken TTK md 680 hükmü uyarınca açık bono olarak, yalnızca imzası atılmış şekilde, diğer kısımları boş olarak, müvekkilce uygun görülecek herhangi bir tanzim tarihli ve vadeli olacak şekilde doldurulmak üzere davacı tarafça müvekkile verildiğini, bu nedenlerle haksız davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; … İcra Müdürlüğünün 2020/… ve 2020/… esas sayılı dosyalarından başlatılan icra takibinde menfi tespit talepli davadır.
Deliller, Dosya içeriği, ATK Raporu, … İcra Müdürlüğünün 2020/… ve 2020/… esas sayılı dosyaları
Adli Tıp Kurumundan 22/12/2021 tarihinde rapor alınmıştır.
Raporda; İnceleme konusu senetlerdeki imzalar ile …’in mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptandığından söz konusu imzaların …’in eli ürünü olduğu, İnceleme konusu senetlerdeki “…” isim yazısı ile …’in mukayese yazıları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından, söz konusu yazıların mevcut mukayese yazılarına kıyasla …’in eli ürünü olmadığı, İnceleme konusu senetlerdeki diğer yazılar yazdırılmadığından diğer yazılar hususunda bir değerlendirme yapılamadığı, Söz konusu imzalar ile senetlerdeki yazıların farklı fiziki evsaftaki kalemlerle yazılmış oldukları, Kalem mürekkeplerinde yazı yaşı tayinine yarayan ve halen kullanılagelen bilimsel herhangi bir yöntem bulunmadığından, söz konusu belgede yer alan yazıların yaşı hakkında zaman birimleri açısından bir tespite gidilemediği hususları tespit edilmiştir. Dava konusu takip dosyalarından işleme konulun her iki bonoda borçlu sıfatı ile davacı adına atılan imzaların inkarına rağmen, davacı eli ürünü olduğu ATK raporu ile tespit edilmiş olup, ödeme sorumluluğu için bonodaki yazıların da davacı eli ürünü olması gerekli değildir. Bonolar her ne kadar matbu olarak alınan bono değilde boş kağıda yazılan bono olarak düzenlenmiş ise de, 6102 sayılı TTK. 776 ve 777 maddelerinde yazılı geçerlilik için zorunlu unsurlar her iki bono da haizdir. Bonoların sahte olarak düzenlendiğine ilişkin davacı iddiası somut olarak delillendirilememiştir. ATK raporu takip konusu senet metinleri ve dosya kapsamı dikkate alınarak davacı iddiaları ispatlanamadığından davanın reddine, davacının dava dilekçesindeki talebi üzerine 05.02.2020 tarihli ara karar ile İİK.72/3 maddesi gereği icra dosyasına yatacak paranın davalıya ödenmemesine ilişkin tedbir kararı verildiğindin, İ.İ.K 72/4 md ” Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün
kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde yüzde yirmiden aşağı tayin edilemez.” uyarınca dava değerinin %20 si olan 50.000,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın reddine,
2-İ.İ.K. 72/4 md gereği dava değerinin %20 si olan 50.000,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 4.269,38 TL’den mahsubu ile artan 4.188,68 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı taraf vekille temsil olunmakla red üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 25.950,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
6-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00TL nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına.
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 11/04/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır