Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/659 E. 2022/386 K. 16.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/659 Esas
KARAR NO : 2022/386
DAVA : Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/03/2020
KARAR TARİHİ : 16/05/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
avalı tarafça …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı takip dosyası ile Genel Kredi Sözleşmesi asıl borçlusu dava dışı … …’a bu sözleşmeye bağlı olarak imzaladığı Kefalet Sözleşmesi’ne istinaden müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, akdedilen kefalet sözleşmesine göre müvekkilinin borçlu gösterildiğini, takipte müvekkilin kefilliği sebebiyle borcun 15.000,00 TL’sinden sorumlu olduğunun ifade edildiğini, takip dayanağı Kefalet Sözleşmesi’nin Türk Borçlar Kanunun başta olmak üzere, mevzuatın aradığı maddi ve şekli koşulları taşımamakta olduğunu ve geçersiz olduğunu, kefalet sözleşmesinde kanunun aradığı usul ve esaslar olmadığı gibi kefil yapılan müvekkilin eşinin muvafakatinin de alınmadığını, bu nedenle geçerli kefalet sözleşmesinden bahsedilemeyeceğini, geçerli bir kefalet sözleşmesinin olmadığını bildiği halde haksız ve kötü niyetli bir şekilde hareket ederek müvekkili aleyhine takip başlatan tacir olan ve bu sebeple basiretli bir tacir gibi hareket etmesi gereken davalı banka aleyhine, takip alacağının en az %20’si oranında olacak şekilde kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ettiklerini, müvekkilinin 1,5 yılı aşan süredir haksız icra takipleri ve hacizlerle uğraştığını, davalı tarafça yapılan haksız takip neticesinde müvekkiline ait taşınmazlar ve araç üzerine haciz şerhi konulduğunu, müvekkilinin mağdur olduğunu ve bu mağduriyetinin bir nebze de olsa giderilmesi ve telafisi mümkün olamayan zararların doğmasının önlenmesi amacıyla, eş rızası olmadığı sabit olan Kefalet Sözleşmesi’nin de dikkate alınarak müvekkili … yönünden …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı dosyasında takibin ve tüm işlemlerin durdurulması yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesini, … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı takip dosyasının takibinin, takibe dayanak kefaletin kesin hükümsüzlük nedeniyle mutlak butlanla batıl olması ve icra dosyasının geldiği aşama dikkate alınarak durdurulması için İhtiyati tedbir kararı verilmesini, müvekkili …’nun …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı takip dosyasına kredi sözleşmesi kefilliği sebebiyle borçlu olmadığının tespitini, müvekkili aleyhine yapılan haksız icra takibi nedeniyle İcra ve İflas Kanunu’nun 72/5 maddesi gereği toplam alacak üzerinden %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilerek davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ” Müvekkil banka … /DENİZLİ Şubesi ile dava dışı asıl borçlu … … arasında … nolu Genel Kredi Sözleşmesi(GKS) imzalanmıştır. Davacı … ile de işbu sözleşme kapsamında Kefalet sözleşmesi tanzim edilmiştir. Kefalet sözleşmesi ve GKS 12. Sayfası 29.06.2020 tarihli dilekçemiz ekinde ibraz edilmiştir. Davacı yan işbu kefaletnameye 08.09.2016 tarihinde, 15.000 TL meblağ üzerinden, müteselsil kefil sıfatıyla yazarak imza atmıştır. İşbu sözleşmeler kapsamında asıl borçlu … …’a -16 ve -19 nolu kredi kullandırılmıştır. Ancak asıl borçlu ve kefili kredi borçlarını ödememesi nedeniyle asıl borçlu ve davacı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. Dosyası ilamsız icra takibi başlatılmış ve takip kesinleşmiştir. Davacı yanın dava dilekçesi ve mahkemeniz tensip zaptı 14.07.2020 tarihinde tarafımıza tebliğ olmuş ve incelenmiştir. Davacı yanın iddia ve itirazı haksız olup talebinin/davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; Genel Kredi Sözleşmesine bağlı olarak …. İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı dosyasından açılan menfi tespit davası olduğu anlaşıldı.
Deliller; Dosya Mevcudu, Bilirkişi İncelemesi, … İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı dosyası.
… Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/… Esas, 2020/… Karar sayılı ve 16/04/2020 tarihli görevsizlik kararı ile mahkememize tevzi edilmekle 2020/… Esasıan kaydedilmiştir.
Mahkememiz dosyasından 08/04/2022 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır.
Raporda; Hesap kat ihtarnamesi : Davacı Bankaca, davalıya İadeli taahhütlü mektup ile 31.12.2019 tarihli ve … Barkod No’lu İhtarnamesinin keşide edildiği, ihtarnamede özetle; “Bankaları ile Muhataplardan … arasında imza olunan kredi sözleşmesine istinaden kredi açılıp kullandırıldığı, diğer muhatapların da sözleşmede müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak kefalet imzalarının bulunduğu. 31.12.2019 tarihi itibariyle ta kredinizin kapatma tutarı olan toplam 83.551,41 TL kredi hes. fiili ödeme tarihine kadar hesap edilecek faizi ile birlikte ödenmesini aksi takdirde aleyhinize kanuni yollara başvurulacağını bu takdirde temerrüt faizinin yanı sıra, yapılacak vergi, fon, masraf ve vekalet ücretinden de sorumlu olacağınızı “ ihtarında bulunduğu görülmüştür.
İncelenen evraklar :
Dava ve İcra Dosyaları ve bu dosyalara ibraz edilmiş belgeler ile , Kredi Sözleşmeleri, hesap ekstreleri vb. ile tarafların iddia ve savunmaları incelemeye tabi tutulmuştur.
Akdi İlişkinin Tespiti: Taraflar arasında imzalanan Dosyaya Sunulan Genel Kredi Sözleşmesi ve Cari Hesap Kredisi Sözleşmesi ve eklerinin tetkikinden ; Dava Dışı … … ile Davalı Banka arasında 26.10.2014 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi ve 08.09.2016 tarihli dava konusu Cari Hesap Kredisi Sözleşmesinin düzenlendiği, Davalı …’nun da 08.09.2016 tarihli kefalet sözleşmesinde müteselsil kefil olarak 15.000,- TL üzerinden kefalet imzasının bulunduğu, kefalet türünün müteselsil kefalet, kefalet tutarının yazı ve rakamla 15.000,- TL olarak belirlendiği, kefalet tarihinin yazılı olduğu, kefilin imzasını taşıdığı görülmüştür.
Sözleşme Hükümlerinin irdelenmesi:
Kredilerin Kullanım Amacı: “ İşbu sözleşme çerçevesinde Kredi alana kullandırılacak krediler ilgili Ek Sözleşmede belirlenen amaçlar çerçevesinde kullandırılacaktır. İlgili Ek sözleşmede bu hususta bir hüküm olmaması halinde kullandırılacak kredinin kredi alanın işletme finansman ihtiyacı için kullandırıldığı kabul edilecektir.
Temerrüdün Sonuçları:
Yukarıda sayılan Temerrüt duyumlarından herhangi birisinin gerçekleşmesi halinde; finansman belgeleri nedeniyle tahakkuk eden anapara, faiz ve sair teferruat ve feriler ile Bankaya ödenmesi gereken diğer tüm meblağlar ve diğer ilgili dökümantasyon çerçevesinde doğacak borçların tamamı herhangi bir ihbara gerek kalmaksızın Kredi Alan açısından muaccel hale gelecektir.
Temerrüt dolayısıyla ilgili mevzuat çerçevesinde Banka tarafından ayrı ayrı veya birlikte kullanılabilecek olan müracaat haklarına ilaveten, Kredi alan işbu sözleşmeye göre açılmış kredi hesaplarının kesilmesinden, vadeli kredilerin vadelerinin gelmesinden, kanuni temerrüt hükümlerinin uygulanmasından veya her ne suretle olursa olsun borçlarının muaccel kılınmasından sonra da borç bakiyelerinin tamamı ödeninceye kadar faiz, temerrüt faizi, komisyon, ücret , fon kesintisi, masraf, vergi, ve diğer eklentilere ilişkin yükümlülüklerinin , ilgili kredilerin muacceliyet anında geçerli olan şartlar dairesinde işlemeye devam edeceğini kabul eder.
Kredi Alan, İş bu sözleşme ve diğer Finansman belgelerinden doğan borçları gününde ödemediği takdirde, temerrüdün doğduğu tarihten bunları bankaya ödeyeceği tarihe kadar geçecek günler için yetkili mercilerce veya Bankaca Ödünç para verme mavzuatına göre tespit edilmiş en yüksek kredi faiz oranına veya ileride arttırıldığı takdirde artmış en yüksek kredi faiz oranına, bu oranın % 50’sinin ilavesi suretiyle bulunacak oran üzerinden temerrüt faizi ve onun gider vergisini ödemeyi, müşteri kabul ve taahhüt eder. “ Hükümlerini içermekte olduğu görülmüştür.
Kefalet Sözleşmesinin Geçerliliği ve Davalı Bankanın Alacaklı Olup Olmadığı Hususunun Tespiti : Bilirkişi raporunda her ne kadar kefaletin geçerli olduğu iddia edilmiş ise de, dosyaya Sunulan Genel Kredi Sözleşmesi ve Cari Hesap Kredisi Sözleşmesi ve eklerinin tetkikinden ; Dava Dışı … … ile Davalı Banka arasında 26.10.2014 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi ve 08.09.2016 tarihli dava konusu Cari Hesap Kredisi Sözleşmesinin düzenlendiği, genel nitelikte kefalet sözleşmesi olduğu, davacının ortağı ya da yetkili olduğu bir işletmenin borcuna ilişkin olmadığı, gerçek şahsın borcuna kefalet niteliğinde olduğu, eş rızasını gerektirmeyen ve yasa da sınırlı sayılan kefalet türlerinden olmadığı, davalı …’nun da 08.09.2016 tarihli kefalet sözleşmesinde müteselsil kefil olarak 15.000,- TL üzerinden kefalet imzasının bulunduğu, kefalet türünün müteselsil kefalet, kefalet tutarının yazı ve rakamla 15.000,- TL olarak belirlendiği, davacının uyap sistemden alınan nüfus kayıt örneği incelendiğinde 09.11.1992 tarihinde Sunay Esgicioğlu ile evlendiği ve kefalet tarihi olan 08.09.2016 tarihinde evliliğinin devam ettiği bu tarihte eşinin hayatta olduğu anlaşılmış olup, davacınını eşinin kefalete muvafakat ettiğine dair bir yazılı beyan ibraz edilmediğinden 6098 sayılı yasanını 584. Maddesi gereği kefaletin geçersizliği nedeniyle davanın kabulü ile davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın kabulü ile kefaletin geçersizliği nedeni ile … İcra Dairesi 2018/… Esas sayılı takip dosyasında davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 1.024,65 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 256,17 TL harcın düşümü ile eksik kalan 768,48 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile maliyeye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafça yapılan ( 256,17 TL peşin harç + ilk masraf 62,20 TL + bilirkişi ücreti 750,00 TL + 97,35 TL posta masrafı ) toplam 1.165,72 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 16/05/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır