Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/656 E. 2020/596 K. 24.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/656 Esas
KARAR NO : 2020/596
DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 22/02/2012
KARAR TARİHİ : 24/11/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı … Tic. Ltd. Şti (…)’den 02.02.2006 tarihinde davalı … – … AŞ.’nin (…) ithalatçısı olduğu, … CDI tipindeki … plakalı 2006 model … marka aracı satın aldığı, aracın davacı şirket tarafından ticari ve mesleki olmayan amaçlarla şirket yetkilisi … tarafından kullanıldığı, aracın tüm periyodik bakımları ve onarım işlemlerinin zamanında ve yetkili servisler tarafından öngörülen şekilde yaptırıldığı halde vites kutusundan gelen ses nedeniyle davalı … Ticaret ve Sanayi AŞ.’ne bırakıldığı, 01.12.2011 tarihinde yapılan incelemede şanzıman türbüni, şanzıman ünitesi ve şanzıman mekanik kısımlarının yenilenmesi gerektiği, yedek parça ve işçilik toplamı olarak 11.568,78-TL onarım bedeli tespit edildiği ve davacıdan talep edildiği, yapılan görüşmeler sonuç vermediğinden … Sulh Hukuk Mahkemesinden tespit talep edildiği, 11.380,29-TL onarım ücreti ödenerek aracın onarımının gerçekleştirildiği, davacının söz konusu aracı üstün nitelikleri, dayanaklılığı, sağlamlığı ve güveninirliği nedeniyle aldığı, tüm periyodik bakımlarının yapıldığı halde arızanın meydana gelmesi tüketicinin araçtan beklediği faydaları azalmasına hatta ortadan kalmasına yol açtığı, araçta meydana gelen arızanın fabrikasyon kaynaklı olduğu, gizli ayıp olduğu, ayıbın zamanla ortaya çıkan üretim hatası niteliğinde olması nedeniyle zamanaşımına tabi bulunmadığı, ayıplı malın ücretsiz olarak misliyle değişimi, kabul edilmediği takdirde onarım bedeli olan 11.380,29-TL’nin ödeme gününden itibaren faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Tic ve San AŞ. (…) vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle; ileri sürülen yetki ve görev itirazının yanı sıra aracın davalı şirketten satın alınmadığı bildirilerek husumet itirazı ileri sürülmüş ve aracın 02.02.2006 tarihinde satın alınması nedeniyle TTK’nun 25 ve BK’nun 198. Maddesi uyarınca garanti süresinin dolduğu, ayıp iddilarının zamanaşımına uğradığı bildirilmiş, … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/… D.İş sayılı dosyası ile yapılan tespit sonucu düzenlenen raporun hiçbir gerekçeye dayanmadığı, arızanın ayıba dayalı olmadığı, tespitin hatalı olduğu, Onarım talep eden davalının misliyle değişim talep edemeyeceği, talebin kabul edilmemesi halinde onarım bedeli talep edilmesinin talep edilemeyeceği, her iki talebin dayanağı hukuki sebep ve sorumluluk hallerinin farklı olduğu bildirilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili tarafından uzatılan cevap süresi içinde verilen cevap dilekçesinde özetle; görevli ve yetkili mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi bildirilmiş, dava konusu aracın davacı şirkete satıldığı, davacının 4077 sayılı yasa gereğince tüketici vasfına sahip olmadığı, 4077 sayılı yasa kapsamında değerlendirilmesinin mümkün bulunmadığı, davalı şirketin adresi itibariyle Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinin bakmakla yetkili olduğu, dava konusu aracın münferit ithalatçısı diğer davalı … olduğundan 4077 sayılı yasa gereğince imalatçı / satıcı / bayi / acente veya ithalatçı olmayan davalının hukuki sorumluluğu bulunmadığı, aracın 02.02.2006 tarihinde satılmış olması nedeniyle garanti süresinin sona erdiği, 4077 sayılı yasa gereğince 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu, ayıp ihbarının süresi içinde yerine getirilmediği, araçtaki değer kaybının tespit ettirilmesi gerektiği, araçtaki şikayetin araçtan faydalanmayı doğrudan ve önemli ölçüde etkileyen ve tehlike arz eden esaslı bir arıza olmadığı, … Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmeliğin 14. maddesi koşullarının gerçekleşmediği bildirilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davacı tarafından davalılar aleyhine açılan ve taraflar arasındaki sözleşmeye konu aracın ayıpsız misli ile değişimi veya onarım bedelinin tazminine yönelik açılan terditli davadır.
Taraf ehliyeti; davada taraf olabilme, usulî hukuki ilişkinin süjesi olabilme ehliyetidir. Taraf ehliyetine sahip olan kişi, davada davacı veya davalı olabilecektir. Bu nedenle, taraf ehliyeti usûli bir kavramdır. Taraf ehliyetine sahip olabilmek için medeni hukuktaki hak ehliyetine sahip olmak gerekir. HMK’nın 50. maddesine göre, medeni haklardan yararlanma ehliyetine sahip olan, taraf ehliyetine de sahiptir. Buna göre tüm insanlar, hak ehliyetine ve dolayısıyla taraf ehliyetine sahiptir. Taraf sıfatı (husumet) ise, maddi hukuka göre belirlenen, bir subjektif hakkı dava etme yetkisini ya da bir subjektif hakkın davalı olarak talep edilebilme yetkisini gösteren bir kavramdır.
Dava konusu araç , … San. ve Tic Ltd.Şti tarafından ithal edilmiş olmakla, davalı … ‘in ithalatçı veya satıcı sıfatı bulunmadığından husumet itirazı yerindedir. (Nitekim Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2017/2582 Esas ve 2019/389 Karar sayılı ilamı da bu doğrultudadır.)
Davacının taleplerini yöneltebileceği ve ayıptan sorumlu olanlar arasında yetkili servis gösterilmediğinden, davalı …’ın davacı talebi nedeniyle sorumluluğu mevcut değildir.
Bu nedenle bu davalılar yönünden, davanın HMK’nın 104/1-d.maddesi uyarınca pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının Davasının davalılar yönünden HMK 114/1-d ve 115/2 maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE,
2-Davacı tarafından, davanın açılışı esnasında alınması gereken 54,40TL başvuru harcı yatırılmadığından, 54,40TL karar ilam harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
5-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı ve davalılar vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/11/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır